Kültür Turizm Bakanlığı, Kahramanmaraş Büyükşehir
Belediyesi, Kahramanmaraş Tarih Kültür ve Turizm Platformu, Kahramanmaraş
Andırınlılar Derneği tarafından organize edilen şenliğe Kahramanmaraş merkez ve
Andırın İlçesinden yüzlerce insan yoğun ilgi gösterdi.
Düzenlenen şenlikte unutulmaya yüz tutmuş kültürel
oyunlar sergilendi.
*Yöresel düğün oyunları, Yöresel Çocuk Oyunları, Yöresel
Eğlencelik Oyunları ve Halk Oyunları’nın sergilendi programda, ozanlar
datürküleri ile eşlik etti.
Kahramanmaraş’ta okçuluğun öncülüğünü yapan Mustafa Mengür ile de
katılımcılara ok atma dersi verilerek ok atmaları sağlandı.
Serçe, Topalkız,
Düğünden kız kaçırma, damat traşı, sinsin,Beş taş, uzun eşek, elma yeme, mendil
kapmaca, göçme el yalak, halat çekme, birdirbir, Binmeçli Kala, Çelik çomak, ok
atma, kuvvet taşı atma, Tahta araba yarışı, Dokurcun, Cızzan, Çont, Kökküç
oyunlarının oynandığı şenlikte en büyük ilgiyi ise Cızzan gördü.
Kahramanmaraş Tarih Kültür ve Turizm Platformu ve
Kahramanmaraş Andırınlılar Derneği Başkanı Ahmet Kolutek, açılış konuşmasında
şenliğe katılanlara teşekkür ederek; ‘’ Bundan sonra ki şenliğimizi Andırın’da
yapmak istiyoruz. Bu oyunların yeri Andırın’dır.’’ dedi.
Başkan Kolutek açılış konuşmasından satır başları;
İnsanın en çok mutlu olduğu şey nedir, bilir misiniz
değerli kardeşlerim? Köyüne ya da mahallesine vardığında, yüksek bir yere çıkıp
şöyle çocukluğunu, gençliğini, gülle oynadığını, topaç çevirdiğini, hatta tüm
geçmişini hayal etmesidir.
İşte o zaman kalbiniz ses verir duygularınıza, boğazınıza
düğümlenen cümleler, birer birer sıralanır, saf ve katıksız Anadolu samimiyeti
ile yanık bir türkü dinlercesine; mazideki fırtına acerleyerek kopar
yüreğinizden.
Beştaş oynadığın günlerde ki samimiyeti, işte o
gardaşlığı, o oyundaşlığı ararsın; yitik sevdalar gibi hayalle gerçek arasında…
Gara lastikle yürürdük tozlu yollarda, çam gabığından
yaptığımız motorla oynardık, ama bakışlarımız yağız ve içten duygularımız
samimiydi.
Şeker pancarından gövdeli, patatesten tekerlekli arabaya,
birde boş gonserve kutusu ayarlayıp, gaymanun arkasına römork yaptın mı işte o
zaman değme keyfimize.
Kökküç oynardık davar güderken;
Lakin, yüzümüzde sular berrak, bir tebessüm, yüreğimizde
samimiyet hiç eksik olmazdı. Ama kimseye yalan söyleyip kimseyi kandırmazdık.
Binmeçli galada ütülen tarafın sırtına binerdik.
Çocuktuk ama birbirimizin gönlünün geleceğine nakşeden en
derin sevgilerimiz vardı kalplerimizde. Bir başkasının sırtına binmezdik.
Kağıttan mink kayıklar yapar, ne sevdalara yelken açardık
küçük su birikintilerinde ama gemisini kurtaran kaptan asla olmazdık.
Saman ve kerpiç karışımı evlerin duldasında,
Birdirbir, güvercin taklası, uzun eşek oyunları yarendi
bize,
Ne bilgisayar tanır ne de şatafatlı oyunları bilirdik.
Ne de sanal alemdeki debdebede yoksullaşan hırçın
çocuklar gibi dünyayı klavyeye sığdırmazdık.
Horon teper, halay çeker, türkü çığırırdık, zeybek
oynardık ama görüntüye asla oynamazdık.
Alırdık al bayrağımızı elimize sırt sırta verip oyuncak
kuleler yapardık. Hep beraber yüselirdik ama bir başkasının sırtına basarak
asla yükselmezdik.
Çam gabığından arabası, gara lastik içinde yırtık
çorapları, bakışlarında samimiyet olan gırmızı yanakları, ayazda törpülenmiş
tombul elleri, sırtında çile çeken eski gocuğu; küçük dünyasında sığdıramadığı
büyük hayalleri olan işte o biz, işte o , tahta arabalı çocuk ve gençler, oyun
oynarken edindiğimiz arkadaşlıklar hala ılık bir bahar rüzgarı gibi toprak
kokulu kara sevdalarla bir dava adamı gibi devam ediyor yollarına. Ama yolda
bulunan oyuncaklarla değil…
Mele oynardık, köşker oynardık, mendil kapmaca oynardık…
Her oyunda da bir ebe olurduk. Ama Vatana ihanet eden bir bölücü asla olmazdık.
İşte bizim hayallerimizi süsleyen gençliğimizdeki
kültürel özlemlerimiz ve kültürel değerlerimiz. Muhakkak ki bir toplumu ayakta
tutan en önemli unsur, o toplumun kültürüdür.
Aramızda ki birliği, beraberliği, kardeşliği, sevgiyi,
hoşgörüyü ve dayanışmayı bu değerlerle ayakta tutuğumuz gibi Milletimizin milli
birliğine yönelik bir tehditte de tek bedende vücut bularak bu değerlerimizle
şekillenmekteyiz.
Biz STK’lar olarak topluma rehberlik edip, bize bırakılan
bu kültürel mirası sözlü, yazılı ve uygulamalı olarak gelecek kuşaklara
aktarmak zorundayız.
Toplum yapımızdaki olumsuz değişimler, kitle iletişim
araçlarının özellikle internet ve cep telefonunun aşırı şekilde yaygınlaşması
bizleri hızlı bir şekilde kültürel yozlaşmaya doğru götürmektedir.
Dolayısıyla aileler yalnızlaşmakta özellikle bizi bir
araya getiren , Milli ve Manevi kültürel unsurlar maalesef yok olup gitmektedir.
Bu değerlerimizin yok oluşunun diğer en büyük nedeni de
Kültürel aktarıcıların birer birer yok olmasıdır.
İşte biz Kahramanmaraş Andırınlılar Derneği olarak, bu
kültür erozyonunu bir nebzede olsa önlemek adına ; unutulan, çocuk, yetişkin ve
düğün seyirlik oyunlarını tekrar kültürümüze kazandırma için bu kültür
şenliğini yapıyoruz.
Şunu hiç unutmayalım;
Kültür ; Bir medeniyetin diğer bir medeniyetteki
karşılığıdır. Eğer sizin töreniz, geleneğiniz, göreneğiniz, toyunuz, düğününüz,
bayramınız, halayınız, türkünüz ve oyunlarınız varsa diğer medeniyetlerde de
bir karşlılıgınız vardır.
Yol, köprü, kavşak ne kadar önemliyse bir milletin
kültürel değerleri de o kadar önemlidir.’’
Kahramanmaraş Andırın ilçesi Kaymakamı Halluk Koç’ta kısa
bir konuşma yaparak şenliğin düzenlenmesinde emeği geçen herkes teşekkür etti.
Programa, Kahramanmaraş Ak Parti Milletvekilleri İmran
Kılıç, Uğur Dilipak, İlker Çitil, Ak Parti İl Başkanı Ahmet Özdemir,
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç, Dulkadiroğlu
Belediye Başkanı Necati Okay, Andırın Kaymakamı Haluk Koç, KSÜ Rektör
Yardımcısı İbrahim Solak, Kahramanmaraş Tarih Kültür ve Turizm Platformu üyesi
Dernek Başkanları ve çok sayıda vatandaş katıldı.
YORUMLAR