Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy: "2002
yılından günümüze devletimizin sürdürdüğü destek politikalarıyla sağlanan
gelişim ortadadır. Vizyona giren yerli film sayısı 2002 yılında 9 iken, 2018
yılında 180 olmuş, 2002 yılında 2 milyon olan yerli film izleyici sayısı, 2018
yılında 44 milyonu aşmıştır."
Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen 56.
Antalya Altın Portakal Film Festivali'nin açılış töreninde, "onur
ödülleri" sahiplerini buldu.
Açılış törenine, çok sayıda sinema sanatçısı katıldı.
Sanatçılar Selma Güneri ve Ahmet Mekin'e onur ödülü, Can Kolukısa'ya ise
Yıldırım Önal Anı Ödülü verildi.
Gecenin açılış konuşmasını yapan Kültür ve Turizm Bakanı
Mehmet Nuri Ersoy, yarım asrı geride bırakan bir sanat geleneği olarak
festivalin kültür ve sinema hayatına önemli bir renk ve fayda kattığını
söyledi.
Festivalin Türkiye'nin en önde gelen sanat
organizasyonlarından olduğuna işaret eden Ersoy, festivalin, rengi, sinemanın
büyüsü, sanatın sözcüsü olan tüm sanatçıları en kalbi duygularla selamladığını
dile getirdi.
Sinemanın akılda kalıcı ve uzun süreli etkisiyle bilgi ve
düşüncenin aktarımında benzersiz bir başarı sağladığına dikkati çeken Ersoy,
şunları kaydetti: "Bu güç, dünyanın en çok ihtiyaç duyduğu, toplumların
birbirini tanıması ve anlaması noktasında çok değerli faydalar sunabilecek
potansiyele sahiptir. Dünya sinemasından seçkin konuklarla sinemacılarımızın
bir araya getirildiği bu tür organizasyonlar ortak üretimlerin gerçekleşmesine
yardımcı olurken, kültürel anlamda da ülkeleri birbirine yaklaştırmaktadır.
Dünyada yüzlerce milyar dolarlık bir sektörün merkezi olan sinema, muazzam bir
ekonomik hareketliliği ve kazancı beraberinde getirmektedir. Sanat hiçbir zaman
maddiyatla ilgili olmamıştır. Ancak sanatın sonuçlarından biri de ekonomik olarak
toplumun refahına sunduğu katkıdır. Oluşturduğu istihdam sinemaya bağlı ortaya
çıkan ve gelişen yan sektörler ve de etkili tanıtım gücüyle turizme etkisi
sinemayı önemli bir konuma getirmiştir. Böylesi kazanımlar sunan bir sanat
dalının en doğru ve güçlü şekilde desteklenmesi önemlidir. "
"2 milyon
olan yerli film izleyici sayısı, 2018 yılında 44 milyonu aşmıştır"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın sanata ve sanatçıya
duyduğu ve verdiği değerin hem çalışmalarında kendilerine güç hem de amaçlarına
ulaşmada büyük bir destek sağladığının altını çizen Bakan Ersoy, şöyle devam
etti: "2002 yılından günümüze devletimizin sürdürdüğü destek
politikalarıyla sağlanan gelişim ortadadır. Vizyona giren yerli film sayısı
2002 yılında 9 iken, 2018 yılında 180 olmuş, 2002 yılında 2 milyon olan yerli
film izleyici sayısı, 2018 yılında 44 milyonu aşmıştır. Milletimiz kendi
sanatçısının ve yapımcılarının en büyük destekçisi olmuş, Türk filmlerinin
izlenme oranı yüzde 63 seviyelerine ulaşarak, bu alanda Avrupa'nın ilk sırasına
yerleşmesini sağlamıştır. Dünyanın en önemli festivallerinde Türk filmlerinin
elde ettiği başarılar ve kazanılan ödüller, ülkemizin tanıtımına büyük katkı
sağlamaktadır. Bunun yanında 150'den fazla ülkeye ihraç edilen dizi filmlerimiz
yaklaşık 350 milyon dolarlık ihracat büyüklüğüne ulaşarak, dünyada ikinci
sıraya yerleşmiştir."
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katkılarıyla çıkardıkları, Türk
sinemasının daha üst noktalara çıkmasını sağlayacak yeni sinema kanununu
sektörün faydasına sunduklarını anımsatan Ersoy, "Bu kanun ile sinema
sektörüne sanatsal ve estetik olarak önemli katkı sağlayan filmlerin,
salonlarda kendilerine yer bulabilmelerini ve daha çok seyirciyle
buluşturulması için yerli film gösterim desteğini de hayata geçiriyoruz. Ayrıca
teknik alt yapısı, iş gücü kapasitesi olan ülkemizin, önemli film çekim
merkezlerinden biri olabilmesi için yabancı film yapım desteği vermeye
başlıyoruz. Bunların yanında dizi film, ortak yapım desteğiyle destek
verdiğimiz tür ve alan sayısının 13'e ulaştığını belirtmek isterim."
ifadelerini kullandı.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek de
festivali yeniden kucakladıkları için tüm Antalyalılara ve sanatçılara teşekkür
ettiğini söyledi.
Ülkenin geçirdiği zor günlerde festivalin bir nefes
olmasını dilediğini anlatan Böcek, Altın Portakal'ın kendisi için değer, umut,
hayal etmek, inanmak, çocukluğu ve okul yılları anlamına geldiğini ifade etti.
Böcek, 1970'li yıllarda at arabası ile korteji
izlediklerini anlatarak, "Sinema benim hayalimdi. 15 yaşında kazandığım
ikramiye ile bir sinema makinesi aldım. Okul yıllarında Antalya'nın farklı
yerlerinde sinema oynattım. Açık hava seyyar sinema gösterimi yapardım. Açık
hava sinemamı oluşturmamı sağlayan o makinenin yansıttığı ışık o yıllarda benim
hayatımı aydınlattı hala da aydınlatmaya devam ediyor. Antalyalıların özünde
sinema aşkı vardır." şeklinde konuştu.
"Antalya
festivalinin kokusu, havası başka hiçbir yerde yaşanmaz"
Festival afişinde de fotoğrafı yer alan "Türk
sinemasının sultanı" Türkan Şoray ise konuşmasına başlarken duygulandı.
Sinema sanatının tüm insanlığın ortak değeri olduğunu
dile getiren Şoray, duygularını şöyle dile getirdi: "Bana bu
alkışlarınızla, teveccühünüzle, bu sıcaklığınızla yaşattığınız mutluluğu
kelimelerle anlatmam mümkün değil. Festivalin esas sahipleri Antalyalıların
katkılarıyla bu akşam muhteşem bir açılış oluyor. Burası adeta bir şölen yeri.
Festival, sanatsever Antalyalıların desteğiyle her yıl biraz daha güçlendi ve
ülkemizin en kalıcı festivali haline geldi. Festival, Türk sineması için bir
gurur oldu. Antalya festivalinin kokusu, havası başka hiçbir yerde
yaşanmaz."
Ödülünü kendisi gibi oyuncu olan oğlu Emrah Kolukısa'dan
alan Can Kolukısa, hayatının en büyük ve önemli ödülünü aldığını vurguladı.
Ödülünü Başkan Böcek ve Antalya Valisi Münir
Karaloğlu'nun elinden alan sanatçı Ahmet Mekin ise kendisini ödüle layık gören
herkese teşekkür ederek, festivalin daima Türk sinemasının arkasında durduğunu
kaydetti.
Sanatçı Selma Güneri ise ödülünü Kültür ve Turizm Bakanı
Mehmet Nuri Ersoy'un elinden aldı.
Güneri, Yeşilçam'ın Türk sineması demek olduğunu,
Yeşilçam'ın sinemanın özü anlamına geldiğini belirterek, "Yeşilçam'ı
hiçbir zaman göz ardı etmemek gerekli." dedi.
Gecenin sonunda Candan Erçetin ve Anjelika Akbar konser verdi.
YORUMLAR