Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Çözülemez kriz yoktur,
aşılamaz engel yoktur, üstünden geçilemez yokuş yoktur. Sizin desteğiniz olduğu
müddetçe AK Parti'nin aşamayacağı engel, bozamayacağı tuzak yoktur." dedi.
Çelik, son iki aydır Çukurova'da işlerin öncekine nazaran
çok çok iyi olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçilince ülkede pek
çok şeyin değiştiğini, bu değişime ayak uyduranlar ve uydurmayanların olduğunu
belirten Çelik, gördüğü kadarıyla yeni döneme en iyi ayak uyduranın Çukurova
ilçesi olduğunu aktardı.
Çelik, seçim dönemini Çukurova'nın çok iyi geçirdiğini,
fakat seçimler bittikten sonra da aynı çalışmaları büyük bir coşkuyla, azimle
sürdürdüğünü, son iki aydır da vites yükselttiğini dile getirerek, yeni dönemde
seçimlere hazırlık noktasında çok özel bir performans ortaya koyulduğunu
gördüklerini kaydetti.
"Buralara, bu kürsülere konuşmacı olarak davet
edilirken, milletvekilleri, genel başkan yardımcıları, bakanlar olarak bir
protokol yapılıyor, bildiğiniz gibi bu resmi bir protokoldür esasında. Eğer,
kim daha çok çalışıyor, kimin AK Parti'ye daha çok emeği var diye bir protokol
yapılsaydı burada ilk ismi zikredilmesi gereken en arka sırada oturan
kardeşlerimizin olması gerekirdi." diyen Çelik, kendilerinden daha çok
emeği olanların en arka sıradaki, isimleri bu salonda okunmayan, seçim
zamanları koşan, her salonu dolduran, sandıklar tutulacak denildiğinde her
zaman en öne fırlayanlar olduğunu kaydetti.
"AK Parti
herhangi bir parti değil"
Çok yeni bir döneme girildiğine işaret eden Çelik,
sözlerini şöyle sürdürdü: "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçtikten
sonra ilk yerel seçimlerimizle inşallah karşılaşacağız. AK Parti'nin en büyük
başarılarından biri yerel seçimlerde ortaya koyduğu liderliktir, yerel
seçimlerde ortaya koyduğu başarıdır. Tabi bunun bir özelliği de var. AK Parti
herhangi bir parti değil. AK Parti milletiyle organik bağ kurmuş, milletinin
organik değerlerine yaslanan bir siyasi oluşum. Bunun için de her zaman
toplumun en aşağı katmanlarından başlayarak, toplumun tüm kesimlerini tutarak
siyaset yapan bir oluşum."
"Dünyanın her tarafından iktidarda olan partiler
eriyip, muhalefette olan partiler güçlenirken niye Türkiye'de AK Parti
iktidarda olduğu halde güçlenmeye devam ediyor, muhalefet ise yeni bir umut,
coşku yaratamıyor?" ifadelerini kullanan Çelik, bunun sırrının her şeyden
önce AK Parti'nin bir siyasi parti olarak halk hareketi, Türkiye hareketi
olması olduğunu belirtti.
Çelik, "AK Parti milletimizin özlemlerini,
değerlerini siyaset arenasında, siyaset sahasında temsil etmek isteyenlerin
partisidir." diye konuştu.
İlk kuruldukları günden bu yana her zaman ilçe
teşkilatlarının sadece AK Parti'nin oradaki temsilcisi olarak faaliyet
göstermediğini, her bir ilçe teşkilatı mensubunun bulundukları ilçede birer
sivil toplum lideri olarak hareket ettiğini dile getiren Çelik, Çukurova İlçe
Teşkilatının da bu doğrultuda çalışma yürüttüğüne değindi.
Çelik, Çukurova'da şimdiye kadar hiç umutsuzluk
görmediklerini, arkadaşların her zaman umutlu ve güler yüzlü olduğunu, bu
nedenle teşkilata teşekkür ettiğini aktardı.
"Aday
adaylığı AK Parti ailesi içinde bir centilmenlik yarışıdır"
Belediyeyi almak istediklerini ifade eden Çelik, şöyle
konuştu: "Tabi çeşitli ölçümler yapılacak, çeşitli kriterler ortaya
koyulacak açık ya da gizli bazı ölçümlerle kimin teşkilatımız tarafından daha
çok benimsendiği, kimin vatandaşlarımız tarafından belediye başkanı olarak
görülmek istendiğiyle ilgili çok güçlü çalışmalar yapılacak. Sonuçta bir
arkadaşımız seçilecek, aday olarak gösterilecek. Aday adaylığı AK Parti ailesi
içinde bir centilmenlik yarışıdır. Birisi aday olduktan sonra diğerlerinden
herhangi birisi onu yıpratmaya kalktığı zaman esasında AK Partili bir davranış
sergilemediği ortaya çıkar. Tabi AK Parti'deki herkesin AK Partili olmasını, AK
Partili gibi davranmasını umut ederiz ve bekleriz. Ama maalesef zaman zaman AK
Parti'li olmakla AK Parti'de olmak aynı şey olmayabiliyor. AK Parti'de olup da
AK Partili gibi davranmayan olduğu zaman biz de onu ailemizin içerisinde
yanlışlıkla ortaya çıkmış bir unsur olarak görüp, ailemizi bundan uzak
tutuyoruz."
Pek çok adayın olduğunu vurgulayan Çelik, genel merkezin
bir takvim ortaya koyacağını ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a arz
edileceğini, MYK'da karara bağlandıktan sonra o takvimin süratle hayata
geçirileceğini söyledi.
Çalışmaların kesintisiz bir şekilde sürdürülmesi
gerektiğine değinen Çelik, şunları kaydetti: "Son yıllarda etrafımızda
olup bitenlere bakın. Birden çok terör örgütünün bize saldırısı, ekonomik
saldırıyla karşı karşıya kalmamız, bunun etrafında hepsinin gelip dayandığı
nokta şudur; Cumhurbaşkanımızı hedef alırlar, AK Parti'nin iktidar olmaması
için bir takım siyasi projelere destek verirler. Çünkü, AK Parti'nin temsil
ettiği şey bu ülkenin bağımsızlığıdır, bu ülkenin geleceğidir, bu ülkenin kendi
değerlerine dayanarak ayakta durmasıdır. Eğer Cumhurbaşkanımız, AK Parti bu
değerlere yaslanmasaydı emin olun bugün karşı karşıya kaldığımız kara
propagandaları yürüten bu merkezler bize övgüler diziyor olacaklardı."
Birlik ve beraberliğin devam etmesinin önemini anlatan
Çelik, fitnelere, diğer ayrılık unsurlarına müsade edilmemesi, Türkiye'ye
yapılacak hizmetlere, Türkiye'nin geleceğine odaklanmış olarak bu yolda
yürünmesi halinde kimsenin Türkiye'yi engellemesinin söz konusu olamayacağını
aktardı.
"O kadar çok kriz aştık ki o kadar çok umutsuzluk
ortamını o kadar büyük umutlara çevirdik ki, çözülemez kriz yoktur, aşılamaz
engel yoktur, üstünden geçilemez yokuş yoktur. Sizin desteğiniz olduğu müddetçe
AK Parti'nin aşamayacağı engel, bozamayacağı tuzak yoktur." diyen Çelik,
ihtiyaç duyulan tek şey sizin desteğin sürmesi, birlik ve dirliğin korunması
olduğunu vurguladı.
Parti Söcüsü Ömer Çelik, eski CHP Milletvekili Dursun
Çiçek'in bir televizyon programında yaptığı konuşmaya ilişkin, "Bu kadar
zaman geçmiştir, bu kadar acılar yaşanmıştır, üzerine bu kadar konuşulmuştur
ama maalesef CHP'de Yassıada zihniyeti değişmemiştir." dedi.
Çelik, seçimlerin başka partileri yorduğunu ancak AK
Parti'ye enerji yüklediğini söyledi.
Diğer partiler için seçimin, yenilgilerinin tekrar tekrar
tescil edileceği bir kabus olduğunu vurgulayan Çelik, "Örneğin CHP için
seçim bir kabustur. Ama AK Parti için bir demokrasi şöleni, bir demokrasi
bayramıdır." diye konuştu.
Çelik, CHP Genel
Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, "Belediyelerde CHP'li belediyeler
liderdir, onlardan daha başarılı belediye yoktur." şeklindeki açıklamasını
anımsatarak, şöyle devam etti:
"Bu mesaj geldiği zaman bana herhangi bir şekilde
birisi bunu üretmiş ve komedi cümlesi olarak yazmış zannettim. En büyük
başarımız, toplumla doğrudan bağ ve ilişki kurduğumuz yerel yönetimlerdedir,
belediyelerdedir. Biz siyaseti yukarıdan aşağıya değil, aşağıdan yukarıya doğru
yapıyoruz. Bizim misyonumuz, devletin, devlet refleksinin sonuçlarını vatandaşa
empoze etmek değil, tam tersine vatandaşın gücünü alarak, devlet ve hükümet
hayatını kurgulamak, vatandaşın talepleri doğrultusunda hükümet etmeyi
sağlamak, devletin faaliyet göstermesini sağlamak."
"CHP'de
Yassıada zihniyeti değişmemiştir"
Çelik, eski CHP Milletvekili Çiçek'in bir televizyon
programında yaptığı konuşmasına ilişkin, şunları kaydetti: "Bu kadar zaman
geçmiştir, bu kadar acılar yaşanmıştır, üzerine bu kadar konuşulmuştur ama
maalesef CHP'de Yassıada zihniyeti değişmemiştir. Biz de dedik ki; herhalde
milletvekillerinin söylediği bu çirkin, dayatmacı, millete tepeden bakan bu
cümleyi duymadılar. Onun üzerine basın toplantısında dedim ki, 'Gereken hukuki
girişimlerde bulunacağız ama CHP'nin de buna bir şey söylemesi lazım.' Buna söylenmiş
herhangi bir şey yok arkadaşlar. Aynı şekilde devam ediyor."
"Cumhurbaşkanımız
herhangi bir milli meselede taviz vermez"
Kılıçdaroğlu'nun, bir konuşmasında uçak meselesini
gündeme getirdiğine değinen Çelik, şu ifadeleri kullandı: "Türkiye Cumhuriyeti
bazı devletlere, bazı devletler de Türkiye Cumhuriyeti'ne jest yapıyor. Bunu,
verilmiş bir taviz ya da bunun karışılığında Cumhurbaşkanımızın bir taviz
vereceği şeklinde bir takım çirkin cümlelerle ortaya koymaya çalışıyorlar.
Cumhurbaşkanımızın liderliğini tek cümleyle özetleyecek olsak, 'Milli
meselelerde Türkiye'nin milli çıkarları konusunda kararlı bir tavizsizlik.'
diyebiliriz. Dolayısıyla Cumhurbaşkanımızın herhangi bir milli meselede taviz
vereceğini söylemek, olsa olsa bir CHP Genel Başkanının yeni yalanı olur."
Çelik, hediye edilen uçağın kişisel envantere değil,
devlet envanterine girdiğini belirterek, "Bunu söyleyen kişinin, bunu
söyleyebilecek şekilde bir siyasi konumu ve bir siyasi duruşu var mıdır? Milli
irade hediye edilemez, bölünemez, devremülk gibi kullanılamaz. Peki ne yaptı
Kılıçdaroğlu? Tuttu, milli iradenin tecellisiyle ortaya çıkmış 15
milletvekilini İYİ Parti'ye hediye etti. Bu şekilde milli iradenin kendisine
verdiği görevi, devre mülk gibi bir başka partiye hediye eden bu şahıs, çıkıyor
taviz ve benzeri gibi uygulamalardan bahsediyor." şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı
Erdoğan'ın BM toplantısındaki konuşması
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın BM
toplantısında konuşmasının en önemli bölümünü Kudüs ve Filistin meselesine
ayırdığını vurgulayan Çelik, bu konuşmanın İsrail gazetelerine kadar haber
olduğunu ifade etti.
Çelik, Kılıçdaroğlu'nun, Erdoğan'ın BM toplantısında
Filistin ve Kudüs'ten bahsetmediği şeklinde açıklama yaptığını dile getirerek,
konuşmasını şöyle tamamladı:
"Binlerce haberi görmezden gelip, 'böyle bir şey
söylemedi' diyor. Dolayısıyla gözünün önündekini görmeyen, bu kadar açık bir
realiteyi fark etmeyen birisinin, bunların tabi genel başkan yardımcıları,
danışmanları var, Türkiye'de ikinci olmuş bir partiyi yönetmeleri, Türkiye için
ciddi bir ızdırap kaynağıdır. CHP'nin tabanını oluşturan vatandaşlarımız da
Türkiye'nin geneli de bu ızdırabı hak etmiyor. En temel meselelerde dersine
çalışmayan, en temel meselelerde dersini yapmaktan uzak duran bir yaklaşım
ortaya çıkıyor."
YORUMLAR