Ali Yalçın: “Kime Özeniyorsun”

Ali Yalçın: “Kime Özeniyorsun”

Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi’nde çalışma barışını bozduğu ve üniversitede terör estirdiğini ileri sürdüğü Rektör Prof. Dr. Durmuş Deveci’ye sert çıktı. Yalçın; “Kime özeniyorsun! Üniversiteyi o despot düzeninle mi yöneteceksin” dedi.

20 Mart 2017 - 12:42

ÜNİVERSİTEYİ DESPOT DÜZENLE Mİ YÖNETECEKSİN

“Memur Sen’e Davet Tercih Evet Kahramanmaraş Buluşması” için Kahramanmaraş’a gelen Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, 18 Mart akşamı Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde halka seslendi. Konuşması esnasında salonda asılı bulunan “15 Temmuz’un Nöbetçisi, 16 Nisan'ın Evet’çisi, Rektörün Ret’çisiyiz” yazılı pankartı gören Yalçın, Üniversite Rektörünü İstanbul Üniversitesi Eski Rektörü Kemal Alemdaroğlu ve YÖK Eski Başkanı Kemal Gürüz’e benzetti. Genel Başkan Ali Yalçın, “Orada bir pankart var: 15 Temmuz’un Nöbetçisi, 16 Nisan'ın Evet’çisi, Rektörün Ret’çisiyiz, diyor. Kahramanmaraş'ta Sütçü İmam Üniversitesi Rektörü, sağ olsun Kemal Alemdaroğlu’nu ve Kemal Gürüz’ü aratmıyor. Kahramanmaraş'ta bu süreçte en önemli sorulan bilmece; dışı yeşil içi kırmızı, bil bakalım bu kimin kızı, bilmecesi! Kime özeniyorsun kardeşim! Kime özeniyorsun! Üniversiteyi o despot düzeninle mi yöneteceksin” dedi.

SENİ ATAYAN O İLDE HUZUR OLSUN DİYE ORAYA KOYDU

KSÜ Rektörü Deveci’nin Memur Sen üyelerine ceza vermek için elinden geldiğini yaptığını belirten Yalçın, şöyle konuştu: “Herkese mi ceza vereceksin? Kendini yarı imam tanrısı mı zannediyorsun? Çalışma barışını bozarak üniversitede terör estirerek gidebileceğin yol mu var zannediyorsun? Seni atayan irade seninle o ülkede huzur olsun, o ilde huzur olsun, o ülkeye huzur gelsin diye seni oraya koydu. Dolayısıyla o irade bu ülke için ter dökerken; sen üniversite çalışanlarına ter döktürmenin bu ilin hakkı olmadığını bu ilin payına düşen şey olmadığını bilmelisin! Bunu yapanları tarih hayırla yâd etmiyor. Kemal Gürüz’ü Kemal Alemdaroğlu'nu Ferit Berna'yı bu ülke hayırla yâd etmiyor. Onun için ne yaptığını fark et! Bir insan hakkında bir kişi iyi cümle kurmaz mı?”

 

MEMUR SEN’E DAVET TERCİH EVET

Çanakkale Zaferinin 102 yıl dönümünde Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemini anlatan Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Neden “Evet” dediklerini açıkladı.

Türkiye’nin hiç yaşamadığı kadar travma yaşadığını belirten Yalçın, “Özal'la tartışmalar, Özal'ın Demirel ile tartışması, Demirel'in darbecilerle bu ülkede cuntacılar ile oynaşması ve 28 Şubat darbesini bu ülkeye yaşatması… Peşinden Necdet Sezer'in gelerek bu ülkede Cumhurbaşkanlığı nasıl yapılmazı göstermesi, Abdullah Gül'ün köşke çıkma ihtimali denildiğinde kalın gözlü adamın Türk filmlerinde çıkıp; ‘siz kardeşsiniz evlenemezsiniz’ dediği gibi 367 var olmaz öyle şey, dercesine hukuku katletmesi… Sürecinin tıkanması, ülkenin seçime gitmesi ve Cumhurbaşkanını halkın seçmesine ilişkin ilavenin halk tarafından onaylanmasından sonra; 5 yıl mı olacak 7 yıl mı olacak diye yeniden tartışmaların başlatılması, -e muhtıralar, Cumhuriyet mitingleri, Ulusal Birlik Hareketleri, gezisi, 17-25’i fetö'sü, 8 Ekim’i ve Nihayet 15 Temmuz'u… Bu ülke yaşayabileceği bütün krizleri yaşamıştır. Parlamenter sistem bu ülkede hep kriz getirmiş ,ekonomik sistem bir türlü toparlanamamıştır” dedi.

MEMUR SEN KRAL ÇIPLAK DEMEYİ BAŞARMIŞTIR

Memur Sen’in doğruluk ve dürüstlükten hiçbir zaman taviz vermediğini dile getiren Yalçın, “Bu ülkede her 10 yılda bir darbe sistematiğini harekete geçirmekte 2002'den sonra zorlananlar; 19 defa, son ekonomik darbe girişimini de sayarsınız 9 defa zemini yokladı. Ve yeni bir darbeyi gerçekleştirmeye çalıştığı bütün süreçlerde darbekıran görevi görmüş, kral Çıplak demiş bir teşkilatız. 28 Şubat’ta 18 bin üyemiz vardı. Karşı koyamadılar, sesimizi yükselttik. Canımız yandı ama bugün 1 milyon üyemiz var. Alanı inletiriz; ama sizlere müsaade etmeyiz. Tekerine çomak sokar oyunu bozarız, demiş bir teşkilatımız var. Onun için bu teşkilatın bu ülkeye kattığı katma değer gelecek nesiller tarafından çok daha net olarak anlaşılacaktır” şeklinde konuştu.

MEMUR SEN SENDİKACILIĞA YENİ BİR TARİF GETİRDİ

Memur Sen’in hiçbir zaman kutuplaştırıcı bir politika izlemediğini kaydeden Memur Sen Genel Başkanı şunları söyledi: “Memur Sen demek; yasal haklarla helal haklar arasındaki makası birleştirmek demek. Memur-sen demek; memnu haklarla meşru hakları çalışanla buluşturmak demektir. Memur Sen demek; yeni bir sayfa açmak, sendikacılığa yeni bir tarif getirmek demektir. Memur Sen demek; sendikacılığı öyle bir zihniyetin sopası ya da korsan gemilerin limanı olarak yapan, esnafın camı, kaldırım taşı, milletin arabasıyla sorunu olan şiddetten, terörden, enerjiden arındırmak ya da antidemokratik süreçleri devletin derini ile çukuru ile barışıkcasına, mesaj verircesine bize üye olursanız güvendesiniz diye masalara bildiri dağıtan devletin ileri karakolu olmaya zorlanan aymazların elinden bu uğraş alanını temizlemeye almak ikame etmek demektir. Ve yeni bir abideyi ortaya çıkarmak demektir.”

Memur Sen’in üye hedefinin 1 milyon 111 bin 111 olduğunu vurgulayan Başkan Yalçın, “Bir çekirdekten bir filizi, bir filizle bir fidanı, bir fidanla bir çınarı, bir çınarla bir ormanı düşleyerek çıkılan yolculuk; 1’lerle başladı. 11 oldu. 111 oldu. Bin 111 oldu. 111 bin 111 oldu. 1 milyonu aştı ve 2017 yılının 15 Mayıs’ı itibariyle 1 milyon 111 bin 111 için yola yeniden seferber olduk. Teşkilatın liderlerine enerji verecek, üye katacak, bereketi büyütecek bütün gönül erlerine yürekten teşekkür ediyoruz.”

Bu iş size göre değil diyenlere cevap veren Yalçın, şu açıklamalarda bulundu: “Bugün gelinen noktada başlangıçtaki niyetin halis olması, ilkelerin sabit olması dolayısıyla mesafe almış, 11 hizmet kolunun tamamında yetkili olarak; Kamu Görevlileri Sendikaları Heyet Başkanlığını uhdesinde bulunduran, 3 milyon 200 bin kamu görevlisi, 1 milyon 900 bin kamu görevlisinin emeklisi olmak üzere; 5 milyon 100 bin insan için toplu sözleşme masasına oturan, 4 kişilik aileyi baz alırsak 20 milyon insanın iki yılda bir ekranlara kilitlendiği ve 2 yıla ilişkin gelir artışını beklediği süreci yöneten bir cesarete, berekete kavuşmuştur. Onun için bu teşkilatı bugünlere taşıyan ahirete intikal etmiş büyüklerimizin tamamına rahmet diliyorum. Bu teşkilatın bugünlere gelmesinde ter akıtan teşkilatımızın kuruluşundan bugüne emek veren bütün liderlerimize, bütün teşkilat yöneticilerine, gönül erlerine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.”

BU ÜLKENİN SİVİL ANAYASA İHTİYACI VAR

Kendi gündemlerine ilişkin çalışmaları ihmal etmeksizin sürdürdüklerini aktaran Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Türkiye’nin sivil bir anayasaya ihtiyacı olduğunu her zaman söylediklerini belirterek açıklamasını şöyle devam etti: “Referandum tarihinden 2 ay önce daha cumhurbaşkanı düzenlemeyi onaylamadan Memur Sen ailesi bu sürece ilişkin inisiyatif almış ve alana inerek ‘Memur-Sen'e Davet Tercihimiz Evet’ yaklaşımı ile 81 il, 100 büyük ilçeyi merkez kabul ederek; geri kalan tüm teşkilatları talimatlandırarak besmeleyi çekmiş ve alana inmiştir. Bunu Memur-Sen ailesi geçen yıl tam da bu zamanlarda ülkenin seçimlerden çıktığı zeminden sonra bu ülkenin en büyük ihtiyacı yeni bir sivil anayasadır, diyerek 16 büyük kuruluşu Memur Sen’de misafir edip Yürütme Kurulunu oluşturduğu ve Türkiye Anayasa Platformu diye 360 kuruluşun katıldığı Türkiye'nin öncü reformlarına başkanlık ederek Cumhurbaşkanının katıldığı 3 bin kişilik programa start vermiş ve anayasa değiştirilsin diye kamuoyu oluşturmak için elini taşın altına koymuştur.”

MEMUR SEN AİLESİ BU SÜRECE KAYITSIZ KALAMAZ

35 yıldır darbe anayasasının üzerinden yapılan değişikliklere rağmen çok fazla bir anlam ifade etmediğini anlatan Yalçın, ilk defa sistem değişikliği denilebilecek köklü bir değişiklik fırsatının doğduğunu bildirerek şunları kaydetti: “Onun için Memur Sen ailesi bu sürece kayıtsız kalamaz. Bize bu siyasilerin işi, partilerin alanına neden giriyorsunuz, diye yanılsama üzerinden cümleler kuranlar görüyorum. Hayır, referandum konusu sadece siyasi partilerin işi değildir. Örgütlü kitlelerin, sivil toplumun, halkın, herkesin işidir. Çünkü bu bir partiler arası seçim değil. Biz, nasıl 2010 referandumunda toplu sözleşmeye, toplumsal sözleşmeye evet diye meydana indiysek; bu referandum sürecinde inisiyatif almamazlık bizim sahip olduğumuz entelektüel kapasiteye, bu teşkilatın akademik seviyesine hakaret olur. Çünkü bu teşkilat sıradan bir teşkilat değil.”

Konuşmasında koalisyon dönemlerinin rezilliğine dikkat çeken Yalçın, “Bir: 7 Haziran-1 Kasım dönemleri arası, iki: 15 Temmuz işgal hareketi! 7 Haziran ve 1 Kasım arasında biz, bu koalisyon dönemleri ne kadar berbat bir şey, dediğimizde anlamayanlar, bu ülkede kurban eti dağıtan çocukları katletme talimatı veren ve bugün hapiste ceza çekenlerin o krizden varlık elde ettiğini yaşadılar ve gördüler. Onun için bu ülke bu tip krizlerde kaybetti. Ekonomi örselendi, dibe vurdu. Türkiye'deki grafiğe bakın! Cumhuriyet mitingleri, gezisi, 17-25’i hepsi ülkeyi örseledi. Üçüncü havalimanını yapan Nihat Özdemir, gezi hadisesi yaşanmasaydı bugün kişi başına düşen milli gelir 15 bin dolardı, diyor. Gezi hadisesinin ülkeye verdiği fatura sıradan değil.”

KILIÇ: NECDET SEZER HÜKÜMETLERİ ÇALIŞTIRMADI

Selamlama konuşması yapmak üzere kürsüye gelen AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili İmran Kılıç, Cumhurbaşkanı ile hükümetler arasındaki uyumsuzluklara dikkat çekti. Kılıç, şöyle konuştu: “Çok önemli günlerin ve değişimin arifesindeyiz. Bir batılının deyişi ile şunca bunca çapayla Osmanlı Devleti'ni yıktık, çabamıza da değdi diyor. Osmanlı Devleti kolay yıkılmadı. 10 cephede, 45 sene aralıksız savaşarak yıkıldı. Fakat ülkemiz harabe oldu, milletimiz yorgun düştü. O arada bize Sevr’i dayattılar. Lozan'a razı ettiler. Lozan'a razı olduğumuzda; o günkü topraklarımız 4 kat küçülmüştü. Ardından Cumhuriyetimizi kurduk. Rejimimizin adı cumhuriyettir. Değişmemiştir ve değişmeyecektir. Fakat harabe ülkemizde, yorgun milletimize bir sistem dayattılar. Bu sistem içerisinde yıllar yılı tek parti yönetimi seçimi yoktu. 46’da bir seçim: açık oy, gizli tasnif. Sonra yeter söz milletin sloganıyla milletimiz iktidara geldi; fakat o gün ve ondan sonra muktedir olamadı.” 90 küsur yıllık süre içerisinde bu milletin 4 büyük kıtlık, 4 darbe, 3 kriz, 2 muhtıra ve 1 darbe teşebbüsü ile yüz yüze kaldığını kaydeden Milletvekili Kılıç, konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü: “Acı tecrübeler yaşadık. Nispi temsil denildi. Nispi temsil koalisyonlara, devalüasyonlara, krizlere, kuyruklara, yokluklara yeniden darbelere sebep oldu. Arkadan 80 darbesinden sonra darbecilerin hazırladığı anayasada milletin iradesi bölünmesin, güçlü bir irade gelsin sloganıyla yola çıktılar. Ama cumhurbaşkanlarına kral yetkisi verdiler. Ahmet Necdet Sezer tek başına hükümetleri çalıştırmadı ve o da bir tecrübe oldu milletimiz için! En sonunda 9 gün komisyonda, 13 gün de Genel Kurulda yeni anayasa değişikliğinin, ki olmazsa olmazımızdır, 18 maddesini bütün gerekçeleri ile müzakere ettik. Canhıraşhane bir şekilde mücadeleyle, milletimizin önüne getirdik. Yeter söz de karar da irade de milletindir, mühür milletin elindedir, dedik. İşte bu anlamda çok özel çok önemli günlerin arifesindeyiz. Çalışmalarımız, gayretlerimiz, çok makbule geçecektir. Allah da razı olacak, milletimiz de razı olacak, mazlum insanlık, gönül coğrafyamız ve İslam alemi de bu ve buna benzer çalışmalarımızdan razı olacaktır.”

YANBAZ: SENDİKACILIĞI KARDEŞLİK HAREKETİNE ÇEVİRDİK!

Memur Sen kurulmadan önce sendikacılık adı altında Türkiye’nin huzurunu bozmaya çalıştıklarını ifade eden Memur Sen Genel Başkan Yardımcısı Büro Memur Sen Genel Başkanı Vecdi Yanbaz, sendikacılığı kardeşlik hareketine çevirdiklerini belirterek şunları söyledi: “Memur Sen, sendikacılığa girmeden önce maalesef Türkiye'de sendikacılık adına ötekileştirme, emperyalizmin ekmeğine yağ sürme adına sendikacılık yapılıyordu. Bunun üzerine inşa edilmiş sendikacılığı, insanlara sendikacılık sendikal hareket olarak dayatıyorlardı. Sokaklardaki çiçekleri sökmeyi, belediyenin yapmış olduğu taşları atmayı, bankayı yıkmayı, şuna buna çatmayı sendikacılık olarak yapanlara inat biz sendikacılığı bir kardeşlik hareketine çevirdik. Allah'a şükürler olsun bizim güneşimizle aydınlandık. Ve geldiğimiz noktada 1 Milyon üye ile sendikacılık tarihinin en gelişmiş, Türkiye'nin en büyük konfederasyonu, Ortadoğu'nun en büyük konfederasyonu, Allah'ın izniyle de dünyaya ışık saçan en büyük konfederasyon olarak hareketimizi devam ettireceğiz. Memur Sen olmadan neredeydik. Memur Sen’le beraber nerelere geldiğimizi de hepimiz hep birlikte yaşadık.” 2013-2015 toplu sözleşmelerinde yüzlerce kazanımlara imza attıklarını kaydeden Yanbaz, “Bizden önce bin 300 TL emekli ikramiyelere mahkûm edilen emeklilerimizin 2 bin TL civarında 2017 Mart itibariyle en düşük devlet memuru emeklisine çıkarttık. İkramiyelerimizle neredeyse dalga geçerlerdi? 35 lira ikramiye alan tabiri caizse şükrederdi. Ama bugün geldiğimiz noktada 70 bin 100 bin 115 binlerde ikramiyeler almaya başladılar. Bunların tamamını Memur Sen'in imzalarıyla, Memur Sen'in kazanımlarıyla inşa ettik. Kadınlarımızın haklarını hukukunu hiçe sayarlar, sadece pazarlarlar, sömürürler. Ancak kadınlar için masaya oturduklarında hiçbir şey yapmazlardı. Memur Sen’le beraber annelerimizin analık izinleri, süt izinleri, engelli çocuğu olan annelerimizin pozitif ayrımcılığa tabi tutulmasına bizler imza attık. Bizler kazandık. Allah'a şükürler olsun Memur Sen’le beraber memur sendikacılığı bambaşka ivmeler kazandı. 2015 toplu sözleşmesinde 213 kazanıma imza atarak Türkiye'de sendikacılık icat edildikten bu yana en büyük, en güzel gelişmeleri, toplu sözleşmelerimizi imzaladık. Önümüzde üç önemli ay var: Nisan ayı, mayıs ayı ve İnşallah Ağustos ayında yapacağımız toplu sözleşmeyi kapsayan ağustos ayı! Nisan ayında milletimize olan borcumuzu hep birlikte ödeyeceğiz. 16 Nisan'da Evet’lerimizi verip emperyalizme bir daha dur diyeceğiz. Bu ülke bizimdir, diyeceğiz. Yedirmeyiz, diyeceğiz. Yıktırmayız, diyeceğiz. Hep beraber sahipleneceğiz. Evet’lerle patlatacağız İnşallah sandıkları” şeklinde konuştu.

AYDIN: HER ZAMAN MİLLETİMİZİN YANINDA SAF TUTTUK!

Programın açılış konuşmasını yapan Memur Sen Kahramanmaraş İl Başkanı Abdülaziz Aydın, görevlerinin kamu çalışanlarının haklı menfaat taleplerini iletmek olduğunu ifade ederek; şöyle konuştu: Milletimizin değerlerinin içinde oluşan fikirlerin eylemle buluşmasını, teşkilatla güçlendirilmesini amaçlıyoruz. Bunun yolu da sendikal örgütlenmelerden geçer, diyen kurucu genel başkanımız, Mehmet Akif İnan’ı rahmetle anıyorum. Kahramanmaraş Memur Sen temsilciliği olarak 2 bin üyemizle genel merkezimizin ortaya koyduğu değerler etrafında mücadele ediyoruz. Her zaman milli iradenin ve milli değerlerimizin savunucusu olduk. Her daim milletimizin yanında saf tuttuk. Üyelerimizden gelen maddi ve manevi talepleri makul olan kazanımlarla karşılamaya çalıştık. Birçok salon programları yaptık. Alanlarda fikir paydaşlarımızla birlikte eylemler yaptık. Basın açıklamaları düzenledik. Bugün bu salona sığmayan dost ve üyelerimizin güçlü desteğiyle 2016 yılının en dinamik 1 Mayıs programını ilimizde gerçekleştirdik.” Memur Sen Genel Merkezinin belirlediği 1 milyon 111 bin 111 hedefine ulaşacaklarına olan inancının tam olduğunu vurgulayan Aydın, şu ifadelere yer verdi: “Bundan sonra inanç ve şuurla geçmişimizi, hedeflerimizle geleceğimizi bugünden kuşanıp yolumuza daha emin adımlarla yürüyeceğiz. Gelecekten asla vazgeçmeyeceğiz. Memur Sen'in uluslararası alanda 55 ülke, 125 sendika ile yaptığı işbirliği protokolü bizleri ziyadesiyle heyecanlandırmaktadır. Genel merkezimizin oluşturmaya çalıştığı nüve tekamüle erdiğinde, toprağa atılan tohum cam bulup filizlendiğinde, kireçle çizilen sınırlar ortadan kalktığında gün gelecek; Memur Sen, İslam ve Türk dünyası emek örgütlerinin ana karargâh merkezi olacak. Gün gelecek bu salondaki sıkılan yumruk Berlin'i, Rotterdam'ı hizaya geçirip titretecek. Ve gün gelecek hakkı üstün tutanlar muhakkak galip gelecek. Yeniden büyük Türkiye ve yeni bir dünya kurulacak.”

(HABER-FOTO: KENAN ONARAN & KAYNAK: KAHRAMANMARAŞ'TA BUGÜN GAZETESİ)

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x