"12 Şubat, Ulusal Kurtuluş Mücadelemizin Önsözüdür!"
Kahramanmaraş Ülkü Ocakları İl Başkanı Mesut Kaplan, Kahramanmaraş'ın düşman işgalinden kurtuluşunun 97'nci yıldönümü için bir mesaj paylaştı.
Kaplan paylaştığı mesajda şu ifadelere yer verdi: “Değerli
Kahramanmaraşlı hemşerilerim; Tüm Anadolu’ya bağımsızlık için umut ışığı olan
Kahramanmaraş’ın düşman işgalinden kurtuluşunun 97. yıldönümünü gurur, mutluluk
ve çoşkuyla bir kez daha yaşıyoruz. Bağımsızlığımızı sürdürmek, başı dik
insanlar olarak huzur içinde yaşamak, ecdadımızın 97 yıl önce sergilediği
kahramanlığı kuşanmakla mümkündür. İlâyı Kelimetullah idealinin sembolü olan
şanlı bayrağımızın yurdumuzun üstünde ebediyen dalgalanması, şahadetleri dinin
temeli olan ezanların memleket semalarında günün beş vakti inlemesi, Kurtuluş
Savaşımızdaki ruh ve inancın muhafazasına bağlıdır. Kahramanmaraş’ın Milli
Mücadelesi Türk Kurtuluş savaşının başlangıç noktasıdır. İnsan, hafızasıyla
insandır. Tarih, bir milleti dirilten en önemli ilham kaynağıdır. 12 Şubat Kurtuluş
Bayramı, tarihi hafızamızı yenilememizi, tarihin aynasından bugüne bakmamızı
sağlayan müstesna zaman dilimlerinden biridir. Tarihini bilmeyenlerin -ne yazık
ki- coğrafyalarını da başkaları çizer. Bunun için tarihimizi iyi okumak
zorundayız. Azın çoğu, küçüğün büyüğü ve zayıfın kuvvetliyi yendiği o gün 97
yıl evvel, 12 Şubat günüdür.” Ülkü Ocakları İl Başkanı Mesut Kaplan, mesajını
şu ifadelerle sürdürdü: “12 Şubat bizim düğünümüzdür, bayramımızdır. 12 Şubat,
yerel tarihimizin ulusal tarihimize ilham olduğu; ya istiklal ya ölüm ahdinin
verilişinin günüdür. Bu millî mücadele, ulusal kurtuluş mücadelemizin
önsözüdür. Bu söz, sonraki zamanlarda mazlum milletlerin de özgürlük ateşi
olmuştur. 12 Şubat Kurtuluş bayramı, bir dirilişin bayramıdır. 12 Şubat, esenlik
dolu günleri yaşayan bizlerin, bu cennet vatanı bize emanet eden ecdadımızı
minnet ve şükranla anma günüdür. 12 Şubat, geçmişle geleceğin buluşma ve
tanışma günüdür. 12 Şubat, Kahramanmaraş’ın kahraman evlatlarının, vatan için
her şeyini feda etmekten çekinmeden bağımsızlık aşkı ve vatan sevgisiyle
gösterdiği kahramanlık destanının tarihidir. Bu destanla Maraş halkı; Maraş
bize mezar olmadan düşmana gülzar olamaz, diyerek topyekün verdiği varoluş
mücadelesinde tarihe adını altın harflerle yazdırmıştır. İşgale karşı
bağımsızlık mücadelemizin ilk zaferini kazanan Kahramanmaraşlı hemşerilerim
bununla ne kadar gurur duysalar azdır. Bu vesileyle Sütçü İmam’ı, Abdal Halil
Ağa’yı, Rıdvan Hoca’yı, Ali Sezai Efendi’yi, Arslan Bey’i, Avukat Mehmet Ali
Kısakürek’i, Şehit Evliya’yı, Mıllış Nuri’yi, Yörük Selim’i, Senem Ayşe’yi,
Muallim Hayrullah’ı, Doktor Mustafa’yı, Çakmakçı Sait’i, Çuhadar Ali’yi ve
adlarını sayamadığımız nice kahramanları bir kez daha rahmet ve minnetle
anıyorum. Bu duygu ve düşüncelerle, kurtuluş mücadelemizin aziz kahramanlarının
manevi huzurunda saygı ile eğiliyor, şehitlerimize yüce Allah’tan rahmet
diliyorum. Kahraman ecdadımızı şükranla yad ediyor, Kahramanmaraşlı
hemşerilerimin 12 Şubat Kurtuluş Bayramını kutluyorum. Birlik ve beraberliğe daha
fazla ihtiyaç duyduğumuz şu günlerde üstad Mehmet Akif’in dizeleri duygularıma
tercüman olmaktadır; Girmeden tefrika bir millete, düşman giremez; Toplu
vurdukça yürekler, onu top sindiremez. Son sözümüzü tekrardan şan ve şerefle,
ilk günkü ihtişamla yedi düvele haykırıyorum: Maraş bize mezar olmadan, düşmana
gülzar olamaz! Ne mutlu türküm diyene!”