50 yıl önceki dedemin balının kokusu var
Kahramanmaraş'ta bal rekoltesi son yılların en üst seviyesine ulaştı. Bal üretiminde her yıl standart yükselirken, bal üreticilerinden Muharrem Solak tüketicilere çağrıda bulundu. Solak; 'bal diye glikoz yemeyin. Gerçekten bu yıl bal kalitesi çok üst seviyede. Bu yıl üretilen balda 50 yıl önceki dedemin ürettiği balın kokusunu duyuyorum' dedi.
Tüm Türkiye’de olduğu gibi Kahramanmaraş’ta da bal rekoltesi bu yıl en üst seviyeye ulaştı. Hem kalitesi hem de rekoltesinin son 30 yılın en iyisi olduğunu belirten Bal üreticilerinden Muharrem Solak işin sırrını Kahramanmaraş’ta Bugün Gazetesine açıkladı.
Solak; “30 yıldır arıcılık yapıyorum. Bu işi sevmeyen biri yapamaz, arılar benim çocuklarım gibi, onların dilinden anlamak gerek. Bu yıl bal rekoltesi çok yüksek, gerçekten her üretici iyi bal alıyor. Fakat tüketiciler aldığı balı çok irdelemeli. Her tüketici baldan anlamaz, bal diye glikozu verirler. Özellikle bu yıl 50 yıl önceki dedemin yetiştirdiği balın kokusunu alıyorum. Bu gerçekten çok önemli, hani derler ya ‘eskilerin tadı kalmadı’ diye. Bu yılki ürettiğimiz bal için bu söylenemez. Tüketiciler ucuz ballara aldanıp paralarını boşa vermesin. İyi araştırıp kontrol ettikten sonra alsınlar.” Dedi.
Dünya’daki çam balının yüzde 92’sinin Türkiye’de üretildiğini de belirten Solak Pamuk, narenciye, ayçiçek, kekik balı gibi birçok çeşidin de üretildiği Türkiye’nin bal açısından zengin bir ülke olduğunu belirtti.
Otellerdeki bal servislerine de dikkat çeken Solak şöyle konuştu; “Otellerde bal adı altında tatlandırıcı veriliyor. Bu ürünler bal aromalı şurup. İçine ticari glikoz, aromalar koyarak satıyorlar. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin’de açıkladı. Otel ballarının teneke fiyatı 80 TL civarında. Biz ise balı 300 TL’ye üretiyoruz. Arıcının ürettiği bal kayıt altına alınmalı. Türkiye’de glikozun kotası yüksek. Buna son verilmeli. Sahte ürün yapanlar ceza aldığı zaman, başka isimle bal satamasın. Ticari glikoz kullananlara 5 bin TL ceza veriliyor. Bu cezaların caydırıcı olması gerekir, yapan kişiler men edilebilmeli”
Yaptıkları araştırma ile Türkiye’de en az 12 çeşit balın üretildiğini bildiklerini dile getiren Solak özellikle arı hasta olduğunda ilaç verilmişse o balın sahtesi kadar zararlı olduğunu ve üreticilerin bu sorumluluğun altına girmemesi gerektiğini dile getirdi.
Sahtecilik yapanların ürettiği balların kaliteli olup olmadığının vatandaş tarafından anlaşılamayacağını belirten Bal Üreticisi Muharrem Solak, “Balın içine ne konulduğunu laboratuvar sonuçlarından sonra anlayabiliriz. Arının hangi bitkiden ne kadar öz aldığı, balın kıvamını ve rengini belirler. Bal üretimi maliyetli bir iş. Bal alacaklar önce fiyatına bakmalı. Televizyonlarda satılan ‘3 kavanoz bal 5 lira’ gibi söylemlere itibar edilmemeli. O paraya bal olmaz.” Dedi.
Solak, bal tüketicilerinin 50 TL’nin, karakovan balı için ise en az 100 TL’nin altındaki ballara itibar etmemelerini istedi. Bal Üreticisi Solak ayrıca arıların ne kadar yüksek rakımda çiçeği bol bir alanda olması bal üretimini ve tadını aşırı şekilde etkilediğini de dile getirdi.