ABD'de Tarihi Güvenlik Skandalı: Ulusal Güvenlik Danışmanı Gizli Yemen Operasyonlarını Yanlış Kişiye Gönderdi

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Michael Waltz, Beyaz Saray'daki üst düzey yetkililerle Yemen'deki gizli askeri operasyonlar hakkında kritik bilgilerin paylaşıldığı bir Signal grup sohbetine yanlışlıkla ünlü gazeteci Jeffrey Goldberg'ü ekledi. Bu büyük hata, ABD yönetimi içinde ciddi bir güvenlik ihlaline yol açarken, hem Beyaz Saray hem de ABD istihbarat kurumlarında büyük bir krize neden oldu.

Waltz’ın Signal üzerinden Beyaz Saray’ın ulusal güvenlik ekibiyle Yemen operasyonları hakkında mesajlaşırken yaptığı hata, ABD hükümetinin en kritik bilgilerini yanlış ellere geçirme riski yarattı. Jeffrey Goldberg, The Atlantic dergisinin genel yayın yönetmeni ve aynı zamanda ABD yönetimini eleştiren makaleleriyle tanınan bir gazeteci.

Goldberg, yanlışlıkla eklenmesinin ardından grup sohbetinde yer alan bilgilerin hassasiyetini fark ederek hemen Beyaz Saray yetkilileriyle iletişime geçti. Ancak bu hata, Amerikan kamuoyunda ulusal güvenlik konularında hükümetin ne kadar dikkatsiz olabileceğini gözler önüne serdi.

Olayın ortaya çıkmasının ardından Beyaz Saray yetkilileri hızlıca bir kriz toplantısı düzenledi. Yetkililer, Waltz’ın yaptığı hatanın olası sonuçlarını değerlendirdi ve kamuoyunu yatıştırmak için çeşitli adımlar attı. Beyaz Saray sözcüsü, “Bu bir hata olmuştur ve ulusal güvenliği tehlikeye atacak bir bilgi sızdırılmamıştır” şeklinde açıklama yaptı. Ancak, ABD istihbarat servisleri ve güvenlik uzmanları durumun o kadar da basit olmadığını belirtiyor.

Pentagon yetkilileri, Yemen’deki askeri operasyonlara dair bilgilerin sızdırılmasının sahadaki Amerikan askerleri ve müttefikleri için ciddi riskler taşıdığını ifade etti. Bir istihbarat yetkilisi, “Yanlış kişiye gönderilen tek bir mesaj bile savaş alanında askerlerin hayatına mal olabilir” diyerek olayın vahametini vurguladı.

Demokrat Parti yetkilileri, bu olayı ABD tarihindeki en büyük ulusal güvenlik skandallarından biri olarak nitelendirdi ve derhal kapsamlı bir soruşturma başlatılmasını talep etti. Temsilciler Meclisi’nde yapılan oturumda, bazı Demokrat vekiller, Waltz’ın görevden alınmasını ve Beyaz Saray’ın gizli bilgileri koruma yöntemlerinin gözden geçirilmesini önerdi.

Öte yandan, Cumhuriyetçi Parti ise bu olayın büyütülmemesi gerektiğini ve Goldberg’in bu bilgileri paylaşmaması gerektiğini savundu. Trump’a yakın isimlerden biri olan Senatör Ted Cruz, “Bu olay tamamen şişirilmiş bir durumdur. Medya her zaman Trump yönetimini kötülemek için fırsat kolluyor” dedi.

ABD tarihinde benzer güvenlik skandalları daha önce de yaşanmıştı. Edward Snowden’ın NSA belgelerini sızdırması, Hillary Clinton’ın özel e-posta sunucusu skandalı ve Donald Trump’ın gizli belgeleri Mar-a-Lago’daki evinde saklaması gibi olaylar, Amerikan güvenlik sistemindeki zaafiyetleri gözler önüne sermişti. Ancak bu son olay, ABD’nin küresel güvenilirliğini daha da zedeleyebilir.

Uluslararası basında geniş yankı bulan bu hata, ABD’nin müttefikleri arasında da endişeye yol açtı. Avrupa Birliği ve NATO yetkilileri, Washington’un gizli bilgileri koruma konusundaki eksikliklerinin ortak operasyonlar için tehdit oluşturabileceğini belirtti.

Bu olayın ardından ABD yönetimi, ulusal güvenlik protokollerini gözden geçirmek zorunda kalabilir. Beyaz Saray’ın hassas bilgilerin paylaşımında daha sıkı kurallar getirmesi ve özellikle mobil haberleşme uygulamaları konusunda daha dikkatli olması gerektiği vurgulanıyor.

Bundan sonra nasıl bir yol izleneceği henüz belli değil, ancak Beyaz Saray içinde yaşanan bu büyük hata, ABD’nin ulusal güvenliği açısından ciddi bir ders niteliği taşıyor. Hem hükümet hem de kamuoyu, bu tür olayların tekrar yaşanmaması için daha sıkı güvenlik önlemlerinin alınmasını talep ediyor.