Beşeri sermaye okumayla olur

Anadolu'nun en büyük kitap fuarı kapılarını ziyaretçilere açtı. Osmanlı'nın son şehzadesi, Arap dünyasında yılın gazetecisi, Bosna Hersek Milli Şairi gibi uluslararası dev isimlerle birlikte ülkenin en önemli yazarlarının katıldığı açılış töreninde kitabın önemine dikkat çekildi. Organizeye ev sahipliği yapan Başkan Erkoç tüm hemşerilerine seslenerek kitaplara ilgi gösterilmesini istedi.

Bu yıl 4’üncüsü düzenlenen Uluslararası Kitap Fuarı muhteşem törenle kapılarını ziyaretçilerine açtı. Uluslararası yazarların yanı sıra Türkiye’nin birçok yerinden vatandaşların da ilgi gösterdiği Fuarın açılış töreninde konuşan Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal; “Kahramanmaraş şiirin başkenti unvanını hak etmiş bir şehir. Türkiye'de ve dünyada kendisinden bahsetmiş nadide bir şehir ve bu yönüyle de yeni nesillere ilham oluşturan öne çıkardığı bu kalem ve kültür erbabıyla çocuklarımıza, gençlerimize ilham veren bir şehir. Benim her zaman söylediğim bir şey var; bir Şehri ayağa kaldıran, bir şehri taşıyan, bir şehrin ruhunu oluşturan şey nedir? Derseniz, o şehrin evlatlarıdır. O şehrin yetiştirdiği evlatların taşıdığı ruhtur." Dedi.

Her etkinlikte Kahramanmaraş’ta hazır bulunan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Hüseyin Yayman’da kısa konuşmasında her zaman Kahramanmaraş’ın emrinde olduğunu dile getirdi.

Tüm hemşerilerine mutlaka fuarı ziyaret etmelerini ve kitap almaları çağrısında bulunan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç’ da Türkiye’nin zengin petrol kaynakları ve altın madenlerinin olmadığını hatırlatarak şöyle konuştu; “ En büyük sermayemiz beşeri ve sosyal sermayemiz. Bunu da en güçlü hale getirmenin yolu okumaktan geçiyor. İnsanlarımızın bilgiyle buluşması gerekiyor ve bunun için de okumak gerekiyor.”

Osmanlı’nın son şehzadesi Osman Selehattin Osmanoğlu ise burada bulunmaktan onur duyduğunu, ilk kez geldiği Kahramanmaraş’ta Osmanlı ve Dulkadiroğlu’nun eserlerini gezdiğini söyledi. Osmanoğlu burada bulunmasının amacının ise, şuana kadar hatırasını tek yazan babası Osmanlı Şehzadesi Ali Vasıp Efendi’nin sürgün yıllarındaki anılarını Osmanlı’dan Türkçeye çevirerek yayınlaması olduğunu belirtti.  Bosna Hersek’in milli şairi Cemaleddin Latiç’de kendisini evinde gibi hissettiğini dile getirerek Kahramanmaraş’a Osmanlı ve Müslüman kardeşleri için geldiğini söyledi. Arap Dünyasında Yılın Gazetecisi seçilen Katarlı ünlü Gazeteci Cabir Salim El Harmin ambargo döneminde Türkiye’nin Katar’a destek çıkmasının çok önemli olduğunu vurgu yaparak uzun süren ayrılığın ardından tekrar buluşmanın birleşmenin zamanının geldiğini belirtti. El Harmin Kültür ve bilginin İslam ümmetleri arasında köprü olması ve bu fuarın gelecekte de devam etmesini arzuladıklarını ifade etti.

Konuşmanın ardından fuar alanını gezen Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal ve beraberindeki heyet tek tek yayın evlerinin stantlarını ziyaret ederek kitapları inceledi ve bol bol kitap satın aldı.

10 GÜN BOYUNCA ZİYARETÇİLERE AÇIK OLACAK

Bu yıl 4’üncüsü düzenlenen Uluslararası Kahramanmaraş Kitap Fuarı bir birinden önemli yazarların katılımıyla kapılarını ziyaretçilere açtı. Kahramanmaraş’ın dünya edebiyat kenti olma yolundaki en büyük adımlarından biri olan fuara çevre illerden de çok sayıda vatandaş katıldı.

Anadolu’nun en büyük kitap fuarı düzenlenen görkemli törenle açıldı. 10 gün boyunca Kafum’da kitapseverlerin ziyaretine açık olacak fuar birbirinden ünlü yazarları da konuk edecek.

Düzenlenmeye başlamasının ardından her geçen yıl daha da profesyonelleşen kitap fuarı önceki gün görkemli törenle kapılarını ziyaretçilerine açtı. Fuarın açılış konuşmasını yapan Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç Kitap fuarının Kahramanmaraş’ın sosyal ve kültürel hayatına katkı yaptığını söyledi. Kitap Fuarının okuma kültürünü geliştirmesi ve kentin vazgeçilmez etkinliği arasına girmesi nedeniyle gururlu olduklarını dile getiren Erkoç şöyle konuştu; “Toplumların gelişmişlik düzeylerinin en önemli göstergelerinden biri o toplumu oluşturan bireylerin toplum alışkanlığı durumudur. Günümüzde az okuyan toplumların terörün kucağında pençeleştiğine şahit olmaktayız. Kitaptan uzak toplum oluşturan toplumda görgü kurallarına uyulmaz. Kaba ve küstah davranışlar yaşamın içinde yerini alır. Küreselleşme istilasına uğranılan bir dönemde yazılı kültürümüze dönmemiz çok önemlidir. Okuyan bir nesil için kütüphanelere ve yayınevlerine büyük işler düşmektedir. Kitap fuarları okuyucular, yayınevleri ve yazarlar açısından buluşma noktasıdır.

OKUMU KÜLTÜRÜNÜ ARTIRMAK İÇİN ÇABA SARFEDİYORUZ

Kahramanmaraş’ta okuma kültürünü geliştirmek adına büyük çabalar sarf ediyoruz. Göreve geldiğimiz günden bu yana şiirin ve edebiyatın başkenti Kahramanmaraş’ta bu tür bir etkinliğin eksikliğini hissettik. Göreve gelir gelmek bu çalışmaları başlattık. Her yıl daha büyük katılım gerçekleşiyor. Türkiye’nin zengin petrol kaynakları ve altın madenleri yok. En büyük sermayemiz beşeri ve sosyal sermayemiz. Bunu da en güçlü hale getirmenin yolu okumaktan geçiyor. İnsanlarımızın bilgiyle buluşması gerekiyor ve bunun için de okumak gerekiyor. Milli eğitim bakanlığı ile imzaladığımız protokolde çalışmalarımızı sürdürmekteyiz. Türkiye’mizin en büyük sermayesi insanı, en büyük gücümüz cesaretimizdir. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde hamd olsun Türkiye’miz son 15 yılda yeni bir atılım gerçekleştirdi. Biz de onun açmış olduğu yeni yolda yürümekteyiz. Kahramanmaraş artık saklı bir köşe olmaktan çıkmış durumda. Türkiye’deki birçok insanın uğrak noktası haline geldi. Bugün Kahramanmaraş’ımız nasıl istiklal mücadelesinde en önde yer aldıysa, istikbal mücadelesinde de en önde yer alacak. İstikbalimizin öncülerinin oluşturduğu ruhta da Kahramanmaraş’ın çok büyük etkisi olduğu inancındayız.”

TÜRKİYE’NİN 15 TEMMUZ GİBİ YAZILACAKBİR HİKAYESİ VAR

Türkiye’nin ve dünyanın önemli yazarları önünde yaptığı konuşmada konukların takdirini toplayan Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal 15 Temmuz hain darbe girişimini işaret ederek Türkiye’nin yazılacak büyük bir hikayesinin olduğunu ifade etti.  İleriki yıllarda 15 Temmuz’un daha iyi anlaşılacağını belirten Ünal şöyle; “İnsanlık tarihinde görülmemiş bir hikâyeyi bundan sonra kalem erbabı sanatın diliyle konuşacak ve anlatacak. 15 Temmuz henüz anlatılmadı, daha çok taze. Ama 5, 10, 15 yıl sonra bu coğrafyada verilen mücadelenin, Türkiye'nin destanı yazılacak. O Yüzden bizim hikâyemiz yazılmadı. Recep Tayyip Erdoğan şuanda tarih yazıyor.” dedi

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANIMIZI KUTLUYORUM

Kahramanmaraş’ın ‘Şiirin Başkenti’ unvanını hak ettiğini dile getirerek fuar etkinliğinden dolayı Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç’a övgüler yağdıran Ünal ; "Kahramanmaraş şiirin başkenti unvanını hak etmiş bir şehir. Türkiye'de ve dünyada kendisinden bahsetmiş nadide bir şehir ve bu yönüyle de yeni nesillere ilham oluşturan öne çıkardığı bu kalem ve kültür erbabıyla çocuklarımıza, gençlerimize ilham veren bir şehir. Benim her zaman söylediğim bir şey var; bir Şehri ayağa kaldıran, bir şehri taşıyan, bir şehrin ruhunu oluşturan şey nedir? Derseniz, o şehrin evlatlarıdır. O şehrin yetiştirdiği evlatların taşıdığı ruhtur."  dedi

BÜTÜN KİTAPLAR, TEK BİR KİTABI ANLAMAK İÇİNDİR

Dünya Müslümanlarının diğer insan toplulukları için tehdit oluşturmadığına da dikkat çeken Ünal ‘iyilik’ duygusunun üzerinde uzun durdu. Ünal şöyle konuştu; “Biz Müslümanlar olarak kalbinde iyilik duygusunu muhafaza edenleriz.  Kahramanmaraş'ı konuşurken, farklılıklarımızı yok ederek adeta sıfırlayan, adeta yok hükmüne taşıyan bir anlayışa karşı kim olduğumuzu tekrar tekrar söylememiz gerekiyor. Biz kimiz? Biz Müslümanlarız ve biz Müslüman gibi düşünürüz ve biz Müslüman gibi yaşarız. Bizim Müslüman gibi düşünmemiz, Müslüman gibi yaşamamız bir başkası için tehdit oluşturmaz. Meseleye tekrar tekrar buradan başlamak gerektiğini düşünüyorum. Çünkü kimliğinizi kaybettiğinizde, aidiyetimizi kaybettiğinizde, tefekkürünüzü, tasavvurunuzu, tahayyülünüzü kaybediyorsunuz.

MÜSLÜMANLAR BİR BAŞKASI İÇİN TEHDİT OLUŞTURMAZ

 Biz Müslümanlar olarak bir başkası için tehdit olmayanlarız. Biz Müslümanlar olarak kalbinde iyilik duygusunu muhafaza edenleriz. Kültür ve Turizm Bankalığı döneminde UNESCO’ya, Kilis’in iyilik şehir ilan edilmesi için girişimlerde bulunmuştuk. Anadolu'nun bu muhteşem toprakların son 5 yıl içerisinde bir kez daha bir insanlık adası olduğunu ortaya koyduk. Bakanlığın döneminde UNESCO'ya bir teklifte bulunduk. Dedik ki, ‘Yaratıcı şehirler ağına bir şehir kriteri daha koyalım iyilik şehri’ Çünkü dedim; ‘Bizim bir şehrimiz var Kilis. Bu şehir kendi nüfusunun üstünde muhaciri barındırıyor ve bu kadar fazla muhaciri barındırmasına rağmen bir güvenlik sorunu ya da büyük kargaşaların, kavgaların olduğu görülmüyor. Biz Kilis'i bir iyilik şehri olarak nasıl ki Gaziantep gastronomi şehri olarak katıldı. Biz zaten önümüzdeki günlerde Kültür Bakanlığımız, Büyükşehir Belediye Başkanlığımız da beraber çalışmasını yapıyor. Nasıl ki Kahramanmaraş edebiyat şehri olmak için çalışmalarını sürdürüyor Bir de dedi ki iyilik şehri olsun. Çünkü bugün en çok ihtiyaç duyduğumuz, bugün en çok muhtaç olduğumuz şey nedir diye soracak olursanız ‘iyilik’ duygusudur. İyilik karşılık bekletilerek, kendinizi koruma altına almak ya da kendinizi güvende hissetmek için yapılan bir şey değildir. İyilik insanın iyi olmasıyla ilgili ortaya çıkan bir eylem biçimidir. Şimdi konuşmanın başında söyledim ya bu toprakların ve bu topraklarda yaşayanların ne olduğuna dair eğer bir şey söyleyecek olursak bizler Müslümanlarız dedim. Biz ruhumuzu doyuran, kalbimizi doyuran şeyin bilgiden ziyade eylem olduğuna inanıyoruz. Çünkü Kuran-ı Kerim eyleme dönüşmeyen bilgiyi kabul etmiyor. Eyleme dönüşmeyen bilgiyi tanımlarken ve insanların eyleme dönüşmeyen bilgilerini tanımlarken onları kitap yüklü merkepler olarak tanımlıyor. Bir insanın bilgi edinmesi o insanın ruhunu, kalbini ve insanlığı beslemiyor. Ancak eyleme geçtiği anda ve amel olduğunda ve o amel de salih amel olduğu zaman bir anlam ifade ediyor.

GEZİ OLAYLARI BAŞLADIĞINDA BİR ŞEY FARK ETTİM, LİDERLİK.

Şöyle bir şey herkesin dizi titrerken içinizden birisi çelik gibi bir irade ile kararlı bir şekilde yüksek bir öngörü ile kalbinde, zihninde en ufak bir korku ve kaygı taşımadan ne yapacağını bilerek ufka bakıyorsa o size ne yapıyor? Sirayet ediyor, yansıyor. Size, kalbinize yansıyor, ruhunuza yansıyor. Ama önünüzdeki adam kaygılı, korkulu, endişeli ise bu defa onun korkusu, kaygısı, endişesi size yansıyor. Hani Cumhurbaşkanımız diyor ya ‘Lider taşın arkasına saklanırsa millet dağın arkasına gider’ Şimdi toplumun önündeki kültür erbabı, kalem erbabı, gönül erbabı onların yazıya, kelimelere döktükleri ve o kelimeleri ruhlarını üzerine koydukları duygu sağlam bir duyguysa siz ayağa kalkıyorsunuz. O yüzden tıpkı tespih gibi bir araya geliyorsunuz. İri oluyorsunuz, diri oluyorsunuz.”

Her türlü etkinliklerde Kahramanmaraş’ın her zaman yanında olan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Hüseyin Yayman da yaptığı kısa konuşmada her zaman Kahramanmaraş’ın emrinde olduğunu söyledi.

SÜRGÜN YILLARINDAKİ SON ŞEHZADENİN ANILARINI TÜRKÇEYE ÇEVİRDİ

 Fuarda en çok ilgiyi çekenler arasında Osmanlının son şehzadesi Ali Vasıp Efendi’nin oğlu Osman Selehattin Osmanoğlu da vardı. Babası Osmanlı’nın son şehzadesi Ali Vasıp Efendi’nin hatırasını yazan tek şehzade olduğunu hatırlatan Osmanoğlu babasının sürgün yıllarındaki Osmanlıca yazdığı anılarını Türkçeye çevirdiğini ve kitaplaştırdığını belirtti. Osmanoğlu şöyle konuştu; “Bu benim Kahramanmaraş’a ilk ziyaretim. Bu vesile ile Osmanlı ve Dulkadiroğlularının eserlerini ziyaret etmek nasip oldu. Ecdadım bu beylikten birkaç gelin almıştır. Benim 16. Kuşak dedem Yavuz Sultan Selim buradan geçerek Şam ve Mısır seferine çıkmıştı. Benim burada olmamın sebebi babamın hatırasının 2 kitaba basılmasıydı. Babam hatıratını yazan tek şehzadedir ve bu hatıratını da eski Osmanlı yazısıyla yazmıştır. Ben de bunu yeni Türkçe’ye çevirdim”

OSMANLI’YA 400 ŞAİR VERDİK

Fuarın bir diğer onur konuğu da Bosna Hersek Milli Şairi Cemaleddin Latiç’ti. Kendisini evinde gibi hissettiğini belirten Latiç Kahramanmaraş’a Osmanlılar ve Müslümanlar için geldiğini belirtti. Aynı kültür bayrağının altında olduklarını belirten Bosnalı Milli Şair Cemaleddin Latiç Osmanlı İmparatorluğuna 400 tane şair verdiklerini hatırlattı. Açılıştan önce gezdiği fuarda Aliya İzzetbegoviç’in kitaplarını görmesinin kendisini duygulandırdığını da dile getiren Latiç gelecek yıl Bosna Hersek’in en önemli kitaplarını getirmeye çalışacaklarını söyledi.

Arap Dünyasında yılın gazetecisi seçilen Katarlı Araştırmacı Gazeteci Yazar Cabir Salim El Harmin de öncelikle ambargo döneminde Katar’a sahip çıkan Türkiye’ye teşekkür etti. El Harmin, “Kültür, bilgi İslam ümmetleri arasında köprü olması bu fuarın gelecekte de devam etmesini arzu ediyoruz. İnşallah gelecek nesilleri bu şekilde bina etmek arzusundayız. Özellikle de uzun süren ayrılıktan sonra sanıyorum tekrar buluşmanın birleşmenin zamanı gelmiştir. İlk kez bu şehri ziyaret ediyorum. Bu kısa süre içerisinde sadece şehrin güzelliği değil, insanların güzelliği de ön plana çıktı” dedi.

Kurdele kesiminin ardından katılımcılar yayın evlerinin bulunduğu stantları tek tek gezerek kitaplara yoğun ilgi gösterdi.

Açılışa Ak Parti Genel Bakan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Mahir Ünal’ın yanı sıra Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Hüseyin Yayman, Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan, İçişleri Komisyon Başkanı Celalettin Güvenç, Ak Parti Kahramanmaraş Milletvekilleri M. Uğur Dilipak, Nursel Reyhanlıoğlu, İmran Kılıç, İlker Çitil ve çok sayıda ünlü yazar ile vatandaşlar katıldı.