Bu hastalıklar varsa dikkat!

Hepimiz suyun hayatımız için ne denli önemli olduğunu biliyoruz. İçtiğimiz hiçbir sıvı da suyun yerini almıyor. Uzmanlar günde ortalama 2.5 litre su içmemizi öneriyor. Ancak böbrek ve kalp yetmezliği gibi bazı özel sorunların varlığında suyun fazlası zararlı olabiliyor. Acıbadem Adana Hastanesi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşegül Zümrütdal, bu hastaların günlük almaları gereken su miktarı değişebileceğinden düzenli doktor takibinde olmaları gerektiğini belirtiyor.

Hayatın özü, yaşam kaynağımız olan su, vücudumuzun yarısından fazlasını oluşturur. Organlarımızın çalışabilmesi, hücrelerimizin işlevlerini yapabilmesi için bu nedenle her gün yeterli miktarda su tüketmemiz gerekir. Başta böbrek olmak üzere bütün organlarımızın sağlığı için günde ortalama 2-2.5 litre kadar su içmemiz çok önemlidir.  Sıcak yaz ayları, terleme, egzersiz ve spor dönemlerinde isek bu tüketim miktarı daha da artırılmalıdır.  Ne yazık ki sık sık tükettiğimiz kahve, çay gibi sıvı gıdalar hiç bir şekilde suyun yerini tutmaz. Tam aksine fazlası zarar bile verebilir. Acıbadem Adana Hastanesi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Ayşegül Zümrütdal, suyun az içilmesinin böbrek taşı, böbrek yetmezliği, kabızlık, dolaşım bozukluğu, kilo alımı gibi pek çok ciddi olumsuz tabloya neden olabileceğini söylüyor.


Miktarın yeterli olup olmadığını idrarın rengi belirliyor

Su içmek aslında hiç de basite alınmaması gereken bir alışkanlık. Çünkü her gün aksatılmadan ve yeterli olarak tüketilmesi gerekiyor. İçtiğimiz su miktarının yeterli olup olmadığını anlamak içinse en pratik yaklaşım idrar rengimize bakmak. Normalde açık sarı olması gereken idrar rengi koyulaşmaya başladıysa vücudun susuz kaldığına işaret eden bir bulgu olduğundan mutlaka önlem almak gerekiyor.

Bu hastalıklarınız varsa su tüketimine dikkat!

Ancak bazı özel durumlar var ki, suyun gereksinimden fazla tüketilmesi vücuda fayda yerine zarar verebiliyor. Prof. Dr. Ayşegül Zümrütdal özellikle kalp, böbrek ve solunum yetmezliği olan ileri yaş hasta grubunda, günlük idrar miktarı sıklıkla yetersiz olabileceğinden, içilen su miktarına dikkat etmek gerektiğini söylüyor. Bu hastalarda içilen suyun tamamı idrarla atılamıyor. Zamanla atılamayan su fazlası vücutta birikmeye başlıyor. Sonuçta da ödem ve nefes darlığı ortaya çıkıyor. Bu durumun özellikle böbrek yetmezliği olan hastalarda daha belirgin bir hal aldığını belirten Prof. Dr. Ayşegül Zümrütdal, “Örneğin; kalp ve böbrek yetmezliği olan bir hastanın günlük idrar miktarı yaklaşık bir litre civarında ise, o hastanın günde 2.5-3 litre su tüketmesi ek fayda sağlamıyor. Tam aksine, bir süre sonra nefes darlığı, bacaklarda şişme, kanda tuz oranının düşmesi gibi sorunlara yol açabiliyor” diyor.
 

Az su içmek böbrek işlevlerini bozabiliyor

Ancak bazen de hastalar, yaşayabilecekleri ödem korkusu nedeniyle az su içme eğilimine girebiliyor. Bu durum da böbrek işlevlerinde kötüleşmeye varabilen sonuçlar doğurabiliyor. O nedenle hastaların idrarla birlikte vücuttaki genel sıvı kaybı, günlük almaları gereken su miktarı ve koşullara göre değişebilecek sıvı gereksinimi için düzenli takip altında olmaları gerekiyor. Prof. Dr. Ayşegül Zümrütdal, “Bu nedenle özellikle kalp ve böbrek yetmezliği olan kişilerde günlük su/sıvı alımının ne kadar olması gerektiği mutlaka doktor kontrolünde belirlenmelidir” diyor.

Sağlıklı olanlar da dikkat etmeli!

Sadece bazı hastalıkları olanlar değil, sağlıklı kişilerde de fazla su yarar yerine zarar verebiliyor. Normal koşullarda fazla su içilmesi böbreklerin aşırı çalışmasına, vücuttaki sodyum, potasyum ve birçok mineral dengesinin bozulmasına, buna bağlı olarak da, vücudun tüm işlevsel faaliyetlerinin olumsuz bir şekilde etkilenmesine neden olabiliyor.  Bu nedenle, özel bir durum olmadıkça günde 2-3 litreden fazla su tüketilmemesi de öneriler arasında yer alıyor.