CHP'de Ünal Ateş Dönemi Başladı
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) eski Başkan Esat Şengül, görevi hafta sonu gerçekleştirilen kongrede başkan seçilen Ünal Ateş'e devretti. Şengül, görevi devrederken yeni Başkan Ünal Ateş'ten dolayı 'Ateşiyle iktidarı da yakıp kavuracağına inanıyorum' ifadelerini kullandı.
Geçtiğimiz cumartesi yapılan Halk Partisi Kahramanmaraş İl Başkanlığı kongresi sonucunda CHP İl Başkanlığı’na Ünal Ateş seçilmişti.Bu gün ise CHP İl Başkanlığı’nda devir teslim töreni yapıldı. Devir teslim töreninde konuşan İl Başkanı Esat Şengül şunları söyledi; “Bugün Cumhuriyet Halk Partisi’nde bir devir teslim töreni için bir aradayız. Geçtiğimiz cumartesi günü tüm Kahramanmaraş’ta, tüm Türkiye’de örnek olabilecek bir demokrasi şölenine Cumhuriyet Halk Partililer imza attı. Bundan dolayı tüm partililerimizi, tüm delegelerimizi yürekten kutluyorum. Ben bir Cumhuriyet Halk Partili olmaktan, bu ailenin bir mensubu olmaktan her zaman gurur duydum. Üyelerimiz de delegelerimiz de partimiz 70 yıl iktidara gelmediği halde en küçücük bir şekilde İl Başkanlığı, İlçe Başkanlığı için kimseyi incitmediler. Şahsım adına ben hiçbir üyemizden incinmedim. Beni dört dönem il başkanı seçen arkadaşlarımız bu üyelerimiz. Bu delegelerimiz bu dönem siyasi tercih yaparak bu yarışta tercihini sevgili Ünal Başkanımızdan yana kullandılar. Kahramanmaraş kamuoyu bilsin. Ünal Ateş, geliyor. Ateşiyle iktidarı da yakıp kavuracağına inanıyorum” dedi.
BAŞKAN ATEŞ: BİZ ATAMAYLA KOLTUKLARA OTURMUYORUZ!
Görevi devralan CHP yeni İl Başkanı Ünal Ateş, CHP’nin demokratik yönüne değinerek; “Bizim adaylarımıza, bizim başkanlarımıza halk karar verir, Cumhuriyet Halk Partisi’nin üyeleri, delegasyonu karar verir. Biz bir yerden atama olarak gelip koltuklara oturmuyoruz” ifadelerine yer verdi.
Ateş, şöyle konuştu: “Cumhuriyet Halk Partisi’nde demokrasinin işlediğinin en güzel resmidir bugünkü bu tablo. Diğer siyasi partilerde genel merkezlere rağmen farklı yapılara rağmen aday olabilecek ya da genel merkezin veya başka yapıların işaret ettiği adayın karşısına aday çıkan hiç kimse olmazken; Cumhuriyet Halk Partisi’nin geleneklerinde ne genel merkez birini işaret eder ne de herhangi bir yapı bir adayın arkasında durur. Bizim adaylarımıza, bizim başkanlarımıza halk karar verir, Cumhuriyet Halk Partisi’nin üyeleri, delegasyon karar verir. Biz bir yerden atama olarak gelip koltuklara oturmuyoruz arkadaşlar. Daha önceki dönem Sayın Esat Başkanım da delegasyonun o güzel, temiz oylarıyla seçildi, geldi görev yaptı. Şimdi de delegasyon bu yetkiyi bize verdi. Biz seçimi bir yarış olarak görmüyoruz. Biz kongrelerimizi 4x100 bayrak yürüyüşü olarak görüyoruz. Biz şimdi sevgili Esat Başkanımızdan bayrağı devraldık. Bayrağı devredeceğimiz güne kadar o bayrağı en iyi noktaya taşımaya çalışacağız. Bu anlamda geçmiş dönemde Cumhuriyet Halk Partisi’ne hizmet veren sevgili Esat Şengül’e, ekip arkadaşlarına, kadın kollarına, gençlik kollarına sonsuz teşekkür ediyorum. Onların emeklerine sağlık, yüreklerine sağlık. Gelecek dönemde de bizimle birlikte Cumhuriyet Halk Partisi’ni en iyi yere taşımak için bizimle birlikte mücadele edeceklerinde en ufak bir kuşkum yok.”
“KAHRAMANMARAŞ’I DEPREM VURDU YETMEDİ, BİR DE İKTİDAR VURDU!”
6 Şubat depremleri sonrası Kahramanmaraş’ın içler acısı haline dikkat çeken Başkan Ateş, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Değerli arkadaşlar hepinizin malumu. İşte buraya gelirken yolda yürüyerek gördünüz şehrin içler acısı halini. Kahramanmaraş’ı depremin vurduğu yetmedi, bir de iktidar vurdu. İktidar her gün bir deprem daha yaratıyor ve bu kentte artık hayatın normale dönmesi neredeyse imkansız hale geliyor. İşte muhalefetin önemi ve gereği burada ortaya çıkıyor. Biz bu saatten itibaren daha önce de olduğu gibi iktidarı çalıştırabilmek için var gücümüzle gece gündüz demeden elimizden ne geliyorsa onu yapacağız.”
“BÜROKRATLAR BUNDAN SONRA RAHAT UYUYAMAYACAK”
Kahramanmaraş’ta bürokrasinin yavaş işlemesinden dolayı şehirde işlerin karıca hızında sürdüğünü dile getiren Ateş, şu çağrıyı yaptı: “Ben buradan değerli basın mensuplarının aracılığıyla bu kentteki bürokratlara sesleniyorum. Sevgili bürokrat kardeşlerim, sizler bu kente hizmet etmeye geldiniz. Bunu biliyorsunuz. Zor şartlarda çalışıyorsunuz. Depremin yerle bir ettiği yerde hizmet üretmek, evet, gerçekten zor. Bunu da biliyoruz. Fakat sizi bir kez daha buradan ben uyarmak istiyorum. Vatandaşa zorluk çıkaran, vatandaşa hizmet değil eziyet eden, kendi işini savsaklayan bürokratlar bundan sonra rahat uyuyamayacak arkadaşlar. Yirmi dört saat vatandaşın hizmetinde olacak. Depremin yaralarının sarılabilmesi için vatandaşa hizmet verebilmesi için ne gerekiyorsa onu yapacağız. Bu kentin yaralarının sarılabilmesi için ne gerekiyorsa biz yapmaya hazırız. İyi yapılan her şeyi alkışlayacağız, destekleyeceğiz, sonuna kadar destekçisi olacağız. Ama yanlış yapılan, vatandaşın aleyhine yapılan ya da bu kente ihanet edenlerin de uykularını kaçıran kişi olacağım. Ben hepinizin huzurunda buna söz veriyorum.”