Çocuklarının hem doktoru Hem hemşiresi kendileri
Kahramanmaraş'ta bir tekstil fabrikasında asgari ücretle çalışan Murat Sadık, Kahramanmaraş'ta periton (karın bölgesi) diyaliz yöntemini gösterecek bir doktor ve bir hemşirenin olmaması nedeniyle her ay Kayseri'ye gitmek zorunda olduklarını belirterek yeni Sağlık Bakanı Ahmet Demircan'dan yardım istedi. Sadık ailesiyle aynı kaderi paylaşan Suriyeli Türkmen aile de çocuk nefroloğu olmayışından yakınıyor.
Kahramanmaraş’ta periton yöntemiyle diyalize giren iki
aile aynı kaderi paylaşıyor. Biri Gaziantep’e diğeri ise sık sık Kayseri’ye
gidip geliyor. Çocuklarının yaşamının bu gidip gelmelerine bağlı olduğunu
belirten her iki aile de Sağlık Bakanı Ahmet Demircan’a seslerini duyurmaya
çalışıyor.
BABA DOKTORU, ANNE HEMŞİRESİ
Kahramanmaraş’ın Dulkadiroğlu İlçesine bağlı Eyüp Sultan Mahallesinde hem hem asgari ücretle çalışıp hem de kirada oturan Murat Sadık kızının doktorluğunu eşi Nergiz Sadık ise hemşireliğini yapıyor. Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine çocuklarını götürüp çocuk nefroloğuna muayene ettiren anne Nergiz Sadık 5 günlük eğitimin ardından büyük bir riske girerek çocuğunun hemşirelik görevini üstlenmiş durumda. Çocuğunun durumuna çok üzülen anne Nergiz Sadık acil bir durumda ise çocuklarına deva olacak en yakın hastanenin Kayseri’de olduğunu belirtiyor.
MARAŞ’A BİR ÇOCUK NEFROLOĞU GEREK
Sağlık Bakanına seslenerek Kahramanmaraş’a bir çocuk nefroloğu ve bir de uzman hemşire tayin edilmesini isteyerek maddi açıdan tükendiğini belirten baba Murat Sadık; “Kızım anne karnında 5 aylıkken yapılan muayenesinde böbreğinin birinde sorun olduğunu söylediler, 8’inci aya geldiğinde ise böbreğinin ikisinde de sorun olduğunu ve hemen sezaryanla alınması gerektiğini belirttiler. Çocuğum olduktan sonra Kahramanmaraş Kadın ve Çocuk Hastalıkları Hastanesinde bir doktora yönlendirildik. Doktorumuz bize bu çocuğun 2 veya 4 ay içerisinde komaya girebileceğini belirtti. Komaya girdiği zaman diyaliz olmayacağını ve nakil olmayacağını da söyledi. Ancak, Adana, Kayseri gibi hastanelere bizi yönlendirdiler. KSÜ Tıp Fakültesine gittiğimizde bize Kayseri Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine yönlendirdiler.” Dedi
BURADA PANSUMAN YAPACAK UZMAN HEMŞİRE BİLE YOK
1,5 yıldır Kayseri’ye gidip geldiğini dile getiren Baba Murat Sadık bazı gitmelerinin ayda 4-5 defaya kadar çıktığını belirtti. Kızını yaşatmak için her şeyi yapacağını anlatan Sadık; “Kayseri’de Kızıma önce ameliyata girerek katater takıldı. Daha sonra eşim Kahramanmaraş’ta bu işi bilen bir sağlık çalışanı olmadığı için Kayseri’ye diyaliz için eğitime gitti. Buradaki doktor bırakın eğitim vermeyi pansuman yapmayı bilen bir hemşirenin bile olmadığını söyledi. Bu durumda Kayseri’ye gidip gelmekten başka çerimiz kalmıyor” diye konuştu.
ÇOCUĞUMU YAŞATMAK İSTİYORUM
Sadık; “Bu günlerde ise Kayseri’ye ayda 1 defa özel aracımla gidip geliyorum. Kayseri’ye gittiğimde tetkiklere bakıyorlar, durumu kötü ise yatış yapıyorlar, iyi ise pansuman yapıp gönderiyorlar. Ben asgari ücretle bir tekstil fabrikasında çalışıyorum ve Kayseri’ye gidiş geliş, kalış tüm masraflarını kendim yapıyorum. Yine de Allah devletimize zeval vermesin, diyaliz makinesini verdiler ve küçük kızım şuan evde büyük bir risk altında diyalize giriyor. Acil bir durumda ise yine Kayseri’ye yetiştirmem gerekir. Ara çok uzak olduğu için kızıma acil bir şey olmaması için her gün dua ediyorum. Sağlık Bakanımız Ahmet Demircan’dan rica ediyoruz, Kahramanmaraş’a bir çocuk nefroloğu ve bir de uzman hemşiresini istiyoruz. Eğer Kayseri’ye gidip gelme devam ederse maddi açıdan zaten bittim, iyice tükeneceğim. Şuan oturduğum ev kira ve ben bir yıldır kira parasını veremiyorum” dedi.
5 GÜNLÜK EĞİTİM ALDIM
Kayseri’de çocuğunun diyaliz makinesine girmesi için eğitim aldığını da belirten Nergiz Sadık, “çocuğumu diyalize girdirmek için 1 gün eğitim aldım fakat çocuğum alerji olduğu için 5 gün hastanede kaldık ve eğitime devam ettim. Acil bir durum olduğunda ne yapacağımı bilmiyorum. Önceki gün ateşi yükseldi ve hemen acile götürdüm, tahlil sonuçlarını gören doktor, kızımın doktorunu arayarak ondan yardım istedi ve ilaçları ona göre verdi” dedi.
SURİYELİ TÜRKMEN AİLE DE AYNI KADERİ YAŞIYOR
Sadık ailesiyle aynı kaderi yaşayan Suriyeli Türkmen ailede önce devletin ve soydaşlarının kendilerine olan ilgilerini minnetle andıktan sonra çocuk nefroloğunun olmadığından yakınıyor.
5 Yıl önce yaşadıkları Suriye’nin Halep ilindeki savaştan kaçarak Kahramanmaraş’a yerleşen Türkmen ailesi olan Hamit Hamam biri diyaliz hastası, diğeri otizm olmak üzere 5 çocuğuyla yaşam mücadelesi veriyor.
Direnişin Halep’e sıçramasının ardından Türkiye sınırına çok yakın olan köylerine kaçtıklarını, orada da bir ay yaşadıktan sonra Kahramanmaraş’a geldiklerini belirten Türkmen kökenli Suriyeli Hamit Hamam (43) Türk hükümetine ve Türk soydaşlarına her zaman minnet duyduklarını belirtti.
SOYDAŞLARIMIZ BİZİ ÇOK İYİ KARŞILADI
6-7 yıl önce Kahramanmaraş Belediye Başkanı Mustafa Poyraz’la Halep’te tesadüfen tanıştığını ve onun için yerleşim yeri olarak Kahramanmaraş’ı seçtiğini dile getiren Hamit Hamam şuan Kahramanmraşlı bir işadamının tuttuğu evde 5 çocuğuyla birlikte yaşam mücadelesi veriyor. kendilerine yardımcı olan işadamı Hanifi Coşkun Ağdur’dan da minnetle söz eden Hamam Kahramanmaraşlı Türk soydaşlarının misafirperverliği karşısında duygulandıklarını dile getirerek şöyle konuştu; “soydaşlarımız bizi çok iyi karşıladı, hepsinden Allah razı olsun. Şuana kadar hiçbir soydaşımızdan kötülük görmedik. Halep’te yaşarken bile bir Türk görsem evime misafir eder otele göndermezdim. Ondan dolayı burada da çok arkadaşlarım oldu. Örneğin bir arkadaşım var; Tokat’ta, Şanlıurfa’ya giderken yolunu uzatıp her gidişinde mutlaka yanıma uğrar”
SAĞLIKTA BİZE ÇOK DESTEK OLUYORLAR AMA;
Sorunlu doğum olan 13 yaşındaki kızı Merve’nin yaklaşık 1 yıldır evde temizleme yöntemiyle diyalize girdiğini belirten Hamam, “Türk hükümetinden Allah razı olsun, sağlıkta bize çok destek oluyorlar, birçok ihtiyacımızı gideriyorlar. İlk geldiğimiz yıllarda bizi Kayseri’ye gönderdiler, kızıma yapay mesane yaptılar, sonda aracılığıyla çocuğum idrarını yapabiliyor. Bu arada da enfeksiyon kaptı ve enfeksiyon böbreklere sıçrayarak böbrekleri iflas ettirdi. Kahramanmaraş Çocuk Hastalıkları Hastanesindeki doktorumuzun muayene etmesinin ardından Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesinde ameliyatla kateter taktırarak diyalize başladık. Diyalize ise şuan evde temizleme yöntemiyle birinci aşamasını gerçekleştiriyoruz. Şimdi ikinci aşamasına geçmek istiyoruz, bununla ilgili gerekli muayenelerin ardından hastaneden bize evde karın bölgesinden girebilecek şekilde diyaliz makinesi verdiler. Fakat bu diyaliz makinesinin nasıl çalışacağını Kahramanmaraş’ta bile yok. Her neferoloğun bir uzman hemşiresi olması gerekiyormuş. Ne Tıp Fakültesinde ne de Devlet hastanesinde bir çocuk nefroluğu olmadığı için evdeki diyaliz makinesini nasıl çalıştırılacağını bilmiyoruz.” Dedi.
KÜÇÜK MERVE KENDİMİ KENDİM TEDAVİ EDİYORUM
1,5 yıldır ailesinin yardımıyla evde kendi kendine diyaliz olan 13 Yaşındaki Merve Hamam ise hem kendinin doktoru hem de hemşiresi olmuş durumda. Hiçbir tıbbi bilgisi olmadan ve eğitimi olmadan kendi kendine sondayı takıp çıkarttığını dile getiren Merve, diyalizin ikinci aşamasına geldiğini fakat makineyi kullanmayı bilmediği için ikinci aşamaya bir türlü geçemediğini söyledi. Sıvı sistemle nasıl olacağını Gaziantep’e gittiğinde öğrendiğini fakat makineyle ilgili hiçbir bilgisinin olmadığını ifade eden Merve yetkililerden yardım isteyerek maddi durumlarının olmadığını ve tetkiklerinin Kahramanmaraş’ta devam etmesi gerektiğini belirtti.
Şimdi gözler Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Kahramanmaraş Milletvekilleri ve Sağlık yöneticilerinde…