Hamilelikte balığı ihmal etmeyin!

Hamilelik dönemi gibi mucizevi serüvenle ilgili daha fazla bilgi edinmek için bilimsel araştırmalar sürdürülüyor. Bu doğrultuda özellikle bebeğin sağlıklı gelişmesi, doğması ve doğum sonrası süreç açısından son derece önem taşıyan anne adayının beslenme alışkanlıkları konusunda yeni bilgiler ediniliyor.

Bunların başında da hem bebeğin, hem de annenin sağlığı açısından değerli olduğu belirtilen Omega-3 yağ asitleri geliyor. Doymamış yağ asitlerinin vücudumuz tarafından üretilemediğini ve bu nedenle de dışarıdan besinler ile alınması gerektiğini ifade eden Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Çisem Gündüz, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinden, bebeğin beyin ve sinir sistemi gelişimine kadar birçok konuda fayda sağlayan yağ asitlerinin hamile ve emziren kadınlar için de önem taşıdığını anlatıyor.

Kadınlar için hayatın en özel dönemlerinden biri olan hamilelikte annenin yeterli ve doğru beslenmesi, bebeğin hem anne karnında hem de doğumdan sonraki dönemindeki sağlıklı gelişimini etkileyen en önemli konuların başında geliyor. Bu nedenle hekimin uygun gördüğü vitamin ve mineral takviyelerinin ihmal edilmemesi konusunda anne adaylarının bilinçli ve özenli olması gerekiyor. Bu dönem için özellikle son zamanlarda adından sıkça söz edilen konulardan birini de Omega-3 yağ asitleri oluşturuyor. Acıbadem Adana Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Çisem Gündüz, kalp sağlığı ve bağışıklık sisteminin güçlendirilmesindeki etkisi bilinen Omega-3 yağ asitlerinin, hamilelik dönemi için öneminin ortaya konduğunu belirtiyor.

 

Hem anne, hem de bebek için gerekli

Omega 3’ün hamilelik sırasında ve doğum sonrasında bebeğin büyüme ve gelişimi için oldukça önemli olduğunun altını çizen Dyt. Çisem Gündüz, sözlerine şöyle devam ediyor: “Araştırmalar Omega-3’ün bebeklerin beyin, sinir sistemi ve göz gelişimi açısından gerekli olduğunu gösteriyor. Bununla birlikte anne karnında bebeğin kilo artışına yardımcı olarak bağışıklık sisteminin güçlenmesini de sağlıyor. Omega-3 içeren gıdaların tüketilmesinin hamilelik süreci için olumlu etkilere sahip olduğunu söyleyen Dyt. Çisem Gündüz, “Annenin hamilelik tansiyonu ve preeklampsi riskini azalttığı gibi hamilelik ve loğusalık dönemindeki duygu durum bozukluklarına bağlı depresyondan da korunmasını da sağlıyor. Aynı zamanda hamilelikte ortaya çıkabilecek diyabetin yönetiminde kullanılıyor” diyor. Erken doğum riskinin azaltması açısından da yeterli miktarda Omega-3 alınması gerektiğini belirten Dyt. Çisem Gündüz, bu sayede anne ve bebeğin kalp damar hastalıklarına yakalanma riskinin de azaltılabileceğini anlatıyor.

 

Hayvansal kaynaklı Omega-3 daha değerli

Bitkisel ve hayvansal kaynaklardan elde edilebilen Omega-3 yağ asitleri için balık en önemli kaynak olarak gösteriliyor. Özellikle soğuk sularda yaşayan uskumru, ton, somon, sardalye gibi yağlı balıklar ve gölde yaşayan alabalıkların Omega-3 içeriğinin daha yüksek olduğunu söyleyen Dyt. Çisem Gündüz, keten tohumu, kabuklu yemişler, semizotu gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler, ceviz ile kuru baklagillerin de Omega-3 sağlanabilecek bitkisel kaynaklar olduğunu belirtiyor. Dyt. Çisem Gündüz, hayvansal kaynaklı olan Omega-3’ün daha değerli olduğunu ve bu nedenle özellikle hamilelik döneminde hayvansal kaynaklı Omega-3'lerin tercih edilmesi gerektiğini sözlerine ekliyor.

 

Balık yiyemeyen hamileler ne yapacak?

Hamilelikte anne adaylarının bazı besinlerden hoşlanmama ve bu besinleri tüketmek istememe gibi sorunlar yaşayabileceğini, bu nedenle de özellikle tat ile koku hassasiyeti olan kadınların balık tüketmekten kaçınabileceklerini ifade eden Dyt. Çisem Gündüz, bu durumda Omega-3 tabletlerinin çözüm olabileceğini belirterek sözlerine şöyle devam ediyor: “Omega-3 tabletlerinde bulunan içerik de önem kazanıyor. Yoğun miktarda A vitamini içeren balık karaciğerinden yapılan Omega-3'ler yerine balığın gövdesinden yapılanların tercih edilmesinde yarar görülüyor. Ancak, bilinçsizce kullanılan balık yağı tabletlerinin anne ve bebeğin sağlığını olumsuz yönde etkileyebileceği unutulmamalı ve mutlaka hekime danışılarak kullanılmalı.”