KABÖDER'den ''Yaşama Açılan Pencere''

Kahramanmaraş Böbrek ve Diyaliz Hastaları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği ile Ticaret ve Sanayi Odası Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin birlikte düzenlediği kitap çalışması öncesi bir toplantı düzenlendi.

Toplantıya 9 lise öğrencisi ve 6 öğretmen ile birlikte Okul Müdür Yardımcısı Mehmet Keklik ile KABÖDER Dernek Başkanı Hanifi Çöplü ve Başkan Yardımcısı Ümit Parsıl katıldı. Toplantıda Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Organ Nakil Koordinatörü Dilek Soylu Böbrek Nakli ve Organ Bağışı ile ilgili bilgilendirmeler yaptı.

Yaşama Açılan Pencere isimli kitap çalışması ile ilgili planlamalar yapılırken, Dernek Başkanı Hanifi Çöplü toplum ve insanların bilinçlenmesi adına böyle bir çalışma başlattıklarını söyledi.  Kitapta hastalıklar hakkında destekleyici yazılar yazacak Profesör ve Doçentlere de teşekkür etti.

KABÖDER Başkan Yardımcısı Ümit Parsıl Gazetemize yaptığı açıklamada, ''Yaşama açılan pencere isimli kitap çalışmamızda doktorlar ve öğretmenler ile birlikte çalışmaktayız.  Projemizde rehber arkadaşların koordinatörlüğünde öğrencileri hastalar ile görüştüreceğiz. Yaklaşık 21 hastamız ile birlikte bir röportaj yapacağız. Hem ev, hem hasta ziyareti olacak. Aynı zamanda alanında Uzman Profesör ve Doçent hocalarımız kitabımıza yazılar vererek destekleyecekler'' dedi.

Bu kitap ile hem hastaları, hem de hasta olmayan sağlıklı kitlelerde farkındalık yaratmak istediklerini belirtti.

Gazetecilik Alan Şefi Derya Tezer, ''KABÖDER ile okulumuzun iş birliği ile oluşturulan bu projeyi amaçladık. Bu projede Diyaliz ve Böbrek Hastaları ile ilgili toplumda bir bilinç oluşturmak istiyoruz. Amacımız bir kitap çalışması yapmaktır. 21 hastayı ziyaret ederek onların anıları, yaşadıkları, paylaşımları ile ilgili bilgi edinmek röportaj yapmak ve bu röportajları derleyip insanlara sunacağız. Onların yaşadıkları duygu ve deneyimleri bu kitap ile insanlarla paylaşacağız'' dedi.

Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Organ Nakil Koordinatörü Dilek Soylu, ''Ticaret Sanayi Odası öğrencileri, öğretmenleri KABÖDER işbirliği ile bir kitap çalışması yürütüyor. Bu Kahramanmaraş'ta yapılan bir ilk proje olabilir. Bu nedenle hastaların ziyaret edilmesi ve nakil sürecinde hastaların yaşadığı sürece ışık tutarak öğrencilerin eğitim hayatına da ışık tutacak bir kitap yapılacak. Bunlar belki de Kahramanmaraş'ta Organ Nakli ve Bağışını artıracak bir sürece girmemizi sağlayacak'' dedi.

 

ORGAN BAĞIŞINDAN ÇEKİNMEYİN

İnsanların organ nakli ve bağışından bazı çekinceleri nedeni ile kaçındığını söyleyen Dilek Soylu sözlerine şöyle devam etti;

''Öldükten sonra Organlarımız nereye gidecek kaygısında bulunuyorlar. Aslında kişi öldükten sonra beden irade dışı kalıyor ve kime gittiğinin çok bir önemi kalmıyor. Allah-u Teala bizi yeniden yaratıyor. Diyanet İşleri Başkanlığının da bu konuda bir fetvası var zaten.  Organ nakli ve bağışı caizdir. Kuranı Kerim'de de bunun caiz olduğu belirtilerek fetvalar veriliyor.  İnsanlar belki de organ nakli ölümü çağrıştırdığı için çekiniyorlar. Nakil sonrasında şunu da düşünmek gerekiyor; Belki bir annenin çocukları ile daha uzun zaman geçirmesini sağlayacağız. Bir babanın ailesi ile birlikte olması, çünkü hastalıkla birlikte işini kaybedebiliyor. Nakil sonrasında iş bularak evine daha iyi maddi imkanlar sunmasına vesile olabilirsiniz. İnsanların yaşam kalitesini artırarak fayda sağlayabilirsiniz.''

''Beyin ölümü gerçekleşen birisinin tekrar hayata döndüğü literatürde görülmemiştir. Bu yüzden biz beyin ölümü gerçekleşen hastaların yakınlarına organ naklini tavsiye ediyoruz. Belki o an hüzünlü bir an yaşıyor olabilirler. Bir yakınlarını kaybediyorlar ancak başka bir insanın hayat bulmasını olanak sağlayabileceklerini belirterek nakil öneriyoruz''

 

ORGAN BAĞIŞLAYAN İNSAN NORMAL HAYATINA DEVAM EDEBİLİR

''Organ bağışlayan insan bağış sonrası şu şekilde düşünülebilir; Doğuştan tek böbrek ile yaşayan insanlarda var. Dediğimiz gibi iki böbreğin yaptığı bir işi bir böbrek tek başına yapıyor ve nakil sonrası sağlıklı bir şekilde de yaşam faaliyetlerini sürdürebilir. Sağlığında bir değişme olmaz.''

Kitap projesine röportajlar yapılıp ayarlandıktan sonra, Prof. Dr. Fatih Yüzbaşıoğlu, Prof. Dr. İlhami Tanerkale, Prof. Dr. Yahya Sağlıker, Prof. Dr. Nüket Rüzgaresen, Doç. Dr. Selman Ünverdi, hastalıklar hakkında kitaba yazacakları yazılar ile destek verecekler.