"Kahramanmaraş'ta değişim başlayamadı"

Sosyolog Şükrü Bilgiç, Kahramanmaraş'ta uyuşturucu madde kullanan kişilerin yapılan tüm çalışmalara rağmen tedavi olmak için hiçbir programa katılmadıklarını söyledi.

Şehirde uyuşturucu kullanan kişilere yönelik “Değişim Başladı Projesi” hakkında bilgiler veren proje danışmanı Bilgiç, “Bu proje dahilinde Dört farklı lisede toplam yedi seminerde yaklaşık 1000 öğrenci bilgilendirilmiştir. Madde bağımlılığın önlenmesi ve tedavisi ile doğrudan ilgili 28 resmi kurum ve kuruluşun yönetici ve idarecilerine konuyla ilgili brifing verilmiştir. Ancak netice itibariyle proje için istenen 15 gönüllü genç bulunamamış, değişim başlatılamamıştır.” dedi.

“Uyuşturucu Konusunda Bin Öğrenci Bilgilendirildi”

Değişim Başladı Projesinin başlaması için tek eksiğin gönüllü madde bağımlısı olmasına rağmen hiçbir şekilde ilgi görmediğine dikkat çeken Şükrü Bilgiç konuşmasını şöyle sürdürdü: “Uyuşturucu madde tedavisi şüphesiz kullanılan uyuşturucu maddeye göre değişir. Bununla birlikte bütün maddeler için temel olan özellikler vardır. Bunlar; bağımlılık, tolerans artışı, yoksunluk, nüks, maddeler arasında geçiş ve kısır döngü gibidir. Madde bağımlılığı üzerine, ne yazık ki, ülkemizde çok az bilimsel çalışma yapılmıştır. Yapılan bu çalışmaların büyük bir kısmı ise çeviriye dayanmaktadır. Gençlik ve Spor Bakanlığı Gençlik Projeleri Destek Programı 2016-II genel çağrı çerçevesinde Kahramanmaraş Rıdvan Hoca Vakfı adına hazırladığımız “Değişim Başladı Projesi” kabul edildi. Projenin amacı; yaşamı boyunca en az bir defa uyuşturucu madde kullanan, 18-25 yaş grubunda bulunan 15 gence uyuşturucu maddenin etki ve sonuçları konusunda farkındalık oluşturmak ve yeni bir hayata başlamaları için imkân sunmaktı. Proje kapsamında ücretsiz servis temin edildi. Projenin kabulüne müteakiben proje tanıtım ve ön kayıt çalışmalarına başlanıldı. İlin risk haritası göz önünde bulundurularak en riskli altı mahallenin muhtarları ile görüşülerek proje hakkında detaylı bilgi verilmiş, projenin afişlerinin görünür yerlere asılması sağlanmıştı. Dört farklı lisede toplam yedi seminerde yaklaşık 1000 öğrenci bilgilendirilmiştir. Madde bağımlılığın önlenmesi ve tedavisi ile doğrudan ilgili 28 resmi kurum ve kuruluşun yönetici ve idarecilerine konuyla ilgili brifing verilmiştir. Ancak netice itibariyle proje için istenen 15 gönüllü genç bulunamamış, değişim başlatılamamıştır.”

“Muhtarlar Ve Aileler Madde Kullanımı Konusunda Bilinçlendirildi”

Projeyi anlatmak için mahalle muhtarlarını ve öğrenci velileri ziyaret ederek bilgilendirmelerine rağmen geri dönüşümlerin olmamasından dert yanana Sosyolog Şükrü Bilgiç şunları söyledi: “Madde bağımlısı gençler neden tedavi olmak istemiyorlardı. Bu soru önemliydi. Çünkü Kahramanmaraş’ta ilk defa bu kadar kapsamlı bir proje hazırlanmıştı. İlk defa gönüllü bir kuruluş taşın altına elini koymuştu. İlk defa alanında uzman bir ekip projeye katkı sunmaya başlamıştı. İlk defa konuyla ilgili neredeyse bütün taraflarla görüşülmüştü. Her şeyden önemlisi proje için gerekli olan maddi destek sağlanmıştı.  Ama maalesef ilgi görmedi. Proje çerçevesinde gençlerle ve aileleri ile yaptığımız görüşmelerde maddeye başlama nedenlerini de sorduk. Hikâyelerini dinledik. Aralarında; ekonomi, eğitim, yerleşim yeri, aile yapısı, yaş ve medeni durumu gibi kısmı farklılıklar olmasına karşın gençlerin büyük çoğunluğu uyuşturucu maddeye başlama nedeni olarak arkadaş çevresini gösteriyor. Bunun dışında ikinci sırada merak geliyor. Ayrıca ailevi sorunlar, ekonomik sorunlar/işsizlik, özenti, eğlenmek, ailenin aşırı veya yetersiz ilgisi, stres/öfke, ders başarı durumunda düşüklüğü, kız arkadaşından ayrılma ve farklı görünmek gibi nedenler de sıralanabilir.  Uyuşturucu madde bağımlılığının tedavisi mümkündür. Tedavi kompleks bir süreçtir. Bunu belirli bir süreyle sınırlandırmak doğru değildir. Bu nedenle gelişmiş ülkeler madde bağımlılığını ömür boyu süren bir hastalığa benzetirler. Ömür boyu süren bir hastalık olması demek ömür boyu risk taşıma ve dikkatli olmayı gerektirir.  Madde bağımlılığı tedavisini doğru tanımlamak gerekir. Tedaviden kast edilen şeyin sadece tıbbı yani ilaçlı tedavi olmadığını belirtmek gerekir. Tıbbı tedaviyi kapsadığı gibi, buna bağlı psiko-sosyal süreçleri, bir işe başlamayı yeniden sosyal hayat karışmayı da kapsar.”

“İnsanlar Yaşayan Ölü Oluyor”

Uyuşturucunun insan sağlığı üzerindeki etkilerini de açıklayana Bilgiç, “Uyuşturucu madde bağımlısı maddenin etkisi ile temel sorumluluklarını yerine getiremez. Aile ve arkadaşlık bağları kopar. Toplum içinde yalnızlaşır. Yaşam enerjisi tükenir. Yeni bir şey öğrenmekte ve eski öğrendiklerini hatırlamakta zorluk çeker. Bedeninde istenmeyen yaralar çıkar. Psikolojik ve psikiyatrik sorunları tetikler. Cinsel hayatı son bulur. Uyuşturucu madde, yapısı itibariyle, çok kıskançtır. Kullanıcısının hayatında kendisi dışında hiçbir şeyin olmasını istemez. Kullanıcının hayatında kendisi dışında var olan; ailesini, işini, okulunu, akraba ilişkilerini, ruh ve beden sağlığını, manevi değerlerini, spor sanat gibi estetik duygularının hepsini elinden alır. Madde bağımlısı âdeta yaşayan bir ölü haline gelir. Uyuşturucu madde ile mücadele etmek ve madde bağımlılarını tedavi etmek; uyuşturucu maddelerin neler olduğunu, madde kullanıcılarının maddeyi neden kullandıklarını, maddenin nasıl bir etki yaptığını ve uyuşturucu madde bağımlılarının neden tedavi olmak istemediklerine ilişkin sebepleri ters yüz etmekten geçer.”diye konuştu.