Reflüsü Olan Bebeğinizi Rahatlatacak 6 Öneri
Bebeklerde en sık görülen rahatsızlıkların başında reflü geliyor. Kusma, aşırı huzursuzluk, meme reddi ve kilo alamama gibi şikayetler bebeklerde reflü belirtisi olabiliyor. Memorial Ataşehir Hastanesi Çocuk Gastroenteroloji Bölümü'nden Prof. Dr. Ayşe Selimoğlu, bebek reflüsü ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
Devam eden reflü şikayetlerine dikkat!
Mide içeriğinin yemek borusuna doğru geri kaçması olarak tanımlanan gastroözofageal reflü bebeklerin neredeyse %60’ında görülmektedir. Bebeklerde mide ve yemek borusu arasındaki kapakçığın henüz tam olgunlaşmamış olması, genellikle yatar pozisyonda olmaları, midelerinin küçük olması ve sıvı gıda ile beslenmeleri reflü belirtilerinin sık yaşanmasına neden olmaktadır. Bebeklerde görülen ve genellikle bir yaşa kadar kendiliğinden geçen reflü bir hastalık değildir. Ancak belirtiler 1-2 yaşın ötesinde devam ediyorsa ya da genel sağlığı bozan bulgular ortaya çıkmışsa hastalık olarak kabul edilir.
Bebeğinizi beslenme ve sonrasında gözlemleyin
Fizyolojik olduğu kabul edilen bebek reflüsünde; bebek iyi büyür, mutlu ve keyiflidir, herhangi bir hastalık bulgusu yoktur, sadece beslenmelerden sonra öğürmeksizin mamaları geri çıkarır, bazen ağız kenarından sızdırır. Bu geri çıkarma özellikle ani hareketler ve alt değiştirme esnasında bacakların havaya kaldırılması gibi zorlayıcı durumlarda ortaya çıkar. Oysa bebeklerde yaşanan reflü hastalığı;
Bu önlemlerle bebeğinizin reflüsünü giderebilirsiniz
Bebeklerde görülen geçici reflüler için tanısal bir teste ihtiyaç yoktur. Öykü ve bebeğin muayenesi ile kolaylıkla tanı koyulur. Gastroözofageal reflü hastalığının teşhisinde ise en güvenilir yöntem asit ölçümü olarak bilinen 24 saatlik pH-metre/impedans analizidir. Teşhis için endoskopik muayene de yardımcıdır. Bebeklerde görülen geçici reflüde ilaçlı tedavi gerekmemektedir.
“Bebektir büyüyünce geçer” demeyin
Bebeklerde görülen fizyolojik reflü geçicidir ama tedavi edilmeyen reflü hastalığı tehlikelidir; boy kısalığı, kansızlık, diş çürükleri ve kronik akciğer hastalıklarına yol açabileceği gibi yemek borusunda darlık ve hatta erişkin çağlarda yemek borusu kanserine bile yol açabilir.