Selver nine dokuma tezgahının başında anılarını yaşatıyor
96 yıl önce Yörük çadırında dünyaya gelen Selver Karakale, çocuk yaşlarda öğrendiği kilim dokumacılığını gelecek kuşaklara aktarmak için ilk günkü heyecanla tezgahın başına geçiyor. Her sabah erken saatlerde güne başlayan Selver nine, radyoda çıkan türkülere eşlik ederek, tezgahının başında hatıralarını gözünde canlandırıyor. Selver Karakale: "Kilim dokurken yayladaki günlerim aklıma geliyor. Annem, babam zaman zaman aklıma geliyor. Gönül arada yoruluyor" dedi.
Isparta'da 96 yıl önce Yörük çadırında dünyaya gelen
Selver Karakale, gelecek kuşaklara aktarmak için ilk günkü heyecanla kilim
dokuyor.
Selver Karakale, 96 yıl önce Konya'nın Akşehir ilçesine bağlı bir yayladaki Yörük çadırında dünyaya gözlerini açtı. Yaşı ilerledikçe ailesinin zorlu yaşamına ayak uyduran Karakale, 8 yaşındayken kilim dokumaya başladı.
Unutulmaya yüz tutmuş dokumacılığı, yalnız yaşadığı Isparta'nın Gönen ilçesinde devam ettiren Karakale, asıl amacı kilim dokumacılığını gelecek kuşaklara aktarmak olsa da isteyene de el emeği göz nuru ürünlerini düşük fiyata satıyor.
Her sabah erken saatlerde güne başlayan Selver nine, tezgahının başında, radyoda çıkan türkülere eşlik ederek hatıralarını canlandırıyor.
"Kilim dokumadan hiç vazgeçmedim"
Karakale, AA muhabirine, atalarının Konya'dan göç ettiği Isparta'da evlendiğini, üç yıl önce hayatını kaybeden eşinden 7 çocuğu olduğunu söyledi.
Hayatının hep çalışmakla geçtiğini aktaran Karakale, yalnız yaşamaya başlayınca vaktinin çoğunu ailesinden öğrendiği kilim dokumacılığıyla geçirdiğini dile getirdi.
Çok küçük yaşlarda öğrendiği için dokumacılığa elinin çok yatkın olduğunu belirten Karakale, şöyle konuştu: "Yörük kültüründen geliyorum. Hayatımız yaylalarda geçti. Zorluklara göğüs germeyi, uğraştırıcı işlerde vazgeçmemeyi iyi biliriz. Kilim dokuma işi de zahmetlidir, sabır ister. Kilim dokumadan hiç vazgeçmedim. El verdiği sürece de devam edeceğim. Bu dokuma işi artık yapılmıyor. Unutulmaması gerekiyor. Yaylalara bile bu dokuma tezgahını da götürürdük. Kilim dokurken yayladaki günlerim aklıma geliyor. Annem, babam zaman zaman aklıma geliyor. Gönül arada yoruluyor. Arada komşularımız geliyor, yaşıma rağmen yaptığım dokumayı görünce şaşırıyor." (AA)