"Türkiye'nin farklılaşmaya değil kenetlenmeye ihtiyacı var"
Genel Başkan ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yenikent Spor Salonu'nda düzenlenen Eskişehir 6. Olağan İl Kongresi'nde partililere hitap etti.
Konuşması öncesinde salondakilerin Aşık Veysel'in "Uzun ince bir yoldayım" isimli türküsünü okumaları üzerine Erdoğan da onlara, "Dünya dediğin ne ki? İki kapılı bir han. Bir kapıdan girer, öbür kapıdan gidersin." sözleriyle karşılık verdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eskişehir'in değerleri olan Şeyh Edebali'yi, Hoca Nasreddin'i, Şehit Gazi'yi, Aziz Mahmud Hüdayi'yi, Hasan Polatkan'ı, Gün Sazak'ı, bundan 70 sene önce 1948'de ilk mitingini Çifteler'de yaparak demokrasi mücadelesini başlattığını aktardığı Adnan Menderes'i yad etti.
Milletin, Menderes'i ve hizmetlerini hiçbir zaman unutmadığını ve unutmayacağını vurgulayan Erdoğan, "Elbette bu millet, darbe günü sevinç naralarıyla sokaklarda nümayiş yapanları da unutmayacak. İnşallah bu millet siyasetçilerini, ülkeye hizmet aşkıyla yanan idarecilerini bir daha darbe heveslilerine kurban vermeyecek. 15 Temmuz gecesi olduğu gibi, gerekirse canı pahasına 251 evladı pahasına meydanı cuntacılara bırakmayacak." diye konuştu.
Vatan, bağımsızlık ve demokrasi için bedel ödeyen tüm Eskişehirlilere şahsı, ülkesi ve milleti adına minnettarlığını sunan Erdoğan, terörle mücadelede kaybedilenler başta olmak üzere tüm şehitlere yüce Mevla'dan rahmet dileyerek, salondakilerden onlar için Fatiha suresini okumalarını istedi.
Erdoğan, salondan yükselen "Dünya 5'ten büyüktür" sloganlarına, "Dünya 5'ten büyüktür. Bunu bilenler biliyor ama bilmeyenler de bilecek." ifadesiyle karşılık verdi.
"BÜYÜK KONGREMİZİN HAZIRLIKLARINA BAŞLAYACAĞIZ"
Eskişehir'in 2019 için adeta "Ben hazırım" diye haykırdığına işaret eden Erdoğan, "Şimdi soruyorum, Mart 2019'a hazır mıyız? Kasım 2019'a hazır mıyız? Bana sizler gibi yol arkadaşları, dava arkadaşları lütfettiği için Rabb'ime ne kadar hamdetsem azdır. Böyle asil, böyle vefakar, böyle kalender bir milletin evladı olduğum için Rabb'ime hamdediyorum." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunus Emre'nin, "Hak'tan gelen şerbeti" isimli şiirinin, "Hak'tan gelen şerbeti içtik elhamdülillah/ Şu kudret denizini geçtik elhamdülillah/ Kuru idik yaş olduk, ayak idik baş olduk/ Kanatlandık kuş olduk, birbirimize eş olduk, uçtuk elhamdülillah/Balım Sultan ilinden, şeker damlar dilinden, dost bağının yolundan geçtik elhamdülillah/ Dirildik pınar olduk, irkildik ırmak olduk/ Aktık denize dolduk, taştık elhamdülillah" dizelerini okudu.
Eskişehir ile büyükşehir il kongrelerini de bugün başlattıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şimdiye kadar 54 il kongremizi başarıyla tam bir dayanışma ve muhabbet iklimi içinde icra ettik. Kongrelerimiz vasıtasıyla hem kadrolarımızı yeniledik, yeniliyoruz hem de kardeşliğimizi tahkim ettik, ediyoruz. İnşallah kısa sürede kalan kongrelerimizi tamamlayacak, ardından da büyük kongremizin hazırlıklarına başlayacağız." değerlendirmesinde bulundu.
Her gittiği yerde Eskişehir'deki gibi muhteşem bir heyecanla göz kamaştıran bir dayanışmaya şahit olduğunu belirten Erdoğan, AK Parti kadrolarının her zamankinden daha güçlü, daha organize şekilde 2019'da yapılacak seçimlere hazırlandığını söyledi.
Erdoğan, 2019 seçimlerinin ülkenin en kritik, tarihi önemi en yüksek seçimlerinden biri olacağını vurgulayarak, sandık müşahitlerinden ilçe yönetim kurullarına, il teşkilatından belediye başkanlarına, milletvekillerine kadar her bir dava arkadaşının bu gerçeği çok iyi bildiğini belirtti.
Türkiye'nin 2019'dan alacağı kuvvet, cesaret, özgüvenle 2023'e, daha sonra 2053 ve 2071'e yürüyeceğini ifade eden Erdoğan, ülkenin 2019 kavşağını da başarıyla dönmekten başka şansı olmadığını kaydetti.
Bunun kadrolarının burada olduğunu dile getiren Erdoğan, "Hazır mıyız?" sorusuna kalabalığın hep bir ağızdan verdiği "evet" yanıtının ardından, şunları söyledi:
"Siz hazır olduktan sonra Allah'ın izniyle bizim aşamayacağımız hiçbir engel yoktur. Bu seçimlerde sadece ülkemizin 15 yıllık başarılarının değil, demokrasi tarihimiz boyunca elde ettiğimiz tüm kazanımların da evelallah adeta oylaması yapılacaktır. Bu çok önemli. Üzerimizde taşıdığımız bu yükün ve sorumluluğun bilinciyle hazırlıklarımızı yürütmemiz gerekiyor. Şu andan itibaren 2019'a kadar kapı kapı dolaşacak, eserlerimizi, hizmetlerimizi, projelerimizi Eskişehirli kardeşlerimize anlatacağız. Bu süreçte durma, duraksama, rehavete kapılma lüksümüz yok. Şunu diyebilirsiniz, 'Sayın Cumhurbaşkanım, Genel Başkanım, artık bunu bilmeyen mi var?' Öyle demeyin, hafıza-i beşer nisyan ile maluldür. Siz herkes bilir zannedersiniz ama maalesef bu yapılanların hepsi unutuluyor. Hatta hatta hani o yüksek hızlı trenimiz var ya bunun bile AK Parti iktidarı veya AK Parti hükümeti tarafından yapıldığını bilmeyenlerin olduğunu da size söyleyebilirim."
"MODERN TÜRKİYE İÇİN GEREKLİYDİ DE ONUN İÇİN YAPTIK"
Havalimanı sayısını 25'ten 57'ye çıkardıklarını hatırlatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu kadar havalimanını biz yaptık, hala yapıyoruz, yapacağız. Niye? İstiyoruz ki hemen evinden çıksın 15 dakikada, yarım saatte havaalanına, havalimanına varsın, oradan da uçağına binsin gideceği yere gitsin. Türkiye'yi bu hale biz getirdik. Düşünün bütün bunlar yapılırken niye yaptık bunları? Modern Türkiye için bu gerekliydi de onun için yaptık, iş olsun diye değil. Modern Türkiye'yi inşa edeceksek, hani bunlar 'Atatürkçüyüz' diyorlar ya eğer Atatürkçüysen muasır medeniyetler seviyesine yükseltmek için ne yaptınız, söyleyin bakalım. Bunların dikili bir taşı var mı acaba? Yok ama bizim evelallah eserlerimiz çok. İşte muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmak mı? Bak buradan dünyaya sesleniyorum sadece onlara değil, dünyada şu anda 1 numaralı havalimanını biz yapıyoruz biz.
Şu anda önümüzdeki yıl değil bu yılın sonuna kadar yılda 150 milyon yolcu kapasiteli havalimanımız inşallah açılıyor. 2023'te bu sayı 200 milyona çıkacak. Ve bir numara. Buralara durup dururken gelmedik. Yan gelip yatarak gelmedik, çalıştık, azmettik, koşturduk."
İstanbul Boğazı'na üçüncü köprüyü, Yavuz Sultan Selim köprüsünü yaptıklarını, bununla da yetinmeyip MARMARAY ve Avrasya Tüneli ile denizin altından ulaşım sağladıklarını vurgulayan Erdoğan, "Şimdi bu nedir bu? Bu bir yarıştır. Nereyle? Dünya ile yarıştır? Niye kıskanıyorlar? İşte bundan." dedi.
Türk Hava Yollarının dünyada ilk 7 içerisinde olduğunu, en fazla noktaya uçma konusunda bir numaralı konuma geldiğini vurgulayan Erdoğan, "Ama biz geldiğimiz zaman Türk Hava Yollarının uçak sayısı bile hak getire, çok çok azdı, parmak sayılarını zor geçerdi ama şimdi... Türk Hava Yollarından başka o zaman havayolu şirketi yoktu, şimdi 7 tane havayolu şirketi var. Buralara öyle kolay gelinmedi, işte bu rekabetlerle oldu bunlar. Şimdi istediğimiz yere, istediğimiz gibi uçabiliyoruz, ulaşabiliyoruz. Hepsinden öte sağa sola gitmeye gerek yok, Eskişehir'de şu yüksek hızlı trenin olması bile gerek gençlerimiz gerek halkımız açısından çok çok önemli." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, partililerden 2019 seçimleri için hazırlıklarını yapmalarını istedi.
Partinin ana kademe, kadın ve gençlik kollarından 2019 seçimleri için kapı kapı dolaşma sözü alan Erdoğan, "Unutmayın, kale içeride fethedilir. Kaleleri siz fethedeceksiniz. Ben size inanıyorum." ifadesini kullandı.
"AK Parti olarak her ne kadar 17 yıllık bir hareket olsak da binlerce yıllık şanlı bir tarihin zengin bir medeniyetin temsilcileriyiz." diyen Erdoğan, asırlar boyu, üç kıta, yedi iklimde hüküm sürmüş, dünyaya nizam vermiş bir ecdadın torunları olduklarını söyledi.
"Kökü mazide, gözü atide olan bir geleneğin bugünkü temsilcileri" olduklarını dile getiren Erdoğan, bu hareketin köklerinin Hira Dağı'nda, Malazgirt, Söğüt, Dumlupınar, Sakarya ve Çanakkale'de olduğunu vurguladı.
Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bu davanın temelinde Şeyh Edebali'nin basireti, Seyyid Onbaşı'nın cesareti, Hasan Polatkan'ın hizmet aşkı vardır. Bizim atamız kefen niyetine giydiği beyaz elbisesiyle Malazgirt Meydanı'nda, 'Askerlerim, bütün müslümanların bizim için dua ettiği şu saatte, kendimi düşman üzerine atmak istiyorum. Ya muzaffer olur gayeme ulaşırım ya şehit olur cennete girerim' diye seslenen Sultan Alparslan'dır, bunu böyle bilelim. Bizim ceddimiz son nefesini vermeden önce evladına, 'Oğlum, sana her hayrın kaynağı olan Allah korkusuyla hareket emeni vasiyet ederim. Unutma halk, bize Allah'ın emanetidir. Herkesin hak ve hukukuna riayet et' tavsiyesinde bulunan Kudüs Fatihi Selahaddin Eyyubi'dir."
Fatih Sultan Mehmet'in daha 21 yaşında genç bir padişah iken, "Ya ben Bizans'ı alırım ya Bizans beni" diyerek fethe yürüdüğünü hatırlatan Erdoğan, "Biz, Devlet-i Ali'nin en sıkıntılı zamanlarında bile, 'Bir karış dahi olsa vatan toprağını satmam, zira bu vatan bana değil, milletime aittir. Bu topraklar kanla alınmış, kanla verilir' diye haykıran Sultan 2. Abdülhamit Han'ın torunlarıyız. Biz, 'Ya istiklal ya ölüm' parolasıyla Anadolu'yu yedi düvele mezar eden yiğitlerin, milli mücadele kahramanlarının varisleriyiz. Elbette biz, 'Allah'tan başka zafer sahibi yoktur' diyen bir tevekkülün temsilcileriyiz. Biz, 'Millete efendilik yoktur, hizmetkarlık vardır' diyen Gazi Mustafa Kemal'in zihin yapısında olan bir zihniyeti temsil ediyoruz." diye konuştu.
"HER SEFERİNDE HAYAL KIRIKLIĞI YAŞADILAR"
Erdoğan, davalarının kadim geçmişini bilmeyenlerin, kendilerini hiçbir zaman anlamadığını ve anlayamayacağını vurgulayarak, "Bu hareketi günlük siyasetin kavramlarına hapsetmeye çalışanlar her seferinde hayal kırıklığı yaşadılar. AK Parti'yi, geçmişin kötü örneklerinin kalıplarıyla, hastalıklarıyla, zaaflarıyla tanımlamaya çalışanlar daima yanıldılar, hüsrana uğradılar, yine uğrayacaklar. Kavgayı, çıkar çatışmasını siyasetlerinin merkezine yerleştirenler, bu salondan yükselen muhabbetimizi bir türlü anlayamadılar. Biz birbirimizi niye seviyoruz? Cumhurbaşkanı, Başbakan, para sahibi, bundan dolayı mı? Sadece Allah için seviyoruz. Biz yaratılanı Yaradan'dan ötürü sevdik, bu yola öyle çıktık." değerlendirmesinde bulundu.
Koltuk kavgasıyla ömürlerini geçirenlerin, kendilerinin ülkeye ve millete hizmet aşkının sırrına bir türlü varamadıklarına vurgu yapan Erdoğan, siyaseti ikbal kapısı olarak değil, hizmet vesilesi, istiklal ve istikbal mücadelesi olarak gördüklerini dile getirdi.
"HAK VE HALK KATINDA HESAP VERMEDEN ÖNCE NEFSİMİZİ HESABA ÇEKİYORUZ"
Hareketlerinin hiçbir zaman koltuk hırsına, makam ve mevki sevdasına prim veren bir hareket olmadığının altını çizen Erdoğan, şunları kaydetti:
"Biz, ana muhalefetin başındaki zat gibi 9 seçim kaybetmesine, görevde bulunduğu her sene bir seçim hezimeti sığdırmasına rağmen koltuğa yapışanlardan olmadık. Bizim nazarımızda tüm makamlar geçicidir, fanidir, milletimizin bize birer emanetidir. Biz, makama, insana, insanlığa, vatandaşlarımıza hizmet götürme aracı olmanın ötesinde hiçbir anlam yüklemedik, yüklemeyiz. Makam hırsı olanlar makamlara, hizmet aracı olarak değil de rant kapısı olarak bakanlar, bu kutlu çatının altında asla barınamadılar. Bunun için sürekli kendimizi yeniliyoruz. Hak ve halk katında hesap vermeden önce nefsimizi hesaba çekiyor, tespit edebildiğimiz kadarıyla eksiklerimizi, yanlışlarımızı telafi ediyoruz."
Hazreti Peygamberin "İnsanların en hayırlısı insanlara en faydalı olanıdır." hadisini aktaran Erdoğan, buradan hareket edeceklerini söyledi.
Gençleşerek, yenilenerek, Yunus Emre'nin ifadesiyle, "Her dem taze doğarak" yollarına devam ettiklerini dile getiren Erdoğan, "İl kongrelerimizden yansıyan manzaralar bugün burada olduğu gibi bu teşkilatlarımızdaki her bir kardeşimin bu şuurla hareket ettiğini gösteriyor." dedi.
Erdoğan, AK Parti'nin geleneğin olduğu kadar geleceğin de partisi olduğunu belirtti.
AK Parti'nin Türkiye'nin hem en genç hem de en köklü hareketi olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Nasıl ki bir ağaç kökleriyle yaşarsa biz de bizi biz yapan, diğerlerinden ayıran bu ilklerimiz, ilkelerimizle geleceğe ilerliyoruz." dedi.
Erdoğan, Yunus Emre'nin "Ben gelmedim kavga için, benim işim sevgi için. Dostu evi gönüllerdir, gönüller yapmaya geldim." tavsiyesini kendilerine rehber kılarak, çalışmaları sürdüreceklerini söyledi.
Eskişehir'e 15 yılda 18 milyar liralık yatırım yapıldığını aktaran Erdoğan, bu yatırımların içinde 2 bin 734 yeni derslik, toplam 3 bin 859 yatak kapasiteli yüksek öğrenim yurtları kazandırdıklarını bildirdi.
Erdoğan, Eskişehir'e 33 bin seyirci kapasiteli bir stadyum kazandırdıklarını da dile getirerek, sağlıkta ise 5'i hastane olmak üzere 21 sağlık tesisi kazandırdıklarını ifade etti.
Yapımı devam eden şehir hastanesinin bu yıl sonunda hizmete gireceğini bildiren Erdoğan, Eskişehir'de 15 yılda 10 bine yakın konut projesi uyguladıklarını da vurguladı.
Eskişehir'in ulaştırma alt yapısı için 15 yılda 6 milyar lira harcama yapıldığını vurgulayan Erdoğan, toplamda 340 milyon lira maliyetli 5 yol yapım projesinin de sürdüğünü aktardı.
Erdoğan, Eskişehir'in 15 yılda hızlı trenlerin kesişme noktası olduğunu, kentin bu özelliğinin yapımı devam eden projelerle daha da güçleneceğini, Türkiye'nin her yerine hızlı tren hatlarıyla bağlanacağını söyledi.
Çiftçilere 1,5 milyar lira tarımsal destek verildiğini belirten Erdoğan, Eskişehir'in Türk dünyasına başkentlik yaptığını da anımsatarak, Ortadoğu'dan, Balkanlar'dan her yıl binlerce ziyaretçiyi misafir ettiğini kaydetti.
"KİRLİ TEZGAHLARI PARÇALAMAKTAN BAŞKA ŞANSIMIZ YOK"
Türkiye'nin içeride ve dışarıda tarihinin en çetin mücadelelerinden birini verdiğine dikkati çeken Erdoğan, "Ülkemiz gerek içeride gerekse sınırları dışında tarihinin en çetin mücadelelerinden birini veriyor. FETÖ, DEAŞ, PKK, YPG gibi terör örgütlerine karşı yürüttüğümüz mücadele sadece bugünümüz için değil, istikbalimiz için hayati bir önemdedir. Ülkemizin geleceğini esir almaya yönelik kirli tezgahları parçalamaktan başka şansımız yok." dedi.
Erdoğan, bugüne kadar beşer planında hiçbir gücün önünde eğilmediklerini, sadece Allah'ın huzurunda rükuda, secdede eğildiklerini ve eğileceklerini ifade etti.
Erdoğan, "Tüm vatandaşlarımın şu hakikatı görmelerini istiyorum: Ya olacağız, ya öleceğiz. Ya bunu oyunu bozacağız ya da bir asır daha ayağımızda prangalarla yaşayacağız." değerlendirmesini yaptı.
Zeytin Dalı Harekatı'na işaret ederek bu sabah itibarıyla bin 595 teröristin etkisiz hale getirildiğini aktaran Erdoğan, "31 Mehmedimiz, 60 Özgür Suriye Ordusu toplam 91 şehidimiz var." bilgisini verdi.
"Reis bizi Afrin'e götür" sloganları üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, "İnşallah gitme kararını verdiğim zaman 15 Temmuz'da olduğu gibi 'Haydi gidiyoruz.' diyeceğiz ve gideceğiz. Hiç merak etmeyin." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu tarihi süreçte Türkiye'nin kutuplaşmaya değil kucaklaşmaya ihtiyacı var. Ben şu anda milletimde bunu görüyorum. Mehmedimiz ne diyor, 'Düğüne gidiyoruz' diyor. Birileri Afrin'e gitmeyi lüks görebilir, 'Afrin'e inmeyin.' diyebilir. Birileri hala oralarda barış rüzgarları estireceğini zannedebilir. Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olarak diyorum ki bize saldıranlara karşı, kusura bakmayın, biz Osmanlı tokadını atarız. O bana saldıracak, o bize saldıracak. Kilis'te öyle mi? Hatay'da... 100'e yakın kardeşimiz şehit olacak, biz ne diyeceğiz, öbür yanağımı da uzatacağım 'Gel bu yanağa da vur.' Yok öyle bir şey, biz Osmanlının tokadını atarız. Aynı şeyi nerede yaptık? Cerablus'ta, Rai, El Bab da yaptık, şimdi de burada yapacağız. 3,5 milyon Suriyeli vatandaşımızı kendi topraklarına döndüreceğiz."
"TÜRKİYE'NİN FARKLILAŞMAYA DEĞİL, KENETLENMEYE İHTİYACI VAR"
Türkiye'nin farklılaşmaya değil, kenetlenmeye ihtiyacı olduğunu vurgulayan Erdoğan, içinde bulunulan dönemin farklılıkları keskinleştirme değil, ortak noktaları yüceltme dönemi olduğunu söyledi.
Zamanın ihtilaf değil, ittifak dönemi olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Gün ülkemizin geleceğini günlük siyasi mülahazaların önüne koyma günüdür. Milletimiz bizden hizmet bekliyor. Milletimiz bizden ülkemizi hedefleriyle, idealleriyle buluşturmamızı bekliyor. Kalbini bize yöneltmiş, yönünü bize dönmüş, umudunu bize bağlamış milyonlarca kardeşimiz Türkiye'nin başarısı için gece gündüz dua ediyor." diye konuştu.
Türkiye'nin kendi hedefleri yanında küresel adalet mücadelesinin de sancaktarı olduğuna işaret eden Erdoğan, bu vatanın mazlum ve mağdurların sığınağı, zalimlerin ise korkulu rüyası olduğunu söyledi.
Erdoğan, bunun için Türk milletinin her zamankinden daha güçlü, daha sağlam, daha bir ve beraber olmak zorunda olduğuna işaret ederek, şunları söyledi:
"Kırımlı kardeşlerimizin, Türkistanlı mazlumların, Kafkasyalı, Saraybosnalı, Afrikalı dostlarımızın umudu bu ülkedir, bu millettir. Şayet biz sendelersek Kudüs düşer; Filistin, Arakan, Somali düşer.
Siyaseti çıkar mücadelesi olarak görenlerin bizi bölmesine, bizi birbirimize düşürmesine asla izin vermeyeceğiz. Etnik kimlik üzerinden mezhep, meşrep, ideoloji üzerinden milletimizin arasına fitne sokulmasına kesinlikle müsaade edemeyiz. Onun için bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız. Geleceğe daha güçlü bir şekilde ilerleyeceğiz. İnşallah kardeşliğimizi perçinleyerek bize ve ülkemize kurulan tuzakları tek tek sahiplerinin başlarına geçireceğiz."
Dava arkadaşlarına güvendiğini belirten Erdoğan, "Özellikle genç kardeşlerimden önümüzdeki süreçte kirli senaryolara karşı uyanık olmalarını bekliyorum."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, kongrenin yeni bir doğuş ve dirilişe vesile olmasını diledi.
Salona, "Tarık Bin Ziyad gibi yaktık gemileri, Odunpazarı'nı geri alacağız Reis", "Tepebaşı 5 bin 500 sokak sorumlusu ile 2019 seferine hazırdır Başkomutanım", "Selçuklu ve Osmanlı'yı kuran, davası için ölümü öldüren neslin anneleriyiz, sen nerede biz orada", "Arakan, Kudüs, el-Bab, Afrin dünya mazlumlarının umudu Recep Tayyip Erdoğan dik dur eğilme, Seyid Battal Gazi'nin torunları, Kırka'nın efeleri seninle." yazılı afişler asıldı.
Ayrıca Sarıcakaya ve Mihalgazi ilçesinin kadınları, yöresel kıyafetleriyle sahnenin sağ ve sol köşesinde oturdu. Ellerinde de Türk bayraklarına iliştirdikleri "zeytin dalları" dikkati çekti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından sahneye davet ettiği yöresel kıyafetli kadınlarla hatıra fotoğrafı çektirdi.
Kongreye, Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, AK Parti Grup Başkanvekili İlknur İnceöz, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Öznur Çalık, Mustafa Ataş ve Hayati Yazıcı, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin de katıldı.