Vatan Savunmasında Maraş Mevlevihanesi
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi ve Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi işbirliği ile düzenlenen 'Uluslararası Milli Mücadele Döneminde Maraş' sempozyumun da Kahramanmaraş tarihi yeniden can buldu.
Maraş Sempozyumunda ilgi odağı olan konulardan bir tanesi
de ‘’Vatan Savunmasında Maraş Mevlevihanesi’’ idi. Gazetemiz Kahramanmaraş’ta
Bugün’ün Yazarı Araştırmacı-Yazar Ali Avgın’ın tebliğini gerçekleştirdiği
‘’Vatan Savunmasında Maraş Mevlevihanesi’’ tarihçiler tarafından dikkat
edilmeyen bir konu olduğunu oturum başkanı Doç Dr. Necla Doğan dile getirdi. Bu
çalışmasından dolayı oturum da farklı konularla tebliğlerini sunan tarihçiler
de Araştırmacı Yazar Ali Avgın’ı pür dikkat dinledi.
Maraş Mevlevihanesi’nin tarihine kısaca değindikten sonra, Maraş Kurtuluş Savaşında Fransızlar tarafından yakıldığını vurguladı.
Yaptığı araştırmaların yakın bir zamanda kitap olarak çıkacağını dile getiren, Mevlevi Kültürüne gönül vermiş Ali Avgın’ın ‘’Vatan Savunmasında Maraş Mevlevihanesi’’ tebliğinden satırbaşları:
-Maraş Mevlevihanesi, Dulkadiroğlu Devletinin son hükümdarı Alaüddevle Bozkurt Bey tarafından 1508 yılında inşa edilmiştir. Kendi ismiyle anılan 1510 tarihli vakfiyesinde, Alaüddevle Bey, dergâh ilgili bölümünde:
‘’Maraş Bedesteninin doğusunda Yum Dede ismiyle anılan bir zaviye yaptırdım. Muhkem ve sabit on dükkan vakfettim, orada iki defa yemek pişirilmesi, oranın fakirlerine dağıtılmasını şart koştum.’’ demektedir.
Merak edenler için Maraş Mevlevihanesi’nin yeri; Kahramanmaraş Kapalı Çarşının merkezinde, bedestenin doğu tarafında, şimdiki saatçiler garajı olarak bilinen manifaturacılar çarşısının olduğu yerdeydi. Yerdeydi diyorum çünkü dergâhtan günümüze orijinalitesi kaybolmuş bir mezar sandukasından başka hiçbir şey kalmamıştır.
Temennimiz, Milli Mücadele döneminde büyük kahramanlıklar gösteren Maraş Mevlevihanesi’nin yeniden Kahramanmaraş’ın kültürel mirasına kazandırılmasıdır.
Milli Mücadele döneminde Mevlevihane Dervişlerinin de savaş’a katılmak üzere Mücahidin-i Mevleviyye Alayı’na katıldıklarının altını çizen Ali Avgın: ‘’Maraş Mevlevihanesinden bu alay’a 13 Derviş katılmıştır. Bu katılım sayısı ile 47 Mevlevihane içinde 19. Sırada dır. Bu da ne kadar önemli bir Mevlevihane olduğunun göstergesidir.’’ dedi.
Sözlerine şöyle devam etti:
‘’29 Ekim 1919 tarihinde Frsansızlar, Maraş’ı işgal ettiklerinde yerli Ermenilerle birlikte bölge de büyük zulümler gerçekleştirdiler. Bu zulümlerden biri de Maraş Mevlevihanesi’nin yakılmasıydı.
Fransız işgalciler, ekonomik olarak Maraş halkını zor duruma düşürebilmek için kendi stratejileri gereği, kapalı çarşıyı yok etmeleri gerekiyordu. Bunun içinde kapalı çarşının bir nevi güvenliğini sağlayan Mevlevihane engelinin ortadan kaldırılmasına karar vermişlerdi. Öyle de yaptılar.
Savaşın en çetin günlerinde Fransızlar 1 Şubat 1920 de Maraş’ın ticari kalbi sayılan kapalı çarşıyı ateşe verdiler. Çarşı merkezinde ki Dulkadiroğlu Alaüddevle Bey’in vakfiyesi olan 500 yıllık Mevlevihane’yi de hunharca yaktılar.
Maraş çarpışması hakkında mutasarrıflıktan gelen 1 ve 2 şubat 1920 tarihli raporunda şunlar yazıyordu.
Müslümanlara ait bir çok binalar arasında belediye dairesi ve Mevlevihane de yanmıştır. İslam Ahalisi müdafaada kararlı olduğundan durumda bir değişiklik olmamıştır.
5 Şubat tarihli raporda ise;
‘’Çarpışmalar devam etmektedir. Saraçhane çarşısı ve Mevlevihane ve civar mahallelerde yangın hala devam etmektedir. Ahalinin manevi kuvveti yerindedir. Düşman dışarıdan destek almazsa halk Allah’în izniyle başarılı olacağından ümitlidir.
Maraş Mücadelesinde bir nevi halkın arasında iletişimi Mevlevihane dervişleri sağlamıştır. Kurtuluşu savaşında ve Maraş Milli Mücadelesinde önemli rol olan Mevlevihane yakılarak yıkılmış ve tarihi bir önemi yok diyerek 1941 yılında Cumhurbaşkanı İsmet İnönü imzasıyla açık arttırmayla 781 liraya satılmıştır.
Maraş Milli Mücadelesinde ev ev dolaşan dervişler, yardıma muhtaçlara yardım etmiş ve yaralanan vatandaşların yardımına koşarak varını yoğunu ortaya koymuşlardır. Maalesef Mevlevihane’den günümüzde bir sandukadan başka bir şey kalmamıştır.
Mevlevihane’nin mevcut yerinde ki mülk sahipleri bir bedel ödeyerek oraları satın almışlardır. Yeniden o bölge istimlâk edilmeli hem ilgili kurumlar ve hem de mülk sahipleri fedakarlık göstererek Maraş Mevlevihanesini yeniden Kahramanmaraş’a kazandırmalıdır. ‘’
Maraş Mevlevihanesi hakkında derin araştırmalara imza atan, bu çalışmalarını Kahramanmaraş’ta Bugün Gazetesi ve Maraşgündem.com internet sitesinde paylaşan Ali Avgın: ‘’ Maraş Kurtuluşu Savaşında hunharca yakılan Maraş Mevlevihanesi’nin tekrardan tarihe kavuşturulması gerekmez mi?’’ diyerek konuşmasını sonlandırdı.