Arabuluculuk yöntemiyle yargının iş gücünün azalacağına
dikkat çeken Av.Baran Usanmaz, “Alacakların hızlı bir şekilde tahsil edilerek
ekonomiye kazandırılmasını amaçlayan yargılamalar ile ticari tazminatlara ilişkin
davalar takriben 6 hafta içinde sonlandırılacak. Kanun gereği dava şartı haline
gelmesinden dolayı, öncelikle arabulucuya başvurulmadan doğrudan da dava
açılamayacak” dedi.
Arabulucu, en geç 1 ay içinde uyuşmazlığı çözmek zorunda.
Anlaşma sağlanamazsa 2 hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabiliyor.
Anlaşmazlıklarda ilk sırayı ise işveren ile aylık ücret alıyor. İşçiler, işe
girerken taahhüt edilen ücreti alamadığından şikayet ediyor. Uyuşmazlığın
ikinci nedeni ise kıdem ve ihbar tazminatı. İşçiler her iki tazminatı da
alamamaktan arabuluculuk sistemine başvuruyor.
Av.Baran Usanmaz, “Bu sistem hukuki anlamada hem devlete,
hem de ticari hayat ile birlikte bireylere kolaylık sağlayacaktır. Arabulucuk
birçok avantajı beraberinde getirmekle birlikte, bunlardan birkaçını söyle
sıralayabiliriz; Yargılama sistemimizdeki iş yükünden dolayı, elde olmayan
sebeplerle mecburen uzayan dava süreçlerine maruz kalınmadan, şirketlerin
alacaklarının hızlı bir şekilde tahsilatının sağlanması amacıyla bir yol açılacak
olup, ticari hayattaki bireyler arasındaki ilişkiyi korunarak, çözümlerin daha
ekonomik sağlanması ve taraflar arasındaki çözüme yönelik bu görüşmelerin gizli
olarak yürütülmesidir” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de sadece en az beş yıllık mesleki deneyimi olan
hukuk fakültesi mezunlarının edinebileceği arabuluculuk yetkisi için, Adalet
Bakanlığı siciline kayıtlı ve Bakanlıkça lisanslanan eğitim kurumlarından
teorik ve pratik en az kırk sekiz saat eğitim alınması gerekiyor.
YORUMLAR