Yeni sistemin tartışmalı olduğunu kaydeden Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Yenipınar: “Hiçbir öğrencimizi istemediği okul türüne yerleştirmeyeceğiz” sözünün büyük bir iddia olduğunu dile getirdi. Anadolu liselerinin sınıf mevcudunun kaç kişi olacağının belirsiz olduğunu aktaran Yenipınar, yeni sistemin şu anda ilk ve ortaokul kayıtlarında yoğun şekilde yaşanılan sahte adres beyanı sıkıntısının lise kayıtlarına da yansıyacağını söyledi.
Yeni sistemde
özel ders, kurs v.b. ihtiyaçların son gaz devam edeceğine de dikkat çeken Başkan
Yenipınar, yarışılacak nitelikli okul
sayısının azalacağı için yarışın hızlanacağını bildirdi.
Yenipınar, “Sayın
Bakan TEOG alternatifi sistemi açıkladı, kısaca sınavsız geçiş sistemi, ya da
en iyi okul evine en yakın okuldur sistemi tartışılacak bir sistem. Bu sisteme
göre her öğrenciye elektronik ortamda 5 okul açılacak, öğrenci tercihini
yapacak ve bunlardan birisine yerleştirilecek. Açılacak bu 5 okul hangi tür
okullar olacak? Bakanın dediği gibi öğrenci istemediği okula nasıl gitmeyecek,
5'ten başka tercih hakkı yok ki.Şu sorular da henüz açıklanmadı: Anadolu
liselerinin sınıf mevcudu kaç olacak? Yeni sistem kalabalık sınıflara dönüş
kaygısı oluşturmuyor mu? İsteyen her öğrenci tabi ki 5 tercihinden birine
zorunlu kayıt yaptırmayacak mı? Bu durumda, istemediği okula yerleşmeyecek sözü
sıkıntılı. Nitelikli okullar olarak tanımlanan, sınavlı okullar olduğu sürece
sınavı kaldırmak iddiasının tam bir hayal olduğu da artık anlaşılmıştır. Yeni
dönemde en karlı çıkacak olanlar yine özel okullar olacaktır. Çünkü Anadolu
liseleri nitelikli okul kavramı dışına çıkarılmıştır. Kayıtlarda yaşayacağımız
sıkıntıların boyutlarını şimdiden görmek mümkün. Allah çocuklarımızın yar ve
yardımcısı olsun. Görmeyenlere feraset! Bir önemli problem de adrese dayalı
sistem açık bir kast sistemidir. Bu milleti sınıflara göre tanzim etmektir.
Amaç bu olmasa da sonuç budur” dedi.
NİTELİKLİ-NİTELİKSİZ AYRIMI ABESLE
İŞTİGALDİR
Okulları
nitelikli ve niteliksiz olarak ayırmanın abesle iştigal olduğunu ifade eden
Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Ziya Yenipınar, yeni sistemi şöyle yorumladı: “Fen
Liseleri ve Proje okulları nitelikli okul, geri kalanı niteliksiz okul olarak
planlanıyor. Başarılı Anadolu Liseleri bile niteliksiz okul statüsüne alınıyor.
Bu özel okulların önünü iyice açmaktır. Ayrıca soru sayısının 60’a düşürülmesi
de çok büyük handikap teşkil etmektedir. Sadece 8. Sınıf müfredatından sorumlu
olan öğrenciler şimdi 6,7 ve 8. Sınıf müfredatının tamamından sorumlu
olacaklar. Hangi derslerden kaç tane soru çıkacağı bile henüz belli olmamıştır.
Başarılı olan “niteliksiz “ okulların civarındaki evlere güç yetmez hale
gelecektir. Türk Yani soru sayısının azalması ama konuların artırılması
sınavların kapsam geçerliliğini düşürecektir. Yerleştirme sırasında
yığılmaların önüne geçilemeyecektir.”
AYDIN: OLUMLU YÖNLERİ VAR, BİRAZ DAHA
GELİŞTİRİLMELİ
Eğitim Bir
Sen ve Memur Sen İl Başkanı Abdülaziz Aydın, 5 Kasım 2017 tarihinde, Millî
Eğitim Bakanlığı tarafından açıklanan yeni ortaöğretime geçiş sisteminin olumlu
yönlerinin olduğunu; ancak biraz daha geliştirilmeye ihtiyacı olduğunu
belirterek yeni Mahalli Yerleştirme Sistemi (MYS), hakkında şu bilgileri verdi:
“Yapılan açıklamalara göre; öğrencilerin yaklaşık yüzde 8-10’unun merkezi
sınavla öğrenci kabul edilen liselere, geriye kalanların ise sınava tabi
tutulmadan adreslerine dayalı olacak şekilde belirlenecek liselere
yerleştirilecektir. Sınavsız yerleştirme sürecinde, ikametgâha göre eğitim
bölgeleri belirlenecek, öğrenciler bu eğitim bölgeleri içinde beş (5) okul
tercih edecekler ve bu tercihleri doğrultusunda bir okula yerleştirilecekler.
Her bir okulun belirli bir kapasitesi tanımlanacak ve okulların kapasitesi
aşıldığı takdirde ortaokul başarısı dikkate alınarak bu eğitim bölgeleri
içerisinde yerleştirme işlemi gerçekleştirilecektir. Merkezi sınavla öğrenci
alacak okullar Mayıs ayı içerisinde ilan edilecek; sınav sözel ve sayısal
olarak iki alana ayrışacak ve toplam 60 sorudan oluşacaktır. Haziran ayının ilk
haftasında yapılacak sınavın süresi 90 dakika olacak. Sınavın içeriği 6, 7 ve
8. sınıf ders müfredatıyla uyumlu olacaktır.”
“SINAV STRESİNİ AZALTMASI YÖNÜYLE
OLUMLU”
Tüm
öğrencileri merkezi olarak sınava sokan ve yerleştiren bir geçiş sistemi yerine
MYS’de öğrencilerin sadece bir kısmının sınavla yerleştirilecek olması ve
sınavın isteğe bağlı olmasının, sınav stresini azaltması yönüyle olumlu
olduğunu kaydetti.
Aydın, “İkinci
olarak, puan üstünlüğüne göre tüm okulların sıralanması, okullar arasındaki eşitsizliği
ve hiyerarşiyi artırmakta ve özellikle düşük puanlı okullara ve öğrencilere
yönelik olumsuz tutumlara ve etiketlemelere neden olmaktaydı. Yeni sistemde,
sınavla öğrenci alacak okullar hariç, okulların çoğunluğunun bir taban puanı
olmayacağından, bu okullar arasındaki başarı sıralaması ortadan kalkacaktır.
Okullar, öğrenci başarısına göre daha heterojen bir şekilde oluşacaktır. Bu
ise, okullar arasındaki katı hiyerarşiyi ve başarı farkını azaltacaktır.
Ayrıca, bazı okullar ve öğrenciler doğrudan başarısız olarak etkilenmekten
kurtulacaktır” ifadelerine yer verdi.
NESNEL KRİTERLERE DİKKAT!
Açıklanan yeni
sistemde geliştirilmesi gereken bazı hususlar olduğunu dile getiren Eğitim Bir
Sen ve Memur Sen İl Başkanı Abdülaziz Aydın, merkezi sınavla öğrenci alacak
okulların belirlenmesinde özellikle nüfus ve kentin büyüklüğü gibi nesnel
kriterlerin dikkate alınması gerektiğini hatırlatarak şöyle konuştu: “Fen
liseleri ile sosyal bilimler liselerine ek olarak bazı Anadolu liseleri, meslek
liseleri ve imam hatip liseleri de merkezi sınavla öğrenci almalıdır. Merkezi
sınav için öngörülen 60 sorunun kapsam geçerliliği düşük olacaktır. Bundan
dolayı soru sayısı artırılmalıdır. Sınavın 6 ve 7. sınıfların konularını da
kapsaması, halen 8. sınıfta bulunan öğrencileri okul dışı kaynaklara
yönlendirme riski taşımaktadır. Dolayısıyla merkezi sınavın kapsamı 8. sınıf
konularıyla sınırlandırılmalıdır.”
SINAVSIZ YERLEŞTİRMEDE ESNEK OLUNMALI!
Sınavsız
yerleşecek öğrencileri yerleştirmede katı bir merkezi yerleştirme anlayışı yerine
daha esnek bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğini bildiren Başkan Aydın, yeni
sistem için şu önerilerde bulundu: “Ortaöğretime yerleşme ile ilgili iş ve
işlemler merkezi olarak Bakanlık tarafından değil, il ve ilçe millî eğitim
müdürlükleri tarafından yürütülmelidir. Böylece, öğrenci ve ailelerin tercih
ettiği okul türüne göre ikametlerine en yakın okula yerleştirilmeleri için
yerel imkânların maksimize edilmesi amaçlanmalıdır. Zira hangi muhitte hangi
okul türüne ne kadar talep olduğu önceden bilinmediği için, yaz başında
netleştirilecek talepler doğrultusunda ve demokratik eğitim anlayışı
çerçevesinde, il ve ilçe millî eğitim müdürlükleri söz konusu taleplere uygun
bir arz oluşturmalıdır. Aksi hâlde, mevcut arz ile talep arasında büyük bir
makas söz konusu olabilir. Sınavsız yerleştirme işlemi yapılacak okullara katı
bir kontenjan/kapasite sınırlaması konulmamalıdır. Aksi hâlde, öğrencinin
evinin en yakınındaki okula yerleşmeme ihtimali söz konusudur. Bundan dolayı,
öğrencinin evinin en yakınındaki tercih ettiği okul türüne adrese dayalı olarak
yerleşmesi esas olmalıdır. Adrese dayalı yeni sistemin bir boyutu da, il ve
ilçelerdeki okul kapasitelerinin ne kadar yeterli olduğunu ortaya koyacak
olmasıdır. Bugüne kadar yapılan yatırımların ne kadar isabetli ya da ne kadar
çarpık olduğu ortaya çıkacak, öğrenci yoğunluğunun çok, okullaşmanın az olduğu
yerlerde ikili eğitime geçme zorunluluğu veya okullaşmanın çok öğrenci
yoğunluğunun az olduğu yerlerde de bazı okulların atıl kaldığı durumlar söz
konusu olacaktır. İl ve ilçelerdeki okul yatırımlarının bundan sonra öğrenci
yoğunluğuna göre planlanması, sistemin uzun vadede işleyişi açısından
önemlidir. Merkezi sınavla öğrenci alacak okullar için nitelikli okul yerine seçici
okul tanımlaması yapılmalıdır.”
YORUMLAR