Fakıbaba, tarım girdilerinde "yarısı sizden yarısı
bizden" şeklinde farklı destekler olacağını bildirdi.
Tarım ve hayvancılıkta rekabetçi bir Türkiye vizyonuyla
2018-2000 strateji planı yayınladıklarını belirten Fakıbaba
"sürdürülebilir üretimi, kırsal kalkınmayı ve rekabet edebilirliği
sağlamak amacıyla stratejiyi 'milli tarım güçlü yarın' olarak belirledik.
Tarımsal faaliyetlerin yürütülmesi için 2 kaynağa ihtiyaç
var, tarım arazisi ve çiftçilerimiz. Bu 2 unsura sahip çıkmalıyız. Başarılı
olmamak için hiçbir sebebimiz yok problemlerimiz olduğu doğru ama bunları tek
tek aşabilecek güce sahibiz." dedi.
Türkiye'nin tarımsal hasılada Avrupa'da birinci sırada
olduğunu belirten Fakıbaba "tarımda geleceği de öngörüyoruz ve
faaliyetlerimizi bu yönde sürdürüyoruz.. Kendi gıdasını üretemeyen ülkeler tam
bağımsız olamaz derken buna gerçekten inanıyoruz.
Tarımsal kredilerde yüzde 25 ile yüzde 100 arasında faiz
indirimi uygulamasının devam edeceğini belirten Fakıbaba üreticiyi desteklemek
için bu indirimi uygulayan tüm bankalara teşekkür etti.
"FARKLI
DESTEKLER OLACAK"
2003 - 2017 döneminde mazot maliyetinin ortalama yüzde
16'sını destekleyerek üreticimize 7.5 milyar TL ödeme yapıldığını belirten
Bakan "2018'de çiftçilerimizin kullandığı mazotun yarısını ödemeye
başladık, bu kapsamda 1.8 milyar TL destekleme ödemesi yaptık. Mazot
fiyatlarını takip edip bunun ortalamasıyla çiftçilere yarısı bizde yarısı
sizden diyebileceğimiz projelere imza attık, tarım girdilerinde "yarısı
bizden yarısı sizden " diyeceğimiz farklı girdiler olacağını müjdelemek
isterim" diye konuştu.
Fakıbaba konuşmasına şöyle devam etti;
"2005 yılında gübre desteğini vermiştik. 2017
dönemine kadar ortalama yüzde 15'ini destekledik. 2016'da gübredeki KDV oranını
yüzde 18'den sıfıra indirerek yıllık ortalama 1 milyar TL dolaylı destek
sağladık. 2018'de 530 milyon TL gübre desteği verdik.
TOHUM İHRACATINDA
BÜYÜK BAŞARI ELDE ETTİK
Hayvancılığımızın gelişmesini yem bitkisi tohumu ve
üretimi ile ilgili destekleri artırdık. 2018'de üretim ve kullanım desteğini
yüzde 100 ve yem bitkisi üretim desteğini ise yüzde 50'ye kadar artırdık. Pamuk
ekim alanlarında arazinin boş bırakıldığı zamanlarda yem bitkiciliği üretimine
başladık."
2002 yılında 145 bin ton sertifikalı tohum üretimi varken
2017'de 1 milyon tona yükselmiş. Tohum ihracatımız 2017'de 136 milyon dolara
yükselmiş. İthalatımız nedir? İthalatımız 185 milyon. Bugün Türkiye olarak 79
ülkeye tohum ihracatı yapıyoruz. Bakanlığımızın yetkilendirdiği 832 adet firma
sertifikalı tohum üretimi yapıyor.
Bakanlık olarak tohumda 2023 hedefimiz 2 milyon ton
üretim 500 milyon dolarlık ihracattır.
Tohumlarımızı kayıt ve koruma altına alıyoruz. 10 binden
fazla tohum çeşidini kayıt altına aldık. Geleceğimizi düşünerek Ankara'daki
Tohum Gen Fabrikası ve İzmir'deki Gen Fabrikası'nda 121 bin örneği muhafaza
ediyoruz.
2002-2017 döneminde önemli artışlar sağlandı. Sığır
sayısı 16.2'ye küçükbaş sayısı ise 46 milyon başa yükseldi. Artışa karşılık
halkın alım gücünün artması sonucu gibi etkenler kırmızı ete olan talebi
yükseltti. 2017'de 1.150 milyon tona yükseldi.
2023'e kadar ithalat eden bir ülke değil ithalatı bitiren
hatta ihracat yapabilecek bir ülke haline gelebiliriz. (Haber 7)
YORUMLAR