Pazarcık Belediye Başkanlığı’nı devraldıktan sonra ilçenin
acil ve öncelikli ihtiyaçlarını gidermek için kolları sıvayan Pazarcık Belediye
Başkanı Bozdağ, Pazarcık’a yapılan yatırımları gazetemize değerlendirdi. Göreve
geldiği ilk sırada icarlık olan belde belediyelerin borçlarını ödemeye başlayan
Bozdağ, önümüzdeki dönem içinde Pazarcık’ın borç veren bir belediye olacağını
kaydetti. İşte Bozdağ ile röportajımızdan satır başları:
Geldiğimizde belediye borçlu, hacizli. Hatta “bu, belediye
binasını da satabilirler” deniyordu. “6 ay dayanamaz bırakır gider” diyorlardı.
Siz samimi olursanız, doğru olursanız; Cenabı Allah yardım eder, buna inandık.
Çok şükür yüzde 60-65 civarını bitirdik. Pazarcık bir sisteme oturdu. İkinci
dönem 2019-2024 dönemi Pazarcık tabiri caizse Kahramanmaraş için söylüyorum
çimer. Bakın çimer diyorum. Borç para bile verebilir. İcralık belediyeden borç
verebilir bir belediyeye gidiyoruz.
Önceki yıl çalıştayda Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım’a
Pazarcık’ın ilgili sıkıntılarını arz ettiğimde 3 ay sonra da Bölge Müdür
Muavinimizi de buraya göndererek acil olduğundan planlandığını söylediler ve
akabinde de 24 ağustos 2017 tarihin de çevre yolu ihalemizde yapıldı. ihaleye
45’e yakın firma girdi.
Bu Ekim ayı meclisinde, Pazarcık ilçesi Kızkapanlı Mahallesi
261 ada 4 parsel biri, bir de 138 ada 32 parselde yapılması planlanan düşünülen
sanayi alanı. 1/5000’liği bitti. 1/5000’liği büyükşehirden geçti. Toplam yer:
6600 dönüm.
Temel atmamız ile doğalgazı yakmamız 6 ay sürdü. Eylül’de
temel atarız, dedik. Eylül’de temel attık. Mart’ta yakarız, dedik. Mart’ta
doğalgazımızı yaktık. Vatandaşımıza taahhüt ettiğimiz süre günü gününe tuttu.
Biraz sıkıntılar vermedik mi? Verdik. Ama her zaman söylüyorum: Sancısız doğum
olmaz.
Maraş’a doğru giderken Kartalkaya’yı geçtikten sonra sağ
tarafta yolun kenarında 104 dönüm bir hazine arazimiz var. Buraya Küçük Sanayi
Sitesi yapılması için TOKİ ile görüşüyoruz. Eğer biz 36 ay vadeyi 72 aya
çıkartabilirsek; TOKİ burada bir esneklik gösterirse ki görüşmelerdeki o
sıcaklıktan anlıyorum; büyük bir ihtimal orada işlemlere hemen başlanacak.
Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Fatma Şahin Hanımla
görüştük. 1971’den beri Kartalkaya’dan su verdiğimizi, bizim de içme suyu
sıkıntımızın olduğunu, Göksu-Helete suyundan bizim de ihtiyacımız kadar su
almamız gerektiğini talep ettim. Ondan sonra mikrofonu benden aldı Fatma Hanım;
“tabi ki Pazarcık’a sözümüzü verdik” dedi. Yaklaşık saniyede 200 litre suyu biz
buradan alıyoruz. Borular döşeniyor.
Yollar, kanalizasyon, su şebekesi, doğalgaz, sanayi ihtisas
alanları… Maşallah Pazarcık’ta hepsi var. “Belediyelerin görevi festival yapmak
değildir. Borçlanarak onu herkes yapar. Önemli olan altyapıyı yapmak. Alt yapı
olmadan üst yapı olmaz” bu sözler Pazarcık Belediye Başkanı Yakup Hamdi
Bozdağ’a ait. Gündüz saatlerinde vatandaşlarla çok meşgul olduğu için akşam
saatinde rahatsız ettik Başkan Bozdağ’ı! Yine bir toplantıdan yorgun argın çıktı
bizi kabul etti. Yorgunluğu her halinden belli olsa da Pazarcık söz konusu
olduğunda heyecanla anlatmaya başladı. Hem Pazarcık için mega proje olarak
adlandırdığı çevre yolu, ihtisas sanayi bölgeleri, alt yapı çalışmaları
kovalıyor hem de vatandaşın mutlu ve üzüntülü günlerinde en büyük destekçisi…
Pazarcık nereden nereye geldi? Yaklaşık 1 saat boyunca bunu konuştuk. Yatırılan
yatırımları detaylı bir şekilde röportajımızdan okuyabilirsiniz; ama benim asıl
vurgulamak istediğim şey: İcralık bir belediyeden borç veren bir belediyeye
gelmek kolay değil! İşte Pazarcık’ın
başarısının hikâyesi…
Pazarcık zor bir
coğrafya. Toplumun tüm renkleri var. Herkesi nasıl memnun ediyorsunuz? Çünkü
kafasını kessen başka partiyi söylemeyecek insanlar var. Buna rağmen bu duvarı
nasıl yıktınız?
Herhalde samimiyettir. Âcizane babadan dededen siyasi bir
aileden gelmekteyim. Çocukluğumdan beri kalabalığın içinden gelmekteyim. Babamı
gördüm hatta dedemi de gördüm. 12 yaşındaydım vefat ettiğinde rahmetlik dedem.
Ev hep böyle kalabalık insan yığını halinde olurdu. Gelen giden köylerden
gelenler dedemgilin evinde kalırdı. Eskiden böyle 3 gün 5 gün kalanlar olurdu.
Yol falan yoktu. Çok şükür ülke nereden nereye geldi. Birincisi budur. İkincisi
de Ankara’da yoğun bir mecliste çalışmaktır; Kahramanmaraş Milletvekili Selahattin
Karademir’le! Sonra 8 yıl Mehmet Sağlam’ın bence siyaset teçhizatından geçtik.
Siyasetin olduğu yer Ankara’nın göbeği meclis! Biraz herhalde orada
koşuşturmaktan Bakan Bey’in orada faaliyetlerini görmekten orada da herhalde
bir şeyler öğrendik. Ben öyle değerlendiriyorum. Az çok bürokrasiyi ve devleti
tanıdığıma inanıyorum. İnsanlar oraya da talepler ile gelirdi. Hastası olur
gelirdi. Tayini olur gelirdi. İş takibi olurdu. Bursu, kredisi olurdu. Biz yılın
12 ayı belirli şeylere bölerdik. Şu zamanlar polis sınavları, şu zamanlar
askeri sınavlar, şu zamanlar yurtlar, şu zamanlar işte tayinler, harçlar,
krediler, burslar… Hep bu koşturmayla oldu. E tabi belli bir zaman geçtikten
sonra da memlekete gelip Belediye Başkanı olunca bunları herhalde bilmemizden o
konuda kendimi şanslı addediyoruz. Herkese nasip olmaz bu. Çok genç yaşlarda Bakanlık
Müşaviri gibi bir yere Milli Eğitim Bakanlığında Mehmet Sağlam gibi bir duayenin
yanında usta çırak gibi herhalde yetişmenin de bence öyle dersem daha doğru
olur; onun neticeleridir. İnsanlar sıcak görüyor. Mesela bakın şu saate kadar
işte gördünüz; saat 23.30’da çıktığımı biliyorum. Öğlen yemek yemediğimi
biliyorum. 09.00’da girip de 16.00’a kadar Allah sizi inandırsın sadece su içerek
vatandaşlarla birebir görüştüğümü biliyorum. Ve en son çıkan ankette yüzde 80,8
gibi halkla görüşebilme 5 üzerinden 3.97 alma bu da beni mutlu etmedi, desem
yalan olur. Ama bitirebildik mi? Bitmedi. Belediyenin sıkıntıları var
geldiğimizde icra var, sıkıntı var. Belediye borçlu, hacizli. Hatta “bu,
belediye binasını da satabilirler” deniyordu. “6 ay dayanamaz bırakır gider” diyorlardı.
5 belediye oldu. Diğer belde belediyelerinin Evrin’in, Yumaklıcerit’in, Narlı
hariç diğer belde belediyelerinin hepsi kayıtlarda mevcut ne kadar borçlu
oldukları. Ben bununla ilgili dosya da hazırladım. Nasıl aldık, ne getirdik, ne
yaptık diye! Ben bunu ilgili milletvekiline de sundum. Celalettin beye de
verdim. Bakın bu borç böyle böyle. Bununla ilgili Ankara’dan 25 yıllık
belediyeleri teftiş eden başkontrolör müfettiş bir arkadaşı Başkan Yardımcısı diye
getirdim; buraya bana yardım etsin diye. Ben kalkamam bu işin içerisinden.
Bütün belediyelerin borçları binaları hacizleri dosyalar büyük nasıl
kalkacaksın? Sağ olsun geldi 13 ay kaldı yardımcı oldu. Bir tane dışarıdan
sözleşmeli bir avukat var burada. O da kendi işini takip etmekten başka yerlere
gidip gelmekten boşa düşerse de ikinci planda belediyenin işlerinin takip
edecek. Bu böyle yürümez. Gelir gelmez de biz iki tane hanımefendiyi sözleşmeli
olarak kurumsal bir nitelik taşısın diye hukuk müşaviri olarak koyduk.
Şimdi bir taraftan
hizmet yürütüyorsunuz bir taraftan da bu kalan borçları ödüyorsunuz. Bu
borçlarda ne kadar erime oldu?
Çok samimi söylüyorum: Yatağıma başımı koyduğumda bu işin
içinden nasıl kalkabiliyoruz, diye düşünüyorum. Kalkabiliyorum değil bakın;
kalkabiliyoruz! Hiçbir zaman tekil konuşmam o da şeceremden dolayıdır. Tek
başına kimse bir şey yapamaz. Ne yapıyoruz? Yeri geliyor Ankara’da ki arkadaşlarımızı
arıyoruz. İlgili bu işin uzmanlarıyla konuşuyoruz. Nerede nasıl davranırız diye
istişare yapıyoruz. Özellikle dün Sayın Bakanımız Mahir Ünal üstüne basa basa
ne dedi? İstişare, istişare, istişare! Yani MYK’daki de vekil de il başkanı da
Belediye Başkanı da istişare. En önemli şey istişare. “Ben yaptım oldu” yok
böyle bir şey. Ben de diyorum yahu kurban olduğum bu kadar şeyin içerisinde
nasıl gidiyor? Gözümde çok büyütüyordum. Hedef de koyuyorum; ama Cenabı Allah
yardım ediyor. Bir tek bildiğim bir şey var. Ok gibi doğru olursan Cenabı Allah
yardım eder. Bu yardımlar da şöyle oluyor: Bir şirket geldi alacaklıydı. 500
bin lira alacağı var. Kim? Baba-dede dostumuz. Bir tanesini örnek söyleyeyim
mesela işte Yusuf Bülbül! İcra vardı. Basit söylüyorum sağ olsun ona da
selamlarımızı iletelim. İcralıktı geldi, konuştuk. Şöyle şöyle yaparsak bize
biraz zaman tanı küçük küçük şu ebatlarla size ödeme yaparız, dedik. Sağ olsun
yani böyle istişareli konuşuyoruz. Filan yerin alacağı vardı. Bize böyle böyle
davran! Belediye işte biraz muhalifti. Böyle sıkıntıların içinde bunu düzlüğe
kaldırmak için bize yardımcı olursanız memnun oluruz, diyoruz. Bu şekilde biraz
öteleyerek zaman tanıyarak bu işler çözüldü. Ama vatandaş da bu samimiyetimizi
gördü. Mesela 2-3 tane özel banka vardı. Israrla onların alacağı vardı. Hiç
ikinci telefonu açtırmadan takır takır ödemelerimizi şöyle şöyle yaparız,
dedik. Taahhüt ettiğimiz şekilde ödedik. Ve kredi açık şu anda açık. Borcunu
düzenli ve zamanlı bir şekilde öderseniz kredi puanınız da artar. Samimiyet her
şeyi açar. Nezaketin de açamayacağı kapı yok. Siz samimi olursanız, doğru
olursanız; Cenabı Allah yardım eder, buna inandık. Çok şükür yüzde 60-65
civarını bitirdik. Ben sadece Narlı’da 2 tane yer sattım. Şimdi ihaleye
çıkartacağımız bir yer var. Ek imara açılan 125 hektar gelir gelmez yani bin
250 dönüm imara açtık. 5000’lik bitmek üzere Aralık ayında çıkar. O çıktığında
oralardan arsalar çıkacak. O arsalarla da bütün borcumuzu öderiz. Borcumuzu
kapatırız.
Bu imar planıyla
beraber başkanım hizmet süreniz bitene kadar Pazarcık belediyesinin de borcu
bitecek diyebilir miyiz?
Kesinlikle! Hatta şöyle diyebilirim: İkinci bir dönem
oluruz, olamayız. O Allah’ın bileceği bir iş ama Pazarcık bir sisteme oturdu.
İkinci dönem 2019-2024 dönemi Pazarcık tabiri caizse Kahramanmaraş için
söylüyorum çimer. Bakın çimer diyorum. Borç para bile verebilir. Yani
büyükşehire bile borç verebiliriz. Öyle bir durum olabilir. İcralık belediyeden
borç verebilir bir belediyeye gidiyoruz.
Geçen yılki çalıştayda
çevre yolu için iyi bir çıkış yapmıştınız. O çıkışın meyvesini topladınız mı?
Aldık çok şükür. Dün de 4’üncü çalıştayımız oldu. Burada
çalıştaylarla bizi tanıştıran Kahramanmaraş milletvekilimiz Genel Başkan
Yardımcımız Mahir Ünal’a da Allah var teşekkürlerimizi sunmamız lazım. Niçin?
Buradan Ankara’ya gidip randevu alıp birebir görüşme imkânını zor bulan
arkadaşlarımız da var kolay bulanlar da var. Ama Mahir Bey’in bizi o
çalıştaylarla tanıştırması sayesinde bütün bakanlarımızın Kahramanmaraş’ımıza
gelmesiyle ilçemizde ve Kahramanmaraş’ımızdaki sıkıntıları birebir yazılı ve
sözlü söyleme fırsatı buluyoruz. O da ne yapıyor bürokrasiyi hızlandırıyor. 6-7
ay, 8 ay, 1 yıl bekleyeceğimiz şeyleri 2 aya indirgiyoruz ve işleri bürokrasiyi
takılmadan görüyoruz. Bu çok önemli bir şeydi. Ve Kahramanmaraş hakikaten şu
son 15 yılda nereden nereye geldi? Allah var. Hem Büyükşehir Belediyesi olsun
yeni bir büyükşehir belediye olmasına rağmen hakikaten inanılmaz hizmetleri
gördü. 6360 büyükşehir yasasının ne olduğunu bilmeyenler; işte efendim gelir
gelmez şu kadar kadro verilecek, şu kadar insana şey verilecek, bilmem ne falan
diye eleştirirken bile ben bu yasanın doğru bir yasa olduğunu söyledim. Eksik ama
eksiklikler yavaş yavaş tamamlanacak. Büyükşehirin ilk 3 yılı sıkıntılı geçer.
Kalan iki yıl göreceli. Göz önünde hizmetler görünür bakın görüyoruz. Daha da
çıkar. Çevreyolu çalıştay bunun en büyük önerisidir. Ben 51 yaşındayım. Çocukluğumdan
beri herkes derki çevre yolu şuradan geçecek, Kızılyarma’dan geçecek derlerdi.
Daha şu ana kadar 24 ağustos 2017 tarihine kadar çevre yoluyla ilgili ne bir
plan ne bir müracaat söz konusu değildi. Ama önceki yıl çalıştayda Sayın
Başbakanımız Binali Yıldırım’a Pazarcık’ın ilgili sıkıntılarını arz ettiğimde 3
ay sonra da Bölge Müdür Muavinimizi de buraya göndererek acil olduğundan
planlandığını söylediler ve akabinde de 24 ağustos 2017 tarihin de çevre yolu
ihalemizde yapıldı. 45’e yakın firma girdi. 160 trilyonluk bir ihale. 45’e
yakın firmanın içinde 4 tane kaldı. 4 tane firmanın içerisinde ihaleyi Karadenizli
bir firma aldı. Ama bir şirket TİK’e başvurdu. Onun da 1 aylık bir süresi var
tamamlanmak üzere. Onun akabinde de 2020 yılın da bitirmek şartıyla yani bakın
3 yıl içerisinde ihalesi yapıldı. Çok şükür diyebilirim ki Pazarcık’taki mega
projeler arasında ilk sırayı alır çevre yolu. Bize gösterdiği teveccüh ve ilgi
için hükümetimize de Sayın Başbakanımıza da teşekkür ediyorum.
Pazarcık organize
sanayi bölgesi ile ilgili bir gelişme var mı?
Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Fatih
Mehmet Erkoç ile daha önce konuşmuştuk. Pazarcık’ın hazineyle ilgili yeri var.
İşte OGS düşündüğümüz, ihtisas organize saniyeleri kurmak istediğimizi hazine
yerlerimizin olduğunu Gaziantep’le Kahramanmaraş arasında Tonsuklu’dan sonra
ikinci etabın en azından burası olması için görüşmemiz oldu. Bu görüşmemiz
neticesinde ekonomik yönden bizim de sıkıntılarımızı gidereceğini konuşmuştuk.
2 ile 2.5 yıl sonra bakın çıktı. Bu Ekim ayı meclisinde, Pazarcık ilçesi
Kızkapanlı Mahallesi 261 ada 4 parsel biri, bir de 138 ada 32 parselde
yapılması planlanan düşünülen sanayi alanı. 1/5000’liği bitti. 1/5000’liği
büyükşehirden geçti. Toplam yer ne kadar? 6600 dönüm. Biz bu 6600 dönümün geçen
Büyükşehir Belediye Başkanımız Fatih Mehmet Erkoç, Pazarcık Kaymakamımız, ben,
ticaret odası yetkilimiz, iş adamlarımız, Büyükşehir İmar Daire başkanımız
Melike Hanım, Emlak Müdürümüz, Defterdarlık temsilcisi, bunlarla hep birlikte
sunumunu yaptık. Bu 6600 dönümün parselizasyon işleri yapıldı. 200 dönümlük,
150 dönümlük, 50’şer dönümlük, 40’ar dönümlük alanlar ayrıldı. Talepler
doğrultusunda küçük-büyük sanayicilerimize yer vereceğiz. Bunun yanında 2200
metre kare sosyal donatı alanları. Nedir bunlar? İlçe belediye binası, hizmet
binası, büyükşehir hizmet binası, garaj, kamyonların gireceği yer, işte 112,
hastane depolarının olacağı yani yeni bir altyapı yerlerinin hepsi ayrıldı. Geriye
kalan 4400 küsur dönüm yerin parselizasyonu bitti. Kasım olmazsa en geç Aralık ayında
biz de binliğini yapacağız. Ondan sonra kazmayı bu 4400 dönüm yere vuracağız
inşallah. Kızkapanlı Mahallesinde yer alan bu 6600 dönümün yüzde 30’u Pazarcık
Belediyesi’ne yüzde 10’u da Büyükşehire!
Bir yüzde 30’unu düşünün bir de yüzde 10’unu düşünün. Tomsuklu
Organize Sanayi 3400 metrekare 1000 dönüm daha fazla orası. Bu 6600’ün bir
akabinde 10 bin arkasından 15 bin 20 bin olabilecek şekilde yerimiz var. Bu Pazarcık’ı
ne yapacak biliyor musunuz? Uçuracak. Daha önceki iktidarlarda borç alan emir
alır, diyorduk ya; Pazarcık önümüzdeki dönem borç alan değil borç veren bir
belediye olur. Bundan emin olun. Buradan da Büyükşehir Belediye başkanımıza
teşekkür ediyorum. Bu çalışmayı neticelendirdik diye.
Pazarcık’a doğalgaz
gelecek dediniz, geldi. Gittiniz koşturdunuz, çok uğraş verdiniz. Pazarcık’ta
doğalgaz şimdi ne durumda?
Pazarcık’ta bin 400 kişi şu anda doğalgaz yakıyor. 2-3 aydır
yakan var. Önümüzdeki hafta merkezde döşenen yerlerin tamamına verilecek.
Yukarı Pazarcık ile İstasyon Mahallesi için müracaatımız oldu. o da önümüzdeki
yıla yetişir. Hatta biz artırdık. Daha kısaydı; Narlı’yı da sonra ekledik.
Fatih Mahallemizde 10. Caddenin arka tarafı yoktu onu da sonradan ekledik.
Sadece Yukarı Pazarcık ile İstasyon Mahallemiz kaldı. Onun dışında doğalgazı
yakıyoruz. Hatta “daha geçen temel attınız şimdi yakıyorsunuz” diyen oldu.
Hakikaten 6 ayda oldu. Temel atmamız ile doğalgazı yakmamız 6 ay sürdü. Eylül’de
temel atarız, dedik. Eylül’de temel attık. Mart’ta yakarız, dedik. Mart’ta
doğalgazımızı yaktık. Vatandaşımıza taahhüt ettiğimiz süre günü gününe tuttu.
Biraz sıkıntılar vermedik mi? Verdik. Ama her zaman söylüyorum: Sancısız doğum
olmaz. Eğer bunu toz çıkarmadan getiren bir sistem varsa onu yapalım. Doğalgaz
ile şunu söyleyebilirim: Türkiye’de tektir. Tek olduğu için söylüyorum.
Doğalgaz nereden geliyor? Doğudan batıya geliyor. Sayın Ulaştırma Bakanımız
Kahramanmaraş programında ne demişti? Asya ile Avrupa arasında bir köprü
demişti. Şimdi bu köprünün üzerinden Avrupa’ya şey doğalgaz gidiyor. Mücadele,
ülkeler arasındaki sıkıntı, Rusya ile Almanya ile sıkıntı… Almanya’nın bize
takındığı tavrın sebeplerinden birisi de dünyanın en büyük üçüncü havaalanın
değil; bir de mavi akım projesi var. Türk akımı projesi. Niye oradan gitmiyor
da buradan gidiyor? Türkiye zenginleşiyor, büyüyor. Rahatsızlıklarının biri de
o! Şimdi Rusya’dan, İran’dan, Irak’tan doğalgaz geliyor. Bizim doğumuzda
Gölbaşı ilçemiz var. Bizim doğumuzda Gölbaşı ilçemiz inanın 15-20 yıl öncesine
göre Pazarcık’a göre çok küçüktü. Şimdi doğalgaz Gölbaşı’nda var da
Gölbaşı’ndan Kahramanmaraş’a giderken bu Pazarcık’ı niye atlayıp gidiyor? Bizim
Kartalkaya Barajı’mızın kuzeyinden geçiyor. Çok da yakın. Çiğli’den, Kapıçam’ın
oradan gidiyor. İster buna siyasi deyin ister buna memleket sevdalısı, memleketi
bilmeyenler veya sahipsiz deyin; ne derseniz deyin! Buradan geçerken;
Çanakkale’deki gibi “Dur Yolcu” niye dememişler? Geçerken şurada 30 bin
nüfuslu, koskoca bir ilçe var. Bugün Ardahan’da 3 bin nüfuslu bir beldeye
doğalgaz bağlatıyor da belediye başkanı Pazarcık’a niye bağlatmamışlar da
atlamış gitmiş. Biz ne yaptık? Batıdan doğuya götürdük. Türkiye’de batıdan
doğuya doğalgaz götüren tek belediye Pazarcık Belediyesidir! Biz tuttuk
Çiğli’nin oradan Narlı-Nefsi Doğanlı Mahallesi’ne toplama merkezi kurduk. Bir T
boru çektik. Narlı’dan Pazarcık’a 19 kilometre ile doğalgaz getirdik. Doğalgaz
ilçemize geldi yandı. Allah hayırlı eylesin.
Yani Pazarcık’ın
doğalgaz ihtiyacı önümüzdeki yıl itibariyle tamamen giderilmiş olacak. Peki,
Pazarcık’ın su ihtiyacı ne durumda? Gaziantep hala Kartalkaya’dan su alıyor?
Bakın aynı şeyi su için de söyleyeyim: Göksu Helete’den
Gaziantep’e giden 130 kilometrelik isale hattı var. Çok büyük projeler bunlar.
Bu da bizim güneyimizden gidiyor. 130 kilometrelik isale hattı var ve bunun
yaklaşık 65-70 kilometresi Pazarcık’ın sınırları içinden geçiyor. Tabi biz
bununla ilgili bir lobicilik yaptık. Burada Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye
Başkanıma yine teşekkür ediyorum. Kendisi de bizzat Veysel Eroğlu Bey’e de
söyledi. Biz sıkıntılarımızı önce kendisine ilettik. Sonra beraber Veysel
Eroğlu Bey’e sözlü ve yazılı da ilettik. Onun dışında Başkanım ben
Pazarcıklıları Gaziantep’te Fatma Hanım toplayacağım, için dedim. Allah gani
gani rahmet eylesin Abdulkadir Yüksel… Pazartesi günü saat 06.00’dan sonra
09.15’te uçağım var dedi. Toplayalım, dedi. 3 saatte 500-600 tane Pazarcıklıyı
toplamamıza da hayret ettiler Gaziantep’te! O saatte herkes işten dönüyor. Şok
oldular vallahi Gaziantep’te! Oturduk. Gördü Fatma Hanım da bir baktı CHP
milletvekili adayı, MHP milletvekili adayı, HADEP milletvekili adayı… Bütün
Pazarcık’tan her kesimden insan var. Parti toplantısı değildi. Pazarcıklıların
toplantısıydı. Pazarcıklılar ile yerel yönetimlerin buluşma toplantısıydı. Bu
toplantıda, divanda mesel suya geldi. Orada ben konuyu Büyükşehir Belediye
Başkanımıza Sayın Bakanımıza da ilettiğimi 1971’den beri Kartalkaya’dan su
verdiğimizi, bizim de içme suyu sıkıntımızın olduğunu, Göksu-Helete suyundan
bizim de ihtiyacımız kadar su almamız gerektiğini talep ettim. Ondan sonra
mikrofonu benden aldı Fatma Hanım; “tabi ki Pazarcık’a sözümüzü verdik” dedi.
Yaklaşık saniyede 200 litre suyu biz buradan alıyoruz. Borular döşeniyor. Şimdi
bizim bu sudan almamız gerek. Kuzeyimizden giden Kısık Projemiz var. Ta
Dulkadiroğlu’na kadar gidecek. O proje gecikeceği için belki 2020 yılına kalır.
Biz o zamana kadar su ihtiyacımızı görelim diye doğalgazda yaşanan sıkıntıyı
biz yaşatmadık, aldık.
Pazarcık Küçük Sanayi
Sitesi için çalışmalar ne durumda?
Şimdi bizim evlerin altında sıkıntımız vardı. Küçük Sanayi
Sitesi için büyük bir projemiz var. O projeyi alıp Sayın Kaymakamımız ile
birlikte TOKİ’ye gideceğiz. İçişleri Komisyon Başkanımız Celalettin Güvenç
abimiz de sağ olsun TOKİ ile bu bağlantıları kurdu. Ergün Bey ile de çok büyük
bir samimiyeti var. Beraber gideceğiz sadece vade konusunda bir sıkıntı kaldı.
TOKİ’ye yaptırmak, TOKİ’yi garantör haline getirmek istiyoruz. Çünkü 10 yıldan
beri burada birkaç sefer kurulmuş. Bir güven eksikliği var. Ama ilk kez bir
belediye ve kaymakam işin altına elini de bedenini de koydu. Sayın
Kaymakamımızla birlikte Esnaf Kefalet Dernek Başkanımızla, kooperatif
başkanlarımızla, üyelerimizle 7-8 defa toplantı yaptık. Maraş’a doğru giderken
Kartalkaya’yı geçtikten sonra sağ tarafta yolun kenarında 104 dönüm bir hazine
arazimiz var. 20 dönüm kendilerinindi, 84 dönümü de hazine yeriyle
birleştirdik. Eğer biz bunu 36 ay vadeyi 72 aya çıkartabilirsek, TOKİ burada
bir esneklik gösterirse ki görüşmelerdeki o sıcaklıktan anlıyorum; büyük bir
ihtimal orada işlemlere hemen başlanacak. Şu anda TOKİ biliyorsunuz Yukarı
Pazarcık’ta 141 tane daireye başladı. Katlar yükseliyor. TOKİ ile Küçük Sanayi
Sitemizi de yaparsak 3,5 yıl gibi kısa bir süre içinde büyük işlerimizi
tamamlamış olacağız.
Başkanım Pazarcık’ın
içme suyu şebekesi yenileme çalışmaları vardı. Onda ne kadar ilerleme
kaydedildi?
Su şebekemizin 3 Ekim’de ihalesi yapıldı. Hem bizim hem
Göksun’un su şebekesi işini 400 günde bitirme şartıyla içme suyu şebekemiz
yenilenecek. Pazarcık’taki şu anki şebeke, rahmetli dedemin döşediği şebeke! En
son 1976 yılında yenilenmiş. Şu anki AK Parti İl Başkanımız Sayın Ahmet
Özdemir’in babası yapmıştır müteahhitliğini. Tesadüfen bir taziyede konuşmuştum
kendisiyle. “Ben Ahmet Özdemir’in babasıyım. 76’da ben yaptım Pazarcık’ın
İçmesuyu şebekesini” dedi.
Seçim öncesi yollar
yine delik deşik olacak. Bu çalışmayı böyle bir dönemde yapmak büyük bir
cesaret ister.
Bunu ancak ak kadrolar yapar. Bunu bana diyen çok oldu: “Ya
doğalgazdan dolayı çok sıkıntı oldu: “Tekrardan bu su şebekesine girmeyelim”
diyenler oldu. Asbest borulardan su içiyoruz. 3-5 ay sürmez Afşin’in yaşadığı
sıkıntıyı biz yaşarız. Çeşmelerden çamur akarsa bunun vebali kime? Allah şahit.
Samimi söylüyorum; bizim seçimle işimiz yok. Ben devlette 30’uncu yılımı
çalışıyorum. Eşim 24’üncü yılını çalışıyor. Böyle bir imkân varken; geçmişte
gelen her belediye başkanı 5’er bin 6’şar bin metre yapsalardı çoktan biterdi.
O zaman küçüktü. Ama şimdi büyük. Artı ülke nereden nereye geldi? Biz seçim
yatırımı olarak bakmıyoruz olaylara. Taahhüt ettiğimiz şeylere bakıyoruz. Genel
merkezimiz de teşkilat başkanımız da yerel yönetimlerden sorumlu başkanımız da
dün Mahir Bey de söyledi. Bizleri bir okul gibi karne gibi takip ediyorlar.
Fevkalade güzel bir şey. Ne taahhüt ettin? Ne yaptın? Ne yapamadın? Gücümüzün
yettiği nispette başta Büyükşehir Belediye Başkanımız olmak üzere
milletvekillerimiz olmak üzere Kahramanmaraş, AK Parti döneminde, Mehmet
Sağlam’dan sonra Kahramanmaraş, 20 yıl sonra Mahir Ünal Bey ile Kültür ve
Turizm Bakanlığını gördü. Arkasından Başbakan Yardımcılığını gördü Veysi Kaynak
Bey ile! Ve akabinde neyi gördük? Genel Başkan Yardımcılığını gördük.
Cumhurbaşkanı’nın iki tane sözcüsü var. Bir tanesi Sayın İbrahim Kalın, bir
tanesi de Sayın Mahir Ünal! Kahramanmaraş böyle bir şeyi yakalamışken; su
şebekesinin zamanlamasını düşünebilir mi? Hangi Belediye Başkanı arkadaşım
düşünebilir? Bütün ilçelerimizde çalışmalar var. Bunlar olmadığı müddetçe biz
üst yapıyı nasıl yapacağız? Su şebekesini de halledip alt yapı çalışmalarını
bitirdikten sonra İnşallah çarşı içine mahalle aralarına sıcak asfalt
dökeceğiz. Günü günlen geçiren bir yapımız yok bizim! Alt yapısı olmayanın üst
yapısı olmaz. O zaman buna hizmet denmez. Hepimiz büyük bir vebal altına
gireriz. Yarın bunu sorgularlar. Ne yaptın, derler. Belediyenin işi festival
yapmak, sağını solunu cilalamak değil; alt yapıyı yapmak! Ağır olan şeyleri
bitirmek. Belediyenin görevi; yolunu, yolağını, ulaşımını, kanalizasyonunu, su
şebekesini, en güzel suyu içirmeyi ve en kısa zamanda sağlıklı bir yolun
altyapısını yapmaktır. Ben nasıl ki siyaset yaparken; “ilçemiz muhalefette
olduğu için hizmet alamadı. Gelin ilçeyi iktidarın hizmetleriyle buluşturalım”
dedim. Bakın hizmetle buluştu Pazarcık!
Halkla devamlı iç
içesiniz. Saat 23.00’a kadar hizmet binasındasınız. Aileye nasıl zaman
ayırıyorsunuz? Eşiniz bu durumdan hiç şikayet ediyor mu?
Çocuklarım üniversitede zaten. Burada değiller. Eşimle biz
buradayız. Çok samimi söylüyorum bu konu da haklarını Allah var yani ödeyemem. Çok
aşırı derecede aile bağlantısı güçlü bir adamım. Boş bir anım olduğu an evde
olurum. Böyle sağ sola takılan biri değilim. Boş vakit bulduğum zaman da eşimle
spor yapan biriyim. 30 yıldır düzenli spor yaparım. Yalnız şu son 6 ay
özellikle 15 Temmuz’dan sonra ki dönemde buradaki yoğunluktan dolayı da biraz
aksama oldu. Kendisi Gençlik Spor İlçe Müdürlüğü görevini yürütüyor. O da çok çalışıyor.
Üstelik bırakın bendeki rahatsızlığı benim yükümü hafifletebilmek için o da akşam
8 veya saat 9’lara kadar kalıp maçlar organize ediyor. Burada şehitlerimizin
adına bisiklet turnuvaları yapmıştır, bocca yarışmaları yapmıştır, yön bulma
oryantrik yarışmaları yapmıştır. Hepsini şehitlerin adına düzenlemiştir,
hepsinin adına bayrak vermiştir. Tenis kortundan tutun futboluna, çim sahasına,
voleyboluna ve hatta Türkiye dördüncüsü olduk biz Yatılı Bölge Okulu olarak.
Yıldızlar Türkiye dördüncüsü olduk. İlk 3 İstanbul Eczacıbaşı, Vakıfbank,
Galatasaray. Alt yapısı çok güçlü takımlar. Çocuklar 2 metre. Bizim çocukların
en büyüğü en uzunu 1,86. 2 tanesi milli takıma çağırıldı. Geçen yıl Türkiye
sekizincisi olduk. Bu yıl Maraş’ta o takım birinci oldu. İkinci de Pazarcık’tan
bir takım oldu. Yani başarı başarıyı getiriyor. Biz de burada okçuluğu
sevdirdik. Bilardoda Türkiye üçüncüsü olduk. Atletizmde Türkiye birincisi
olduk. Gelin tenis kortunu falan görün. Spor alanını görün! Şimdi birde gençlik
merkezimiz açıldı. Şu anda 6 tane biz halı saha yapıyoruz; köylere yapıyoruz
bunları. Yani başarı var. Her zaman şuna inanırım: Annemden de biliyorum
nenelerimden de biliyorum. Eşinin desteği olmadan kimse siyaset yapamaz.
Yaparım diyen, yalan söyler. O yüzden de buradan bir de vecize olsun Osman
Bölükbaşı’yı rahmetle analım. Şu sözünü de hiç unutmam: “Siyasetçinin kendisi
kul, parası pul, eşi de duldur!”
YORUMLAR