“Bir dilin kelimelerini hor görmek, hakir görmek, hele şu
veya bu politik ve ideolojik sebeplerle dilden atılabilir görmek, en az, o
kelimelerin oluşum süreçlerini bilmemekten, hatta sevmemekten doğan büyük bir
gaflettir. Dilin korunması her Türk vatandaşının ödevidir. Ancak bu uğurda
herkesten fazla sorumlu olanlar, yazarlar, şairler ve öğretmenlerdir. Her düşünür
Türkçe’nin bir gönül neferi; her yazar, hatasız söylemeye mecbur bir dil
işçisidir. Dahası Türk dilinde ders veren her öğretmen, öncelikle bir Türkçe
öğretmenidir. Bu noktada Türkçeyi en yetkin kullanan isimlerden biri olan, Türk
düşünce hayatında, fikirleri ve eserleriyle derin izler bırakan Üstad Necip Fazıl’ı
şu satırlarıyla anmak istiyorum: “Müjdeler olsun size; doğdu batmayan güneş!” dizeleriyle ifade edildiği gibi evet, gençler
batmayan güneşin doğuşuna az kaldı.
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, dil konusundaki hassasiyetini “Türkçe konuşacağız' dedik, ülkemizin menfaatlerini ve mazlumların hakkını hep Türkçe savunduk... Bundan sonra da hak ve adalet mücadelemizi Türkçe konuşarak vereceğiz.” İfadelerini her platformda dile getirmiştir. Dilimizin, yani millî kimliğimizin bayramı olan bu günde Türkçemize emek verenlerden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere herkesi saygı ve minnetle anıyor Türk Dil Bayramı’nı tebrik ediyorum.” dedi.
YORUMLAR