Ünal, 'Söz de karar da milletin' dediklerini, kim
olduklarını hatırlatan en temel cümle olduğunu söyledi.
"Söz de karar
da milletinse eğer devleti birileri, bir avuç topluluk, elit bir zümre devleti
millet adına yönetemeyeceği için biz, 'Söz de karar da milletin' dedik. Soru şudur, devletle ilgili kararları verecek olan
kimdir? Eğer Türkiye Büyük Millet Meclisinin duvarında 'Egemenlik Kayıtsız
Şartsız Milletindir' yazıyorsa o halde devletle ilgili kararları verecek olan
milletin seçtikleridir. Milletin sandıktan çıkardığıdır. Recep Tayip Erdoğan'ı
kıymetli yapan nedir biliyor musunuz, bu millet tarafından seçilmiş
olmasıdır."
Ünal, Erdoğan'a bu kadar saldırmalarının sebebinin bu
milletin tercihlerine duydukları öfke olduğunu belirterek, şöyle devam etti: "Eğer bu millete birazcık saygıları
olsa bu millette her iki kişiden birinin teveccühünü, sevgisini kazanmış Recep
Tayyip Erdoğan'a saygı duyarlar. Recep Tayyip Erdoğan'a hakaret edilirken,
Recep Tayyip Erdoğan'a küfredilirken gülenler, ellerini ovuşturanlar, 15 Temmuz
gecesi Recep Tayyip Erdoğan'ı öldürmeye giden timle ilgili tek kelime ettiler
mi? Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik tehditlerle ilgili bir cümlelerini gördünüz
mü? Recep Tayyip Erdoğan bu milletin iradesini, itibarını temsil ederken Recep
Tayyip Erdoğan'a karşı darbe ve ölüm tehditleri yapılırken sus pus olanlar
şimdi kalkmışlar, 'Efendim bize mektup gönderildi, tehdit edildik.' diye
ağlıyorlar. Peki, Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir, bu mektupla ilgili
gereğini yapar. Ama sen bu kadar bu ülkenin Cumhurbaşkanına her türlü hakareti,
tehdidi, öldürme riskini mubah göreceksin, kabul edeceksin, tek kelime
etmeyeceksin fakat seninle ilgili bir saldırı olduğunda 'Neden beni
savunmuyorsunuz?' diyeceksin."
Türkiye'nin hukuk devleti olduğunu aktaran Ünal, "Seninle ilgili de gereği yapılır.
Hukuk gereğini yapar. Bu ülkenin bağımsız yargısı senin de hakkını, hukukunu
korur ey Kılıçdaroğlu, rahat ol. Ama sen bu ülkenin iktidarını korumak için
bugüne kadar ne yaptın? Sen bugüne kadar ne zaman bu milletin yanında durdun?
Doğu Akdeniz'de Yunan tezlerini savunursun, Suriye'de Esat'ın yanında yer
alırsın, Libya'da Hafter'le birlikte hareket edersin bu milletin tek bir derdi,
hassasiyeti seni ilgilendirmez, konuştuğun zaman hiçbir zaman bu milletin
kalbinin yanından konuşmazsın. Derdinin yanından konuşmazsın sen biraz bu
millete ait olduğunu hatırla. Bu milletin hassasiyetlerini hatırla."ifadelerini kullandı.
"Tabii ki
seninle ilgili hukuk herhangi bir tehdit olduğunda da gereğini yapacaktır. Ama
sen de dürüst ol, siyaseti dürüst bir şekilde yap. 15 Temmuz’a sen kalkıp
kontrollü darbe diyeceksin. O gece öldürülmek istenen bu ülkenin
Cumhurbaşkanıyla ilgili tehditleri görmezden geleceksin, sen, 'O gece Marmaris'te tatildeydi' demek gibi
bir iftirayı edeceksin. Lütfen merhametli bir şekilde, insaflı bir şekilde,
hepimiz hukukun, hakkaniyetin, merhametin, adaletin yanında durarak hareket
edelim." dedi.
Hukukun herkese lazım olduğunu dile getiren Ünal, şu
değerlendirmede bulundu: "Cumhurbaşkanı Erdoğan tehdit
edilirken darbe tehdidiyle karşı karşıya kalırken, hakaretler altındayken
ellerini ovuşturma. Gördüğün gibi yine senin hakkını da hukukunu da biz
savunuruz. Çünkü bu ülke hukuk devletidir. İşte bizim millet adına derken,
Recep Tayyip Erdoğan'ın kıymetini milletin teveccühü belirliyor derken, karar
verici millettir derken o halde kim olduğunuzu ne belirliyor biz siyasetçiler
milletin temsilcileriyiz. Siyaset kötü bir şey değildir. Siyaset bu milletin
aziz iradesini alıp devlete yansıtma işidir. O yüzden yaptığımız siyaset millet
siyasetidir. Bunun adını koyalım. Bizim yaptığımız siyaset AK Parti'nin yaptığı
siyaset bizatihi millet siyasetidir."
Daha sonra tek listeyle gidilen kongrede, mevcut il
başkanı Akif Gür yeniden başkanlığa seçildi.
YORUMLAR