31 Temmuz 2019 da başka bir aracın sıkıştırması sonucu
kaza geçiren aracın yolcu koltuğunda oturan 19 yaşındaki B.Ö.’nün boynuna
saplanan 30 santimetrelik tahta kazık sol koltuk altından çıktı. Tahta kazığı
ameliyatla çıkaran KSÜ Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı
Öğretim Üyesi Dr. Bülent Güneri, genç kızın sadece bir kaburgasının
kırıldığını, sinir ve damarlarının zarar görmediğini belirterek, "Tıp
literatüründe bu şekilde boyundan girip koltuk altından çıkan bir cisim
yok" dedi.
Kazada ağır yaralanan genç kız, vücuduna saplanan tahta
kazık ile KSÜ Tıp’a götürüldü. Hastaneye bilinci açık olarak gelen B.Ö.’ye
acilde yapılan ilk değerlendirmenin ardından acil hekimlerince Ortopedi ve
Travmatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Bülent Güneri’ye haber verdi.
Hastanın yanına gelen Güneri, çekilen tomografi görüntülerini inceledikten
sonra genç kızı ameliyata aldı. Yaklaşık yarım saat süren ameliyatla tahta
kazık çıkarılırken, kazığın sinir ve damarlara zarar vermemesi nedeniyle mucize
eseri hayatta kalan genç kız olayı bir kaburga kırığı ile atlattı. B.Ö.
hastanede gördüğü bir haftalık tedavi sonrası sağlığına kavuşarak taburcu
edildi.
Bu tür vakalarda genellikle sinir ve damar
yaralanmalarının olduğunu ancak bu olayda sinir ve damar yaralanmasının
olmayışının çok ilginç olduğunu ifade eden Güneri, “Hastayı acil ameliyata
aldık. Ameliyat esnasında Göğüs Cerrahisi hocamız Dr. Öğretim Üyesi Ahmet
Acıpayam ve Kalp ve Damar Cerrahisi hocamız Doç. Dr. Mehmet Acıpayam hazır
bulundular herhangi bir komplikasyona yönelik olarak. Ameliyathanede yaptığımız
değerlendirmeden sonra anestezi altında yaklaşık 30 santimetrelik tahta bir
kazık çıkardık hastadan. Kazık, hastanın saçlarını dolayarak boynundan girip
sol kol altından çıkmıştı. Ve böyle kirli bir yaralanma, ev dışında, sokakta
olan bir yaralanma enfeksiyon açısından oldukça risklidir. Ama ameliyat esnasında
yaptığımız girişimler ve titizlikle uyguladığımız antibiyotik tedavisi
sayesinde hastamızda bir enfeksiyon meydana gelmedi” diye konuştu.
Olayın çok ilginç olması nedeniyle daha önce bu ve buna
benzer bir vakanın olup olmadığını araştırdığını belirten Dr. Bülent Güneri,
şöyle devam etti: “Tıp literatüründe benzer yaralanmalar var, metal ve tahta
cisim saplanmaları görülüyor. Ancak bu şekilde boyundan girip koltuk altından
çıkan bir cisim yaptığım taramalarda tespit etmedim. Ancak literatürde
bildirilen vakalarda çok ciddi sinir yaralanmaları ya da omuriliğe saplanıp da
enfeksiyona yol açan bu nedenle tedavi görmek zorunda olan hastalar mevcut.
Bizim hastamızda herhangi sinir veya damarsal yapıya denk gelmedi ancak bir
kaburga kırığına yol açtı ve içeride bol miktarda hastanın saç bulunduğu için
bizi daha çok uğraştıran içeride bulunan saç parçalarıydı. Biz, kazığın gidiş
yönü boyunca açmayıp, kazığı ters yönde çıkartıp içeriye bol miktarda steril
sıvıyla yıkama uyguladık ve iyi bir antibiyotik tedavisi verdiğimizi
düşünüyorum. Bu sayede de bir sorun
meydana gelmedi. Hasta oldukça talihli bene, birçok kişi bunu mucize
olarak değerlendirebilir. Beni ve ekibimi oldukça şaşırttı. Ve hastayı birlikte
değerlendiren cerrahi branştan diğer hocalarımızı da oldukça şaşırttı. Adeta
mucize gibiydi diyebilirim.”
KSÜ Tıp’ta çok başarılı ameliyatlara imza atıldığına dikkat çeken Dr. Öğretim Üyesi Bülent Güneri, ameliyat ekibinde yer alan Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Acıpayam’a, Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Acıpayam’a, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalından Dr. Öğretim Üyesi Yavuz Orak ve Arş. Gör. Deniz Çakır’a, Ortopedi ve Travmatoloji anabilim Dalı Araştırma Görevlileri Dr. Ümit Akdağ ve Dr. Halil İbrahim Yönder’e teşekkür etti.
YORUMLAR