Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel
Müdürlüğü’nce Kahramanmaraş din görevlilerine yönelik “Terör Örgütlerinin Din
İstismarı” konulu panel düzenlendi.
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü programları
kapsamında gerçekleştirilen panelde FETÖ ve DAEŞ başta olmak üzere tüm terör
örgütlerinin dini istismarları, din görevlilerine anlatıldı. Program
Abdülhamithan Camii İmam hatibi Muzaffer Güneş’in okuduğu Kur’an tilavetiyle
başladı.
Mehmet Akif Ersoy Kültür Merkezi’nde düzenlenen programa
Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Kadir Dinç, İstanbul
Çatalca Müftülüğü Vaizi Mansur Vanlıoğlu ve Harput Eğitim Merkezi Müdürü Doktor
Serdar Murat Gürses konuşmacı olarak katılırken, AK Parti Kahramanmaraş
Milletvekili İmran Kılıç, İl Müftüsü Celal Sürgeç, il müftü yardımcıları, ilçe
müftüleri, vaizler, kur’an kursu öğreticileri ve çok sayıda din görevlileri
katıldı. Programda ayrıca 15 Temmuz sinevizyon gösterimi gerçekleştirildi.
“YÜZLEŞME YETMEZ,
YOL HARİTASI ÇIKARMALIYIZ”
Panelin açılış konuşmasını yapan Kahramanmaraş İl Müftüsü
Celal Sürgeç, “Bu planların en önemli ayaklarından bir tanesi de dindir.
İslam’ın yanlış anlaşılması, anlatılması, yanlış yorumlanması, yanlış
algılanması ve neticede insanların din üzerinden birbirine düşmesi, düşürülmesi
kurgulanan bu projelerden bir tanesidir. Bunu hep beraber daha iki yıl önce
yaşadık. Ve sürekli de yenileri tedavüle sokuluyor. Öyleyse bütün bunlardan
sonra mutlaka bizim yapacağımız çok önemli hizmetler vardır. Artık biz bu
saatten sonra, işte devlete kapağı attık, işimizi bulduk, bir taraftan
maaşımızı alıyoruz, bir taraftan ders ücreti alıyoruz bu şekilde yeni evler,
yeni arabalar edinme gibi dünyevi gayelerimizi, dünyevi bir takım
maksatlarımızı gerçekleştirmeyi artık bir tarafa bırakıp bu coğrafyada,
Anadolu’da, ülkemizde dinimiz üzerinden hangi planlar, desiseler kurgulanıyor,
insanımızı, dinimiz üzerinden kim nerelere çekmeye çalışıyor konularını artık
konuşmamız lazım. Yani hem kendimizle hem de vazifelerimizle hem de
görevlerimizle artık yüzleşmeli, sadece yüzleşme yetmez bir yol haritası
çıkarmanın zamanı gelmiş, hatta geçmektedir” ifadelerini kullandı.
“İŞARET FİŞEĞİ
KAHRAMANMARAŞ’TAN ATILACAKTIR”
“Biz sürekli bunları konuşurken ne olduyu konuşuyoruz, ne
oldu da ülke böyle oldu” diyen Sürgeç, “Bence biraz daha niye olduyu konuşmamız
lazım. Kim, hangi konularda, hangi açıkları bıraktı da, bu açıkları bırakanlar
içerisinde acaba ben de var mıyım diye düşünmeli ve bunu konuşmalıyız. İnşallah
bu toplantı buna vesile olacaktır. Ülkemizin en sıkışık döneminde, ülke işgal
edildiği dönemde bir tarafta Fransızlar, İngilizler, İtalyanlar yüzyıl önce
ülkemizi işgal ettiklerinde gerçekten ülkenin işgaline karşı işaret fişeği
meşalesi Kahramanmaraş’ta yakıldı. Topraklarımız fiziken işgal edildiği zaman
ilk adım burada atıldı, daha sonra baktık ki fikren işgal edilmişiz, zihinlerimiz,
gönüllerimiz, fikirlerimiz işgal edilmiş yine Yedi Güzel İnsan’la mücadele
burada başladı. Şimdi de dinimiz işgal edildi, dinimizi neslimizin elinden
almaya, başka yerlere çekmeye çalışan bir işgal ile karşı karşıya kaldık,
İnşallah bunun projesinin, işaret fişeğinin de Kahramanmaraş’tan atılacağına
inanıyorum” şeklinde konuştu.
“BU MİLLET
ŞEHADETE KOŞTU”
Daha sonra panel başladı. Panelin ilk konuşması panel
başkanı Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Kadir Dinç
yaptı. Dinç, Diyanet İşleri Başkanlığı olarak terör örgütlerinin din
istimarlarını Türkiye’nin her yerinde anlattıklarını söyledi. Dinç,
“Kahramanmaraş’ta olmaktan, Rıdvan Hoca’mızın diyarında olmaktan, onun
toplumuyla bir arada bulunmaktan büyük bir mutluluk duyuyorum. Diyanet İşleri
Başkanlığı olarak yurt sathında bir seminerler silsilesi başlattık. Ramazan’dan
önce 40 ilimizi kapsayan bir seminerler dizisi gerçekleştirildi. Ramazan’dan
sonra da yine 15 Temmuz’u kapsayacak şekilde kalan illerimizi planlayarak
programlar düzenliyoruz. Diyanet İşleri Başkanlığı’mızdan ekiplerle din
istismarını konu alan, özelde de 2016 yılındaki 15 Temmuz’da yaşadığımız o
ihanet gecesinin şekillendirildiği, dini kullanarak ülkemize örülen çorapların
nasıl bir karaktere sahip olduğunu halkımıza duyurmak, görevlilerimizi
bilgilendirmek, bilinçlendirmek, görevlilerimiz arasında bir heyecan
oluşturarak toplumda bir ahengi, birlik ve beraberliği sağlamak, yapılan biz
takım tezviratlara engel olmak, bir anlamda koruyucu hekimlik vazifemizi yapmak
üzere seminer programları düzenliyoruz. Milletimizin mayası sağlam,
milletimizin özü sağlam, herhangi bir sıkıntıyla karşılaştığımız anda adeta
çarpışan bir aracın hava yastıklarının patladığı gibi 15 Temmuz’da da herkes
çıktı meydana, sizlerin de okuduğu sala sesleriyle beraber, aldıkları
abdestlerle birlikte şehadete koştu bu milletin evlatları. Cenab-ı Allah başta
249 15 Temmuz şehidimize, terör şehitlerimize rahmet eylesin, gazilerimize de
şifalar versin İnşallah” dedi.
“DİNİ VE AHLAKİ
PROBLEMLERİ VAR”
FETÖ’nün dini istismarlarını anlatan İstanbul Çatalca
Müftülüğü Vaizi Mansur Vanlıoğlu da, bir daha Peygamber’in gelemeyeceğini fakat
daha çok Fetö’cülerin geleceğini söyledi. Vanlıoğlu, “Karşısındaki insanları
ayrıştırarak, sözüm ona kaynaştırmaya çalışan ama kendi ağına aldıktan sonra o
insanlarım maalesef farklı farklı yönlerde istenmeyen şekillerde kullanan
örgüttür bu. Bu saatten sonra Peygamber gelmeyecek, bunu hepimiz biliyoruz ve
iman ediyoruz. Ama bu saatten sonra daha çok FETÖ’ler gelecek. Bizim mihenk
taşımız Kur’an-ı Kerim, sünneti nebeviye ve İslam’ı doğru öğreten ulemadır.
Bize ibadeti öğreten, bizden bunun karşılığında bir karşılık beklemeyen,
önceliği kendine çekmeyip, ibadete döndüren herkesin başımızın üstünde yeri
var. Bunlara bakıyoruz İslam dünyasının göz bebeği olan Türkiye Cumhuriyeti’ni
çökertmeye çalışıyorlar bütün yönleriyle. Onların üç temelde sıkıntıları var,
dini problemleri var, gayet iyi bildiğiniz konular, dinler arası diyalog, dini
hükümlerin tahfif edilmesi, basitleştirilmesi, başörtüsü teferruattır gibi
kabul edilmeyecek cümleleri kullanmaları, hâlbuki bu millet bunun için çile
çekmiş, dünya kadar sıkıntı çekmiş bir toplum. Ve ahlaki problemleri var, bu
ahlaki problemleri basit bir şekilde ele aldığımızda İslam’ın haram kıldığı bir
kısım toplum içinde olmaması gereken şeyleri çevrelerindekilerle meşru
gördüler. Birilerini ikna edebilmek için rüşveti, alkol tüketmeyi, tesettürü
terk etmeyi, hatta kendilerinin davası başarılı olsun diye zina etmeyi bile
meşru görecek kadar alçakça bu çocukları kandırdılar” ifadelerini kullandı.
“BU TÜR
TOPLANTILARI ÖNEMSİYORUZ”
Terör örgütlerinin dini kullanarak istismar etmesini
önleyen toplantıları önemsediklerini dile getiren AK Parti Kahramanmaraş
Milletvekili İmran Kılıç, “Böyle toplantıları çok önemsiyoruz, İnşallah devamı
gelecektir. Türkiye’mizde çok önemli hadiselere şahitlik ediyoruz ve
Elhamdülillah Türkiye’mizin tarihinin yeniden yazılmasında hep beraber pay
sahibi oluyoruz. Türkiye bir Müslüman memleketidir, öyle ki Diyanet İşleri Başkanlığımız
anayasal bir kuruluştur. Türkiye’de iki dini bayramımız Ramazan ve Kurban
Bayramları aynı zamanda yasal milli bayramlarımızdır. Milletimizin iradesine ve
anayasal hükümlerine rağmen kimse bu milleti, Diyanet İşleri Başkanlığımızı
oraya buraya çekemeyecek. Bir daha milletimiz bunlara bu fırsatı vermeyecektir.
Diyanet İşleri Başkanlığımızda Cumhuriyetin ilk yıllarında kurulduğu gibi
Cumhurbaşkanlığımıza bağlanmıştır” açıklamalarında bulundu.
Program Panelistlere Kahramanmaraş’ın el emeği Bakır
işleme tepsi hediye edilmesiyle son buldu.
(HABER- KAMERA: HACI ALİ GÜNEÇIKAN)
YORUMLAR