Kahramanmaraş’ta Bugün Gazetesi’nden Yadigar Jira’nın Haberine göre, Geriatrik Hastalıklar Dernek Başkanı Nöroloji Uzmanı Dr. Binnur Başdemir Özkar, Alzheimer hastalığının yaşlılığın değil anormal beyin süreçlerinin bir sonucu olduğunu söyleyerek şunları kaydetti: “Alzheimer Hastalığı; beynin, öncelikle hafıza olmak üzere, tüm fonksiyonların da ilerleyici kayba neden olan ve mikroskopik olarak beyinde anormal protein depolanmasıyla karakterize bir hastalığıdır. Halk arasında bunama, olarak bilinen ‘demans’; hafıza, lisan, aritmetik, karar verme yetkisi, dikkat ve diğer bilişsel fonksiyonlarda ilerleyici bir kayıptır.
Her Alzheimer hastası demanslıdır ama, her demans hastası Alzheimer hastası değildir. Çünkü demansa neden olan onlarca başka hastalık vardır. Alzheimer Hastalığı ise, en sık görülen demans tipidir. İlerleyen yaşla birlikte, Alzheimer Hastalığı’nın görülme sıklığı artar ancak, Alzheimer Hastalığı’nın, normal yaşlanmanın kaçınılmaz sonucu olmadığı bilinmelidir. Normal yaşlanma sürecinde beyinde yapısal bir takım değişiklikler olur ama, zihinsel yetilerde belirgin bir kayıp söz konusu değildir.”
TÜRKİYE’DE 250 BİN ALZHEİMER HASTASI VAR
Ülkemizde tahmini Alzheimer hastası sayısının 250 bin dolayında olduğu öngörülmektedir. Yaşlı popülasyonun artmasıyla bu sayının da artması beklenmektedir. Dr. Binnur Başdemir Özkar, konuyla ilgili sözlerine şöyle devam etti: “Alzheimer Hastalığı’nın belirgin şekilde yeni bilgileri öğrenme güçlüğü bulunmaktadır. Hafıza sorunları, Düşünme ve nedenselleştirme zorluğu, Karar verme, Kelime bulma, Aritmetik işlemler gibi güçlükleri vardır. Ayrıca kişilik ve davranış değişiklikleri, Kaybolmalar, Eskiden kolaylıkla yapabildiği işlevleri yapma güçlüğü
Alzheimer Hastalığı süreci, belirli evrelerden geçer. Erken dönemde, hafif ve genellikle ihmal edilen belirtiler vardır. Unutkanlık, yorgunluk, kelimeleri hatırlayamama, yeni şeyleri öğrenememe, sosyal davranış ve karar verme bozukluğu olur. Orta dönemde, günlük yasam aktivitelerinin sürmesini engelleyen belirgin düzeyde belirti ve problemler ortaya çıkar. Kaybolmalar, motor yetilerde bozulma, huzursuzluk, agresyon, sosyal ilişkilerde bozulma ve paranoya vardır. İleri dönemde hasta bakım verenlere tam bağımlı hale gelir, fiziksel bozukluklar da eklenir. Mesane ve bağırsak kontrolünde bozulma, konuşma ya da basit emirlere uymada bozukluk, hayal görme, emosyonel bozukluk, farkındalık halinin kaybı ve sürekli dolanıp durmalar vardır. Alzheimer Hastalığı öldürücü değildir, ama eklenen durumlar nedeniyle yaşam süresi etkilenebilir” dedi.
ALZHEİMER HASTALIĞI’NIN TANISI
Alzheimer Hastalığı tanısını tek başına koyduracak bir test yoktur diyen Başdemir Özkar, konuşmasına şöyle devam etti: “Alzheimer Hastalığı tanısı için nörolojik muayene, kan testleri, zihinsel testler, beyin görüntülemesi yapılmalıdır. Bazı durumlarda ise; EEG, SPECT, lomber ponksiyon ve psikiyatri konsültasyonu gerekebilir. Hastalığı’n kesin nedeni henüz bilinmemektedir. Ancak riski artıran bazı durumlar vardır. 60 yaş üzerinde risk artar.80-90 yaşından sonra risk sabit kalır Kadınlarda daha sık görülür ve hastalık süresi daha uzundur. Eğitim düzeyi arttıkça hastalığın ortaya çıkışı gecikir. Bazı genetik özellikler, Alzheimer Hastalığı’nın ortaya çıkışını kolaylaştırır.
Diğer risk faktörleri: Kafa travması, tiroid hastalıkları, depresyon, sigara ve alkol kullanımı, Kalp hastalığı, vitamin B12 eksikliği, ilaç ve madde bağımlılığı, viral enfeksiyonlar, toksinler ve otoimmün hastalıklardır. Alzheimer Hastalığı’nın kesin tedavisi henüz mümkün değildir. Ancak ve süreci yavaşlatmak ve bazı semptomların şiddetini azaltmak mümkündür. Bu nedenle erken ve doğru tanı çok önemlidir. Alzheimer Hastalığı yalnız hastayı değil, yakın çevreyi de etkilemektedir. Bir Alzheimer hastası, ortalama 8 yıl bakım gerektirmektedir. Hasta ve yakınlarının çoğu evde bakımı tercih etmektedirler. Bu bakımı verebilmek için hasta yakınlarının çoğu, çalışma saatlerini azaltıyor ya da bakım vermek için işinden ayrılmak zorunda kalıyor”.
HER UNTKANLIĞI OLAN “DEMANS” HASTASI DEĞİLDİR
Başdemir Özkar: “Tabi her unutkanlığı olan ‘Demans’ hastası, yani Alzheimer hastası değildir. unutkanlığın birçok farklı nedeni olabilir.
Alzheimer Hastalığı, yaşlanmanın kaçınılmaz sonucu değildir. Normal yaşlanma da vardır. Kesin nedeni henüz bilinmemektedir. Ama bazı risk faktörleri bu hastalığın ortaya çıkışını kolaylaştırır. Bulaşıcı değildir fakat tanı aşamasında bazı bulaşıcı hastalıkların da araştırılmasını gerektiren durumlar olabilir. ‘ruh hastalığı’ değildir. Hastalık süreci içinde ruh hastalığının bazı belirtileri de eklenebilir. Alzheimer Hastalığı öldürücü değil ama hastalık ilerleyip bakım gereksinimi arttıkça eklenen bazı hastalıklar yaşam süresini kısaltabilir. Hastalığın tanısını tek başına koyduracak bir test yoktur. Diğer demans nedenlerinin olup olmadığının kesinleşmesi için çok sayıda tetkik yapmak gerekebilir. Hastalığı’n kesin tedavisi henüz mümkün olmamakla birlikte, erken ve doğru tanı önemlidir. Bir Alzheimer hastası ile birlikte yaşamak kolay olmasa da, yeterli bilgilenme ve paylaşım ile bu sürecin başarıyla üstesinden gelmek mümkündür. Birlikte geçirilen her anın değerli olduğu unutulmamalıdır” diye konuştu.
YORUMLAR