AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Mahir Ünal,
şeker fabrikalarının özelleştirme kapsamına alınmasına ilişkin,
"Kazanılmış hakların herhangi bir şekilde kaybına fırsat vermeden, yine
özellikle pancar üreten çiftçilerimizin hiçbir şekilde mağdur olmasına izin
vermeden gerçekleştireceğimiz bir düzenlemeyi konuşuyoruz. Sayın
Cumhurbaşkanımızın bu konuda herhangi bir müdahalesi söz konusu
olmayacak." dedi.
Ünal, AK Parti Genel Merkezi'nde, Cumhurbaşkanı ve AK
Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında yapılan Merkez Yürütme
Kurulu toplantısı devam ederken gazetecilere açıklamalarda bulundu, soruları
yanıtladı.
Toplantıda,
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın son Afrika ziyaretine ilişkin MYK'ya bilgi verdiğini
ifade eden Ünal, son siyasi olayların da değerlendirildiğini söyledi.
Erdoğan'ın kurula, ana kademe, kadın ve gençlik
kollarının devam eden kongre süreçlerini anlattığını belirten Ünal, "972
ilçemizden 882'sinin kongresi yapıldı. Şu ana kadar 76 ilçede kongre yapılmadı.
26 büyükşehrimizin ilçe kongreleri tamamlandı. 81 ilimizin 77'sinin ilçe
kongreleri tamamlandı. İlçe kongreleri henüz tamamlanmayan iller İstanbul,
Ordu, İzmir ve Van. İl başkanı atamalarında 34 ilde değişiklik yapıldı, 34 ilin
de ataması tamamlandı." diye konuştu.
Ünal, Nisan'ın ilk haftasına kadar 75 il kongresi
planladıklarını, geçen hafta sonu itibariyle 62 ilde kongrelerin tamamlandığını
aktardı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 32 il kongresine, Başbakan
Binali Yıldırım'ın 29 il kongresine katıldığına dikkati çeken Ünal, planlanan
13 il kongresine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katılacağını bildirdi.
MYK'da, Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığının uyum
kanunlarıyla ilgili çalışmaları değerlendirdiğini anlatan Ünal, Yerel
Yönetimler Başkanlığının da 2019 Mart yerel yönetimler seçimlerine hazırlık
çalışmalarını MYK ile paylaştığını, TBMM çalışmalarının görüşüldüğünü
vurguladı.
Ünal, "BBP'den, Meclis'te görüşülen 26 maddelik
paketi tamamlayıcı bir paketin ay sonunda Meclis'e gelebileceği açıklaması
geldi. Böyle bir şey söz konusu mu?" sorusu üzerine, hazırlanan paketin şu
an Anayasa Komisyonu'nda görüşüldüğünü dile getirdi.
Komisyonun değerlendirmelerinin ve çıkacak sonucun önemli
olduğunun altını çizen Ünal, "Milli Mutabakat Komisyonu çalışmalarını
tamamlamış değil. Çalışma, Meclis Genel Kurulu'na sunulduktan sonra biz
tekrardan Milli Mutabakat Komisyonu olarak diğer konularda çalışmalarımıza devam edeceğiz. Mevcut düzenlemeye ilişkin
herhangi bir eksiklik ya da herhangi bir ekleme gerekliliği komisyon çalışması
sırasında belirlenecektir. Çalışmalar tamamlanmadan bu konuda bir şey söylemek
mümkün değil." dedi.
CHP'NİN SEÇİM
GÜVENLİĞİ ÇALIŞMALARI
Bir gazetecinin, "CHP 5 kişilik komisyon oluşturdu
sandık güvenliği kapsamında. Siyasi partilerle görüşmeler gerçekleştiriyor. AK
Parti'nin de kapısını çalacakları söyleniyor. Bu görüşmeleri nasıl
değerlendiriyorsunuz?" sorusuna Mahir Ünal, şu yanıtı verdi:
"Biz siyasetteki iyi niyetli her çalışmanın
yanındayız, iyi niyetli her çalışmayı destekliyoruz. Kemal Kılıçdaroğlu'nun
CHP'si ilk günden itibaren bütün kurumların güvenilirliği ve millet nezdindeki
itibarına dönük saldırılarıyla siyasete başladı. Bugün gelinen noktada maalesef
Türkiye'nin en güçlü olduğu seçim sistemi ve seçim güvenliği konusunda
oluşturmak istedikleri şey bir meşruiyet tartışması. Biz seçim güvenliği
konusunda her türlü çalışmaya açığız ve bu konuda her türlü önlemi alıyoruz.
Yaptığımız son düzenlemeyle, zarflar da dahil olmak üzere Yüksek Seçim
Kurulunun (YSK) filigranlı zarfları, pusulaları ve bunların YSK'nın mührünü
taşıması... Bütün bu güvenlik önlemleri alındıktan sonra, sandık yönetim
kurulları ihmalen birkaç zarfı da mühürlememişse bununla ilgili 1984'ten bugüne
kadar alınmış YSK kararları var dedik. Millet iradesinin tecelligahı ve millet
iradesinin güvenliğinin garantisi, koruyucusu ve siyasetin vuku bulmasının yeri
sandıklar olduğu için bu konuda en hassas olan siyasi partiyiz biz. Zaten bu
konudaki ilgili düzenleme şu anda Anayasa Komisyonunda görüşülüyor. CHP, eksik gördüğü bir şey varsa Anayasa
Komisyonunda, yok burada vermeyecekse Genel Kurula geldiğinde bu konudaki
görüşleriniz bizimle paylaşır. Maalesef CHP'nin görünen o ki derdi seçim
güvenliği değil, bu konuda bir meşruiyet krizi oluşturmak, kafa karıştırmak.
Sekiz defa kaybettikleri seçimi dokuzuncu defa kaybedeceklerini bildikleri için
bugünden buna bir bahane hazırlamak gibi bir gayret görülüyor."
ŞEKER FABRİKALARI
Ünal,
"Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şeker fabrikalarının özelleştirilmesiyle ilgili
devreye gireceğine yönelik iddialar söz konusu. Bu doğru mudur?" sorusunu
yanıtlarken, şeker fabrikalarının 2000 yılında özelleştirme kapsamına, 2008'de
özelleştirme programına alındığını anımsattı.
O dönemde kamuoyunun, milletvekillerinin ve sivil toplum
kuruluşlarının yaklaşımı ile bu konuda 2012 yılında bir ertelemenin olduğuna
dikkati çeken Ünal, şunları kaydetti:
"Burada şeker fabrikalarının satımından ziyade devletin bu hususta 18 yılda uğradığı zararın her şeyden önce giderilmesi. Kazanılmış hakların herhangi bir şekilde kaybına fırsat vermeden, yine özellikle pancar üreten çiftçilerimizin hiçbir şekilde mağdur olmasına izin vermeden gerçekleştireceğimiz bir düzenlemeyi konuşuyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuda herhangi bir müdahalesi söz konusu olmayacak. Pancar temin eden çiftçiler mevcut kotaları kapsamında pancar üretmeye devam edecek. Kotalarda bir kısıtlama olmayacak. Fabrikaların üretim devamlılığı ve zorunluluğu sağlanacak. Kamuoyunda gıda güvenliği üzerinden, nişasta ve benzeri ürünler üzerinden oluşturulmak istenen çok ciddi bir kara propaganda var. 16 yıldan beri hiçbir kazanılmış hakkı zayi etmeden iktidarda yürüttüğümüz politikalar sayesinde her seçimde millet bizi onaylıyor. Birilerinin derdi pancar üreticisi ve güvenliği değil. Bu mesele üzerinden iktidara dönük bir istismar alanı oluşturmak. Biz her şeyi yakından takip ediyoruz."
YORUMLAR