Genç erişkinlik dönemi; davranışların, psikolojik uyumun
ve sosyal ilişkilerin değişken olduğu bir dönemdir. Bu dönemde kişi; ailesinden
ve arkadaş çevresinden, özellikle de negatif sosyal ilişkilerden kolay bir
şekilde etkilenir. Zorbalığa maruz kalma, kişilerin sağlığını ve okul hayatını
sadece geçici bir dönem için etkilemez. Zorbalığı yapan ve zorbalığa maruz
kalan çocuklarda, zorbalığın olumsuz etkilerini bir ömür boyu görmek mümkündür.
Zorbalığın
Etkilerini Bir Ömür Boyu Görmek Mümkün!
Zorbalık, çocuğun bir veya daha fazla çocuk tarafından
düzenli ya da aralıklı olarak negatif aktivasyonlara maruz kalması ya da ruhsal
sıkıntıya yol açan, kötü niyetle gerçekleştirilen, olumsuz ve yineleyici
fiziksel ve/veya sözel eylem olarak tanımlanmaktadır. Okul zorbalığını ise, bir
çocuğa bir veya daha fazla öğrenci tarafından kasıtlı olarak sürekli saldırgan
davranışların uygulanması ve çocuğun bunlara karşı sürekli olarak korumasız
durumda olması şeklinde ifade edebiliriz. Zorbalık, öğrencilerin güvenli ve
korkusuz bir çevrede öğrenim görmelerini engelleyen ve okul çevresini negatif
yönde etkileyen dünya çapında bir olaydır.
“Okulun Bulunduğu
Bölge Zorbalığın Şeklini Belirlemekte”
Zorbalık genellikle okullarda; sosyal dışlama, fiziksel,
duygusal ve sözel zorbalık olarak karşımıza çıkmaktadır. Zorbalığı yapan tek
bir birey olabileceği gibi gruplar tarafından da yapılabilmektedir. Sosyal
medya imkânlarının artması sözel ve duygusal zorbalık türlerinin artmasına ve
çeşitlenmesine de katkıda bulunmaktadır. Okulda yaşanan zorbalıklar ve bunların
sonuçlarına ilişkin çalışmalar, son yılların üzerinde en çok araştırma yapılan
sosyal konularıdır. Bu ilginin nedenleri; zorbalığın kişisel ve sosyal bir
sorun olması, gizli kalabilmesi ve sonuçlarının çocuklar üzerinde uzun süreli
etkili olmasındandır. Okulların bulunduğu bölge ve okula giden çocukların
sosyoekonomik düzeyleri zorbalığın şeklini etkilemektedir. Yaptığımız çalışmalar
sonucu; sosyoekonomik düzeylerini yüksek, orta ve düşük olarak ayırdığımız
farklı bölgelerdeki okullarda öğrencilerin maruz kaldığı zorbalıkları bir
bilimsel araştırma çerçevesinde inceledik.
“İtme” En Yaygın
Okul Zorbalığı!
Öğrencilerin bedensel zorbalık türleri içerisinde her üç
okulda da, en sık “itme” zorbalığına maruz kaldığı görüldü. Bunu sosyoekonomik
düzeyi düşük olan okullarda; “bedene kaba şaka”, yüksek ve orta olan okulda
ise, “saç-kulak çekme” izlemektedir. “Tehlikeli aletle saldırma” davranışı
sosyoekonomik düzeyi düşük olan okulda diğer okullara göre daha yüksek
bulunmuştur. Sözel zorbalık türleri içerisinde “ad takma”, her üç okulda da en
fazla görülen zorbalık türüdür. En seyrek ise “tehdit etme” türü görülmektedir.
Duygusal zorbalık türleri içerisinde sosyoekonomik düzeyi yüksek olan okulda
“eşyaya zarar verme”, sosyoekonomik düzeyi orta olan okulda “küçük düşürme” ve
sosyoekonomik düzeyi düşük okulda “ayrımcılık yapma” en sık, her üç okulda da
“gruptan dışlama” en seyrek görülen zorbalık türleri olarak tespit edilmiştir.
Cinsel zorbalık türleri içerisinde her üç okulda “elle rahatsızlık verme” en
sık maruz kalınan davranıştır. Cinsellik içeren söz söyleme sosyoekonomik
düzeyi düşük olan okulda yüksek bulunmuştur.
“Aile, Öğretmen ve
Okul Yönetimi İşbirliği İçinde Olmalı”
Bireysel gelişim sorunları; kişinin toplumda saygın bir
yer edinememesi, şiddete ve madde bağımlılığına yatkınlık gibi istenmeyen
sonuçlar olarak karşımıza çıkabilmektedir. Bu nedenle okullarda karşılaşılan
zorbalığın çözümü için öncelikle bütün toplum kesimlerde farkındalığın artması
gerekir. Okul dışından gelecek zorbalık etkileri için güvenlik tedbirleri
alınmalıdır. Anne ve babaların çocuklarındaki ruhsal ve davranışsal değişimleri
yakından izleyerek fark etmeleri önemlidir. Ebeveynler çocuklarının arkadaşları
ile ilişkilerini gözlemlemeli ve bunaltıcı olmadan aralıklı kontrol etmeleri
yararlı olur. Öğretmenlerin dikkatli gözlemleri, birçok olumsuz gidişi baştan
önlemeye yeterli olabilir. Bu konularda öğretmenler ve velilerin tecrübesini
artıracak seminerler, örnek paylaşımları, ortak gruplar ve skeçler
düzenlenebilir. Aile, öğretmen ve okul yönetimi iyi bir işbirliği içinde
olmalıdır. Hem zorba hem de mağdurlar için gerektiğinde bireye yönelik
psikolojik danışma hizmeti sunulmalıdır.
YORUMLAR