Demir
eksikliğinin ihmal edilmesinin bağışıklık sisteminin zayıflamasından ruhsal
sorunlara kadar birçok probleme yol açtığını belirten Memorial Şişli Hastanesi
Pediatrik Hematoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Atila Tanyeli, demir eksikliği
anemisi ve tedavisi hakkında bilgi verdi.
Yenidoğanlarda 6. aydan itibaren demir
ihtiyacı artar
Demir
eksikliği anemisinin üç temel noktası bulunmaktadır. En sık görülen şekli alım
azlığı iken gastrointestinal sistemler ile enfeksiyon ve tüketime bağlı
kayıplara da rastlanır. Kan kaybına yol açan enfeksiyonlar da bir başka etken
olarak öne çıkar. Anne sütünde demir olsa da ilk aylarda çocuğun hızlı büyümesi
nedeniyle özellikle altıncı aydan itibaren demir eksikliği ortaya çıkmakta ve ihtiyacın
karşılanması zor olmaktadır.
Ortalama 3
kilo 300 gram dünyaya gelen bir bebek bir yaşında 9-10 kilo olur. Bu da üç kat
artış anlamına gelir. Bu artış hızına uygun vitamin-mineral tüketimi ile beslenme
şekli her zaman ihtiyacı karşılamayabilir. Özellikle anne sütü tam
verilmiyorsa, inek sütüyle beslenme söz konusuysa ve beslenmede hata
yapılıyorsa bu durum daha net ortaya çıkar.
Demir ilacını çocuğunuza verirken bu
hatalara düşmeyin
Yeterli demir
alınmasına karşın birtakım beslenme hataları da kayıplara yol açabilir.
Örneğin; çay, süt ürünleri ve tok karnına ilaç kullanımı demir emilimini ya da faydasını
azaltabilir. Tüketim sorunları ise en sık enfeksiyonlar nedeniyle görülür. Doğumdan
sonraki ilk iki yılda bağışıklık sisteminin tam gelişmiş olmaması, anaokulu,
kreş gibi kalabalık ortamlarda bulunmak mikropla temas enfeksiyona yol açabilir.
Çocukta demir kaybına yol açan kansızlık, çocukta solukluk yani kansızlık denilen
tablonun yanı sıra iştahsızlık, uykusuzluk ve huzursuzluğa da neden olur.
Terlikleri ve duvarları yalayan
çocuklara dikkat
Demir
eksikliği anemisinin boyutu arttıkça çocuklarda evdeki saksıların diplerindeki
ya da dışarıdaki toprakları yeme, terlikleri ve duvarları yalama gibi anormal
davranışlar görülmeye başlar. Sonrasında tabloya; huzursuzluk, gelişim bozukluğu,
fiziki muayenede ortaya çıkan kalp yetmezliğine giden nabzın artması, karaciğerde
büyüme gibi semptomlar da eklenir. Eğer demir eksikliği anemisi uzun sürerse okul
döneminde unutkanlık, hırçınlık, uykusuzluk ile iştahsızlık önemli bir boyut
kazanır.
Aileler bu konuda bilinçli olmalı
Demir
eksikliği belirtilerinin görüldüğü çocuklara ilk olarak ayrıntılı bir kan testi
uygulanır. Demir eksikliği tanısı alan çocukların tedavisi yaş ve kiloya göre
değişmekle birlikte, günde 3-5 mg demir takviyesine başlanır. Uygulanan
ilaçların gastrointestinal sistemde hızla emilen formda olduğu için tedavi en
az bir-iki ay sürer. Tedavinin en önemli amacı; ailelere demirin nasıl ve hangi
gıdalarla verileceğini öğretmek olmalıdır. Bunun için şu kurallara dikkat
edilmelidir:
· Aç
karnına alınacak denildiğinde birçok aile bazen yemekten hemen önceki ‘açlık’
halini düşünmektedir. Oysa söz konusu açlık, iki öğün arasıdır.
· Tedavinin
beşinci gününde kanda demirin etkili olmasını gösteren bir hücrenin çoğalıp,
çoğalmadığı kontrol edilir. Bunun için testler ihmal edilmemelidir. Eğer
yükselme varsa tedavinin doğru yolda olduğu anlaşılır.
· Belirli
aralıklarla demir düzeylerinin kontrol edilmesiyle değerler normale gelene dek
tedaviye devam edilmelidir.
· Demir
tedavisinin ihmal edilmesi halinde enfeksiyonlarda artış, bağışıklık sistemi
ile ruh sağlığında bozukluklarda artış görüleceği unutulmamalıdır.
YORUMLAR