Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi'nden
Uzman Klinik Psikolog Leyla Arslan, çocukların depresyonu davranışlarıyla ele
verdiğini, iyi gözlemlenmesi gerektiğini belirterek erken müdahalenin önemli
olduğunu söyledi.
Çocukların da depresyona girdiğini, enerji azlığı, bir
şey yapmak istememek gibi farklı belirtilerin aslında depresyonu ortaya koyan belirteçler olduğunu , çocuklar için de stresli bir
durumun dışa vurulması anlamına geldiğini” ifade etti.
Dört dönemde
farklı depresyonlar yaşanıyor
Çocukların depresyonlarının dört farklı dönemde ele
alınabileceğini ifade eden Uzman Klinik Psikolog Leyla Arslan, bunları şöyle
sıraladı:
0-2 yaşta çocuk depresyonu; Bu dönemde görülen depresyon
daha çok annenin depresyonuyla bağlantılıdır. 0-2 yaşta gelişim özelliği nedir?
Çocuklar annelerinin ilgi ve şefkatine, onun kendisiyle kurduğu göz ilişkisine
çok muhtaçlar ve o devrede çocuğun isteklerinin zamanında yapılması, zamanında karşılanması, acıkınca doyurulması,
altının temizlenmesi ve bunun ihtiyaç duyduğu zaman yapılması çok önemli. O
yüzden orada çocuğun ihtiyaçlarının eş güdümlü olarak karşılanmaması, çocukla anne arasında
güvensiz bağlanmanın ortaya çıkmasına neden oluyor. Bu güvensiz bağlanma, daha
sonra çocukta mutsuzluk ve güvensizlik
duygularını ve stresi tetikliyor.
Bazı çocuklar annelerine çok yapışıyor ve çok ağlıyor. Aslında bu küçük
bebeklerdeki anlamsız ağlamaların, anneye çok yapışmanın hatta bazen anneye
yapışa bile ağlaması, anne uzaklaşınca bağırması, gelince de sevinmemesi
güvensiz bağlanmanın oluştuğuna işaret.
Konuşmada gecikme
depresyon habercisi
2-4 yaşta çocuk depresyonu; Bundan sonraki evrede yani
2’den sonra 4 yaşına kadar olan dönemde çocuk eğer depresyona girmişse çocuğun
gelişiminde bir yavaşlama oluyor. Mesela konuşmasında kararsız kalmalar ya da
kekemelikler ortaya çıkıyor. Tam o dönem 2,5 - 3 yaş konuşma gelişiminin
hızlandığı dönemdir. Konuşmanın geç gelişmesi, depresyon için bir belirti
olabiliyor. Depresyonda konuşmada yavaşlama ortaya çıktığı gibi, çocuk bu
dönemde tuvalet eğitimini de geç
kazanıyor.Bu dönemde, parmak emme ve başka davranış sorunları da ortaya
çıkıyor. O aşamada bir de kardeş doğduysa eğer çocuk için depresyona girme
nedeni oluşuyor. Yani aile içinde yaşanan çatışma, gerginlik ,köklü
değişiklikler gibi bütün olaylardan çocuk etkileniyor. Yani anne ve babanın
yaşadığı duygusal etkileri çocuk aynen
alıyor. Çocuğun çok sevildiğini
düşündüğü bir dönemde üzerine kardeşin gelmesi çok şiddetli bir kardeş
kıskançlığı yaratıyor. Bu başlı başına bir travma nedeni olabilir . Depresyon
aslında travmadan, kaygılı durumdan, stresten, aile içindeki çatışmalardan,
bunların tümünden etkileniyor. Çocuk daha küçükken annenin kaş çatmasından ve
göz göze gelmemesinden etkileniyor ama bu yaşlarda da aslında dış olaylardan
etkileniyor. Depresyon davranış bozukluğu olarak ortaya çıkıyor. Tırnak yeme,
parmak emme ya da gerginlik olarak kendini gösteriyor.
Okula gitmek
istemiyor, alt ıslatmaları başlıyor
4-6 yaşta çocuk depresyonu; Dördüncü yaşından sonra yani
oyun çağı dediğimiz sosyalleşme dönemde
çocuktaki depresyonu aile fark etmediyse depresyon çocukla beraber katmerli
olarak büyüyor. Tembel çocuk nasıl gelişiyor? Sorusunun yanıtını bu çağda
bulabiliriz. Oyun oynamayı istemez ,başka çocuklara yönelmez ,işbirliğine
girmez. 4-6 yaş arasında çocuklar, okula
başlarken anaokulunda ya da ilkokulda aileden kopmak da istemez. Aslında o
esnada aile de çocuğa bağlanmış oluyor. Yani ne yapacağını bilemiyor genellikle
en basit şekliyle depresyonun çıkma nedeni, annenin annelik rolüyle kendi eşlik
rolü ya da mesleki rolü arasında bocalaması ve bunları iyi netleştirememesi.
Kadının yaşadığı sorunlar buna neden oluyor; kadının aile içinde kayınvalidesi
ile çatışması, eğitim konusunda çatışması ve değişik şeylerin hepsi bir araya
gelince çocuk için örseleyici oluyor. Çocuk okulda ilişki sorunları yaşıyor.
Öğretmene bağlanmıyor, arkadaşları ile konuşmuyor. Okula başlamaktan korkuyor
ve bu aşamada da ‘Okula gitmek istemiyorum’ lafını çok duyuyoruz. Midesini
bulandırıyor, kendi kendini kusturuyor. Çocukta regrasyon denilen gerilemeler yaşanıyor;
örneğin alt ıslatmalar başlıyor. Okula yeni başlayan çocukta tuvalet eğitimini
kazandığı halde akşamları alt ıslatmalar başlıyor.
Tembellik
bastırılmış öfkeden kaynaklanıyor
Aile çocukta depresyonu fark etmiyor. Bir çocuk
psikiyatrisine ya da psikoloğa götürüp bir tetkik yaptırmadığı için anlamıyor.
Bu yaşananların kişilik özelliği olduğu düşünülüyor. Evde gergin ya da
çatışmalı bir ortam varsa çocuk zaten bir şey yapmak istemiyor. Tembellik
denilen şey aslında bastırılmış öfkeden kaynaklanıyor. Sürekli çatışmalı bir
ortamda kimse bir şey yapmıyor. Çocuk bundan etkileniyor o da bir şey yapmıyor
ve tembelleşiyor. Böyle bir durumda çocuğun okul başarısı da düşüyor. Elbette
böyle bir ortamda ders çalışma, motivasyon ya da başarı beklenemez. Bu nedenle tembel
çocuk yoktur, uygun olmayan, çatışmalı bir aile ortamı vardır. Çocuk tembel
diye getirildiğinde aile ortamında huzur olmadığını düşünüyoruz.
Sorun erkenden
çözülmezse ergenlikte saldırganlık artıyor
6-11 yaşta çocuk depresyonu; Çocukluk döneminin son
bölümünde 11 yaşına kadar böyle sorunlar olabilir. Öğrenme güçlüğü, karşı gelme
bozukluğu ortaya çıkabilir. Bu duygular olduğu gibi kalmıyor, olumsuza döndüyse
olumsuz olarak devam ediyor ve artarak devam ediyor. Sonra bu dönemin ardından
ergenliğe geçiliyor. Bu döneme kadar sorunlar çözülmediyse ergenlikte
saldırganlığın ve öfke kontrolü bozukluğunun boyutları daha çok artar. Çocuk
daha çok sinirli olur. Ergenlik devresinde çocuk, hem ailesinin hem okulun
beklentilerini yerine getirmekte zorlanır. Bu dönemde hem içten hormonların
baskısı var hem de toplum beklentisi var. O nedenle ergenlikte depresyon çok
artmış olarak görülüyor çocuklarda.
Ergenlikteki depresyon aslında bazen gelişimsel olarak da
ortaya çıkabiliyor yani çocuklarda iç ve dış dengenin bozulması çok görülüyor.
Aile ancak o zaman yardım alıyor. Aslında çocukta depresyon yavaş yavaş
gelişiyor fakat anne-baba çocuğundan dayak yediği zaman çocuğu getiriyor. Bu
dönemde çok ciddi sorunlar yaşanıyor, anne -baba çocuğa dediğini yaptıramıyor.”
Uzman Klinik Psikolog Leyla Arslan, ailelerin zamanında
farkına varıp önlem alamaması nedeniyle ileri dönemde ağır şeyler yaşandığını
belirterek “Aslında ailenin şunu bilmesi gerekiyor: Çocuk bu davranışları
isteyerek yapmıyor çünkü bu depresyon. Önce öğrenme sorunlarına, oradan da
karşı gelme sorununa dönüşmüştür. Ve buna uygun tutumlar gelişmediği için aile
hem kendini suçluyor hem çocuğu suçluyor sonra işin içinden çıkamayınca bize
geliyor” dedi.
Çocuğun yaşam
enerjisini hesaba katın
Genellikle stres yaratan her durumun depresyonu biraz
tetiklediğini belirten Uzman Klinik Psikolog Leyla Arslan, “Aile bu sorunla baş
etme yolunu bilmiyorsa, bu durum çocukla
konuşulamıyorsa bir uzmandan destek alınabilir. Bazı aileler çocuktan
pek çok şey bekliyor. Çeşitli kurslara eğitimlere gönderiyor. Onu yapsın bunu
da yapsın derken çocuğun yaşam enerjisini hiç hesaba katmıyorlar. Çocuğun
dinlenmesine olanak sağlamak lazım” tavsiyesinde bulundu.
Depresyonu
belirleyen testler uygulanabilir
Çocuktaki sessizlik ve içe kapanma halinin iki aydan
fazla sürmemesi gerektiğini belirten Uzman Klinik Psikolog Leyla Arslan, “ İki
aydan sonra alışkanlık oluyor. Yaşam kalitesi bozuluyor. Aile çocukla ilişkilerinde zorlanıyorsa ve çocuk
sosyal çevre ile ilişkilerinde güçlük yaşıyorsa yaşıtları ile uyumsuzluk
varsa farklılığa hemen müdahale etmesi
gerekir. Öncelikle çocukta ne olduğunu , depresyonun olup olmadığını anlamak
için bu konuda yararlandığımız testler var. Bunlar yapılmalı. Okul ve aile
işbirliği içinde olmalı. Çocukta bir değişiklik gözlendiğinde mutlaka önlem
alınmalı ve bir uzmana başvurulmalı” uyarısında bulundu.
YORUMLAR