Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi Arabistan'ın dönem
başkanlığındaki G20 Zirvesi'ne Vahdettin Köşkü'nden canlı bağlantıyla katıldı.
G20 zirvesine katılan liderlere seslenen Cumhurbaşkanı
Erdoğan, koronavirüs salgınının tüm insanlığı tehdit etmeyi sürdürdüğünü, mart
ayındaki olağanüstü zirvede de değindiği üzere aynı gemide yer alanların
kaderinin de ortak olduğunu söyledi.
Salgın ile mücadeleyi, iş birliği ve dayanışma olmadan
başarıya ulaştırmanın mümkün olmadığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan,
salgın sürecinde dayanışma ve yardımlaşma konusunda dünyanın, gelişmiş ülkeler
başta olmak üzere maalesef iyi bir imtihan veremediğini belirtti.
Salgınla mücadelede, özellikle ekonomik bakımdan güçsüz
ülkelerin adeta kaderlerine terk edildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye olarak bu kapsamda 156 ülke
ve 9 uluslararası kuruluşa yardım sağladık. Bugüne kadar G20 üyesi 15 ülkeye
hibe yardımı yapmanın yanında ülkemizden satın alma ve ihracat izinlerini de
karşılamış bulunuyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya'daki iki Türk bilim
insanının ürettiği aşıya dair ümit verici haberleri sevinçle takip ettiklerini
aktararak, "Ancak burada bir hususa
dikkat edilmesi gerekiyor. Geliştirilen aşılar, mevcut adaletsizlikleri daha da
derinleştirmek yerine insanlığın ortak malı olacak şekilde kullanıma
sunulmalıdır. Bu çerçevede G20 platformu aşıya herkesin uygun maliyetli ve hakkaniyetli
erişimini güvence altına alacak mekanizmaları hazırlamalı ve işletmelidir.
Türkiye olarak biz de birinde insan deneylerine başladığımız toplam 16 aşı
çalışmamıza bu anlayışla yaklaşıyoruz. Türkiye'nin üreteceği aşıyı inşallah tüm
insanlığın hizmetine sunacağız." diye konuştu.
"İÇE KAPANMA
EĞİLİMİNİN GÜÇLENDİĞİNİ GÖRÜYORUZ"
Salgının, sağlık alanı yanında küresel ekonomik mimaride
de etkisini hissettirdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle
devam etti: "Korumacılığın
arttığını, gümrük duvarlarının yeniden yükseldiğini, içe kapanma eğiliminin
güçlendiğini görüyoruz. İki yanlışın bir doğru etmeyeceğini hepimiz gayet iyi
biliyoruz. Türkiye, Dünya Ticaret Örgütü'nün temel ilkeleri çerçevesinde adil
bir küresel ekonomik büyümeden ve refah paylaşımından yanadır. Bunun için Dünya
Ticaret Örgütü'nün reform sürecinin ilerletilmesi gerekiyor. Örgütün kilit
öneme sahip izleme, müzakere ve anlaşmazlıkların çözümü işlevlerinin
iyileştirilmesi şarttır. Salgın, iş gücü piyasasını da olumsuz etkiliyor.
Özellikle kayıt dışı ekonomide çalışanlar ile kadın, genç ve engelliler başta
olmak üzere toplumdaki hassas kesimler, salgının yükünü daha fazla
taşıyor."
Yaşanan sıkıntıların, kapsayıcı ve dayanıklı sosyal
güvenlik sistemlerinin önemini bir kez daha ortaya çıkardığını bildiren
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin, dünyanın en kuşatıcı ve geniş tabanlı
sosyal güvenlik sistemine sahip ülkelerinden biri olduğunu söyledi.
Hızla geliştirip hayata geçirdikleri ekonomik sosyal
koruma kalkanı vasıtasıyla istihdamı dengede tutacak önlemleri başarıyla
uyguladıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "G20 olarak da salgının etkilerini en aza indirmek adına bir eylem
planı devreye aldık. Eylem planının en somut ayağı olarak gördüğümüz borç
erteleme girişiminde kaydedilen kademeli ilerlemeyi takdirle
karşılıyoruz." dedi.
2021 yılı temmuz ayına kadar uzatılan bu girişime Türkiye
olarak katkı sağlamaya devam edeceklerini bildirmekten memnuniyet duyduğunu
dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi Arabistan'a ve Hadim-ul Haremeyn'e
yaptıkları ev sahipliğinden dolayı teşekkür ederek, katılımcılara
koronavirüsten bağımsız sağlıklı günler dileyerek sözlerini tamamladı.
YORUMLAR