Salgın sebebiyle uygulanan sokağa çıkma kısıtlamasının
gönüllere uygun bir bayram yapmaktan mahrum bırakmış olsa da kalplerdeki
sevginin ve umudun hep korunduğunu, hatta güçlendirildiğini ifade eden Erdoğan,
yaklaşık 2,5 aydır yaşanılan bu musibetin hayata, elimizdekilere dair bir
muhasebe yapma imkanı verdiğini dile getirdi.
Erdoğan, geleceğe dün olduğundan çok daha berrak ve olgun
şekilde bakılabilen bir gönül ve zihin dinginliği kazanıldığını düşündüğünü
vurgulayarak, "Hele hele salgının çok büyük kıyımlara yol açtığı ülkelerle
kendimizi mukayese ettiğimizde hep birlikte elimizdeki nimetlere şükrettiğimizi
gayet yakından biliyorum. Elbette alınan tedbirler sebebiyle işine ara verdiği,
işi yavaşladığı, geliri azaldığı için sıkıntı çeken vatandaşlarımız olmuştur.
Özellikle de devletin tüm imkanlarını bu vatandaşlarımızın hizmetine sunarak
zor zamanlarında yanlarında olduğumuzu gösterdik." diye konuştu.
Ülke genelinde 5,5 milyon kişiye karşılıksız biner lira
dağıtarak sıkıntılarını hafifletmeye çalıştıklarını, yine 4,5 milyon vatandaşın
istihdamını kısa çalışma ödeneği, asgari ücret desteği, nakit desteği gibi
yöntemlerle desteklediklerini anlatan Erdoğan, vergi ve sigorta primi
ertelemeleriyle, düşük maliyetli kredi desteği gibi daha pek çok yöntemle
büyüklü, küçüklü tüm işletmelerin ayakta kalmasını temin ettiklerini kaydetti.
Erdoğan, önümüzdeki dönemde de vatandaşların ve iş
dünyasının yanında olmayı sürdüreceklerini belirterek, şöyle devam etti:
"Türkiye'nin salgının önlenmesinde ve can kaybında dünyada örnek alınan
bir konuma gelmesi 83 milyon olarak hepimizin ortak başarısıdır. Bu süreçte
fedakarca görev yapan sağlık personelimize bir kez daha teşekkür ediyorum.
Aldığımız tedbirlerin uygulamaları 81 il ve 922 ilçede valilerimiz,
kaymakamlarımız, emniyet ve jandarma teşkilatlarımız tarafından yürütüldü.
Sokağa çıkma kısıtlaması getirilen yaklaşık 8 milyon, 65 yaş üstü vatandaşımız
ile 25 milyondan fazla 20 yaş altı gencimizin her türlü ihtiyaçları Vefa Sosyal
Destek Grupları tarafından karşılandı. Bugüne kadar Vefa Sosyal Destek Grupları
toplam 6 milyon 240 binin üzerinde talebe cevap verdi."
"SON 2,5
AYDAKİ KAYIPLARIMIZI ÇOK KISA SÜREDE GERİ ALACAĞIZ"
Halkın yaptığı hiçbir fedakarlığın boşa gitmediğinden
emin olmasını isteyen Erdoğan, şöyle konuştu:
"Allah'ın izni, milletimizin gayreti, devletimizin
katkısıyla son 2,5 aydaki kayıplarımızın hepsini de hem de çok kısa sürede
ziyadesiyle geri alacağımızdan en küçük bir şüphemiz yoktur. Ülke ve millet
olarak birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi, dayanışmamızı güçlü
tuttuğumuz müddetçe Rabb'im bizlerin önünde nice kapılar açacaktır. Nitekim
siyasi ve ekonomik bakımdan yeniden yapılanma sürecinde olan küresel sistemde
Türkiye'nin gerçekten çok iyi bir yere geleceğinin işaretlerini şimdiden almaya
başladık. Sanayide, teknolojide, ticarette, tarımda, enerjide, ulaşımda sağlıkta,
eğitimde, sporda, savunma sanayisinde, velhasıl hayatın her alanında Türkiye
parlayan bir yıldız olarak öne çıkıyor."
Erdoğan, son 18 yılda demokraside ve ekonomide kat edilen
büyük mesafenin geleceğe güvenle bakmada en önemli güç ve moral kaynağı
olduğunu dile getirerek, bu süreçte milletin önüne kurulan tüm tuzakları birer
birer bozarak 2023 hedeflerine ulaşma konusundaki kararlılığını gösterdiklerini
kaydetti.
Erdoğan yaptığı açıklamada, vesayetin ayak oyunlarından
darbe teşebbüsüne, terör örgütlerinin saldırılarından ekonomik tetikçiliğe
kadar her yolun denendiğini ama büyük ve güçlü Türkiye yolculuklarının
engellenemediğini söyledi.
"Rabb'imizin 'Sizin hayır bildiklerinizde şer, şer
bildiklerinizde hayır olabilir' emri ilahisine inşallah bir kez daha mazhar
olacağımız bir süreç yaşıyoruz" diyen Erdoğan, konuşmasına şöyle devam
etti:
"Bir asır önce 'hasta adam' yaftasıyla tarihten
silinmeye çalışılan Türk milletinin bugün, hastaların ümidi olarak öne çıkması
dahi başlı başına bir ibret vesikasıdır. İnşallah bundan sonrası daha kolaydır.
Kendimize güveniyoruz, halkımıza ve devletimize güveniyoruz. Aydınlık bir
geleceğin bizi beklediğine yürekten inanıyoruz."
Yarın İstanbul'un fethinin 567. yıl dönümünde milletle
birlikte çok güzel programlara şahitlik edeceklerini aktaran Erdoğan,
"Önce, Sancaktepe'de iki ayda inşa ettiğimiz 1008 yataklı Prof. Dr. Feriha
Öz Acil Durum Hastanesi'nin açılışını yapacağız. Akşam saatlerinde Okçular
Vakfı'nın Fetih Kupası yarışmaları gerçekleştirilecek. Bunun ardından ise
Kültür ve Turizm Bakanlığımızın düzenlediği Fetih Şöleni kapsamında,
Ayasofya'da Fetih Suresi okunacak ve dualar edilecek. Milletimizin fetih
sevincini bu programlarla hep birlikte yaşamaya çalışacağız. Bu vesileyle Fatih
Sultan Mehmet Han başta olmak üzere bu toprakları bize vatan kılan tüm
gazilerimizi, şehitlerimizi, kahramanlarımızı hürmetle yad ediyorum." diye
konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin cumhuriyet tarihi
boyunca yaşadığı önemli dönüm noktaları olduğuna değinerek, bunların bir
kısmının üzüntüyle bir kısmının mutlulukla hatırlandığını belirtti.
27 Mayıs 1960 darbesi ve sonrasında yaşananların,
üzüntüyle hatırlanan dönemlerden biri olduğunu ifade eden Erdoğan, dün
açılışını yaptıkları eski adıyla Yassıada, milletin verdiği isimle Yaslı Ada,
2013 yılında verdikleri isimle Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nın bu dönemin
adeta sembolü olduğunu söyledi.
27 Mayıs'ın, Türkiye'ye darbe virüsünün ilk girdiği tarih
olduğunu belirten Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: "Maalesef bu
tarihten sonra darbe, cunta, muhtıra, bildiri veya darbe girişimi şeklinde
demokrasimize yönelik pek çok saldırıyla karşı karşıya kaldık. En son 15
Temmuz'da darbe girişimini hep birlikte yaşadık. Milli iradeyi esir alma amacı
taşıyan bu tür darbelerin veya girişimlerin ülkemize çok ağır maliyeti
olmuştur. Daha da çarpıcı olanı milli iradeye yönelik hemen her saldırının
Türkiye'nin büyük kalkınma hamleleri başlattığı dönemlerin ardından gelmesidir.
İlk darbenin ardından geçen 60 yıla baktığımızda bu durumu inkarı mümkün olmayan
bir gerçek olarak görüyoruz.
Cumhuriyet'in ilk yıllarında çok zor şartlarda başlatılan
kalkınma hamlesinin kazanımları, Gazi Mustafa Kemal'in sağlığını kaybetmesi ve
vefatının akabinde tek parti CHP'si döneminde tamamen heba edilmiştir. Milletin
baskısıyla geçilen çok partili siyasi hayatın ardından demokrat partinin
iktidara gelmesiyle Menderes ve arkadaşları yeni bir kalkınma hamlesi başlattı.
Türkiye daha önce birer ikişer tanesine sahip olduğu hidroelektrik barajlarına
18 tane, sulama barajlarına 8 tane, limanlarına 11 tane, havalimanlarına 5
tane, rafinerilerine 3 tane ilave etti. Ayrıca ülkemizin dört bir yanında 13
şeker fabrikası, 19 çimento fabrikası, 82 hububat silosu, 88 büyük ölçekli
fabrika kuruldu. Milli geliri 3 kat artan Türkiye 2. Dünya Savaşı sonrası
yeniden yapılanan küresel ekonomide hak ettiğini alma yolunda
ilerliyordu."
27 Mayıs darbesiyle bu sürecin kesintiye uğratıldığını,
Türkiye'nin yeniden uzun yıllar boyunca sürecek siyasi ve ekonomik
istikrarsızlık bataklığına sürüklendiğini belirten Erdoğan, "Menderes ve
arkadaşları, ülkemize ve milletimize yaptıkları hizmetlerin bedelini, ağır
işkencelerle hakaretlerle hapis yatarak ve idam sehpasına yürüyerek
ödemiştir." dedi.
Yassıada'da kurulan ve tam bir hukuk katliamı örneği olan
düzmece mahkemelerde aylar süren yargılamaların yapıldığını hatırlatan Erdoğan,
şunları kaydetti: "Sonuçta, Başbakan Menderes, Dışişleri Bakanı Fatin
Rüştü Zorlu ve Maliye Bakanı Hasan Polatkan idam edilirken yüzlerce kişi de
uzun yıllar hapis yattı. İdam sehpasına yiğitçe yürüyen Menderes, Zorlu ve
Polatkan'ın milletimizin yüreğinde bıraktığı acı, hala tazedir. Rahmetli Özal,
bu üç kahramanın mezarlarını İstanbul'a taşıyarak, ilk adımı atmıştı. Biz de
Türkiye'nin, 60 yıl önceki kara günlerine şahitlik eden Yassıada'yı,
istiklalimizin ve istikbalimizin sembolü haline dönüştürmeyi istedik.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğimizle birlikte burayı
Demokrasi ve Özgürlükler Adası haline getirecek yatırımları 5 yılda
tamamlayarak, Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli ile
birlikte dün resmen hizmete açtık. Oteli, kongre salonu, müzesi, camisi ve
diğer tesisleriyle Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nı, rahmetli Menderes ve
arkadaşlarının hatıralarını yaşatacak bir mekan haline getirdik. Tabii burası
ulusal, uluslararası her türlü toplantıya ev sahipliği yapacak olan bir ada.
Rabb'ime, bize 60 yıl sonra bu dönüşümü gerçekleştirme imkanı sağladığı için
hamd ediyorum. Menderes ve arkadaşlarını bir kez daha rahmetle yad ediyorum.
Ülkemizin yeniden aynı acıları yaşamaması konusundaki kararlılığımızın altını
da tekrar çizmek istiyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Milletimizin 15 Temmuz'da ortaya koyduğu güçlü irade ve cesaret,
Türkiye'de darbeler, cuntalar, vesayet dönemlerinin inşallah artık kapandığının
işaretidir. Milli iradeden güç alarak yönetime gelmek yerine hala darbelerden,
terörden, kaostan, sokak olaylarından medet umanlara milletimiz asla fırsat
vermeyecektir. Rahmetli Menderes'le bizim fotoğrafımızı yan yana koyarak akıbetlerimizi
hatırlatan faşistlere bugün de rastlanması teyakkuzu elden bırakmamamız
gerektiğini gösteriyor.
Bu ülkede ezanları susturmaya, bayrakları indirmeye,
milletin vermediği gücü gasp etmeye, halkına hizmet edenleri idama göndermeye
artık kimsenin gücü yetmeyecektir. Bu yıl 949. yıl dönümüne ulaştığımız
Malazgirt Zaferi'ndeki, yarın 567. yıl dönümünü kutlayacağımız İstanbul'un
fethindeki ruh, heyecan ve kararlılıkla mücadeleye devam edeceğiz.
Cumhuriyetimizin 100. yılı olan 2023'ü milletimiz için yepyeni bir şahlanış
vesilesi haline getirmek için gece gündüz çalışmaktan bir an bile geri
durmayacağız. Büyük ve güçlü Türkiye hedefine doğru demokrasimizi ve
ekonomimizi sürekli daha ileriye taşıyarak yürümeyi son nefesimize kadar
sürdüreceğiz."
Erdoğan yaptığı açıklamada, Türkiye'de yaşanan
sınamaların bir kısmının iç dinamiklerle ilgiliyken, bazılarının da küresel
düzeyde yaşanan gelişmelerin yansıması olduğunu dile getirerek, koronavirüs
salgınının da küresel düzeydeki sınamalardan biri olduğunu söyledi.
Türkiye'nin, milletin verdiği destekle süreci, sağlık
hizmetleriyle ve diğer tedbirlerle en az sıkıntıyla geçiren ülkelerin başında
geldiğine işaret eden Erdoğan, şöyle devam etti: "Sadece ülke içindeki
insanımıza sahip çıkmakla kalmadık, 126 farklı devletten 75 bin vatandaşımızı,
365 uçak, 34 karayolu ve 10 deniz yolu seferiyle ülkemize getirdik.
Moritanya'dan Bolivya'ya kadar, nerede olursa olsun hiçbir vatandaşımızı
sahipsiz bırakmadık. Bunun yanında ülkemizden yardım veya ürün talep eden 135
ülkeden 100'üne cevap vermeyi başardık. Salgın sürecinde dünya genelindeki 246
misyonumuzla yurt dışındaki vatandaşlarımız ve muhatap ülkeler nezdinde çok
güçlü bir koordinasyon sağladık. Ülkemiz içinde ise 65 yaş üstü büyüklerimiz
ile 20 yaş altı evlatlarımız başta olmak üzere getirdiğimiz kısıtlamalara
hassasiyetle riayet eden tüm vatandaşlarımıza şahsım, ailem ve milletim adına
şükranlarımı sunuyorum."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, alınan tedbirler sayesinde yeni
hasta sayısı ile yoğun bakım ve solunum cihazına bağlı hasta sayısının sürekli
azaldığını aktararak, "Testleri yaygınlaştırarak, takipleri tavizsiz
sürdürerek, salgını kontrol altında tutuyoruz. Hastalığın tedavisinde ihtiyaç
duyulan ilaçların ve cihazların üretimi konusunda da epeyce mesafe kat ettik. Yurt
dışı temininin ve özel sektörün desteğinin yanı sıra Milli Savunma Bakanlığı
ilaç fabrikaları da üretime başladı." diye konuştu.
Solunum cihazı üretiminin özel sektör ile Makine ve Kimya
Endüstrisi Kurumu vasıtasıyla sürdürüldüğünü aktaran Erdoğan, "Şu ana kadar
ürettiğimiz 3 bin 626 solunum cihazının 1000 adedini de ihraç ettik. Makine ve
Kimya Endüstrisi kurumumuz, üretim kapasitemizin artmasına büyük katkı sağlayan
maske cihazı ile termal kamera imalatına da başladı. Dikkatle takip ettiğimiz
tüm bu gelişmeler bize yeni normal dediğimiz süreçte gereken adımları atma
imkanı sağladı." dedi.
KABİNE
TOPLANTISINDA ALINAN YENİ KARARLAR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaklaşık 1 aydır normalleşme
takviminde yer alan hususları, gelişmeleri yakından takip edip her hafta peyderpey
açıkladıklarını belirterek, bu hafta itibarıyla Kabine Toplantısı'nda alınan
yeni kararları ise şöyle sıraladı: "Şehirlerarası seyahat sınırlaması 1
Haziran'dan itibaren tamamıyla kaldırılmıştır. Gelişmeleri takip ederek,
olumsuz bir durum görmemiz halinde bazı illerimiz için bu kısıtlamayı yeniden
getirebiliriz. İdari izinde bulunan veya esnek çalışma sistemine dahil olan
kamu personeli, 1 Haziran tarihi itibarıyla normal mesaiye başlayacaklar.
Kreşler ve gündüz bakım evlerinin tamamı da buna uygun şekilde 1 Haziran'da
açılacak. Sağlık Bakanlığı tarafından tanımlanan ve takibi yapılan kronik
hastalığı olan kamu personelinin durumları, kurumlarınca değerlendirilecek.
Sokağa çıkma kısıtlamalarının bazılarını bir müddet daha sürdürmekte fayda
görüyoruz. 65 yaş ve üstünün sokağa çıkma sınırlaması ve pazar günleri
14.00-20.00 saatleri arasında istisna kapsamında olma uygulaması devam
edecek."
Esnaf ve sanatkar olarak işletme sahibi 65 yaş üstü
vatandaşların maske, mesafe, temizlik şartına riayet şartıyla işlerinin başında
olabileceklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şu üç kavram çok önemli: Maske, mesafe ve temizlik. 20 yaş altıyla ilgili
sokağa çıkma uygulamasını da 18 yaşa indiriyoruz ve 0-18 yaş grubunun tamamı,
çarşamba ve cuma günleri, 14.00-20.00 saatleri arasında sokağa çıkma
sınırlamasına tabi olmayacak. Yani ikili sistem yok. Artık bunu teke
indiriyoruz. Önümüzdeki pazartesi, yani 1 Haziran tarihi itibarıyla restoran,
kafe, pastane, kıraathane, çay bahçeleri, dernek lokali, yüzme havuzu, kaplıca
türü işletmeler belirlenen kurallar dahilinde saat 22.00'ye kadar hizmet
vermeye başlayacak. Eğlence mekanları ile nargile satışı bu kapsamın
dışındadır. Sadece kendi müşterilerine hizmet veren turizm tesislerinin
bünyesindeki işletmeler saat sınırlamasına tabi değildir. Yol güzergahlarındaki
dinlenme tesisleri de 1 Haziran'da hizmet vermeye devam edecek."
"ÜÇ
VAZGEÇİLMEZİMİZ: MASKE, MESAFE, TEMİZLİK"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, gelişmelere göre hem kapsamı hem
saatleri ayrıca değerlendireceklerini de belirterek, şöyle konuştu:
"Plajlar, milli parklar ve bahçeler, belirlenen kurallar dahilinde 1
Haziran'dan itibaren faaliyete geçebilecek. Müze ve ören yerleri 1 Haziran'da
onlar da açılıyor. Hayvan satış yerleri 1 Haziran'dan, hipodromlar 10
Haziran'dan itibaren yeniden faaliyete geçebilecek. Bireysel sporlarla ilgili
sınırlamalar kaldırılmıştır. Spor tesisleriyle içlerindeki tesisler, gece
24.00'e kadar hizmet verebilecektir. Deniz turizmi, balıkçılığı ve
taşımacılığıyla ilgili sınırlamalar da belirlenen kurallar dahilinde
kaldırılmıştır. Sürücü kursları benzeri kurslar 1 Haziran'dan itibaren hizmet
verebilecek. Kütüphaneler, millet kıraathaneleri, gençlik merkezleri, gençlik
kampları 1 Haziran'dan itibaren belirlenen şartlar dahilinde faaliyetlerini
sürdürebilecektir. Yani bağlı oldukları kurumlar, onların kendi iç şartlarını
belirleyecektir."
Açık havada oturma alanları bulunan yerlerdeki
konserlerin saat 24.00 ile sınırlı olmak şartıyla başlayabileceğine değinen
Erdoğan, tüm bu konularla ilgili ayrıntılı açıklamaların ilgili kurumlarca
kamuoyuyla paylaşılacağını söyledi.
Erdoğan, "Aldığımız kararların, ülkemiz ve
milletimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Yeni normal düzeninde,
yine bu üç kavramı söylüyorum: Maske, mesafe, temizlik... Bu hususları aman
ihmal etmeyelim. Muhakkak maskeyle dolaşalım, muhakkak fiziki mesafeye dikkat
edelim, muhakkak temizliğe dikkat edelim ki bunlar bizim üç
vazgeçilmezimizdir." dedi.
YORUMLAR