Gastrofizikçilerin,
keyifle yenen bir yemeğin yalnızca lezzetiyle değil, çevresel ve duyusal birçok
değişkenlerle de açıklanabileceğini ileri sürdüğü sonuçlar bilim dünyasında nasıl karşılanıyor?
Sabri Ülker
Vakfı, kurulduğu 2009 yılından bugüne toplumun gıda, beslenme ve sağlıklı yaşam
bilincinin gelişmesine katkı sağlamak, topluma bu konulardaki en doğru bilgiyi
aktarmak ve bir referans noktası olmak hedefiyle çalışmalarını sürdürüyor. Vakıf,
özellikle sağlık ve beslenme alanında yaşanan bilgi karmaşasının önüne geçmek
için “Bilim Bunu Konuşuyor” platformu ile sağlık ve beslenmeyle ilgili
gündemdeki konuları, bilimsel ve en güncel bilgileri tarafsız bir yorum ve
anlaşılır bir dille kamuoyuyla paylaşıyor.
Sabri Ülker
Vakfı, bu kez beslenme bilimi çevrelerince yeni yeni konuşulmaya başlanan
gastrofizik kavramının yeterli ve dengeli beslenmeye etkileri konusunu gündeme
taşıyor. Gastrofizik alanındaki araştırmaların öncülerinden Oxford Üniversitesi
Deneysel Psikoloji Profesörü Charles Spence, Sabri Ülker Vakfı’nın ev
sahipliğinde gerçekleşen 4. Beslenme ve Sağlıklı Yaşam Zirvesi’nde gastrofizik
ve beslenme ilişkisi hakkındaki güncel bilgileri Türkiye’ye taşımıştı.
Gastrofizik nedir?
Gastrofizik, yemek
bilimi ile gastronomi ve oluşan algı ve hisleri inceleyen bilim dalı psikofizik
kelimelerinin bir araya gelmesiyle oluşuyor. Gastrofizik, keyifle yenen bir
yemeğin yalnızca lezzetiyle değil, çevresel ve duyusal birçok değişkenle
açıklanabileceğini ifade ediyor.
Gastrofizik ile besin tüketimi arasında
nasıl bir ilişki olabilir
Besinlerle olan
ilişkimizde besinlerin yalnızca enerjisi veya besin öğesi içeriğinin değil,
psikososyal durum ve duyularımızın büyük rol oynadığı, beslenmenin haz
biyolojisiyle de ilişkili olduğu biliniyor. Besin tüketimi sırasında besinler
ve çevresel etmenlerin yarattığı duyuların beyin ve merkezi sinir sistemine
çeşitli alanlara işlendiği; bu nedenle bazı besinleri tüketme duygusunun bize
daha fazla keyif verdiği de bildiriliyor. Bir yemekten alınan keyif; tüketilen yiyeceklerin
yanı sıra kişinin psikolojik durumu, sofrayı paylaştığı kişiler, ortam, tabak,
çatal, servis ve sunuma kadar birçok değişkenden etkilenebiliyor.
Gastrofizik şişmanlığın önlenmesinde nasıl rol
oynayabilir?
Tüm dünyada gün geçtikçe artan bir sorun haline gelen şişmanlığın en
büyük nedenleri aşırı besin alımı ve hareketsiz bir yaşam olarak gösteriliyor. Neden
aşırı yiyoruz konusunda “Televizyon karşısında daha mı fazla besin tüketiyoruz?
Büyük tabaklar kullanmak bizi şişmanlatıyor mu?” gibi birçok soru da ileri sürülüyor. Prof. Spence, gastrofizik araştırmaların
aşırı besin tüketimine neden olabilecek etkenlerin saptanmasında ve düzeltilmesinde
yardımcı olabileceğini, yeterli ve dengeli beslenmeyi destekleyebileceğini
bildiriyor.
Gastrofizik araştırmalarına göre, yemek yerken
nelere dikkat edilebilir?
Gastrofizik alanındaki
araştırmalar, yemek yerken dikkat edilmesi gereken noktaları da ortaya koyuyor.
Yemek sırasında küçük ve dar kenarlı tabakların tercih edilmesi tabağın daha
dolu görünmesine, dolayısıyla aşırı besin alımını önlenmesine yardımcı
oluyor. TV, telefon veya tablet gibi
ekran karşısında yemek, besin tüketimini hızlandırarak porsiyon kontrolünü
engelleyebiliyor. Gastrofizik yemek yerken çevrede dikkat dağıtıcı öğeler
bulunmamasına da dikkat edilerek, tüketim hızını ve porsiyon miktarını kontrol
edebilmenin mümkün olduğunu söylüyor.
Psikososyal boyut çok önem taşıyor
Yeni
bir bilimsel yaklaşım olan gastrofizik, besin tüketimi, dolayısıyla şişmanlık,
yetersiz beslenme ve bunların sonucu gelişebilen kronik hastalıklara çözüm
arıyor, dengeli beslenme ile sağlıklı bir yaşam konusunda çözüm önerileri
sunuyor. Günlük ihtiyaç duyulan enerjinin, her besin grubundan yeterli miktarda
tüketilerek sağlanması, besin çeşitliliğine dikkat edilmesi bu noktada büyük
önem taşıyor. Haftada en az üç defa ve toplam 150 dakika aktivite yapmak da
hareketli bir yaşamın temelini oluşturuyor. Bilim insanları, gastrofizik
alanındaki araştırmaların gelecekte beslenmenin psikososyal boyutuna yönelik
yeni veriler sunarak, beslenme durumunun iyileştirilmesi ile yeterli ve dengeli
beslenmeye katkı sağlayabileceğini belirtiyor.
YORUMLAR