Başbakan Ahmet Davutoğlu, Ekonomi Bakanlığı'nda gerçekleştirilen '3. Ticaret Müşavirleri Konferansı'nda yaptığı konuşmada, 2008 yılında birçok ülkenin reaktif bir şekilde içine kapanmayı tercih ettiğini belirterek, "Özellikle 2008 yılından itibaren iki önemli konuda başlatılan gelenek beni çok heyecanlandırmıştır. Birincisi Büyükelçiler Konferansı ve Ticaret Müşavirleri Toplantısı da başlattığımız güzel geleneklerden birisi. Başbakan olarak hep birlikte ülkemizin dünya ekonomisindeki yerini tartışmak, stratejisini paylaşmak üzere toplantıları tertip ediyoruz. Ticaret müşavirlerimiz, atılması gereken adımları bulundukları yerden Türkiye'ye getiren en önemli yapımızdır. Hepinize tekrar yaptığınız görevler dolayısıyla teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı. 2008 yılında 115 müşavirliğin görevde olduğunu anlatan Davutoğlu, şu anda 110 ülkede 165 merkezde 250 ticaret müşavirliğinin hizmet verdiğini ifade etti. Ticaret müşavirlerinden hizmet bekledikleri 4 ana alan hakkında bilgi veren Davutoğlu, "Birincisi küresel ekonomik değişim ve bu değişimde bulunduğunuz ülkenin konumu. Hepinizden beklediğimiz dünyadaki küresel ekonomik değişimi yakından takip etmeniz, nabzını tutmanız ve Ankara'ya aktarmanız. Sorumluluğunuz sadece belli çevrelerle temas kurmak değil, küresel değişimi takip etmek ve bu konudaki kanaatlerinizi bize aktarmak" dedi.
İkincisinin Türkiye'nin makroekonomik stratejilerini doğru anlamak olduğunu belirten Davutoğlu, "Bu ilişkileri bulunduğunuz ülkelerle ilişkileri tanımlamaya çalışmak. Bunun için önümüzdeki günlerde büyükelçilerle, bakanlarla biraraya geleceksiniz. Yatırım, enerji ve diğer alanlarda ekonomik ilişkileri tanzim etme sorumluluğunu üstleneceksiniz" diye konuştu.
Başbakan Davutoğlu, üçüncüsünün bu misyonla birlikte kurumlararası ilişkide resmin bütününü görmek olduğunu kaydederek, "Küresel alanda resmin bütününü gördükten sonra Türkiye'deki özel sektör ve iş dünyasıyla yakın temas halinde olmak. Türkiye serbest piyasa ekonomisinin hakim olduğu bir ülke olarak hedeflerini iş dünyasıyla tanımlar ve hayata geçirir. Kendini o şirketlerin temsilcisiymiş gibi iş dünyasındaki, oradaki projelerini takip edip, orada bulunduğunuz ülkelerdeki imkanlardan daha fazla pay almasına katkıda bulunacaksınız. Türkiye'nin siyaset, ekonomideki uluslararası performansı kamudaki performansıyla ölçülür" şeklinde konuştu.
"Dördüncüsü, oradaki iş dünyasıyla yakın ilişkilerde olmak" diyen Davutoğlu, "Klasik memur mantığını değiştirmemiz lazım. Yöntem olarak memur mantığının dışında hareket etmek zorundasınız. Türkiye'nin makrostratejik resmini çektikten sonra bu resmin içindeki en önemli aktörler olarak yapacağınız en önemli ayak iş dünyasının tamamlandığı bürokrasiyle ilişkileri iyi tutmak. Dinamik, aktif, bıkmadan, usanmadan çalışmaya dayalı ticaret müşavirleri görmek istiyoruz. Alanda olacaksınız. Piyasalarda olacaksınız. Kamu bürokrasisiyle yakın temasa geçeceksiniz. Türkiye ile temas halinde olacaksınız. Aynı zamanda oradaki ticaret odalarıyla iş dünyasıyla temas halinde olacaksınız. Sizden beklentimiz masa başında rapor yazmak değil, bütüncül bir stratejisinin farklı tonlarını görebilmek ve bizi de yönlendirebilmek. Biz, yurtdışındaki mesai anlayışında bir devrim yaptık. Bize mazeretli gelmeyeceksiniz. 24 saat yetmiyorsa 25. saati bulacaksınız. Gece ve gündüz faaliyet içinde alanda fiilen, bizzat bu işi yürüten ekip olarak çalışacaksınız” dedi.
Ülke gruplarını da 4 ana grupta toplamanın mümkün olduğunu anlatan Davutoğlu, bunlardan birincisinin AB üyesi ülkeler olduğunu ifade ederek, "Her birinizin o ülkeyle ilişkilerin nasıl etkileneceğini şimdiden planlamanız ve bize doğru analizi sunmanız lazım. Artık AB içinde Türk sanayisi var. Ciddi etki gösteren sektörel alanlarımız var. Son dönemde ilan ettiğimiz sektörel dönüşüm programlarını sizler takip edin" diye konuştu.
İkinci önemli alanın komşu ülkeler olduğunu anlatan Davutoğlu, "AB ülkeleriyle ilişkilerimizin derinleşmesinin yanında, komşu ülkelerle olan ilişkilerimize büyük önem verdik. Sadece geçtiğimiz Aralık ayında Yunanistan, Rusya'da yüksek düzeyli işbirliği toplantıları yaptık" dedi.
"HATTI İKTİSAT YOKTUR, SATTI İKTİSAT VARDIR"
Üçüncü önemli ülke grubunun açılım bölgeleri ile ilgili grup olduğunu anlatan Davutoğlu, "Afrika, Latin Amerika ve Asya Pasifik. Daha önceki dönemlere baktığımızda ekonomimizde bunların yerleri çok sınırlıydı. Afrika dünyada önümüzdeki dönemde küresel rekabetin olacağı bir yerdir. Şimdiden bizim rekabet bakımından hazırlanmamız lazım. Hattı müdafaa yoktur, sattı müdafaa vardır ilkesine müteakip hattı diplomasi yoktur, sattı diplomasiler vardır. Satıh ise bütün dünyadır. Hattı iktisat yoktur, sattı iktisat vardır ve satıh ise tüm dünyadır. Özel sektörü motive edeceğiz. Afrika ile ilişkiler söz konusu olduğunda greviniz sadece dış ticaret hacmini artırmak değil. Yapmanız gereken şey, her bir ülkede yatırım imkanları nedir, tarım alanlarında Türkiye'nin tecrübesinden hareketle özgün modeller geliştirebiliriz. Müteahhitlik hizmetleri, yol, kentsel dönüşüm, Afrika'ya refahın artışı yansıyacak. Afrika'nın maden kaynakları konusunda bizim bu alanda aktarabileceğimiz yeni ufuklar çizmemiz lazım" şeklinde konuştu.
"BU SENE TÜRK DONANMASI ASYA PASİFİK'E GİDECEK"
Latin Amerika'daki ticaret müşavirlerine coğrafi uzaklığa bakarak ümitlerini kaybetmemesi gerektiği vurgusunu yapan Davutoğlu, "Sakın coğrafi uzaklığa bakarak ümidinizi kaybetmeyin. Sadece ticaret göstergeleri olarak geçen sene Türk donanması 28 limana giderek dostluk ziyareti yaptı. Bu sene de, gelecek sene de özel programlar yaparak bu dostluğu pekiştireceğiz. Bu sene Türk donanması bütün Hint Okyanusu, Asya Pasifik ve Japonya'ya gidecek. Önümüzdeki yıl da Latin Amerika'ya sefer başlaması konusunda çalışmalara başlayacak. Açıldığımız bölgelere her anlamda açılacağız. Yeni başarı hikayeleri yazacağız. Somali, Afrika için örnek teşkil ediyor. Asya Pasifik'te özellikle görevli ticaret müşavirlerimizin dış ticaret açığının giderilmesi için yöntem bulması lazım" açıklamasında bulundu.
Başbakan Davutoğlu, dördüncü önemli ülke grubunun özel ilgi gereken ülkeler olduğunu belirterek, "ABD ile ilişkilerimizle dış ticaret hacmimiz istenilen düzeyde değil. Yepyeni perspektifle açılmak lazım. ABD'deki ticaret müşavirliği sistemimizi yeni bir organizasyondan geçirmeye ihtiyaç var. Aynı zamanda Çin'in her yerinde olmalıyız. Çin ile ilişkilerimizin doğasını bizim perspektifimizle nasıl değiştirebiliriz buna bakmak lazım. Yine Hindistan. Bu ülkelere dönük olarak yakın ilişkilerimiz dolayısıyla Rusya" dedi. (İHA)
YORUMLAR