Özhaseki, kitaplı bir medeniyetin temsilcileri olduklarını
söyledi.
Yerde kağıdı görünce alan bir ecdadın torunları olduklarını belirten Özhaseki, şunları kaydetti: "Çok acıdır, 1600'lü yılların Kayseri'ye ait müfredat defterlerini ve o dönemki kitaplarımızın birçoğunu benim belediye başkanlığı dönemimde Bulgaristan'da bir kütüphanede bulduk. Mehmet Çayırdağ, 'Kütüphanenin başındaki insanla yazıştım. Kayseri'ye ait eski ne yazıyla yazılmış ne kadar kitap varsa hepsini verecek.' dedi. Biz kağıt olsun diye göndermişiz, Bulgarlar saklamış. Ne istiyor deyince? 'Bir fotoğraf makinesi bir de 500 dolar istiyor.' dedi. 'Ağabey ben 500 değil 5 bin diyorsa bile ver, ben parayı vereceğim.' dedim. Fotoğraf makinesini de al. Oradan kamyonetlere yükleyip kitapları Kayseri'ye getirdik. Vezirhanı restore edilirken bir duvar yıkıldığında arka taraftan deryalar gibi kitaplar çıktı. O günkü kütüphane memuru, 'Bu kitaplar yakalanırsa bugünkü yöneticiler bunların canına okur, ben en iyisi buraya saklayayım.' demiş. Oraya kitapları doldurup önüne duvar gerdirmiş. Biz sonradan o kitapları bulduk. Günümüzde kitap okuyanlar çok hoşumuza gidiyor ama şu cep telefonuyla uğraşanları, sosyal medyada zaman geçirenleri de görünce içimiz burkuluyor. Bizler zorlayacağız ve yapmaya çalışacağız."
Kayseri'nin altyapı ve üstyapısıyla ilgili bir sorununun
kalmadığını hatırlatan Özhaseki, kentin müzeler şehri haline geldiğini
vurguladı.
Kültür ve sanatta önemli işler yaptıklarını anlatan
Özhaseki, şöyle devam etti: "Turizm denince karşımıza Erciyes Dağı gibi
bir yerde turizm merkezi, kayak merkezi yapmak çıktı. Hafta sonları 80-100 bin
kişi kayak yapıyor, binlerce gencimiz para kazanıyor, Kayseri'nin sosyal hayatı
ve çehresi değişiyor. Yaptığımız Harikalar Diyarı'na 40-50 bin kişi gidiyor.
Kültürde, sanatta ne yaptık? Arkadaşlar, müzeler şehri haline geldi. Kayseri'de
Selçuklu Müzesi'ni yaptık. Anadolu'ya iz vuran, damga vuran 2 medeniyet var.
Biri Selçuklu diğeri Osmanlı. Peki Selçuklu'nun müzesi var mıydı? Yok. Onlar
bir taraftan Haçlı ile bir taraftan fütuhatla uğraşırken Kayseri'ye öyle eserler
bırakmışlar ki. Ortaya koydukları sivil mimari eserleri bile bugün Selçuklu
izleri taşıyor, dediğimiz güzelliklerle dolu. Çok güzel bir Selçuklu Müzesi
yaptık. Arkeoloji Müzesini kalenin içerisine taşıdık. Binlerce yıllık tarih
orada sergilenir hale geldi. Bunun dışında Milli Mücadele Müzesini Kayseri
Lisesine yaptık. Kayseri müzeler şehri olmaya başladı. Kayseri belediyeciliği,
altyapısıyla üstyapısıyla uğraşırken bir taraftan da, kültürüyle, sanatıyla,
sporuyla da dahil olmak üzere her şeyi ile ilgileniyor."
Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın da açılışını
yaptıkları kütüphanenin öğrencilerin yoğun yaşadığı bir bölgede olmasının
önemli olduğunu dile getirerek, "Devletimizin yanımızda olduğunu bilmek
güzel bir şey. Burası aynı zamanda Talas İlçe Halk Kütüphanesi görevi de
yapıyor. Kütüphanenin ilk 2 katı kurs ve kültür faaliyetleri için hazırlandı.
Üst kat klasik kütüphane, en üst kat akademisyenler için çalışma ortamı. Ayrıca
engelli kardeşlerimiz için kitaplar ve bölümler ayrıldı." diye konuştu.
Törene, Kayseri Valisi Şehmus Günaydın, Büyükşehir
Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, AK Parti Kayseri milletvekilleri İsmail
Tamer ve Hülya Nergis, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdür Yardımcısı Ali
Odabaş ile protokol üyeleri katıldı.
YORUMLAR