Okul aile işbirliğinin öğrencilerin başarısı üzerindeki etkisini, Okyanus Kolejleri İlkokul Ana Bölüm Başkanı Taner Bulut yazdı.
İşte o yazı:
Yaşama açılan merdivenin ilk basamağında yer alan ilkokul ve ilkokul öğretmeni, ömür boyu yâd edilir… Adalet, bilimsel düşünce, toplumsal sorumluluk bilinci, sevgi ve saygı ekseniyle şekillenen eğitim-öğretim hayatı; başarı, mutluluk ve kararlılık getirir. Bu yüzdendir “Nasıl başlarsa öyle gider” algılayış ve anlayışıyla eğitimi ve öğretimimi sloganlaştırmamız. Peki, öğrenme-öğretme sürecine ilişkin olarak okul başarısını artıran, okulu olumlayan, çocukların ben başarabilirim hissini güçlendiren unsurlar nelerdir diye düşündünüz mü? Unsurların en başında gelen öğe okul-aile işbirliğidir.
Çocukların yoğrulmasında ve başarı duygusunun oluşumunda; aile içi uyumun, ailenin destekleyici yaklaşımının ve ailenin okul etkinliklerine katılmasındaki çeşitliliğin önemli etkileri vardır. Akademik başarısı düşük öğrencileri diğer öğrencilerden ayıran en önemli etkenin, ebeveyn desteği ve ilgisinden yoksunluğudur. Anne-babanın tutarsız davranışları okul başarısında önemli bir risk faktörüdür. Eğitim açısından destekleyici eğilim içerisinde olan ailelerin çocuklarında, okul başarısının daha yüksek olması tesadüf değildir. Öğrencinin okul başarısındaki en önemli çevre faktörü ailedir. Bu koşulda öğrenci başarısının ailenin katkısıyla gerçekleştiğini söyleyebiliriz.
Anne-babanın çocuk üzerindeki tesirinin hududunu anlatmakla bitiremeyiz. Çocuğun aile içerisinde edindiği statü, kazandığı kıymet ve geliştirdiği hüviyeti; onun gelecekte toplum içerisinde kazanacağı hüviyetin, statünün ve kıymetin belirleyicisi olacaktır.
Çocuğunun çalışma ortamını derleyen ve programlayan, başarısını övücü sözlerle onurlandıran, başarısızlığında onu cesaretlendiren ebeveynler çocuklarının akademik başarılarına ve gelişimlerine katkı sağlar. İletişimi kuvvetli olan aile ortamında yetişen çocukların; konuşma kabiliyeti, tümce kurgusu, soru adedi, kelime dağarcığı gibi birçok unsur sınıf atmosferinde ben buradayım deyip ön plana çıkar. Akademik başarıları ve sosyal ilişkileri ile örnek olur.
Peki desteği ve ilgisiyle çocuğun yanında olan velinin ve eğitimcilerin ilişkisi nasıl olmalı? Bir çarkın çalışma dişlilerini oluşturan eğitimciler ve veliler ortak fikir ve duygu birliği yapmalı ki çocuk başarılı ve yeterli olduğuna inansın. Okul ile işbirliği içinde çocuğuyla ilgilenen velilerin okul başarısını olumlu yönde etkilediği yapılan sayısız araştırma ve gözlemle kanıtlanmıştır. Okulda yapılan çalışmalar, evde anne-babalar tarafından da desteklenmeyip önemsenmezse okul eğitiminde başarıya ulaşmak imkânsızlaşır.
Sorun özellikle okul eğitiminin başlangıcı olan ilkokul birinci sınıflar için çok daha önemlidir çünkü en temel çalışma ve öğrenme becerileri bu yılda şekillenir. Okul ve aile çocukların eğitim ve öğretimleri konusunda çıkar birliğinde olmalı. Bu yüzden öğretmenler çocuğun aile ortamlarını iyi değerlendirmelidir. Çocuğun daha iyi eğitim alması için aile sorumlularıyla iletişime geçmeli. Çocukla ilgili özel görüşmeler yapılmalı. Birinci sınıf bir eşik olması boyutuyla önemli ama ilkokulun diğer sınıflarının da kritik dönem olduğunu eğitimciler kadar veliler de bilmeli ve gereken hassasiyet gösterilmeli.
İster eğitimci ister ebeveyn olsun çocukların her türlü değişim, gelişim sürecini yakından takip etmeli. Gözlenen her türlü olumlu ya da olumsuz unsurlar veli-öğretmen diyalogunda yerini bulmalı ki çocukların duygu dünyası ya da düşüncelerinde doğru çıkış yolları bulunsun. Aman öğretmeni rahatsız etmeyeyim deyip bilgi vermekten ya da öğrenciyle ilgili değişikliklerden haberdar olmayı ertelememeli veli. En önemlisi de öğretmen velisine her vakit öğrencisiyle ilgili gözlemlerini anı geçirmeden haber vermeli. Olumlu yada olumsuz tüm unsurlar, şeffaflık ilkesi hakikat çerçevesinde tüm açıklık ve içtenliğiyle dile getirmeli ki kriz ve kangrenleşme başlamadan çözüm bulunsun.
YORUMLAR