Klinik Aromaterapist Leyla Çakır, uyku ve güzellik ilişkisi hakkında şu bilgileri verdi:
DERİMİZ UYKUDA YENİLENİR
“Geceleri aldığımız uykunun derinliği ve kalitesi, cildimizin genel sağlığını temelinden etkileyebilir. Uykuya daldığımızda en büyük organımız olan derimiz, kendini yeniler ve toksinlerden arındırma işlemi devreye girer. Eğer çeşitli sebeplerden dolayı uykumuzdan taviz verirsek bu döngü de tehlikeye girebilir.
SIKI BİR CİLT İÇİN…
Uykuya daldığımız ilk üç saat içerisinde beynimizdeki hipofiz bezinden (HGH) ‘Human Growth Hormone’ yani ‘İnsan Büyüme Hormunu’ salgılanır. Bu hormon; genç görünümlü, ışıltılı, sıkı bir cilt ve sağlıklı bir vücut için gereklidir. Bu hormunun eksikliğinde cildimiz gün içerisindeki hasarları onaramayabilir. Böylelikle yaşlanma süreci hızlanabilir.
Yine uyku sırasında melatonin hormonunun arttığını görürüz. Bu hormon ise uyku ritmimizi düzenler ve antioksidan gibi hareket ederek bedenimizi serbest radikal hasarından korumaya yardımcı olur. Serbest radikal hasarı, erken yaşlanmanın birinci ve en önemli nedenidir.
EĞER YETERİNCE UYUMAZSAK
Uyku yetersizliğinde en fazla karşılaştığımız sorunlar şunlardır:
- Saç dökülmesi
- Kuru ve donuk cilt
- Göz çevresindeki morluk ve koyu halkalar
- Kolajen sentezinin yavaşlaması
- Bitkin ve yorgun görünüm
LAVANTA İYİ GELİR
Uyku yetersizliği veya uyku kalitesindeki azalmadan dolayı karşılaştığımız sorunları, minimize etmek için kokulardan faydalanabiliriz. Lavanta kokusunun, yatıştırıcı ve rahatlatıcı etkisi ile, uyku kalitesini arttırmada etkili olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte yapılan bazı çalışmalarda doğal olarak vanilya, menekşe gibi bitkilerde bulunan heliotropin molekülünün de uyku verimliliğini arttırdığı belirtilmiştir. Ayrıca Aromaterapi, stres yönetiminde oldukça etkili bir terapi metodudur. Sürekli ve aşırı strese maruz kalmanın uyku düzenini bozduğunu biliyoruz.
DAHA İYİ BİR CİLT VE UYKU İÇİN…
Günlük uyku düzeninizi belirleyin. 7-9 saat arası uyuyun.
Kaliteli uyku ve melatonin hormonunun salgılanması için yatak odanızın karanlık olması gerekmektedir. Şehir merkezi ya da çok ışık alan bir yerde yaşıyorsanız yatak odanızda kalın ve koyu renkli perdeler tercih edin.
Alkol ve sigara alışkanlıklarınızı tekrar gözden geçirin. Bilindiği gibi alkol ve sigara, uyku kalitesini bozmakla kalmayıp ciddi sağlık problemlerine de davetiye çıkarır.
Siyah çay, nane çayı ve kahve gibi uyarıcı içecekleri geç saatlerde tüketmekten kaçının.
İyi materyallerden yapılmış nevresim ve yastık kılıfı ile ergonomik yatak ve yastıkları tercih edin.
Cildinizi temizlemeden kesinlikle yatağa girmeyin. Size ve cilt tipinize uygun cilt bakım ürünlerini kullanın.
Uykuya dalmakta güçlük çekiyorsanız; lavanta, papatya, vanilya gibi aromatik özlerden faydalanabilirsiniz.
Uyku alışkanlıklarınızı düzenlemenize rağmen hala sıkıntılar yaşıyorsanız, mutlaka doktorunuza danışınız.”
YORUMLAR