Eğitim ve öğretime verdiği önemle fark yaratan Yön
Koleji, gelecek okul dönemiyle birlikte YÖNX Eğitim Modeli’ne geçiyor. Dünyaca
tanınmış ve saygın akreditasyon kuruluşu Pearson onaylı bu program dahilinde
hem anaokulu yıllarından itibaren yabancı dile daha da ağırlık veriliyor hem de
öğrenciler robotik ve kodlama gibi dersler görmeye başlıyor. Dahası, yine YÖNX
Eğitim Modeli sayesinde çocukların yetenekleri keşfediliyor, soru sorarak
öğrenmeleri, araştırma yaparak bilgilerini pekiştirmeleri ve özgüven sahibi
olmaları amaçlanıyor. Yön Koleji Okul Müdürü Sacide Hürriyet Şimşek, tüm
bunların çok önemli olduğunun altını çizerek velilerin “Çocuğumun okulunu nasıl
ve neye göre seçmeliyim?” sorusunu cevaplıyor: “Çocuğunuz için doğru okul
demek; ona uygun, onun beklenti ve ihtiyaçlarını karşılayabilen, yetenek ve
yönelimlerini fark edip bunlara uygun eğitim planı sunabilen okuldur.”
Yetenek ve
ihtiyaçlar çok önemli
Şimşek, yeteneklerin açığa çıkarılması gerektiğini önemle vurguluyor çünkü
sağlıklı eğitimin yolu, iş hayatındaki başarının anahtarı hem kişiye özel
eğitim-öğretimden geçiyor hem de uygun eğitim modelinden. Şimşek, velilerin de
çocukları için okul seçerken karmaşa yaşamalarının gayet normal olduğunu
belirtiyor. Şimşek, anne ve babaların okul seçiminde farkında olmadan pek çok
var olan gerçek ve bilinçaltı faktör arasında karmaşaya düşebildiklerini ifade
ederek, sözlerine şöyle devam ediyor: “Burada anne babanın olabildiğince
objektif şekilde cevaplaması gereken soru ‘Çocuğumun diğer çocuklara göre öne
çıkan üstünlükleri ve eksikleri nelerdir?’ olmalıdır. Anne babanın ne beklediği
şüphesiz ki çok önemlidir ancak en az bunun kadar önemli ve değerli diğer bir
mesele ise çocuğun ihtiyaçlarıdır.”
Psikolog desteği
faydalı olur
Şimşek, ailelerin çocukları için okul seçerken yaptığı en büyük hatanın, en
ideal, en mükemmel okulu seçme çabası olduğunun altını çizerek “Anne ve
babaların endişeye kapılarak kendilerini suçlu hissetmesi yerine, çocuklarını
iyi tanıması ve onun ihtiyaçlarını görebilmesi, karar verirken en rahatlatıcı
yol olacaktır. Çünkü çocuğun duygu durumu, yetenekleri, ilgi alanları, düşünme
becerileri ve hızı, davranışsal hareketlilik düzeyi, akademik ve gelişimsel
altyapısı, güçlü ve geliştirilmesi gereken yanları iyi tanınmalıdır. Bunun için
eski okulunun ona dair gelişim raporları, öğretmenleri ya da psikologlardan
destek almak oldukça faydalı olacaktır” değerlendirmesinde bulunuyor. Şimşek,
Yön Koleji’nde tüm bunlara çok dikkat edildiğini önemle hatırlatıyor.
Her çocuk farklı,
eğitimleri aynı olamaz
Şimşek “Anne ve babalar için okulun fiziki yapısı, donanımı, sosyal
faaliyetleri hayli önemli” diyor. Çünkü tüm günlerini okulda geçiren çocukların
ders aralarında ve ders dışında kendi için keyifli deneyimler elde etmesi onların
okula bağlılığını artırıyor. “Çocuğun okula aidiyet duygusunun ise akademik
başarıdaki yeri azımsanamaz” diyen Şimşek, fakat okulun tek başına bir binadan
ibaret olmadığını da belirtiyor. “Okulu tanımlayan asıl değerler, okulun
kendine özgü geliştirdiği eğitim modeli, programı ve eğitime bakış açısıdır”
diyen Şimşek, şunları anlatıyor: “Çocukların yetenek ve yönelimlerini fark edip
en uygun eğitim planını sunabilen okullarda okutulması şart. Her ne kadar tüm
okullarda Milli Eğitim Bakanlığı’nın geliştirdiği eğitim programları
uygulanıyor olsa da, programların uygulama şekilleri, öğrencilerin öğrenme
süreçlerine katılımı, ödev verme politikaları, proje çalışmaları gibi
süreçlerle ilgili okullardan mutlaka bilgi alınmalıdır. Ders işleme
tekniklerinin nasıl olduğu, teknolojik aletleri eğitim içinde nasıl kullandığı,
uygulayarak, yaşayarak öğrenme, gözlem ve deney gibi yöntemleri kullanılıp
kullanmadıkları, ezber mi yoksa kalıcı bir öğrenme mi hedefledikleri, ödevin
verip verilmediği gibi sorular mutlaka sorulmalıdır. Her çocuğun farklı
olduğunu kabul etmek, bilgiyi doğrudan öğrenmekten çok, bilgiyi nasıl
öğrenebileceğine dair gerekli becerileri kazandırmayı hedefleyen, öğrenciye
kapsamlı ve içeriği geniş öğrenme ve deneyim olanağı sunan okulları tercih
etmek ise her zaman daha faydalı olacaktır.”
Ünlü değil, doğru
öğretmen başarıyı getirir
Yetenek eğitimi, akademik başarı, yabancı dil gibi alanların ne olduğunu
öğrenmek, çocukların beklenti ve ihtiyaçlarıyla paralel olup olmadığını
anlayabilmek adına önemli. Çünkü okul seçimi çocukların uzun süreli çıkacağı
yolda benimseyeceği yapıyı ve ait olacağı grubu da seçmek gibi… Şimşek, bu
nedenlerden dolayı okul seçerken en önemli belirleyicilerden bir diğer
etmen “Öğretmenlerdir” diyor ve ardından “Ancak önemli olan her okulda var
olan, ismi öne çıkan öğretmene ya da sınıfa yerleşmek değil, çocuğunuza uygun
öğretmen bulabilmektir” diye konuşuyor. “Her çocuk biriciktir ve özeldir”
saptamasında bulunan Şimşek, ideal öğretmen anlayışının da oldukça özel ve
değişken yapısına dikkat çekiyor. Şimşek şöyle devam ediyor: “Doğru öğretmen
seçimi, çocuğun akademik başarısının yüzde 50’den fazlasını belirleyen en
önemli faktördür. Kuralları net, güven veren, koşulsuz kabul eden, öğrencisinin
davranışlarını öngörebilen, öğrencisinin yetenek ve yönelimlerine uygun
yönlendirebilen öğretmen her çocuğun ihtiyacıdır. Çocuğun özellikleri ve
ihtiyaçlarıyla öğretmenlerin özelliklerinin doğru eşleştirilebilmesi içinse
birçok okulda öğrenci ve veli ile kayıt dönemi öncesi ve sonrası bireysel
Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Birimlerince (PDR) görüşmeler yapılır. Yapılan
bu görüşmeler ve bu görüşmelerden alınan geri bildirimlere göre ise sınıflar
belirlenmektedir. Bu görüşmelerde olabildiğince açık olmaksa çocuğunuzun doğru
sınıfta olmasının temelidir. Aynı zamanda çocuğunuz için tercih edeceğiniz
okulun tanıtım günü ve etkinliklerine katılmak, sosyal medya paylaşımlarını,
resmi web sitelerini, geçmiş ve şimdiki veli yorumlarını incelemek ve birden
fazla kaynaktan tüm bunları teyit etmek doğru karar vermeniz konusunda size yol
gösterecektir.”
YORUMLAR