Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal, "Erdoğan'ın
gençlik kollarından itibaren izlediği siyaseti ortadadır. Hiçbir makamın
dönüştüremediği ama geldiği her makamı dönüştüren bir şahsiyet var karşımızda.
Erdoğan, makamların dönüştüremediği ama makamları dönüştüren biridir. Böylece
farkını ortaya koymuştur." dedi.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu tarihin, AK Parti belediyeciliğinin
başlangıcı olduğunu dile getiren Ünal, 90'lı yıllarda Türkiye'nin büyük
sıkıntılar yaşadığını anımsatarak, "Aslında 90'lı yıllar Türkiye için
kayıp yıllardır. Dünya büyük bir değişim ve dönüşüm yaşadı. Türkiye ise kendi
içine kapandı ve kendi içinde kırıldı. Sovyet Rusya'nın dağıldığı, Berlin
Duvarı'nın yıkıldığı bu yıllarda Türkiye kendisi için ortaya çıkan fırsatları
konuşamadı bile. Sovyet Rusya'nın dağılmasının ardından Türki coğrafyada oluşan
fırsatlar değerlendirilemedi. Özal, o coğrafyayı ziyaret etmiş, geldiğinde
büyük bir heyecanla açıklamalar yapmıştı. Sonra da garip bir şekilde aramızdan
ayrıldı." diye konuştu.
Daha sonra Türkiye'nin kendi içinde büyük kırılmalar
yaşandığını yineleyen Ünal, Erdoğan'ın 1994'te İstanbul Büyükşehir Belediye
Başkanı olduğunu anımsattı.
Ünal, 1994'te merkezi hükümetin belediyelere kaynak
gönderemediğini hatırlatarak, şöyle devam etti: "Erdoğan belediye başkanı
olduğunda 'Hükümet bize ödenek göndermiyor.' diye bir cümle duymadınız ondan.
Kendi kaynaklarını doğru bir şekilde kullanan Erdoğan, bu manada kendi
belediyeciliğini hakim kıldı. Cumhurbaşkanımız, bunların dışında sosyal ve
insan odaklı ve insanla iç içe belediyeciliğin ne anlama geldiğini gösterdi.
İstanbullu elitler için hazırlanan tesisleri halka açtı. İstanbul'u çöpten,
çukurdan ve çamurdan kurtardı. Bunun yanında sosyal belediyeciliğin bir şehremaneti
olduğunu ortaya koyarak, belediye başkanının da şehrül-emin olduğunu
gösterdi."
Erdoğan belediyeciliğini "emin olmak"
kavramıyla niteleyen Ünal, "Erdoğan belediyeciliğinde şehir bir emanettir,
belediye başkanı da emin olunan insandır. İşe tekrar buradan başlamak gerekir.
Erdoğan belediyeciliğinin tek bir amacı vardır. İnsanı evinde, sokağında,
mahallesinde, ilçesinde ve ilinde mutlu, huzurlu, güven içerisinde ve müreffeh
yaşatmaktır. Cumhurbaşkanımız, Başbakan olduğunda bu hedefini bütün Türkiye için
bir amaç haline getirdi. Erdoğan, devletle millet arasındaki kucaklaşmayı
sağlarken, bu ikisi arasındaki makası da kapattı." ifadelerini kullandı.
Ünal, vatandaşların 90'lı yıllarda devlet görevlilerinin
karşısında konuşmaktan bile çekindiğini anımsatarak, Erdoğan, sayesinde
milletin gerçek efendi olduğunu hatırladığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın siyasi tecrübesi hakkında
değerlendirmelerde bulunan Ünal, "Erdoğan'ın gençlik kollarından itibaren
izlediği siyaseti ortadadır. Hiçbir makamın dönüştüremediği ama geldiği her
makamı dönüştüren bir şahsiyet var karşımızda. Erdoğan, makamların
dönüştüremediği ama makamları dönüştüren biridir. Böylece farkını ortaya
koymuştur." dedi.
YORUMLAR