21 Mart; Türk milletinin tarih sahnesinde yeniden varoluş
mücadelesini, Türklerin Ergenekon'dan çıkışını sembolize etmektedir. Aynı
zamanda zor kış şartlarının sona ererek baharın gelmesinin müjdecisidir.
‘Nevruz’ Farsça kökenli olduğu için tüm Türkler tarafından
hem özgürlük hem de bahar bayramı olarak kutlanan bu öz be öz Türk bayramına,
‘Ergenekon Bayramı’ denilmesini Türk Dünyası ile kültürel bağları daha da
güçlendirme açısından önemsiyoruz.
Ergenekon Bayramı; Hun, Göktürk, Uygur, Selçuklu, Osmanlı
ve Türkiye Cumhuriyeti döneminde kültürel bir bayram olmuş, büyük heyecanla
karşılanmış, merasimler ve eğlencelerle günümüze kadar yaşatılmıştır. Birinci
Dünya Savaşı’nda, Milli Mücadele’nin en sıkıntılı günlerinde ve Cumhuriyetin
ilk yıllarında bizzat Atatürk'ün katıldığı törenlerle Ankara'da kutlanmıştır.
Adriyatik'ten Çin Seddi’ne Türk Dünyası'nın her yerinde kurtuluş günü, yeni
yılın başlangıcı ve baharın gelişi olarak günümüzde de coşkuyla kutlanmaktadır.
Ergenekon Bayramı Türk Dünyası’nda; öncelikle karşılıklı
sevgi ve saygıyı pekiştirme, dargınlıkları unutturma, birlik ve beraberliğin
güçlenmesi, dayanışmayı sağlama, geleneklerin ve göreneklerin, inançların
sergilendiği, bolluk ve bereketin simgesi, barış ortamının evrensel boyutta
geliştirilmesi, takvim ihtiyacını karşılayan gerekli bir kültür öğesidir.
Millet olma unsurlarının en başında milli kültür
gelmektedir. Gelenekler, görenekler, inançlar, töreler ve bayramlar milli
kültürü oluşturan unsurlar arasında önemli bir yere sahiptir. Dini bayramlar
gibi milli bayramlar da insanları yakınlaştırarak bütünleşmesine vesile olan
ortak kültür değerlerindendir. Türk boylarının ortak kültürünü oluşturan en
köklü milli bayramı Ergenekon Bayramı’dır.
Bağımsızlıklarını kazanan Türk cumhuriyetleri gibi tüm Türk
topluluklarında da coşkuyla kutlanan Ergenekon Bayramı; kan dökme günü değil,
diğer bayramlarda olduğu gibi küslerin barıştığı, gönüllerin birleştiği,
birliklerin pekiştiği kutlu bir gündür.
Bütün Türk boylarında ve kültürlerinde "Sarı, Yeşil
ve Kırmızı" renkler canlanmanın, yeniliğin ve barışın sembolü olarak
kullanılmıştır. Bölücü terör örgütünün yıllardır istismar ettiği bayram, Türk
Dünyasına ait olan bayram değildir. Seraplar'ı Otobüslerde canlı canlı yakarak,
Devlete Molotof atan “Mezopotamya Farelerinin” bayramı ile yaktığı ateşle
Demirden dağları eritip, Devlet kuran Türk milletinin bayramı bir değildir.
Bizim için 21 Mart, Ergenekon Bayramı’dır. Malazgirt’tir! 19 Mayıs'tır! Büyük
Taarruz'dur! Öz be öz Türk bayramıdır! Hain hesaplaşmalar neticesinde terörle
yan yana getirilerek yaftalanmak istenilen Ergenekon; Türk’ün en büyük destanı,
Demir'den Dağ'ın Türk'ün önünde saygı ile eğilişidir!
Türk devletleri ve akraba topluluklarında yaşayan
insanlarımızın büyük bölümünde kültür ve gönül bağı oluşturan 21 Mart, barışın
ve sevginin günü olsun. Ergenekondan çıkışımızın yıldönümünde, daha nice
doğacak olan zafer güneşlerini birlik beraberlik içinde görmek dileğiyle 21
Mart Ergenekon Bayramı’mız kutlu olsun.
Hüseyin Kayış
Ülkü Ocakları Kahramanmaraş İl Başkanı
YORUMLAR