TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşmeleri tamamlanan ve çalışma hayatı ile vergi alanlarında önemli düzenlemeler içeren torba kanun teklifi son derece yetersiz kalmıştır.
Çünkü…
1. Kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin ödeme süresi
uzatılıyor. Ancak istihdam paketi, çalışanların sefalet ücreti karşılığında
çalışmaya devam etmelerini öngörüyor.
2. Bu paket, daha yüksek ücretle farklı bir iş yerinde iş
bulan çalışanlara hak ettiği tazminatlarını alarak geçiş hakkı tanımıyor.
3. Nitelik itibariyle belirsiz süreli olması gereken
işlerde belirli süreli hizmet akdi yapılmasına izin veriliyor. Oysa hem yasalar
hem de ILO sözleşmesi belirsiz süreli hizmet akitlerini esas alır. Bu
düzenlemeyle birlikte çalışanlar, belirli süreli iş sözleşmesinin süresi dolduğunda
kıdem ve ihbar tazminatı alamayacaktır. Biz, güvencesiz esnekliğe karşıyız.
4. Kısmi zamanlı çalışmayı kabul eden hizmet erbabına
damga vergisi ve gelir vergisi stopajı istisnası getiriliyor. Çalışan için
ödenen vergi ve SGK primlerinin bir nevi istihdam vergisi olduğu
düşünüldüğünde, teşvikler iddia edildiği gibi çalışanlara değil işverenlere
getiriliyor. Bu madde bir kişinin tam zamanlı yapacağı işi iki kısmi zamanlı
çalışana yaptırmayı amaçlıyor. Böylece işsizlere iş bulamayan hükûmet, eldeki
işleri ve bir maaşı birkaç kişiye paylaştırıp işsizliği azaltmaya çabalıyor.
Bunun anlamı, zaten sefalet ücreti denebilecek düzeyde ücret alan çalışanların
gelirlerinin daha da düşmesi demektir.
5. Teklife göre emekli olmak isteyen ve 10 günden az
çalışan gençlerin primlerini kendilerinin ödemesi gerekiyor. Asgari ücretle
çalışan bir gencin 10 günlük çalışmasının karşılığında alacağı ücret 981
TL’dir. Aynı genç emeklilik için prim ödemek isterse aldığı 981 Liranın 588
Lirasını emekli olabilmek için, 49 Lirasını da Genel Sağlık Sigortası primi
için ayırmak zorundadır. Geriye geçinmesi için kendisine kalacak miktar 344
Liradır. Bu, hiç adil değildir.
6. Teklif, son bir yılda, istihdamda erkeklerin iki katı
oranında azalan kadınlar için hiçbir özel düzenlemeler içermiyor. Kadınların
cinsiyet rollerinden gelen sorumluluklarını dengeleyebilecek düzenlemeler ve
destek paketleri uygulamaya alınmıyor.
7. Önceki varlık barışı uygulamalarında varlıklar
üzerinden %1, %2 gibi oranlarda vergi alınırken, bu teklifte varlıklar
üzerinden herhangi bir vergi alınmayacağı düzenleniyor. Yüksek oranda ÖTV ve
KDV’nin yoksullar üzerinde oluşturduğu adaletsizlik ortadayken, yurt dışında
bulunan ve vergi dışı varlıkların vergi ödenmeden ülkeye getirilmesi vergi
adaletsizliğini daha da arttırıyor.
8. Maliye ve Hazine’den sorumlu bakanın Yeni Ekonomik
Programı kamuoyuna açıklarken 2023 yılına kadar vergi ve prim affı olmayacak
açıklamasının üzerinden bir ay geçmeden vergi affına gidilmesi iktidarın nasıl
plansız, programsız ve günü birlik kararlarla ülkeyi yönettiğinin en açık
ispatıdır.
YORUMLAR