Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi nüfusuna kayıtlı Cihan
Akın Güler eşinin lösemi kanseri olmasıyla hayatının alt üst olduğunu belirtti.
Kendisinin inşaat işlerinde eşinin ise gündeliğe giderek geçimlerini sağlamaya
çalıştıklarını belirten Güler, eşinin lösemi hastası olması nedeniyle
hayatlarının alt üst olduğunu söyledi.
Eşine lösemi hastalığı teşhisi koyduktan sonra ekonomik
anlamda çok etkilendiklerini de vurgulayan Güler, devletin sosyal imkanlarından
yararlandıklarını fakat ithal gelen ilaçlarının pahalı olması nedeniyle
tedavisini sürdürmekte zorlandığını vurguladı.
Yetkililerden yardım isteyen Güler şöyle konuştu; “Daha
önce ekonomik durumum çok iyiydi. Özel bir iş yerinde çalışıyordum. Eşimde
böyle dengesiz rahatsızlıklar ve halsizlikler hissettim. Eşim daha önce de ev
hanımıydı. Sonraları da ev temizlik işlerine gidiyordu. Sonra belli bir dönem
de gitmemeye başladı. Bu nedenden dolayı eşimi kontrol amaçlı hastaneye
götürmek istedim. Daha sonraları da kan tahlilleri yapıldı. Bize bir şey
demediler. Benim bu hastalıkla ilgili bir bilgim yok ortaokul mezunu biriyim.
Ben tekrar başka bir hastaneye götürdüm. Eşim lösemi kanseri dediler bana ama
teşhis koymadılar.
Bazı akrabalarımız Çukurova’da kalıyor. Ceyhan’da
Adana’da yaşıyorlar. Oradan akrabalarımla irtibata geçtim. Balcalı
Üniversitesine götürmek istedim eşimi. Oradan teşhisi koydular. Lösemi kanseri
dediler eşime. Bir yıl kadar Ceyhan da kaldım ben. İkametgâhımı da oraya aldırdım.
Çünkü eşim orada tedavi gördüğü için. Işın tedavisi gördü kemoterapi gördü.
Şimdi kemoterapi almıyor. İlaç tedavisi görüyor.
Yeşil kartımız var
bizim. Eşimin bazı ilaçları ithal geldiği için yeşil kart karşılamıyor. Doğal
olarak kendi paramızla almak zorundayız. Maddi durumum biraz zayıf inşaat
işçisiyim. Boş kaldığım günlerde kırtasiye ürünleri falan satıyorum. İki çocuk
babasıyım. Durum bundan ibaret.
Yardım aldığım yerler ve kişiler var. Gıdasal olarak
destek aldım. Sosyal marketler var devletimizin imkân sağladığı oradan yardım
aldım. Ev kiramızı belli bir zamana kadar ödediler sağ olsunlar. Akrabalarım da
destek çıktı. Ama tabi herkesin kendi sıkıntıları var. Belli bir yere kadar
yani bende bir baba olarak bir eş olarak eşime destek oluyorum. Çocuklarımın
başında duruyorum. Elimden geldiği kadar çaba sarf ediyorum.
Devletten beklentilerim; bu ithal ilaçları
karşılayamıyorum ben. Bunların karşılamasını istiyorum ben. Çünkü yeşil kart
karşılamıyor. Türkiye içindeki masrafları ve hastane masraflarını karşılıyor.
Ama ithal ilaçlar karşılanmadığı için ilaçları almakta zorlanıyorum. Bağkurum
olsa yüzde yirmisini karsılar derim de o da yok. Bu nedenle halka duyurmak
istiyorum kendimi. Ellerini vicdanlarına koysunlar. Hali vakti yerinde olan
insanlardan destek bekliyorum.”
YORUMLAR