Fakirlik kader değildir!

Fakirlik kader değildir!

Yardıma muhtaç durumda iken Mikro krediden aldığı 500 TL ile kendi iş yerlerini kurarak bugün işçi istihdam eden ev hanımları, Yoksul ve dar gelirli kadınlara yönelik hazırlanan protokol imza törenine katılarak açıklamalarda bulundu.

23 Mayıs 2018 - 02:19

Kahramanmaraş'ta kirasını ödeyemeyecek durumdayken, bugün işçi istihdam eden, mikro kredi ile kendi iş yerlerini kuran bayanlar Valilik Fikret Kiraz Toplantı salonunda Kahramanmaraş Valiliği ile Türkiye İsrafı Önleme Vakfı arasında Yoksul ve Dar Gelirli Kadınlara Yönelik Hazırlanan Protokol İmza Törenine katıldı.

Törene Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan, Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Başkanı Aziz Akgül, Onikişubat Belediye Başkanı Hanefi Mahçiçek, Dulkadiroğlu Belediye Başkanı Necati Okay, MÜSİAD Başkanı Mustafa Buluntu, Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Hanifi Öksüz katılırken, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç'un İl dışında olması nedeni ile törene Başkanvekili Bekir Kılıç katıldı.

Törende konuşma yapan Kahramanmaraş Valisi Vahdettin Özkan sözlerine, ''Sayın hocamızın da söylediği gibi güzel bir günde ramazanın ilk günün de hayırlı bir konu da çok bereketli, mümtaz insanlarla aynı ortamda olmaktan büyük bir mutluluk duyduğumu ifade etmek istiyorum'' diyerek başladı ve şunları söyledi;

''MANEVİ, KUTSİ BİR TARAFI VAR''

''Sizler en hayırlı bir işte bulunan neferler gibisiniz. Bu lokomotifin kaptanlığını hocamız yapıyor. Ama sizlerde hanımefendiler de buna büyük katkı veriyorsunuz. Mikro kredi dediğimiz zaman geri dönüşümüne baktığımız zaman çok büyük sermayelerin bile bankalarla para alışverişlerinde tahsilât oranlarına baktığımız zaman hepsini bankalar tahsil edemiyorlar. Ama mikro krediler de verilen paraların yüzde yüzünün geri döndüğünü görüyoruz. Yani sadece buna baktığınız zaman mikro kredi sisteminin nasıl sağlıklı bir yapı olduğunu hep beraber müşade ediyoruz. Diğer bir husus mikro krediye müracaat eden insanlar en safi, en halis, en temiz, en alın teriyle kazanç peşinde olan güzel sizin gibi insanlar bu yönüyle de mikro kredi faaliyetleri ve projesinin böyle manevi kutsi bir tarafının olduğuna inanıyorum'' dedi.

''İNSANLARIN ALIN TERİ VE EMEĞİ''

Vali Özkan, ''Mikro kredi dediğimiz zaman gerçekten insanların alın teri ve emeğiyle bir şey kazanma çabası ve insanların tabiatında da zaten bu var. İnsanların bir şekilde gidip sosyal yardım kurumlarıyla muhatap olmadan, kendi ayakları üzerinde durabilecek bir mekanizma demektir. Bu işin öncülüğünü yapan hem Muhammed Yunus hem onun felsefesini takip eden insanlar bunu böyle kurgulamışlardır. Bunu Türkiye’ye getiren hocamız Prof. Dr. Aziz Akgül sadece bu vakfın başkanı değildir. Aynı zamanda bunun teorisini, felsefesini, teorisini çıkarmada adeta bir kişi değil bin kişi olarak çalışarak herkesin işini yaparak bu sistemi kurmuş, sadece kurmak değil aynı zamanda işletiyor. Yani bunun hem teorisini ortaya koyan hem de pratikte uygulayıp başarılı olan bir başarı hikâyesi'' dedi.

 

 

''BU HİZMETİ SUNMAKTAN MUTLULUK DUYUYORUZ''

Türkiye israfı önleme vakfıyla beraber bugün YİKO kuruluşumuzla bir protokol imzalayarak imkânlarımız çerçevesinde hukuk çerçevesinde biz de bu kutsi hizmetin bir tarafından tutmak istiyoruz diyen Özkan, ''Bu hizmeti kahraman halkımıza sunmaktan büyük bir mutluluk duyuyoruz. Ben mikro girişimcilikle ilgili böyle ufak paralarla hem kendi ayakları üzerinde duran hem de girişimcilik ruhunu edinen hem eğitimini edinen sizlerin yaptığı aslında bizim hepimizin yaptığından daha büyük bir iştir. Mikro kredi de sadece belli bir para verme keyfiyeti değil, aynı zamanda her insanın aynı kabiliyetlerle donatıldığının farkına varılmasıdır. Bu küçük paralar verilmeden önce yapacağımız sohbetlerle bu girişimcilik ruhuyla herkesin satın alma gücü düşük olan insanlarında alma olanağı oluyor. Bununla kabiliyetimizin farkına varıyoruz. Eğitim süreci oluyor. Ve manevi boyutu da çok anlamlı. Her biriniz birer üretim yapan, istihdam yapan, ihracat yapan, insanlara işveren ve yarının refah toplumunun oluşumunda öncülük yapan hanımefendiler olacaksınız'' ifadeleri ile sözlerini tamamladı.

''MİKRO GİRİŞİMCİLER TÜRKİYE’NİN YÜZ AKI''

Mikro girişimci kadınları başarılarından dolayı tebrik eden Türkiye İsrafı Önleme Vakfı Başkanı Aziz Akgül, ''Sizler mikro girişimciler olarak Türkiye’nin yüz akısınız. Hele ki Kahramanmaraş’ta mikro kredi alıp kendi kendine gelir getirici faaliyette bulunan sizler Türkiye’nin öncü kadınlarısınız.Onun için her zaman sizlerle gurur duyuyoruz'' dedi.

Bugün de Türkiye’de yine öncü bir faaliyet var diyen Başkan Aziz Akgül, ''Size sadece basit bir rakam vermek istiyorum. Dünyada bu gelir dağlımın da çok ciddi bir yapısal bozukluk var. bu da uygulanan ekonomik faaliyetlerden kaynaklanıyor. Şuanda biliyorsunuz genel manada bir ekonomi düzeni var dünyada. Ben sadece basit rakamlarla söylemek istiyorum. 2017 yılında dünyanın en zengin 8 kişisinin sahip olduğu servet dünyadaki yaklaşık üç buçuk milyar kişinin sahip olduğu servete eşit. Sadece size şunu anlatmaya çalışıyorum gelir dağılımında inanılmaz bir bozukluk var. Bunu düzeltmeye yönelik olarak işte 1976 yılında farklı bir insan bir icatta bulundu. Muhammet yunus çıktı dedi ki “ ya bu düzen içerisinde bizim adaleti sağlama açısından bir şeyler yapmamız lazım” dedi. Ve hiçbir şekilde bankaların kredi vermeye yanaşmadığı kitleye ben kredi vermek için çalışacağım dedi ve başardı. Sadece Bangladeş’te bugüne kadar kendisinin başında bulunduğu bankada 21 milyar doları 9 milyon kişiye mikro kredi olarak verdi'' dedi.

''ÖZKAN, MİKROKREDİNİN ÖNCÜSÜ OLDU''

Başkan Akgül, Türkiye’de mikro kredi faaliyetini ilk defa Diyarbakır’da başlattıklarını ve o Diyarbakır’daki mikro kredinin başlatılmasının öncüsünün, Vali Vahdettin Özkan olduğunu belirterek şunları söyledi;

''Bu değerli valim o zamanlar vali muaviniydi ama ondan sonra Allah imkan verdi biz de çok büyük gurur duyduk. mikro krediyi Şırnak'ta başlattı. Ondan sonra Isparta'ya gitti Isparta'da aynı şekilde mikro krediyi başlattı ve büyüttü. Siz büyükşehirsiniz bizimle ilgili mikro kredi uygulamasını esas itibarı ile il özel idaresi kanunluğu çerçevesinde büyükşehirlerde kanun ortadan kalkınca bütün uygulama Büyükşehir'e geçti. Ama yaptığımız bakanlıkta Ankara'da yaptığımız çalışmalar neticesinde bir ilki başaralım diye değerli valimize bir öneride bulunduk dedik ki değerli valim artık büyükşehirlerde artık farklı kanun var bununla ilgili olarak da maliye bakanlığı evet bu çerçevede mikro kredi uygulanabilir diyor. Eğer uygun görürseniz bunu da sizinle beraber Kahramanmaraş'ta başlatalım dedik. bakın bugün çok hayırlı bir gün ramazanın birinci gününde Allah kısmet ediyor inanın ki bunun bir çalışmasını yapmadık. Değerli başkanlarım ilinizde verdiğiniz bu muhteşem destekten dolayı mikro girişimcilere önderlik yaptığınız için gerçekten sizlerle biz gurur duyuyoruz. Çünkü amacımız mümkün olduğu kadarıyla herkesin güzel bir şekilde birer iş veren olarak birer girişimci olarak inşallah yarın bir gün farklı güzel işletmelerin sahibi olarak sizi görürüz. Ondan sonra daha büyük daha güzel imkanlara sahip olarak hem kendinizin ailenizin yöremizin şehrimizin ve ülkemize büyük katkı sağlarsınız'' ifadeleri ile sözlerini tamamladı.

''7 İLÇEDE 600 BİN TL HİBE''

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Erkoç'un il dışında olması nedeni ile yerine Başkanvekili Bekir Kılıç katılarak açıklamalarda bulundu. Kılıç, ''Kahraman şehrimizin Senem Ayşelerini bu şekilde mutlu ettikleri için onların kendi ayakları üzerinde durmalarına vesile oldukları için çok teşekkür ediyorum. Bizler büyükşehir belediyesi olarak devir tasfiye komisyonundan sonra bize geçtikten sonra mikro kredi 2016-2017 yıllarında yaklaşık 600 bin civarı 7 ilçemizde hibe yaptık. İnşallah 2018 yılı içerisinde bunu 250 bin TL olaraktan gerçekleştireceğiz. Bizler büyükşehir belediyesi olaraktan her zaman siz değerli kadınlarımızın yanındayız.Ne zaman ihtiyacınız olursa kapımız her zaman sizlere açık'' dedi.

Filistin'de İsrail'in zulmüne maruz kalan Müslümanları unutmayan Kılıç, ''Bugün sizden özel bir ricada bulunmak istiyorum. Yaklaşık 3-4 gündür takip ediyorsunuz canımız yüreğimiz Gazze'de Filistin'de orada Müslüman kardeşlerimiz katlediliyorlar, katil İsrail. orada acımasız bir şekilde şuanda zulüm görüyor Müslüman kardeşlerimiz. Buradan da sizlerden rica ediyorum ki oradaki Müslüman kardeşlerimize dua etmenizi rica ediyorum'' dedi.

''MESLEĞE BAŞLADIĞIM DA HİÇBİR ŞEYİM YOKTU''

Kahramanmaraş'ta kendi iş yerini Mikro kredi ile kuran 3 Çocuk Annesi Sibel Çınar ise mesleğe başladığında hiçbir şeyi olmadığını, dükkan kirasını veremeyecek kadar zor durumda olduğunu belirterek şunları söyledi;

''Mesleğe başladığım da hiçbir şeyim yoktu. Bir fırça ve bir fön ile başladım. Ne yapacağımı bilmeden, çaresizce beklerken bir anda Mustafa beyi tanıdım. Kendisi bize bu işi anlattı. Bende zor durumda olduğumu söyledim. Peki hemen yardımcı olalım, Böyle bir sistem var dedi. Tamam dedim ve ben dükkan kiramı verememiştim. 600 lira ile başlamıştım, 10 yıldır yapıyorum. Çok iyi yerlere gelme çabasındayım. Her sene güzel yerlerde bulunmaya çalışıyorum. Mikroyu tanıtıyorum. En güzeli, sıkıştığımda, daraldığımda ve çaresiz kaldığımda sığınacak bir kapım olduğunu biliyorum. Diyorum ki; Mikro Kredim var. Neden insanları laf sahibi yapayım ki. Her zor zamanımda yanımda oldukları için teşekkür ediyorum'' dedi.

''ÇALIŞIN, KAZANIN KİMSEYE DE MUHTAÇ''

Bence zayıf kadın yoktur diyen Çınar, ''Bizler sayelerinde bir yerlere gelme çabasındayız. Çok güzel yerlerdeyiz. Ben 10 yıldır bayağı mücadele vermişken, şimdi dükkanım çok güzel. Çalışırsanız ve yardım alırsanız yapamayacağınız hiçbir şey yok. Biz her şeyi başarabiliriz diye inanıyorum. Arkamızda bu büyük destekler olduktan sonra ben hiç korkmayın diyorum. Çalışın, kazanın kimseye de muhtaç olmayın'' dedi. 

''500 TL İLE BAŞLADIM''

Mikro girişimci kadınlardan 3 Çocuk Annesi Rahime Söğüt ise Mikro krediye yaklaşık 6 yıl önce ablamın zoru ile katıldığını belirtti ve İyi ki de katılmışım ve iyi ki de siz değerli insanların karşısında hitap ediyorum diyerek memnuniyetini dile getirdi. Ben ilk önce 500 TL ile başladım diyen Söğüt, ''Aldığım para ile ilk olarak un aldım. Ekmek yaptığımız un'dan alarak başladım. Çocuklarım küçük olduğu için başka bir iş yapma imkanım yoktu. Çocuklarımı bırakıp bir yere de gidemiyordum'' dedi.

''BİR YILDA BİR TON UNDAN EKMEK YAPTI''

Unu ekmek haline getirerek kazanç elde ettiğini anlatan Söğüt, ''1 Çuval unum 4 Çuval oldu, 4 çuval unum 50 Çuval oldu ve ben bir yılda tam bir ton undan ekmek yaparak insanların hizmetine sundum. Baktım daha sonra talep çok fazla olunca, yetişememeye başladım. Baktım evin içerisinde de olmayınca kendi iş yerimi kurayım, kendi ayaklarımın üzerine basayım ve bunu da çok şükür başardım'' dedi.

Aziz Akgül'e de çok teşekkür eden Söğüt, ''Sizlerin sayesinde ben işletmemi kurdum. Ben yöresel ürünler yapıyorum. Tam doğal şekilde. Bundan sonra ki hedefim; ''Biliyorsunuz şeker hastaları hamur tüketemiyor. Tam yulaf unundan Türkiye'de hatta Dünya'da bir ilk böreklik yufka imalathanesi kurmak istiyorum. Büyük çapta ihracat yapmak istiyorum. Şeker hastaları hamuru tüketemiyorlar. Kaliteli ve Doğal hamur tüketmek istiyorlar. Bizde tam olarak onu üreteceğiz. KOSGEB'e müracaat ettik. Destekleri bekliyoruz. Bizim yaptığımız işleri tanıtmak için Kültür Turizm müdürlüğüne de çok iş düşüyor'' ifadeleri ile sözlerini tamamladı.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x