Toplantıya, KMTSO Başkanı Serdar Zabun, İl Defterdarı
Mehmet Çoban, Kamu Gözetimi Kurumu Daire Başkanı Hasan Gül, Vergi Dairesi
Başkan V. İbrahim Kaya, Küçük ve Orta Ölç. Mükellefler Gurup Başkanı Nuh Ateş,
Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Halit Alcı ile sanayici
ve işadamı ile serbest muhasebeciler katıldı.
Burada bir konuşma yapan KMTSO Başkanı Serdar Zabun,
finansal raporlamanın şirketler için çok önemli bir konu olduğunu vurgulayarak,
Kamu Gözetimi Kurumu’na bu programı Kahramanmaraş gibi sanayileşmede öne çıkan
bir şehirde planladıkları için teşekkür etti.
“TARIM KENTİNDEN
DEV SANAYİ İŞLETMELERİNE UZANAN BAŞARI HİKAYESİ”
Zabun şöyle konuştu: “Kahramanmaraş bugün ekonomide,
dürüst ve çalışkan girişimcileri ile Türkiye’nin gücüne güç katmak için var
gücüyle çalışan bir şehir. Tarım kentinden dev sanayi işletmelerine uzanan
büyük bir başarı hikayesi yazan şehrimiz, 80’li yıllarda başlayan sanayi
hamlesini, son 15 yıldaki istikrar fırsatı ile pekiştirerek kalkınma adına çok
önemli bir rol oynamıştır.
“300 İHRACATÇI
ŞİRKETLE 120 ÜLKEYE İHRACAT”
Kahramanmaraş, 17 milyar liralık ekonomisiyle Türkiye’nin
bugün en büyük sanayi merkezlerinden birisidir. 300 ihracatçı şirketiyle 120
ülkeye ihracat yapan bir şehir. Türkiye’nin en çok ihracat yapan 17. büyük
kenti olarak sıralamada her yıl yükselişini sürdürmektedir. Son 10 yıl
içerisinde en büyük ekonomik başarıyı ise büyük şirketler oluşturabilme
kabiliyeti ile göstermiş, 2007 yılından 2017’ye en büyük bin sanayi kuruluşu
içerisindeki şirket sayısını 2,5 kat artırarak 24’e yükseltmiştir. Bu
kategoride, Türkiye’nin en başarılı 8. kenti konumuna ulaşmıştır. Bu trendin
mutlaka devam etmesi gerektiğine inanıyoruz. Üretimde yeni ve güçlü projelerin,
ihracatta başarılı operasyonların yapılabiliyor olması ve büyük şirketlerin
çoğalması Kahramanmaraş için stratejik öneme sahip.
“HEDEFİMİZ İSE
SANAYİLEŞMEDE İLK 10 ŞEHİR ARASINDA YER ALMAK”
Kahramanmaraş, aldığı teşviki son kuruşuna kadar yatırım
için harcayan girişimcileri sayesinde tekstilde, metal mutfak eşyalarında,
enerjide, gıdada, kağıt sanayiinde, çimento sektöründe yüksek kapasitesi ile
lider konuma ulaşmıştır. En büyük hedefimiz ise sanayileşmede ilk 10 şehir
arasında yer almak ve 5 milyar dolar ihracat gerçekleştirmek. Bütün bu
hedefleri gerçekleştirmenin tek bir yolu var. O da, yatırım, üretim ve
istihdamdır.”
“TÜM İŞLETMELER BU
STANDARDIN CİDDİYETİNİN FARKINDA OLMALI”
Şirketlerin mali yapısını net bir şekilde analiz etmek,
geleceğe yönelik stratejik kararları doğru bir biçimde alabilmek adına finansal
raporlama standartlarını çok önemsediklerinin altını çizen Zabun,
“Kahramanmaraş gibi, ekonomide iddialı bir şehirde, özellikle belli bir ölçeğin
üzerindeki tüm işletmeler için bu standardın ciddiyetinin farkında olmamız gerekiyor.
Kamu Gözetimi Kurumumuza çok teşekkür ediyorum, böyle önemli bir konuyu
şehrimizde gündeme aldıkları için. Verecekleri kıymetli bilgiler için ayrıca
değerli daire başkanımıza ve kurum uzmanlarına şükranlarımı sunuyorum.” dedi.
“GERÇEĞE VE
İHTİYACA UYGUN, KARŞILAŞTIRILABİLİR FİNANSAL TABLOLARIN OLUŞTURULMASINI
AMAÇLIYORUZ”
Kamu Gözetimi Kurumu Daire Başkanı Hasan Gül ise yaptığı
konuşmada, Kamu Gözetimi Kurumu’nun yapısı ve kuruluş amaçlarını tanıtarak,
Büyük ve Orta Boy İşletmeler için Finansal Raporlama Standardı (BOBİ FRS)
hakkında bilgiler verdi. Gül şöyle konuştu: “Bilindiği üzere Türkiye’de
bağımsız denetime tabi olan ve genel olarak KAYİK niteliğindeki şirketler
Uluslararası Finansal Raporlama Standartları ile uyumlu Türkiye Finansal
Raporlama Standartlarını (TFRS) uygulamak zorunda. KGK tarafından hazırlanan ve
29 Temmuz 2017 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan BOBİ FRS ise bağımsız
denetime tâbi olup TFRS uygulamayan işletmelerin 2018 yılı itibarıyla finansal
tablolarını hazırlarken uygulayacağı finansal raporlama standardı olarak
tanımlanıyor. BOBİ FRS’nin amacı, işletmelerin büyüklüğü ve finansal tablo
kullanıcılarının ihtiyaçları dikkate alınarak, gerçeğe ve ihtiyaca uygun,
karşılaştırılabilir finansal tabloların oluşturulması.
“BOBİ FRS, TÜM
MUHASEBE İŞLEMLERİNE İLİŞKİN MUHASEBE ESASLARINI BELİRLEMEKTEDİR”
BOBİ FRS, TFRS uygulamayan şirketlerin Türk Ticaret
Kanunu uyarınca genel kurullarına sunulan finansal tablolarının hazırlanmasında
esas alınacaktır. Ayrıca BOBİ FRS; ortakların, yatırımcıların, kredi
verenlerin, kamunun ve diğer ilgili tarafların bilgi ihtiyacını sağlayacak
genel amaçlı finansal raporlama ilkelerini ortaya koymaktadır. Uluslararası
muhasebe ve finansal raporlama uygulamalarıyla ve AB düzenlemeleriyle uyumlu
olan BOBİ FRS, işletmelerin genel olarak karşılaşabileceği tüm muhasebe
işlemlerine ilişkin muhasebe esaslarını belirlemektedir. BOBİ FRS’nin
uygulanmasıyla birlikte bağımsız denetime tabi olan ancak TFRS uygulamayan
şirketlerin finansal tablolarını kullanan paydaşlara gerçeğe ve ihtiyaca uygun,
karşılaştırılabilir bilgi sunulması sağlanmış olacaktır. Böylece, işletmelerin
doğru ve güvenilir finansal tablolar hazırlamaları ülkemizdeki yatırım iklimini
olumlu yönde etkileyecektir.”
“BAĞIMSIZ
DENETÇİLİK 1989 YILINDA YASAL STATÜYE KAVUŞMUŞTUR”
Serbest Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası Başkanı
Halit Alcı yaptığı konuşmada, Türkiye’de bağımsız muhasebe denetçiliğinin ilk
kez 1947 yılında V.U.K.’nda Mali Müşavirler ve Mükellef Yardımcıları başlığıyla
bir düzenleme yapılarak gündeme geldiğini, fakat 1949 yılında V.U.K görüşülmesi
sırasında bu bölümün tasarıdan çıkarıldığını söyledi. Alcı, “nihayet,
13.06.1989 tarihinde 3568 sayılı serbest muhasebeci mali müşavirlik ve yeminli
mali müşavirlik kanunu ile meslek yasal bir statüye kavuşmuştur.” dedi.
“BAĞIMSIZ DENETİM
İŞLETME HAKKINDA DOĞRU VE OBJEKTİF BİLGİ SUNAR”
Alcı, şöyle konuştu: “Bağımsız denetim sonucunda işletme
yöneticisi, işletmede var olan yanlışlıkları, var ise usulsüz işlemleri Türkiye
muhasebe standartlarına ve uluslararası muhasebe standartlarına uyumsuzlukları
zamanında görerek gerekli düzeltmeleri yapma imkanına kavuşur. Bağımsız denetim
yapılan mali tablolar gerek ticari ilişkisi bulunanlar açısından gerek finans
ilişkisi bulunan veya finansman sağlayacak işletmelerde işletme hakkında doğru
ve objektif olarak bilgi sunması açısından da olumlu bir tercih sağlar.
Bağımsız denetimden geçmiş bir işletme paydaşları tarafından daha güvenilir ve
objektif bir mali tabloları olan bir işletme olarak tercih edileceği kanaatindeyiz.
Türkiye Bağımsız denetim bir statüye kavuşturulması ve yaygınlaştırılması
elbette ülke ekonomimize ve toplumumuza şeffaflık açısından fayda
sağlayacaktır.”
Konuşmaların ardından Kamu Gözetimi Kurumu uzmanları
sunum yaptı. Uzmanlar, kavramsal çerçeve ve finansal tablolar, muhasebe
politikaları, tahminler ve yanlışlıklar, raporlama döneminden sonraki olaylar,
karşılıklar, şarta bağlı yükümlülükler ve şarta bağlı varlıklar, hasılat,
stoklar, tarımsal faaliyetler, finansal araçlar ve öz kaynaklar, yabancı para
çevrim işlemleri, kiralamalar, iş birleşmeleri, konsolide finansal tablolar,
iştiraklerdeki yatırımlar, müşterek girişimlerdeki yatırımlar, maddi ve maddi
olmayan duran varlıklar, yatırım amaçlı gayrimenkuller, varlıklarda değer
düşüklüğü, gelir üzerinden alınan vergiler, geçiş hükümleri gibi konularda
detaylı bilgiler vererek katılımcıların sorularını yanıtladı.
YORUMLAR