Haber: Narin DEMİRCİ
Son haftalarda oyunculuk sektöründeki tekelleşmeyle gündeme gelen ve yargı karşısına geçen Ayşe Barım olayı, sanat sektöründeki gruplaşmanın kamuoyuna yansımasına sebep oldu. Yıllarca sektöre emek vermelerine rağmen tekelleşmenin azizliğine uğrayan sanatçı Süleyman Yağcı ve Erhan Güler gruplaşmayı eleştirerek hak edenin hak ettiği yerde olması gerektiğini kaydetti.
“Ayşe Barım’a hakkımı helal etmiyorum”
Konuyla ilgili olarak Ayşe Barım’a hakkını helal etmediğini dile getiren Süleyman Yağcı, “Bana hayranlarım neden televizyona çıkmadığımı soruyor. Çıkmıyorum. Çünkü ben kimsenin emrinde Gezi Parkı’na çıkıp devletime, milletime, dinime, bayrağıma hakaret etmeyi kabul etmedim. Etmiyorum da. Sektör tekelleşti. Hep aynı kişiler, aynı oyuncular. Sürekli aynı reklamı yapıyorlar. Bize artık ekmek yok. Çünkü biz vatanımızı seviyoruz, dinimizi seviyoruz, bayrağımızı seviyoruz. Şimdi de Allah o kişilerden hesabını soruyor. Devletime, kanunlara ve adalete güveniyorum. Ve bir gün insanların yaptıklarının hesabını vereceğine inanıyorum. Siz beni ekranlarda oynatsanız ne olur, oynatmasanız ne olur? Anlaşmaya vardığım birçok projem ertesi gün iptal edildi hep. Hangi güç iptal etti? Neden iptal etti? Çünkü ben hanımefendinin oyuncusu, iki dudağının arasındaki maşa değildim. Onu Allah’a havale ediyorum” dedi.
Müzik sektöründe de tekelleşme var
1999 yılından beri sektörün içinde olduğunu hatırlatan Erhan Güler ise müzik sektöründe de tekelleşmenin olduğuna dikkat çekti. “2002 yılında 100 bölümlük başrol paylaştığım bir dizi vardı. O dizide aile sevgisini işlemiştik. Oyuncularda ego yoktu. Şimdilerde gruplaşma var. Kimseyi aralarına almıyorlar. Hep oyunculuk sektöründe tekelleşme varmış gibi ama müzik sektörü de aynı” diyen Güler, “İş verilen kadrolar hep aynı kişiler. Oyunculukta hep aynı yüzleri görüyoruz, müzikte aynı sesleri işitiyoruz” diye konuştu.
“Tek isteğim piyasada tekelleşmenin bitmesi ve adaletli iş yapılması”
“Eskiden direkt yapımcılarla anlaşılırdı. Sistem menajerlik sistemine girince durum değişti” diyen Güler, şöyle devam etti, “Tabii çok iyi menajerler de var. Ama piyasada çok ciddi gruplaşma var. Çok ön plana çıktığın zaman büyük bedeller ödemek zorunda kalıyorsun. İğrenç şeylerle karşılaşıyorsun. Hayatım boyunca kimseye eyvallahım olmadı. Kimseye de yalakalık yapmadık. Hayatım boyunca yaptığım işlerle anıldım. Amacım ünlü olmak olsaydı çok büyük bedeller öderdim. Ama ben bunu ödemedim. Tek isteğim piyasada tekelleşmenin bitmesi ve adaletli iş yapılması. İnsanların sesine ve oyunculuğuna göre değerlendirilmesini istiyorum.”
YORUMLAR