Karaciğer kanseri, en sık görülen 10 kanser türünden biri
ve erkeklerde kansere bağlı ölüm oranları en yüksek 5’inci kanser türü.
Erkeklerde ve 60 yaşın üzerindekilerde karaciğer kanserinin daha fazla
görüldüğünü vurgulayan Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Şeref Kömürcü, “Karaciğer
kanseri, viral enfeksiyon, siroz hastalığı ve mantar enfeksiyonu gibi
önlenebilen faktörlere bağlı” dedi.
Açıkta satılan
kuruyemiş ve baharatlara dikkat
Tahıl, kuruyemiş ve baharatlarda
yaşayan Aspergillus mantarında bulunan aflatoksin isimli toksinin de karaciğer
kanserine neden olabileceğini söyleyen Prof. Dr. Kömürcü, tüketilen besinlerde
aflatoksin olmamasına dikkat edilmesi gerektiğini belirterek “Küflenmiş
gıdalarda bulunan aflatoksin isimli ‘zehirli’ madde zamanla vücutta birikip
karaciğer hücrelerinde yapı değişimine yol açarak, bir süre sonra kansere neden
olabiliyor” dedi. Prof. Dr. Şeref
Kömürcü, özellikle kuruyemiş ve baharatların nemli ortamlarda durmamaları
gerektiğini ve iyi muhafaza edilmeleri gerektiğini belirterek “Açıkta satılan
gıdaların riskli olduğunu, nasıl muhafaza edildiği bilinmiyor. Bilinen,
güvenilir markaların ürünlerini satın almakta fayda var. Karaciğeri korumanın
en önemli yolu vücuda alınan kimyasal madde ve virüsleri mümkün olduğunca
azaltmak. Zorunlu olmayan ilaçları kullanmamak ve alternatif bitkisel
tedavilerden uzak durmak da önemli” açıklamasında bulundu.
Hepatit hastaları
için 6 ayda bir kontrol önemli
Karaciğer kanserinden korunmak
için hepatit virüsleri ve enfeksiyondan kaçınmanın önemli olduğunu anlatan Prof.
Dr. Kömürcü, “Karaciğer kanserinin risk faktörleri tam olarak bilinmemekle
birlikte, Hepatit B ve hepatit C virüsüyle enfekte olup virüs taşıyıcılığı olan
kişilerde bu hastalık görülebilir” dedi. Prof. Dr. Kömürcü, “Hepatit B
virüsünden aşılanarak korunmak mümkün. Hepatit B ve hepatit C enfeksiyonu
olanlar, herhangi bir sebebe bağlı siroz ve bazı kalıtsal karaciğer hastalığı
olanlar gibi karaciğer kanseri riski taşıyanların 6 ayda bir ultrasonografi
taramaları yaptırmaları erken tanı, cerrahi ve şifa şansı açısından önemli”
şeklinde konuştu.
Diyabet ve
karaciğer yağlanması riski arttırıyor
Karaciğer kanserinin virüs enfeksiyonları görüldükten
yıllar sonra ortaya çıkabildiğini söyleyen Prof. Dr. Şeref Kömürcü, “Herhangi
bir nedenle ortaya çıkan siroz hastalığının yüzde 5’inde de karaciğer kanseri
riski vardır. Ayrıca hemokromatoz ve Wilson hastalığı gibi bazı kalıtsal
karaciğer hastalıkları karaciğer kanseri riskini artırabilir. Diyabet,
karaciğer yağlanması ve obezite de kısmen riski artırır” dedi.
Belirtileri göz
ardı etmeyin
Karaciğer kanserinin genellikle kilo kaybı, iştahsızlık,
ciltte sararma, idrar renginde koyulaşma, karında şişkinlik, karnın sağ üst
kısmında sırta vuran ağrı, ateş gibi bulgularla ortaya çıktığını belirten Prof.
Dr. Şeref Kömürcü, “Bu şikayetler karaciğer kanseri dışında birçok durumda da
ortaya çıkabilir, ama bu bulgular mevcutsa gecikmeden doktora başvurmak
gerekir” dedi. Karın ultrasonografisi, bilgisayarlı tomografi ve manyetik
rezonans görüntülemesinin tanı konulmasına yardımcı olduğunu anlatan Prof. Dr.
Kömürcü, “Kesin tanı için görüntüleme yöntemleri eşliğinde karaciğerden ince
iğne biyopsisinin alınması ve patolojik olarak incelenmesi gerekir. Kesin tanı
konduktan ve radyolojik yöntemlerle hastalık evrelendirildikten sonra tedavi
planlanır. Cerrahi tedavi sonrası veya cerrahi tedavinin uygun olmayacağı
hastalarda kemoterapi veya hedefe yönelik tedaviler uygulanabilir. Karaciğer
kanserinde erken evrede tedavi başarı şansı yüksektir” diye konuştu.
YORUMLAR