Hayatın süregelen akışı içerisinde farkında olamasak da
30’lu yaşlarımızın başından itibaren kemik dokumuz hacim kaybetmeye
başlamaktadır. Her geçen gün maruz kalınan ultraviolet ışınları, yer çekimi,
yoğun çalışma temposu, stres, uykusuzluk ve toksik maddelere maruziyet gibi
çeşitli nedenlerle zamanla derimiz de canlılığını ve gergin yapısını
kaybetmektedir. Kemik doku ile üzerindeki kas dokusu ve derinin özelliklerini
kaybetmeye başlaması zamanla kendini göz çevresinde morluklar ve torbalanmalar
ile belli etmeye başlamaktadır. Sosyal yaşantı içerisinde karşımızdaki
kişilerle kurulan iletişim esnasında, özellikle göz çevresi dikkatin en fazla
yoğunlaştığı bölge olarak karşımıza çıkmaktadır.
Her gün daha çok
tercih ediliyor!
Gözaltında meydana gelen torbalanmalar ve morluklar;
yorgun, uykusuz veya mutsuz bir yüz ifadesine neden olmaktadır. Gözaltındaki
morlukların ve torbalanmanın giderilmesi amacıyla çeşitli cerrahi müdahaleler
yapılabilmesine rağmen hastanede yatış ve ameliyat gerektirmeyen cerrahi olmayan
yöntemler popülarite kazanmaktadır. Her geçen gün daha fazla ilgi çeken ve
oldukça etkin bir yöntem olan ışık dolgusu ise cerrahi olmayan işlemlerin ilk
sırasında yer almaktadır.
Gözaltı ışık
dolgusu nedir ve hangi amaçla yapılır?
Gözaltı ışık dolgusu; burun, yanak ve alt göz kapağı
arasında yer alan ve zamanla hacim kaybına bağlı olarak gözlenen morlukların ve
hafif-orta seviyede tanımlayabileceğimiz alt göz kapağındaki torbaların
bulunduğu bölgelerin, hyalüronik asit içerikli bir dolgu maddesi kullanılarak
doldurulması sonucu daha canlı bir yüz ifadesinin elde edilmesi amacıyla
yapılan işleme verilen isimdir.
Kimler
yaptırabilir?
Gözaltı ışık dolgusu alt göz kapağında morluk ve mor
halkaları bulunan veya alt göz kapağında hafif-orta derecede torbalanmaları
bulunanlarda uygulanabilmektedir. İşlemin hızlı kilo alıp verme süreci yaşayan
bireylerde kilonun dengelendiği bir dönemde deformitenin varlığına veya
derecesine göre uygulanması, daha iyi sonuçların alınmasına yardımcı olacaktır.
Etkili bir yöntem
midir?
Gözaltı ışık dolgusu uygulamasının sonucu uygulamanın
hemen ardından görülebilmektedir İlk günlerde uygulamaya bağlı olarak alt göz
kapağı ve çevresinde bir miktar ödem ve morluk gelişebilmesine rağmen alt göz
kapağının görünümündeki değişim hemen fark edilebilmektedir. İşlemin
etkinliğinin cerrahi müdahalelere yakın bir düzeyde olduğu söylenebilir.
Uygulamada nelere
dikkat edilmelidir?
Göz ve çevresi çok kompleks bir anatomik yapıya sahiptir.
Vücudumuzda damar yoğunluğunun en fazla olduğu bölgelerden birini oluşturan göz
çevresinde uygulama sırasında oldukça dikkatli olunmalı, künt uçlu kanüller
kullanılmalı ve işlem bölgesinin sterilitesine dikkat edilmelidir.
Ne kadar sürede
bir yenilenmelidir?
Hyalüronik asit vücudumuzda üretilen bir maddedir. Dolgu
uygulamalarının sıklığında meydana gelen artış beraberinde tüketicilerin
işlemin etkinlik süresinin daha da uzaması arzusunu da getirmiştir. Bu noktada
ilaç firmalarının yaptığı çalışmalar sonucunda gözaltı ışık dolgusunun
etkinliğini 1-1,5 yıl arası bir süre devam ettirebildiğini görebilmekteyiz. Bu
sürenin kişinin deri kalitesi, yaşam tarzı ve çevresel faktörlere bağlı olarak
farklılık gösterebileceği unutulmamalıdır.
YORUMLAR