Bazı hastaların ağrı başlamadan önce algılamada azalma, huzursuzluk, esneme, tatlı yiyeceklere düşkünlük gibi uyarıcı belirtiler yaşayabildiğini vurgulayan uzmanlar, baş ağrısının başka bir hastalığın belirtisi olabileceğini söylüyor.
- Migren ‘geliyorum’ diyor!
- Oyun, ebeveyn ve çocuk arasında bağ oluşturan bir köprü görevi görür
Yetişkinler için eğlence anlamını taşısa da oyunun çocuklar için bir iş olduğunu söyleyen uzmanlar, çocukların hayatında iletişim ve ilişki kurmak, hayatı deneyimlemek, olumsuz duyguları düzenlemek ve öğrenmek için en etkili yolun ‘oyun’ olduğunu vurguluyor.
- Çocuklar bayramların güzelliğini deneyimlemeli
Bayramların, aile ilişkilerini güçlendirme, dayanışma ve paylaşma duygularını pekiştirme açısından önemli olduğunu belirten uzmanlar, bu günlerin sevgi, hoşgörü, saygı ve paylaşım gibi değerlerin ön plana çıkmasını sağladığını söylüyor.
- Deprem anında en çok panik ve korku zarar veriyor!
Kahramanmaraş Pazarcık merkezli 7.4 büyüklüğündeki deprem, büyük yıkıma yol açtı. Sabaha karşı 04.17’de Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya, Adana, Osmaniye, Hatay ve Mersin başta olmak üzere çok geniş bir bölgede hissedilen deprem can kayıplarına neden oldu.
- Deprem toplumda travmaya yol açabilir!
Kahramanmaraş’ta meydana gelen ve Adana, Malatya, Adıyaman, Gaziantep, Adana, Hatay, Kilis ve Diyarbakır’da da şiddetli bir şekilde hissedilen deprem tüm ülkede üzüntü ve korkuya neden oldu.
- Deprem bölgesinde yeni travmalar yaşanabilir uyarısı!
Deprem sonrasındaki 3 ile 30 gün arasında değişen sürede kişide akut stres reaksiyonları görülebileceğini ifade eden uzmanlar, asabiyet, insan ve cisimlere karşı sözel veya fiziksel öfke patlamaları, uyku bozukluğu, konsantrasyon eksikliği, aşırı tetikte olma ve aşırı irkilme reaksiyonları şeklinde aşırı uyarım belirtilerinin ortaya çıkabileceği uyarısında bulunuyor.
- Afet, uluslararası ilişkileri nasıl etkiliyor?
Kahramanmaraş depremlerinden hemen sonra deprem bölgesine pek çok ülkeden gelen kurtarma ekipleri, arama kurtarma çalışmalarına katılarak pek çok kişinin kurtarılmasında önemli rol oynadı.
- Kriz fırsatçılığı patolojik bir durumun göstergesi…
Türkiye, üç gündür Kahramanmaraş merkezli iki ayrı depremin acısını yaşıyor. 11 ili etkileyen depremde binlerce can kaybı yaşanırken; deprem bölgesinde zaman zaman görülen yağma ve kriz fırsatçılığı girişimleri ise acıyı daha da katlıyor.
- Prof. Dr. Nesrin Dilbaz: “Depremzedelerin empatiye ihtiyacı var”
Kahramanmaraş’ta meydana gelen iki depremin travmatik etkiler oluşturduğunu belirten Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, depremzedelerin ruhsal durumlarının mutlaka ele alınması gerektiğinin altını çizdi.
- Depremzedelere bu cümleleri kurmayın!
Depremlerin travma oluşturma açısından çocukları, hamile kadınları, sevdiklerini kaybetmiş bireyleri ve ruhsal hastalıkları olan kişileri etkilediğini belirten Dr. Mert Akcanbaş, depremi yaşayan insanlarla konuşurken bazı söylemlerden uzak durulması gerektiğine dikkat çekiyor.
- Uzmanlar uyarıyor… Her ailenin bir afet planı olmalı!
Kahramanmaraş'ta 7,7 ve 7,6 büyüklüğünde meydana gelen iki deprem, Kahramanmaraş, Kilis, Diyarbakır, Adana, Osmaniye, Gaziantep, Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya ve Hatay'da büyük yıkıma yol açtı. Binlerce kişinin yaşamını yitirdiği deprem felaketi, deprem öncesinde alınması gereken önlemleri de gündeme getirdi.
- Afet çadırları yangına dayanıklı malzemeden üretilmeli!
Kahramanmaraş’ta üst üste meydana gelen ve 10 ili etkileyen deprem felaketinde arama kurtarma çalışmaları 8’inci günde de devam ediyor. 29 bini aşkın vatandaşın yaşamını yitirdiği deprem bölgesinde depremzedeler için çadır kentler kurulmaya başlandı.
- Afet sonrası travmaya mühahale ne zaman yapılmalı?
Travma ve akut anlarında şok etkisi yaratacak bir durumla karşılaşılabildiğini belirten uzmanlar, doğal afet sebebiyle yaşanan travmaların kişide öfke oluşturabildiğini ifade ediyor.
- Afetzedelerle iletişim nasıl olmalı?
Deprem gibi afetlerde mağdurlarla doğru iletişimin önemine işaret eden Halk sağlığı uzmanı Prof. Dr. Haydar Sur, telefonla afetzedelere ve mağdurlara ulaşarak onlarla iletişime geçmenin birçok zaman görevliler tarafından gerçekleştirildiğini kaydederek, iletişimde mutlaka özenli davranılmasını, güven verilmesini, zamanında ve doğru bilgi sağlanması gerektiğini söyledi.
- Erkekler daha örtülü bir travmatik süreçten geçiyor
Deprem, diğer doğal afetler, beklenmedik zamanlarda yaşanan olayların kişilerde travmaya yol açabildiğini kaydeden uzmanlar, genellikle erkeklerin, toplum içerisinde genel kabul görmüş cinsiyet rolleri nedeni ile yaşadıkları travmaları görmezden gelmeye eğilimli olduğunu belirtiyor.
- Depremde psikolojik ilk yardım önemli!
Kahramanmaraş’taki şiddetli depremlerin ardından kurtarma çalışmaları devam ederken Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, psikolojik ilk yardımın önemine işaret etti. Deprem şoku yaşayan kişilerin ilk olarak duygularının anlaşılmasını istediklerini kaydeden Tarhan, bu dönemde kişilerin kendini güvende hissetmenin önemini vurguladı.
- Dikkat! Bu belirtiler istismarı işaret ediyor…
Çocukluk çağı istismarlarının çoğu zaman kimseye söylenmediğini ve gerçeklerin yetişkinliğe kadar çocuk tarafından saklandığını belirten uzmanlar; ani başlayan öfke patlamaları, mizaç değişimi, içe kapanma, ağlama krizleri, saldırganlık ve okul reddi gibi belirtilerin ebeveynler için uyarıcı olması gerektiğini ifade ediyor.
- Gençler nasıl bir düğün istiyor?
Üsküdar Üniversitesi, üniversite öğrencilerinin katılımı ile gençlerin evlilik ritüellerine ilişkin düşüncelerini ortaya koyan dikkat çekici bir araştırmaya imza attı. Genç katılımcıların önemli bir kısmı sade bir nikah töreni istediğini belirtirken yine önemli bir çoğunluğu da düğün arabasına yazı istemiyor. Gelin arabası olarak ise daha çok klasik otomobilleri tercih ediliyor. Şaşalı ve külfetli düğünler de gençleri evlenme kararından vazgeçirebiliyor.
- Hayalleriniz kontrolden çıkabilir mi?
“Hayallerin kontrolden çıkması” olarak tanımlanan gündüz düşleri, kişinin yaşamını olumsuz etkileyebiliyor. Kişinin gerçekte baş edemediği durumlarla baş edebilmek için hayal kurmaya yönelebildiğini belirten Uzman Klinik Psikolog Seda Aydoğdu, “Kişi var olan problemden ve gerçeklikten kaçtığı için bu duruma başvurmaktadır.” dedi. Kişinin baş etme stratejilerinin, öz yeterliliklerinin ve içsel kaynaklarının desteklenmesi gerektiğini vurgulayan Aydoğdu, uzman desteği alınmasının önemini vurguladı.
- ‘Sarma tütün daha az zararlı’ düşüncesi yanlış!
Paket sigaraya kıyasla daha ekonomik olması nedeniyle sarma tütün şeklinde sigara kullanımında son birkaç yıl içinde dünyada ve ülkemizde ciddi artış yaşanıyor. Sarma tütünün paketli sigaraya kıyasla daha az zararlı olduğuna dair yanlış bir inancın olduğunu belirten uzmanlar, başta akciğer kanseri olmak üzere gırtlak kanseri, mide kanseri, pankreas kanseri gibi ciddi hastalıklarla birlikte felç, beyin ve kalp damarlarında sertleşme sorunlarının da ortaya çıkabileceğini vurguluyor. Uzmanlar bilin
- Çocuğunuzun madde kullandığını nasıl anlarsınız?
Madde kullanımı ve bağımlılığı günümüzün en önemli sorunlarından biri. Ailelerin çocuklarının madde bağımlısı olduğunu bazı belirtilerle anlayabileceğini belirten uzmanlar, değişen rutinlere dikkat edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
- Dijital olmayan sanat üretim teknikleri yok mu olacak?
İçerisinde bulunduğumuz teknoloji çağıyla beraber “dijital sanat” kavramı da hayatın pek çok alanında karşımıza çıkıyor. Film ve dizi sektöründen video oyun sektörüne ve yeni gelişmekte olan çevrimiçi eğitim sektörüne kadar pek çok farklı alanda kullanılabiliyor.
- Sünnet için hangi yaş uygun?
Çocuklarda sünnetin 0-6 ay arasında yapılması gerektiğini vurgulayan uzmanlar, bu zaman diliminde yapılamıyorsa 6 yaştan sonraya bırakılmasını öneriyor. Uzmanlar, uzayan sürecin kaygı artışına yol açması nedeniyle kardeşler arasındaki yaş farkının 1’den fazla olması durumunda büyük çocuğun bekletilmemesi gerektiğini belirtiyor. Ailelere çocukta kaygı ve korkuyu artıracak söylemlerde bulunmamaları uyarısında bulunan uzmanlar, sünnet sürecinin gerçekçi biçimde anlatılmasını tavsiye ediyor.
- Prof. Dr. Süleyman İrvan: “İyi gazeteciyi kötü gazeteciden ayıran etik ilkelere uymasıdır”
Gazetecilik mesleğinin olmazsa olmazının “gazetecilik etiği” olduğunu belirten uzmanlar, gazetecilik etiğini, “gazetecilerin haberlerini yaparken, yazılarını yazarken veya haber ve yazılarını paylaşırken uymak zorunda oldukları, evrensel düzeyde geçerli olan mesleki kurallar ve ilkeler bütünü” olarak tanımlıyor.
- Delta varyantıyla mücadelede aşılama şart!
Tüm dünyada etkisi artan delta varyantıyla mücadelede aşılama çalışmalarının önemine dikkat çeken uzmanlar, ikinci doz aşılamanın %70-80 oranında tamamlanması gerektiğini vurguluyor.
- Covid-19 geçirenler de mutlaka aşı olmalı!
Ortaya çıkan varyantlarıyla dünya genelinde etkili olan Covid-19’la mücadelede en etkili yöntemin aşı olduğunu vurgulayan uzmanlar, Covid-19 geçirenlerin de mutlaka aşı olması gerektiğine dikkat çekiyor. Uzmanlar, “Hangi varyant, hangi mutasyon, kaç kere mutasyon, kaç kere varyant olursa olsun şu gerçeği unutmayalım: Bu pandeminin ortadan kalkmasını sağlayacak en önemli faktör aşıdır! Biz bu pandemiyi aşıyla ortadan kaldıracağız.” diyor.
- İşte israftan kurtaracak basit püf noktaları…
İhtiyaç fazlası gıda tüketimi, aşırı tüketime ya da gıda israfına yol açıyor. Özellikle israfa en çok yol açan etkenin aşırı ekmek tüketimi olduğunu vurgulayan uzmanlar, artan ekmeklerin galeta unu, köfte harcı ve çorbalar içinde tüketilmek üzere değerlendirilebileceğini ifade ediyor.
- Sosyal medya kullanımı, yeme bozukluğunda etkili mi?
Son dönemde sağlık ve diyet ile ilgili sosyal medya paylaşımları oldukça popüler hale geldi. Kullanıcıların ‘Nasıl diyet yapılır?’, ‘Nasıl fit kalınır?’, ’Günde kaç kalori yakılmalı?’ gibi paylaşımlarla sıkça karşılaştığını vurgulayan uzmanlar, bazı web sitelerinin düzensiz yemek yemeyi teşvik ederek yeme bozukluğunu bir moda ya da güzellik algısı olarak göstermeye çalıştığını ifade ediyor.
- Prof. Dr. Tarhan: “Bizim kültürümüzde ölüme yüklenen anlam intiharı azaltıyor”
Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji ve Sosyoloji bölümleri tarafından düzenlenen 1. Uluslararası İntihar Sempozyumu’nda intihar olgusu pek çok yönüyle ele alındı.
- Vertigo bir hastalık mı yoksa hastalık belirtisi mi?
Kişiye etrafının döndüğünü hissettiren baş dönmesi rahatsızlığı, “vertigo” olarak biliniyor. Vertigonun sanılanın aksine bir hastalık değil, bazı hastalıkların belirtilerinden biri olduğu belirtiliyor. Uzmanlar, vertigonun iç kulak, göz ve iskelet-kas sistemindeki organizasyonun iç kulak ve bağlantılarından kaynaklı bozulması ile ortaya çıktığını ifade ediyor.
- Tam kapanma adaylar için verimli bir kampa dönüşebilir
Üniversite adaylarının heyecanla beklediği Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na 2 aydan kısa bir zaman kaldı. Adayların sınava kalan kısa süreyi düşünerek paniğe kapıldıklarını ve konu çalışmalarını bırakıp soru çözümlerine başladıklarını belirten uzmanlar, bu çalışma şeklinin yapılan en önemli hatalardan biri olduğunu vurguluyor.
- Tarih dizileri tarih bilinci oluşturuyor mu?
Türkiye tarihinin sağduyulu bir biçimde öğrenilmesi birey-toplum ilişkisinin sağlıklı kurulmasını sağlama potansiyeli taşıyor. Türkiye tarihinin kendi başına değil mutlaka dünya tarihi ile beraber değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan uzmanlar, Selçuklu ve Osmanlı tarihini anlatan dizilerin öncelikle birer televizyon gösterisi olduğunu ifade ediyor. Dizilerin izleyicilerde tarih bilinci oluşmasında doğrudan rolü olmadığını belirten uzmanlar, merak uyandırdığını söylüyor.
- Yalnız mısınız yoksa tek başına mı?
Tek başınalık birey tarafından tercih edilirken yalnızlık ise bireyin sosyal ilişkilerinin bozulması sonucu oluşan, hoş olmayan ve seçilmemiş bir durum olarak ortaya çıkıyor. Kısa süreli, durumsal ve kronik olmak üzere yalnızlığın zaman açısından üç türü olduğunu belirten uzmanlar, yalnızlığın depresyon, kaygı, intihar, yaşam doyumu, umutsuzluk, utangaçlık, internet kullanımının fazla olması ve stres gibi faktörlerle ilişkili olduğuna dikkat çekiyor.
- Psikiyatrik tedavi görenler en çok bu soruyu soruyor! Oruç tutabilir miyim?
Ramazan ayı yaklaşırken psikiyatri hastalarının sık sorduğu soruların başında “Oruç tutabilir miyim?” sorusu geliyor. Hastalar uzun süre aç ve susuz kalındığında ilaçların etkilerinin nasıl olacağını merak ediyor.
- Şehirler yaşlı dostu olarak tasarlanmalı, sosyal hayata katılmaları sağlanmalı
Dünyada olduğu gibi ülkemizde de yaşlı nüfusun arttığına dikkat çeken uzmanlar, 2050 yılında Türkiye’de yaşayan her 6 kişiden birinin 65 yaş üzeri olacağının tahmin edildiğini belirtiyor. İleri yaştaki kişilerin sosyal yaşama katılmalarının önemine işaret eden uzmanlar, şehirlerin yaşlı dostu şehirler olarak tasarlanması gerektiğini kaydediyor.
- Örselenmiş Kadın Sendromuna Dikkat!
Kadına şiddet konusu Merve İpek davası ile bir kez daha Türkiye gündeminde ilk sırada yer aldı. Hakaret, küfür ve aşağılanma şeklinde başlayan şiddetin bir süre sonra çok ciddi fiziksel şiddete dönüştüğünü belirten uzmanlar, psikolojik, fiziksel ve cinsel tacize uğrayan kadınların şiddet döngüsünden çıkamamaları sonucu öğrenilmiş çaresizlik durumunun başladığını ifade ediyor.
- Ara tatilde hepinizin keyif alacağı aktiviteler planlayın
Ara tatilde çocuklarını eğlendirirken kendi isteklerini ve psikolojik durumlarını göz ardı eden ebeveynlere uzmanlardan uyarı var. Aile bireylerinin beraber eğlenebileceği aktiviteler seçilmesini öneren uzmanlar, anne ve babaların da bu süreçte zorlanmış olabileceğini belirterek “Zorlandığınız süreçte durup bekleyip belki biraz da dinlenip yeniden başlamayı unutmayın” tavsiyesinde bulunuyor.
- Sigarada “şartlanma” bağımlılığın sürmesinde etkili oluyor
Bireylerin sigara içmeye çoğunlukla erken yaşlarda merak ve özenme nedeni ile başladıklarını belirten uzmanlar, sigara bağımlılığının sürmesinde şartlanma faktörüne dikkat çekiyor.
- Yeni karantinada yaşlılar virüs taşıyıcılardan korunmalı
Acaba ölecek miyim, sakat mı kalacağım, benimle kimse ilgilenmeyecek mi ya da çocuklarıma ve torunlarıma yük mü olacağım? Bu sorular, pandemi tedbirleri kapsamında kısıtlama getirilen 65 yaş üzeri kişilerin kendilerine sıkça sorduğu sorulardan bazıları.
- Karantina döneminde kadına şiddet vakaları arttı
Araştırmalar pandemi döneminde kadınların daha fazla şiddete maruz kaldığını, işini kaybetme riski ile daha çok karşılaştıklarını ve evde iş yüklerinin daha çok arttığını ortaya koyuyor. 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında uzmanlar toplumda farkındalığa dikkat çekmek üzere önemli açıklamalarda bulunuyor.
- Deprem görüntülerine dikkat! Travmayı canlandırabiliyor…
Depremle ilgili sosyal medyada yayınlanan görüntülerin depremi birebir yaşayan kişiler üzerinde travmatik etkilere yol açabileceğini belirten uzmanlar, bu tür paylaşımlara karşı hassasiyet gösterilmesi gerektiğini vurguluyor. Uzmanlar, bu görüntülerin yıllar sonra bile hatırlatma yaparak travmayı yeniden yaşatabileceği uyarısında bulunuyor.
- Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Çocukluk dönemi travmalarına erken müdahale önemli”
İzmir’de meydana gelen depremde günler sonra enkazdan çıkan çocukların psikolojisini değerlendiren Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, çocuklar için bundan sonraki dönemde aile ve yakın çevre desteğinin önemine işaret ediyor. Kuvvetli travma durumlarında savunma mekanizması olarak beynin kendini kapattığını kaydeden Tarhan, deprem sonrası oluşan tepkilerin normal, 6 haftadan uzun süren etkiler için ise uzman desteğinin önemli olduğunu hatırlatıyor.
- “Okumada güçlük” disleksi işareti olabilir
Bir çeşit “özgül öğrenme bozukluğu” olarak tanımlanan disleksi, çocuğun okuma sorunu yaşamasına ve okuduğunu anlayamamasına neden oluyor. Disleksi tanısının çocuğun eğitim hayatı başladığında konulması gerektiğini vurgulayan uzmanlar, tanının gecikmesi durumunda depresif, kaygılı ve benlik saygısı düşük bireyler olabileceklerine dikkat çekiyor. Pandemi döneminde disleksili çocukların eğitimine daha çok önem verilmesi, eğitimin aksamaması için özen gösterilmesini tavsiye ediyor.
- Depremde belirsizlik korkutuyor, hazırlık ise rahatlatıyor
İzmir’de meydana gelen, yüzden fazla kişinin ölümüne, binlerce kişinin de yaralanmasına neden olan deprem, bir kez daha bu alandaki eksiklikleri gözler önüne serdi.
- Prof. Dr. Nazife Güngör: “Önlem alınmazsa insan teknolojinin nesnesi olur”
Pandemi nedeniyle bir anda kendimizi dijital çağın tam ortasında bulduğumuzu belirten Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nazife Güngör, iletişim eğitiminin bu değişimin dışında kalmaması gerektiğini vurguladı. Dijital teknolojideki değişimlere ve ihtiyaçlara göre iletişim eğitiminin müfredatında da yenilikler yapılmasının kaçınılmaz olduğunu söyleyen Güngör, “Bu ihtiyaçları iyi saptayamazsak teknolojinin nesnesi haline geliriz” uyarısında bulundu.
- İleri yaşta ‘neofobi’ tehlikesi
Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “İnsan son nefesine kadar üretebilme potansiyeli olan bir varlıktır” dedi. İleri yaştaki bireylerin gelişmesini engelleyen en büyük korkunun neofobi de denilen “yenilik korkusu” olduğunu ifade eden Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Neofobisi olan bir kimse evinin konfor alanından çıkmaz.
- Haftada en az üç kez görülen öfke patlamaları dikkate alınmalı
Çocuğunuz sık sık şiddetli öfke patlamaları yaşıyor, sürekli kızgın ve sinirli bir ruh hali yansıtıyorsa Yıkıcı Duygudurum Düzenleyememe Sorunu (YDDB) ile karşı karşıya olabilir. Ani ve çok şiddetli görülen öfke patlamalarının haftada en az üç kez görülmesinin önemli bir belirti olduğunu belirten uzmanlar, mutlaka uzman desteği alınması uyarısında bulunuyor.
- Aileler çocuklarına karşı dürüst ve net olmalı
Covid-19 pandemisi her yaştan ve her kesimden birey üzerinde olumsuz fiziksel ve ruhsal etkilere sebep oldu. Çoğunlukla yetişkin ve ileri yaştaki bireylerde görülen pandemi, çocuk ve ergenlerde de ortaya çıkabiliyor.
- Bu besinler sonbahar depresyonundan koruyor!
Pandemi ve sonbahar depresyonunun bu dönemde etkili olabileceğini belirten uzmanlar, başta Gingseng olmak üzere süper besinler listesinin başında yer alan brokolinin mutlaka tüketilmesini tavsiye ediyor. Brüksel lahanası, taze ceviz, turp ve balkabağı gibi birçok besinin sonbahar aylarında bağışıklık sistemini güçlendireceğine ve depresyona karşı oldukça fayda sağlayacağına dikkat çekiliyor. Uzmanlara göre, kahvaltı öncesi tüketilen kahve ve çay, yorgunluğun asıl sebebi olabilir.
- Covid-19 Alzheimer hastalığını ilerletiyor!
Covid – 19 genç, yetişkin ve ileri yaşta binlerce insanın sağlığını olumsuz yönde etkiledi. Uzmanlar salgına yakalanan bazı bireylerde beyin tutulumu meydana geldiğini belirtirken, Covid – 19’un Alzheimer hastalığını çok hızlı bir şekilde ilerlerlettiğine işaret ediyor.