SİSTEMSİZ, PLANSIZ,
İSTİŞARESİZ…
Aydın, tepkisini “Geçmişte LGS, OKS, SBS, ÖSS, ÖYS, LYS
gibi, nice harfleri değişen ama kaderleri değişmeyen sistemler aynı mantığın
kısır tezahürüdür” ifadeleriyle dile getirdi. Dün sendika binasında son
getirilen Yüksek Öğretim Kurumları Sınavı (YKS) ve yeni kaldırılan TEOG’a
ilişkin önemli açıklamalarda bulunan Başkan Abdülaziz Aydın, eğitim ve sınav
sisteminde sık sık yapılan değişikliklerin uzun soluklu olmamasını sistemsiz,
plansız ve istişaresiz atılan adımlara bağladı. Aydın, “Ülke olarak, yıllardır sancısını,
sıkıntısını, stresini yaşadığımız nokta burasıdır. Yerel değerlere dayanan
evrensel bir eğitim sistemini kuramayışımızın temel sebebi bundan
kaynaklanmaktadır. Öğrencileri sürekli başka yönlere kanalize eden, velileri
tedirgin eden ve sık sık değiştirilmek zorunda kalınan sınav sistemleri de
böyle bir anlayışın ürünüdür. Geçmişte LGS, OKS, SBS, ÖSS, ÖYS, LYS gibi, nice
harfleri değişen ama kaderleri değişmeyen sistemler aynı mantığın kısır
tezahürüdür” dedi.
TARTIŞMASIZ SİSTEM
DEĞİŞMEZ!
Kaldırılan bir sistemin yerine daha iyisinin getirilmediği
ve bir önceki sistemin eksikliklerinin yeni sistemde de yer aldığını belirten Memur-Sen
ve Eğitim Bir-Sen Kahramanmaraş İl Başkanı Aydın, şu açıklamalarda bulundu: “YKS
tatminden TEOG tahminden uzak görünüyor. Kaldırılacak sistemin eksikliklerinin
ne olduğunu paylaşmadan, yerine getirilecek olanı kararlaştırıp olgunlaştırmadan,
tüm bunları yaparken de paydaşlarla tartışıp istişare etmeden kurulan sınav
sistemlerinin birçok sıkıntıyı da beraber getirdiği tecrübelerle bilinmektedir.
Bir süre sonra tartışmaya açılan, önce öğrencilerimiz, sonra veliler üzerinde
olumsuz etkileri görülen sistemler kaldırılmak zorunda kalmaktadır. Yanlışı
terk ederken gösterdiğimiz acelecilik, yapım aşamasında bir hıza dönüşmemekte; yetkililer,
konuya katkıda bulunacak kişi ve kurumlarla bir araya gelmekten imtina etmekte,
durum böyle olunca da, ya ortaya kabul gören bir model çıkmamakta ya da enine
boyuna tartmadan, tartışmadan yöneldiğimiz modeller de geriye yönelik tadilat
görmektedir.”
Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Kahramanmaraş İl Başkanı
Abdülaziz Aydın, sık sık değiştirilen sınav sistemlerinin öğrencilerin
başarısını uzun soluklu olumsuz etkilediği gibi ailelerin de kafasını
karıştırdığını belirterek yeni getirilen YKS’nin de eğitim camiasını tatmin
etmediğini söyledi.
Aydın, “Eğitim, ülkelerin geleceklerinin şekillenmesinde
önemli bir fonksiyona sahiptir. Bilimde, teknolojide, sanatta, edebiyatta
gelişen, öncü olan ülkeler incelendiğinde, nitelikli bir eğitim sistemine sahip
oldukları görülecektir. İyi bir eğitim, gelişmenin, gelişmiş ülke olmanın,
medeniyet kurmanın anahtarıdır. Bunun farkında olan ülkelerin önceliği eğitim
olmakta, başarılı insanların yetiştirilmesi için en büyük değer her zaman bu
alana verilmektedir. Sistemli, planlı ve istişareye dayanmayan hiçbir proje,
başarılı olmamıştır, olmaz da” dedi.
Sendika olarak, eğitimin diğer alanlarıyla olduğu gibi, bu
konularda da defalarca açıklamalar yaptıklarını kaydeden Başkan Abdülaziz
Aydın, şöyle konuştu: “Bu konularda da Araştırmalar gerçekleştirdik, raporlar
hazırlayıp kamuoyu ve yetkililerle paylaştık. Ortaöğretime geçiş ve
yükseköğrenime giriş konusunu da, Eğitime Bakış 2016 ve Yükseköğretime Bakış
2017 raporlarımızda ele aldık, eksikliklerin altını çizdik, bugün yaşananlara o
günden dikkat çektik. TEOG konusunda en büyük sıkıntının sınav boyutunda değil,
aksine sınav puanına dayalı merkezi yerleştirme olduğunu, bu konuda bir
düzenlemeye ihtiyaç duyulduğunu ifade etmiştik. Yükseköğretime girişte ise
ortaöğretim öğrencilerinin standart testlerde düşük başarı düzeyleri, öğrenci
başarısını etkileyecek düzeyde sınav kaygısı, boş kalan kontenjanlar,
sınavların lise eğitiminin bütününü kapsamaması gibi sorun alanlarının
varlığını gözler önüne sermiştik.”
SİSTEM TÜM
ÖĞRENCİLERİ HAYATA HAZIRLAMALI!
Belli bir grubu seçen ve yerleştiren değil, tüm öğrencileri
hayata hazırlayan bir sistemin kurulması gerektiğine dikkat çeken Aydın, şu
açıklamalarda bulundu: “Ortaöğretim sistemine yerleştirmedeki en büyük sorun,
merkezi sınavın var olmasından ziyade, merkezi sınavın zorunlu olarak bütün
öğrencilere uygulanması ve tüm öğrencilerin bu sınav sonuçlarına göre merkezi
olarak yerleştirilmesinden kaynaklanmaktadır. Bundan dolayı, 8. sınıftaki tüm
öğrencilerin zorunlu olarak sınava girdiği, öğrencilerin hepsinin tüm okullara
merkezi olarak puan üstünlüğüne göre yerleştirildiği TEOG’a benzer bir modelden
kesinlikle kaçınmak gerekmektedir. Dahası, zaman zaman kamuoyuna yansıyan
TEOG’a benzer merkezi bir yazılı sınav yapılması, tüm öğrencilerin bu sınava
girmeye zorlanması ve bu sınav sonuçlarına göre tüm öğrencilerin merkezi olarak
yerleştirilmesi, TEOG’un neden olduğu sorunları olduğu gibi devam ettirecektir.
Yeni sınav ve yerleştirme sistemi tasarlanırken, öğrencileri okul dışı
kaynaklara mecbur bırakmayacak, öğrenci başarısının okullarda heterojen olarak
dağılacağı, yani hem genel liselerin hem de meslek liselerinin başarılı
öğrencilere sahip olabileceği bir sistem amaçlanmalıdır. Bu şekilde, değişik
meslek liselerinden, İmam Hatip liselerinden ve muhtelif mahalle liselerinden
başarılı olan öğrencilerin gelecek kaygısı çekmeyeceği, çalışan ve başarılı
olan herkesin emeğinin karşılığını alabileceği engelsiz, geçişli esnek modeller
üzerinde durulmalıdır.”
EĞİTİMİN İLGİLİ
PAYDAŞLARIYLA GÖRÜŞ ALIŞVERİŞİ YAPILMALI!
Milyonlarca adayı, aileyi ve toplumun geleceğini
ilgilendiren üniversiteye giriş sisteminde yapılacak değişikliklerin; eğitimin
ilgili paydaşlarıyla görüş alışverişi yapılmadan, konunun hassas ve sıkıntılı
noktaları tecrübeler ışığında değerlendirilmeden, dahası demokratik teamüller
yerine getirilmeden Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından açıklanmasının, halen
bir eksiklik olarak görüldüğünü aktaran Aydın, şunları kaydetti: “Tüm sosyal
alan derslerinden de soru sorulmalı, eksiklikler giderilmelidir. YGS’ye ve
LYS’ye göre yeni sınavın fiilen tek aşamaya indirilmiş olması ve toplam soru
sayının azaltılmış olması, ölçme ve değerlendirme ilkeleri çerçevesinde
değerlendirildiğinde, sınavın geçerliğini azaltmıştır. Soru sayısının
azaltılması aynı sayıdaki nette çok fazla sayıda öğrenci istifleyecek, daha
nitelikli bir sıralama yerine dar aralıklara yığma yapacaktır.”
YENİ SİSTEM
ÖĞRENCİLERİ TEK YÖNLÜ YETİŞTİRECEK!
Adayların girecekleri sınavların kapsamlarının daraltılarak
bazı derslerden hiç soru sorulmayacak olmasının, ortaöğretimi olumsuz
etkileyeceğini hatırlatan Memur-Sen ve Eğitim Bir-Sen Kahramanmaraş İl Başkanı
Abdülaziz Aydın, şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu kapsam daraltması,
öğrencilerin tek yönlü bir şekilde yetişmesine, temel Sosyal ve Fen Bilimleri
alanındaki dersleri ihmal etmelerine; ayrıca, özellikle sayısal ve eşit ağırlık
alanında tercihte bulunacak öğrencilerin lise öğrenimlerinde temel Sosyal
Bilimler derslerini es geçmelerine neden olacaktır. Kısacası, öğrenciler
sınavda yapmak zorunda olmadıkları ders gruplarını ihmal edeceklerdir. Bu durum
ise lise eğitimini olumsuz etkileyecektir. Sadece belirli dersleri merkeze
alarak, diğer dersleri dışlayarak, öğrencinin ilgi alanının dışına iterek,
belli dersleri tamamen ağırlıklı hale getirip diğer dersleri kötürümlüğe
sürükleyecek anlayış doğru bir ölçme anlayışı değildir. Her ne kadar tarih
dersiyle ilgili küçük bir adım atılmış olsa da, sosyal alan derslerini dışarıda
bırakan mantık yanlış, din kültürü ve ahlak bilgisi ve felsefe derslerinden hiç
soru dahi sormayan bir ölçme hatalı ve değerlendirme de haksızdır. Kapsam geçerliliğini
artıracak, okulda alınan eğitimi ve öğrenilen dersleri kuşatacak bütün
derslerin formülasyonda yerinin ve payının olduğu bir sistem daha adil bir
sistem olacaktır. Bu kapsamda din kültürü ve felsefe derslerinden de soru
sorulması kaçınılmazdır. Bu haliyle yeni sistem, sosyal alan başarısını önemsiz
hâle getirdiği için, imam hatip liselerinin ve meslek liselerinin
yükseköğretime girişlerini daha da zorlaştıracaktır.”
YENİ SİTEM AŞAMALI
SINAV MANTIĞINA AYKIRI
İki sınavın aynı gün yapılması ve ilk aşama sınavın
sonuçları açıklanmadan ikinci aşama sınava girilmesinin, aşamalı sınav
mantığına aykırı olduğunu vurgulayan Aydın, şunları söyledi: “Yeni sistemde iki
oturumun aynı günde yapılacak olması, fiilen aşamalı sistemin kaldırılması
demektir. Farklı günlerdeki oturumlarda yapılan sınavlarda öğrenciler, herhangi
bir oturumdaki dezavantajlarını diğer günlerdeki oturumlarda kapatmaya
çalışmaktaydılar. Ancak yeni sistemde bunun yapılması mümkün görülmemektedir.
Öğrencilerin sabah oturumundaki sınav sonuçları belli olmadan (belki de yeterli
puanı almadan) ikinci sınava girmeleri usulen doğru gibi görünse de esasen
yanlış bir uygulamadır. YÖK tarafından tasarlanan yeni yükseköğretime geçiş
sistemi uygulamaya konulmadan evvel eleştirilerimiz ve tüm paydaşların da bu
konudaki eleştiri ve önerileri dikkate alınarak revize edilmelidir. Toplumun
yeni sisteme olan güven duygusu tesis edilmelidir. Aksi hâlde sorun çözmek için
getirilen yeni sistem, yeni sorunların kaynağı olacaktır.”
İSTİŞARE MECLİSİ
GENİŞ, KABUL DÜZEYİ YÜKSEK BİR SİSTEME İHTİYAÇ VAR
Milletin varlığı, dimağı, tasavvuru, idealleri, hayatı,
hayalleri, istiklali ve istikbali ile doğrudan ilgili olan eğitimin
sorunlarının anlık etki ve tepkilerle düzenlenmemesi gerektiğine dikkat çeken
Aydın, son olarak şu ifadelere yer verdi: “Hele nesnesi, öznesi, amacı, aracı
insan olan eğitim meselelerini en insanî gerekçelerle bile olsa tartışmadan
çözmeye çalışmak, yanlışın da ötesinde nesillerin yitirilmesine sebebiyet
verecek vahim bir hatadır. Eğitim alanıyla ilgili çalışma yapılırken, bütün bu
unsurlar göz önünde bulundurulmalı, örnek modellerden yararlanılmalı, çağın
gerekleri dikkate alınmalı, mutlaka istişare edilerek farklı görüş ve
önerilerden istifade edilmelidir. Aksi hâlde bu kısır döngü sürüp gidecektir.”
YORUMLAR